“Sağlıkta Yenilikler – Doğal Yaşlanma Karşıtı Yöntemler ve Göz Sağlığı”

Yaşlanmayı tersine çevirmenin doğal yolu

Resveratrol doğal olarak bazı bitkilerde bulunan bir polifenoldür. Bitkilerin ve tohumların kendilerini mantar, küf ve yaralanmalara karşı korumak için ürettikleri doğal bir maddedir…

‘’Bilimsel araştırmalara göre en güçlü antioksidanlardan biri olan resveratrol, yaşlanma karşıtı etkisiyle öne çıkıyor’’ diyen Diyetisyen ve Fitoterapi Uzmanı Merve Öz, bu konuda bilinmesi gerekenleri şöyle açıkladı:

Resveratrol; kalp hastalıkları, kanser, alzheimer ve diyabet gibi kronik hastalıklar üzerinde faydalı etkiler sağlayan bir bileşiktir. İyi kolesterol HDL’yi artırır, kötü kolesterol LDL’nin damarlardaki birikimini azaltır. Kan sulandırıcı etkisi de vardır.

Özellikle yaşlanmayı tersine çeviren etkisiyle öne çıkar.

Hem damarları hem de cildi yaşlanma etkilerine karşı güçlendirir. En güçlü kaynağı üzümdür. En çok da siyah üzümün kabuk kısmında ve çekirdeğinde bulunur.

İŞTE DİĞER KAYNAKLARI

Resveratrol, üzüm dışında şu gıdalarda bulunur.

– Yer fıstığı- Badem- Yaban mersini- Böğürtlen- Çilek- Antep fıstığı- Kızılcık- Dut- Fındık

– Kan basıncını düşür:

Daha fazla nitrik oksit üretimini sağlayarak kan damarlarının rahatlamasını sağlar.

– Kan yağlarını düzenler:

Resveratrol kolesterol üretimini kontrol eden enzimi azaltır. LDL (kötü kolesterol) miktarını azaltıcı ve HDL (iyi kolesterol) miktarını artırıcı etkisi vardır.

– Yaşlanma karşıtıdır: Hayvan çalışmalarında ömrü uzattığı gözlemlenmiştir. Cildin de sağlıklı kan akımına ihtiyacı olduğu düşünülürse resveratrolün damarları gençleştirici etkisi cilde de yansır. Cilt hücrelerinin yenilenmesine destek olur.

– Alzheimer’ı önler: Bu bileşik ‘alzheimer’ın ayırt edici özelliği olan plakları oluşturmada çok önemli olan beta-amiloidler adı verilen protein parçalarına müdahale edebilir.

– İnsülini dengeler: Diyabetik bireylerde sorbitol birikimi gözlenir ve bu da oksidatif stres oluşturur. Resveratrol oksidatif stresi ve inflamasyonu (vücutta iltihaplanma) azaltarak vücutta insülini dengeler.

– Eklem ağrısını hafifletir: Eklem ağrısı artiritin en yaygın sonuçlarındandır. Resveratrol kıkırdak yıkımını engelleyebilir.

– Kanseri riskini azaltır: Resveratrol, kanserli hücre büyümesini engelleyebilir.

TAKVİYELERE DİKKAT

Günlük olarak 5 gram resveratrol yeterlidir.

Beslenmeyle birlikte toksik seviyelere ulaşılmamaktadır ancak resveratrol takviyesi ile birlikte toksisite gözlenebilir. Resveratrol östrojen benzeri etkilere sahip olabilir. Bu nedenle meme, rahim veya yumurtalık gibi östrojen duyarlı kanserleri olan bireylerin dikkatli olması önerilir.

Kan inceltici ilaçlarla (örneğin aspirin) etkileşime girebilir ve kanama riskini artırabilir.

Resveratrol türevleri bazen böbrek hasarıyla ilişkili olabilir.

Yüksek dozda alındığında mide bulantısı, ishal ve kusmaya yol açabilir.

Dolayısıyla bu bileşik doğal yoldan alınmalı, takviyesi ise doktor önerisi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır.

Source: Nazan Doğaner Halici


İşte göz tembelliğinin sessiz nedeni

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Yusuf Yıldırım, astigmatizmanın, görme kalitesini bozan ve genellikle çift görme, kayan görüntüler ve gece görüşü sorunlarına yol açan bir refraktif kusur olduğunu aktardı.

Sorunun düzenli ve düzensiz olmak üzere ikiye ayrıldığını ifade eden Yıldırım, şu bilgileri verdi:

“Düzenli astigmatizma vakalarında gözlük, kontakt lens veya modern lazer teknolojileriyle tedavi uygulanabilmektedir. Son yıllarda ise “Smile Pro” olarak adlandırılan lentükül cerrahisi yöntemi popülerlik kazanmıştır. “Smile Pro” yöntemiyle 5 numaraya kadar olan astigmatizmaları etkin ve güvenli şekilde tedavi edebiliyoruz. Kornea içindeki lazerle oluşturduğumuz parçayı küçük bir yan kesiden dışarıya çıkarıyoruz. Bu yöntemdeki gelişmeler, astigmatizmanın tedavisini çok daha etkili hale getirdi.”

Işıklarda parlama ve ışık saçılmaları gibi problemlerin de sıklıkla yaşanabildiğine dikkati çeken Yıldırım, “Astigmatizma tedavisinde kullanılan yöntemler arasında Smile Pro, PRK, yüzey ablasyon tedavileri ve geleneksel Lasik yöntemleri bulunmaktadır. Bu yöntemlerle astigmatizmayı oldukça etkin ve güvenli bir şekilde tedavi edebilmekteyiz. Ancak her hastanın göz yapısı ve tedavi süreci farklı olduğu için ayrıntılı göz muayenesi ve kişisel değerlendirme önemlidir” ifadelerini kullandı.

“Tedavide hastaların yaş ve göz yapısı göz önünde bulundurulmalı”

Prof. Dr. Yıldırım, astigmatizmanın çocukluk döneminde erken tespitinin, ilerleyen yıllarda kalıcı görme kaybının önlenmesi açısından önemli olduğuna işaret etti.

Yıldırım, “Astigmatizma, çocuklarda göz tembelliğine yol açabiliyor. Bu yüzden erken müdahale edilmesi çok önemli. Gözlük veya kontak lensle yapılan tedaviler, çocuğun ilerleyen yaşlarda sağlıklı bir görme yeteneğine sahip olmasını sağlar” değerlendirmelerinde bulundu.

Sorunun cerrahi tedavisinde hastaların yaş ve göz yapısı göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, her hasta için en uygun yöntemin seçilmesi gerektiğini belirtti.

Source: