“Kesilecek” denilen bacağı kurtarılan Bangladeşli genç, 3 yıl sonra aksamadan yürüdü
Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 1. sınıfta okuyan 23 yaşındaki Abu Taher, 2012″de ülkesinde yengesinin de vefat ettiği trafik kazasında kafatası ve sol bacağında kırıklar oluştu.
Özel ve devlet hastanelerinde tedavi gören Taher”e ülkesindeki doktorlar bacağının kesilmesini ve protez takılmasını önerdi.
Umudunu kaybeden Taher, yaklaşık 5 ay önce üniversite eğitimi için geldiği kentte tavsiye üzerine Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalından Doç. Dr. Çağatay Engin”e başvurdu.
Tetkiklerde sol bacağında diğerine göre 5 santim kısalık, kemiklerde kaynamama ve dizilim bozukluğu tespit edilen Taher, Engin ve ekibince ameliyata alındı.
Operasyonda bacakta canlılığını kaybeden kemikler alınıp uzaklaştırıldıktan sonra bilgisayar destekli “ilizarov sirküler fiksatör” ile kırıklar uç uca getirildi.
70 gün süren tedavinin ardından sol bacağı, sağ ile eşit seviyeye getirilen ve yanlış kaynayan kemikleri düzeltilen Taher, topallayarak yürümekten ve bacağını kaybetmekten kurtuldu.
Tedavi sürecini AA muhabirine anlatan Doç. Dr. Engin, uzvun kaybedilme ihtimalini anlatıp hastayı ameliyat ettiklerini belirterek, “Kısalık ve kaynamayan kemiklerden dolayı yürüyüşü çok kötüydü. Bilgisayar destekli ilizarov sistemlerini kullanarak, cansız olan, artık kaynama beklemediğimiz kemikleri çıkardık. Çıkardığımız kemikle oluşan kısalığı ve deformiteyi uzatıp, düzelterek sonuca ulaşmaya hedefledik.” dedi.
Engin, hastayı bilgisayar destekli çivi üzerinden uzatma yöntemiyle ameliyat ettiklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
“Bacağın üst bölümünden küçük kesilerle kemiği 7 santim uzattık, üst tarafta kemik oluştu, alt kısımlarda ise kemiklerin kaynamasını bekliyoruz. Bu tip hastalarda ciddi cilt sorunları yaşıyoruz. Ülkesinde bacağın kesilip protez kullanmasını önermişler, bunu rafa kaldırıp tedavi ettik.”
“7 santim için yaklaşık 70 günlük uzatma süreci oldu”
Bu tedavilerde ameliyat kadar sonraki sürecin de önemli olduğunu aktaran Engin, 3 yıl önce kırılan ve kaynamayan kemikler nedeniyle tedavinin uzun sürdüğünü dile getirdi.
Engin, kemiği tek seferde 7 santim uzatmanın mümkün olmadığını belirterek, “Günde 1 milim, kemiği 4 eşit parçaya bölüp açarak uzatma tekniği kullandık. 7 santim için yaklaşık 70 günlük uzatma süreci oldu. Daha sonra kemiğin iyileşme ve yeniden şekillenme dönemi geliyor ki bu dönemde Taher artık basıp yürüyor. Şu an boy farkını yendi, koltuk değneğiyle geziyor.” diye konuştu.
Engin, kaynama tamamen gerçekleştikten sonra Taher”in bacağındaki cihazdan da kurutulacağını sözlerine ekledi.
“Bacağım kısaldığı için dengesiz yürüyordum”
Bangladeşli Taher de trafik kazasından sonra doktorların tedavide önceliği başındaki kırıklara verdiğini, bacağındaki kırıkların zamanla kaynamayıp daha kötüye gittiğini ifade etti.
Doç. Dr. Engin ile konuştuktan sonra normal yürümek için umutlandığını anlatan Taher, şöyle konuştu:
“Ülkemde doktorlar bacağımı kesip protez takılacağını söylemişti, özel hastanelerde tedavi gördüm ama sonuç alamadık, kırılan kemikler de kaynamadı. Bacağım kısaldığı için dengesiz yürüyordum. Çağatay hocamın verdiği umutlara güvendim, ameliyat başarılı geçti. Bacağımın eskisi gibi olacağından çok mutluyum. Çağatay hocamdan Allah razı olsun, ona minnettarım, bacağımı kesilmekten kurtardı.”
Taher, ailesinin yanında olmamasına rağmen tedavi sürecinde desteklerini esirgemeyen Dr. Engin”in yanı sıra hastanedeki sağlık personeli ve Türk arkadaşlarına teşekkür etti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Adana”da ortaokul öğrencileri, okullarında sebze yetiştirip tavuk besliyor
Sarıçam ilçesi kırsalında Hocallı Mahallesi”nde 102 öğrencinin eğitim gördüğü okulda, 2 yıl önce İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce “Hayvan Dostu Okul” projesi hayata geçirildi.
Bu kapsamda, okulun bahçesinde kullanılmayan atıl binalarda kümes ve kuluçkahane kuruldu, tavuk ve bıldırcın yetiştirilmeye başlandı.
Öğrencilerin okul bahçesindeki kümes hayvanlarının bakımını yapması, hayvansal ve bitkisel üretimi öğrenmesi amacıyla da Tarım ve Orman ile Milli Eğitim bakanlıklarının işbirliğiyle yürütülen “Okuldaki Çiftlik” projesi uygulamaya konuldu.
“Mucize Görmek İstiyorsan Bir Tohum Ek” sloganıyla mayısta hayata geçirilen proje kapsamında, okuldaki kümese 100 tavuk desteği sağlandı.
Bahçesine 40 sert çekirdekli meyve fidanı dikilen okuldaki öğrenciler, aynı zamanda 60 metrekare alanda kurulan seraya, öğretmenlerinin gözetiminde marul, brokoli, çilek, kabak, biber ve salatalık fidesi dikti.
Hayvansal ve bitkisel üretim yapılan okulda öğrenciler, gönüllü öğretmenler gözetiminde dersten arta kalan zamanlarda tavuk ve bıldırcınların yumurtalarını toplayıp kuluçkahaneye götürüyor.
Hayvanları besleyip, kümesin ve kuluçkahanenin de temizliğini yapan öğrenciler, öğretmenleri eşliğinde seradaki yabani otları topluyor, bitkileri inceleyip hem hayvansal hem de bitkisel üretim hakkında bilgi sahibi oluyor.
Kümesten elde edilen civcivlerin, yem karşılığı veya bedelsiz olarak isteyenlere verildiği okulda, yeni kurulan seradan elde edilecek ürünler de İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından düzenlenecek kermesle satışa sunulacak.
“Çocuklarımızın tarımsal üretimin içinde olmasını istiyoruz”
Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Nuri Kökçüoğlu, AA muhabirine, projeyle, çocukların bitkisel üretim ve hayvancılıkla birebir uğraşarak tarımla bütünleşmelerini sağlamaya çalıştıklarını söyledi.
Gelecek nesillerin tarımdan kopmamasını, tarımla iç içe yaşayıp bitkisel ve hayvansal üretimin nasıl yapıldığını öğrenmelerini istediklerini anlatan Kökçüoğlu, şöyle konuştu:
“Sürdürülebilir tarımın en önemli ayaklarından biri, kırsaldaki nüfusun tarımsal üretimin içinde olmasını sağlamaktan geçiyor. Bunun için de bu çocukların, tarımsal üretimi öğrenerek, tarımla barışık, tarımdan zevk alıp nasıl yapıldığını bilerek yaşamalarını istiyoruz. Gelecekte de çocuklarımızın tarımsal üretimin içinde olmasını, kırsaldaki nüfusun devam ederek gelecek kuşakların sürdürülebilir gıdaya kavuşmasını sağlamak istiyoruz.”
“Biz üretime destek olmak istiyoruz”
Okul müdürü Bülent Olgun da kümes ve kuluçkahaneye sahip okulda, “Okuldaki Çiftlik” projesiyle de öğrencilerle güzel çalışmalar yaptıklarını dile getirdi.
Üretime destek olmak istediklerini belirten Olgun, şu ifadeleri kullandı:
“Çocuklara öğretmek istiyoruz. Köyden şehre göçü ne kadar engellersek o kadar faydalı olacağına inanıyoruz. Cumhurbaşkanı”mız bize “üretin” diyor. Biz de elimizden geldiği kadar kendi okulumuzda, bir köy okulunda ne yapılabilirse onları yapmaya çalışıyoruz. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nde yaparak, yaşayarak öğrenme unsuru bulunuyor. Okulumuzda bunu en iyi şekilde yaptığımıza inanıyoruz. Ayrıca çocuklar üretimin hazzını yaşıyor, mutlu oluyor. Onların gözlerindeki bu mutluluğu görünce biz de mutlu oluyoruz. Hepsi çok meraklı, çok hevesli.”
Olgun, serada tamamen doğal üretim yaptıklarını, hayvansal gübre kullandıklarını belirtti.
Serada ilk ürünleri kısa süre sonra alacaklarına değinen Olgun, “Bundan sonra ata tohumu kullanıp kendi fidelerimizi üretmek istiyoruz. Bunun için tohum topluyoruz. İnşallah onları çimlendirip bundan sonra kendi tohumlarımızı buraya ekeceğiz.” dedi.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source: