Pestisit tartışmaları! Bakan İbrahim Yumaklı”dan geri dönen ürünlere ilişkin açıklama
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Yumaklı, pestisitle ilgili son dönemde gündeme gelen tartışmalara ilişkin “İhraç edilen ürünlerle alakalı bu verileri verdik. 17 ile Kalıntı Eylem Planı çıkarıyoruz. Özellikle zirai ilaç, pestisit kullanımıyla ilgili oranları aşağı indirmek üzere, bunun alternatifini koymanız lazım. Yani “Sen bunu aşağı indir” dediğinde iyi midir? Dolayısıyla zararlıyla mücadelede biyolojik mücadeleyi devreye koyman lazım ve bunun etkisini de göstermen lazım. Şimdi ülkemizdeki kalıntı oranını yüzde 35 azalttık. Bu oranı aşağı çekmek için her şeyi yapacağız. Zirai ilaç kalıntısı oranını yüzde 35 azalttık, RASFF bildirimlerini yüzde 54 düşürdük. AB bizden yüzde 30 daha fazla pestisit kullanıyor.” dedi. Avrupa Birliği”nden (AB) dönen ürünlerin sanki sadece zira ilaç denetimi ihraç edilen ürünlere yapılıyormuş gibi bir algıya sebep olduğuna dikkati çeken Yumaklı, şöyle konuştu: “AB”deki herhangi bir vatandaş neyi yemiyorsa bizim vatandaşımızın da onu yememesini sağlamaya çalışıyoruz. Şimdi bu aflatoksin yani küfle alakalı özellikle Antep fıstığı bu yıl üretimi çok fazla oldu. Onunla ilgili bir ilgi oran vereceğim size. 1473 sevkiyat oldu 2024″te. Bu sevkiyattan sadece 20″si geri döndü. Yani oranı yüzde 1,3. Kuru incirde 5 bin 654 sevkiyattan 81″i geri döndü, oranı yüzde 1,43. Kuru kayısı da fazla kükürt dioksit nedeniyle 21 bin ton üründen sadece 282 tonu geri döndü. Bunun oranı da yüzde 1,34.” Yumaklı, Hal Yasası”na ilişkin düzenlemenin Ticaret Bakanlığı uhdesinde olduğunu ve birlikte çalıştıklarını, gelecek yıl içinde mutlaka bu değişiklikleri gündeme getireceklerini söyledi. “Çok yüksek para cezaları uygulanıyor” Gıda güvenliğinin sağlanması konusunda cezaların yeterli olup olmadığının sorulması üzerine Yumaklı, şunları kaydetti: “Bu konu ikiye ayrıldı. “İnsan sağlığını tehlikeye düşüren uygulamalar” ve “Diğerleri” diye. O ürünün etiketinde vadedilen, taahhüt edilen içeriği size üretici vermek zorunda. Bunun başka bir alternatifi yok. İkinci kısım, sağlığı tehlikeye düşürücü gıdalar kısmı. Bununla ilgili birçok başlık var. Burada da çok yüksek para cezaları uygulanıyor. 10,5 milyona kadar idari para cezaları var. Üstüne üstlük biz sağlığı tehlikeye düşürücü olanların tamamına ilişkin savcılıklara suç duyurusunda bulunuyoruz. Üretim sürecinde devamlılığı sağlayacak bir tehdit görüyorsak biz o işletmenin faaliyetlerini askıya alıyoruz. O uygunsuzluğu, insanların sağlığını tehlikeye düşürecek hususları ortadan kaldırana kadar da faaliyet göstermesine izin vermiyoruz.”
Source: Internet Haber
Profesörden yeni salgın uyarısı! “Kombo virüs” vakaları artıyor
Hastanelerin acil bölümlerinde son günlerde çok fazla kombo virüs vakası görüldüğünü belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya, salgına dönüşmek üzere olan virüs ve belirtileri hakkında bilgi verirken, insanları dikkat etmeleri gereken noktalar konusunda uyarıyor.
“Akciğer tutulumlarını yine çok fazla görmeye başladık”
“Grip benzeri ateş, öksürük, halsizlik, boğaz ve eklem ağrıları ile seyreden bir salgın daha yaşıyoruz” diyen Prof. Dr. Özkaya, Covid-19 ve influenza gibi birden fazla virüsün aynı anda yayılımı ile ortaya çıkan kombo virüs vakalarına çok fazla rastlandığını belirtiyor. “Çok fazla ateş, halsizlik, öksürük, boğaz ve eklem ağrıları şikâyetleriyle hastaneye başvuran ve başvurmayan bir salgın yaşıyoruz. Akıllar karışık. Mevsimsel dönemlerde olan olağan artışın üstünde, akciğerlerde ciddi tutulum olan ve hastaneye yatan vakaları tekrar görmeye başladık” diye konuşan Prof. Dr. Özkaya, birden fazla virüs söz konusu olduğunda testlerin de zaman zaman yetersiz kaldığına dikkat çekiyor.
Uzun süreli ateş ve öksürüğe dikkat!
“İnsanları birkaç virüs birden etkiliyor. O yüzden çoğu zaman hangi virüsün hasta ettiğini bulamıyoruz. Testlerde biri çıkıyor, biri çıkmıyor” diyen Prof. Dr. Özkaya, “kombo virüs” vakalarında, birkaç virüs birden etkili olduğu için hastalığın daha uzun ve etkili olduğunu söylüyor.
Özellikle yaşı büyük hastalar için “kombo virüs”te ciddi tehlikenin söz konusu olduğunu belirten Prof. Dr. Özkaya, “Bu tür hastalıklarda öncelikle ateş ve öksürük vuruyor. Grip kronik hale geldi. Çünkü bir virüs değil, birkaç virüs birden etkili. Covid-19 hiç bitmeyecek gibi görünüyor ve mevsimsel virüsler ile birlikte kronik hastalığı olan yaşlı hastalarda ciddi akciğer tutulumları görmeye başladık. Bu üçlü virüs, yaşlı ve kronik hastalarımız için hayati tehlike oluşturuyor. O yüzden yılbaşı geliyor ve tatil ve toplu aktiviteler nedeni ile 2025 kabusumuz olmasın” şeklinde konuştu.
Source: Dünya Gazetesi
Devlet memurlarına ilişkin düzenlemeleri de içeren kanun Resmi Gazete”de
Kanuna göre, 8 yıl herhangi bir disiplin cezası almayan memurlara verilen ilave bir kademe hakkından faydalanmasını sağlayan düzenleme, Devlet Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun çerçevesinde sözleşmeli statüden memur kadrolarına geçenler için de geçerli oldu.
Yabancı memleketlerin resmi kurumları veya uluslararası kuruluşlar yanında söz konusu nitelikte olabilecek ve Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek uluslararası kuruluşlarda görev almak isteyen memurlara da aylıksız izin verilebilecek.
Türkiye”nin üyesi olduğu uluslararası kuruluşlarda çalışanlar ile kamu sermayeli kurum veya kuruluşların yurt dışı birimlerinde çalışanların ya da bu kurum ve kuruluşlarda çalışanlardan 6 aydan fazla yurt dışında görevlendirilenlerin memur olan eşlerine, bu durumun her yıl kuruma belgelendirilmesi kaydıyla 10 yılı aşmamak üzere bunların görev süresince aylıksız izin verilebilecek.
Vergi Usul Kanunu”na eklenen maddeyle Hazine ve Maliye Bakanlığı, 6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş”ta meydana gelen depremler nedeniyle mücbir sebep hali ilan edilen Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman, Hatay ile Gaziantep”in İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde, deprem tarihi itibarıyla mükellefiyet kaydı bulunan ve 30 Kasım 2024″te mücbir sebep hali sona eren mükelleflerin mücbir sebep halini, 1 Aralık 2024 tarihinden itibaren her defasında 6 ayı geçmeyen süreler halinde bir yıla kadar uzatmaya yetkili olacak.
Engelliler ÖTV”siz araç hakkından 10 yılda 1 yararlanabilecek
Kanunla, Özel Tüketim Vergisi Kanunu”nda, malul ve engellilerin araç alımlarındaki istisnaya ilişkin değişiklik yapıldı. Buna göre, Cumhurbaşkanı, bu istisnanın uygulanmasında, istisna kapsamına girecek araçları, yerli katkı oranı, motor silindir hacmi, emisyon türü ve değerine göre topluca veya ayrı ayrı belirlemeye yetkili olacak. Engelliler, ÖTV”siz araç hakkından 10 yılda 1 yararlanabilecek, ayrıca alınacak araçta da en az yüzde 20 yerlilik şartı getirildi.
Belediye Kanunu”nda yapılan değişiklikle de 8 yıl herhangi bir disiplin cezası almayan memurlara verilen ilave bir kademe hakkı düzenlemesi, Belediye Kanunu kapsamındakiler için de geçerli oldu. Bu hüküm, 15 Ocak 2023″ten itibaren geçerli olmak üzere bugün itibarıyla yürürlüğe girdi.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı uyarınca, Türkiye İstatistik Kanunu”nda değişiklik yapıldı. Kurumun gelirleri, genel bütçeden yapılacak Hazine yardımları, taşınır ve taşınmaz malların satışı, kiraya verilmesi ve işletilmesinden elde edilen gelirler, Kurumun tarafsızlığını ve bağımsızlığını etkilemeyecek her türlü bağış, yardım, vasiyet ve sair gelirler, proje ve araştırma gelirleri ile diğer gelirler olarak sıralandı.
Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğüne Dair Düzenlemeler Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”de de değişiklik yapılarak Müdürlüğün görevlerini yerine getirmesi amacıyla 150 milyon lira döner sermaye tahsis edilmesi, gerektiğinde sermaye tutarının Cumhurbaşkanınca 5 katına kadar artırılabilmesi düzenlendi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının görev ve yetkileri
Anayasa Mahkemesinin diğer bir iptal kararı doğrultusunda 635 sayılı Kanun Hükmünde Kararname”de değişiklik yapıldı.
Buna göre, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının görev ve yetkileri şöyle sıralandı:
“İlgili mevzuatta yer alan görevleri yapmak. Sanayi ürünlerine yönelik, bakanlığın görev alanına giren idari ve teknik düzenlemeleri hazırlamak, Türk standartlarından gerekli görülenleri zorunlu uygulamaya koymak, bunların uygulanmasını sağlamak, gerektiğinde denetlemek veya denetletmek. Görev ve yetkileri arasında yer alan destek programları ve projeleri ile ilgili görevlerini, belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde bağlı ve ilgili kuruluşlarına yaptırmak. Sanayi işletmelerinin satın aldıkları sanayi ürünlerinin satış sonrası hizmetlerine yönelik ekonomik çıkarlarını koruyucu tedbirleri almak ve gerekli düzenlemeleri yapmak, bu düzenlemelere yönelik denetimleri yapmak ya da yaptırmak. Türkiye”de bilimsel ve teknolojik araştırma, geliştirme, tasarım ve yenilikçilik faaliyetlerini ve girişimlerini teşvik etmek; bu faaliyetler sonucu ortaya çıkan ürünlerin patenti, yatırımı ve pazarlanması konusunda gerçek ve tüzel kişilere destek vermek; bunlarla ilgili düzenlemeler yapmak, usul ve esasları belirlemek. Kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerden işletmelere ait yatırım, üretim, teşvik, mali durum, AR-GE, fikri ve sınai mülkiyet hakları, dış ticaret, istihdam ve iş gücü, kurulu kapasite, fiili üretim, enerji giderleri, verimlilik, dijitalleşme ve benzeri muhtelif ekonomik ve kurumsal faaliyet bilgi ve verilerini, belirlenecek usul ve esaslar dahilinde almak, verilerin saklanması ve kullanılması için bilgi sistemi oluşturmak ve yönetmek. İşletmelerin rekabet edebilirliğini artırmak amacıyla üniversiteler, kamu kurum ve kuruluşları, sektörel birlikler, sivil toplum kuruluşları ve firmalar arasında teknolojik gelişim odaklı işbirliğini teşvik etmek; kümelenme ve işbirliği mekanizmaları için destek programları hazırlamak, uygulamak ve izlemek; desteklere ilişkin usul ve esasları belirlemek. AR-GE ve yenilik faaliyetlerinin yaygın bir şekilde gelişmesini sağlamak üzere, arayüz veya platform tabanlı destek ve teşvik modelleri geliştirmek, bunlara ilişkin usul ve esasları belirlemek ve uygulamak.”
Kanunla, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, döner sermaye işletmesi kurmayla yetkili oldu. Döner sermaye işletmesine 500 milyon lira sermaye tahsis edilecek, bu tutar Cumhurbaşkanı kararıyla 5 katına kadar artırılabilecek.
2015 öncesine ait GSS primleri ile gecikme cezalarından vazgeçildi
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu”ndaki değişiklikle iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde verilecek ödeneklerin hesabına esas tutulacak günlük kazanç; iş kazasının veya doğumun olduğu tarihten, meslek hastalığı veya hastalık halinde ise iş göremezliğin başladığı tarihten önceki 12 aydaki; iş kazası ve meslek hastalığı halinde bağlanacak gelirin hesabına esas tutulacak günlük kazanç ise iş kazasının olduğu veya meslek hastalığında iş göremezliğin başladığı tarihten önceki 12 aydaki son 3 ay içinde, hesaplanacak prime esas kazançlar toplamının, bu kazançlara esas prim ödeme gün sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanacak.
Ancak önceki 12 ay içinde 180 günden az kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olanların geçici iş göremezlik ödeneğine esas tutulacak günlük kazanç tutarı, iş göremezliğin başladığı tarihteki günlük prime esas kazanç alt sınırının 2 katını geçemeyecek.
GSS prim borçlarını ödeyemeyen sigortalılara yönelik kamuya olan borç yüklerini hafifletmek ve sağlık hizmetlerine erişimlerini kolaylaştırmak amacıyla düzenlemeye gidildi. Hükme göre, 1 Ocak 2015 öncesine ait olup ödenmemiş GSS primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer”i alacaklarının tamamının tahsilinden vazgeçilecek. Hükmün yayımlandığı tarihe kadar söz konusu süreler için ödenmiş olan primler iade ve mahsup edilmeyecek.
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Hizmetleri Hakkında Kanun”da yapılan değişiklikle de ÖSYM Başkanlığında soru hazırlamak üzere görevlendirilen yükseköğretim kurumlarında görevli öğretim elemanları ile Milli Eğitim Bakanlığında görevli öğretmenlere yapılan aylık ek ödeme tarihi 31 Aralık 2026″ya uzatıldı.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source: