“Toplum Gündemi – Etkinlikler, Destek Mitingleri ve Kültürel Dönüşümler”

Bu dolunay iş dünyasını vurabilir!

10 Temmuz’da 18 derece 50 dakika Oğlak burcunda gerçekleşecek dolunay iş dünyası, kurumlar, resmi organizasyonlar, devletle ilgili işler açısından stresli bir zaman dilimine işaret ediyor. Dünya Astrolojisi branşında Oğlak burcu saydığımız bu konularla, çalışan kesimle, memurlarla, resmi dairelerle, devlet daireleriyle alakalıdır. Dolunay esnasında Güneş’in yer aldığı derece 18 Yengeç 50 dakikadır. Çok yakın yerleştiği 19 derece Yengeç finansal astrolojide kritik bir derecedir. Finansal krizlerle, borsa çöküşleriyle bağlantılıdır. Ay’ın maksimum güney deklinasyonda olması, doğal afetler, savaşlar veya finansal anlamda kritik gelişmeler gibi önemli dünya olaylarının bir işaretçisi olabilir.

OKÇUNUN SAĞLAM DURUŞU

Oğlak burcunda gerçekleşecek dolunay Rukbat yıldızıyla hizalanıyor. Ookçunun duruşunun sembol niteliği açısından metanet ve güçle ilişkilendirilen bu yıldız (Brady) sabitlik, durağanlık, katılık ve kıpırdamaz durusuyla dayanıklılık, büyük güç ve katı bir inatçılığa sebep olabilir. Okçunun sağlam duruşuyla ilişkilendirilir. Sembolik açıdan ve Mars ile uyumlu açıdaki dolunay tarafından bakarak ele alırsak, inatla kuyruğu dik tutan ve mücadele eden liderler görebiliriz. Oğlak burcunda yeniaylar, dolunaylar, tutulmalar hükümetlerle ilgili değişimler ve önemli olayların işaretçisidir. Oğlak burcu kapsamına giren yerler arasında Hindistan da var. İran’ın bazı bölgeleri de Oğlak burcu kapsamına girer. Oğlak burcunun ikinci dekanı eski alimler tarafından “askerlerin ayaklanması, komşu ülkelere yapılan saldırılar, baskınlar, soygunlar, esaret ve yağmalama olaylarıyla ilişkilendirilmiş. (Referans: İngiliz astrologlar Lilly ve Raphael)

İRAN ÜZERİNE İZ DÜŞÜYOR!

10 Temmuz’da Oğlak burcunda gerçekleşecek dolunayın meridyen ile çakıştığı eksen İran üzerine iz düşüyor. Dolayısıyla o bölgede yönetim, yöneticilerle ilgili konularda önemli gelişmelere, kararlara işaret ediyor. Mars ile açılar yapan dolunay derecesi, savaş atmosferini yeniden tetikleyecek gelişmelere işaret ediyor olabilir. Tabii dünya piyasaları açısından bunun bazı olumsuz yansımaları da olabilir.

FİNANSAL PİYASALARA DİKKAT!

Oğlak dolunayı FED astroloji haritasını, New York Borsası astroloji haritasını tetikliyor. Haliyle, finansal piyasalarda çalkantıya işaret ediyor olabilir. Altın astroloji haritası üzerinde de etkili olacağına göre, altın fiyatlarında yeniden bir yükselişe de işaret ediyor olabilir. Uranüs’ün İkizler burcuna geçişi esnasında Ay ve Venüs’ün karşıt açıda olması da finansal anlamda değişimlerin işaretçisi olarak görülebilir.

YENİ BİR DEVİR BAŞLIYOR!

7 Temmuz’da büyük değişimlerin, yeniliklerin gezegeni Uranüs İkizler burcuna geçiyor! Değişimin gezegeni olarak nitelendirdiğimiz Uranüs, açı yaptığı gezegeni adeta elektriklendirir, sarsar ve değişime iter. Bu gezegenin doğal nitelikleriyle ilgili algıda değişikliklere sebep olur. Eskiye ait olan algıları sarsar. Sürprizler, devrimler, isyanlar, teknolojik gelişmelerle ilişkilendirilen Uranüs 7 Temmuz-8 Kasım tarihleri arasında İkizler burcunda seyredecek. Uranüs’ün Zodyak Burçlar Kuşağı’ndaki bir turu yaklaşık 84 yıl alır. Bu süreçte Uranüs’ün her bir burca uğraması 84 yılda bir olur ve bu burçta yaklaşık 7 yıl kalır. 2025 yılında 7 Temmuz-8 Kasım arasındaki tarihlerde İkizler burcunda seyredecek Uranüs, 2026 yılının 26 Nisan’ında tamamen İkizler burcuna geçecek ve takip eden yaklaşık yedi yıl boyunca bu burçta seyredecek.

BÜYÜK GELİŞMELER GÖRECEĞİZ

Uranüs yeniliklerle, keşif ve icatlarla, teknolojiyle, elektronikle, televizyon ve radyo yayınlarıyla, internet, kablosuz iletişim, yüksek frekanslı iletişimle alakalıdır. Programcılık, iletişimcilik, yazarlık, ofis yöneticiliği ve seyahat acenteliği, web tasarımcılığı ve internet üzerinden satış, pazarlamacılık ve reklamcılık gibi işler, muhabirlik, gazetecilik, bilgi danışmanlığı, medya ve iletişimle, taşımacılıkla ilgili işler İkizler burcuyla ilintilidir. Tanıtım ve pazarlama, eğitim, taşımacılık, iletişim, komşu ülkelerle ilişkiler bu burcun kapsamına girer. Radyo ve televizyon programları, dergiler, kitaplar, seyahatle ilgili kurumlar örneğin seyahat acenteleri, iç turizm, dil okulları, öğretmenler, öğrenciler, yazarlar, seyahat acenteleri İkizler burcu yönetimindedir. Dolayısıyla saydığımız bu alanlarda önemli gelişmeler 2025 yılında başlayacak, 2033 yılına kadar artarak devam edecek.

Uranüs’ün geçiş yapacağı İkizler burcu iletişim kurmak, konuşmak, yazmakla, entelektüel ve zihinsel faaliyetlerle alakalıdır. Yazılı belgeler, kitaplar, mesajlar, medya ve sosyal medya İkizler burcu kapsamındadır. Böylesi dönemlerde zihinsel faaliyetlerde arış görülür.

BÖLGESEL SINIRLAR DEĞİŞECEK!

Uranüs toplum kurallarını hiçe sayan kişilerle, radikal gruplarla, isyancı gruplarla, aşırı uçlarla, anarşistlerle, ayaklanmalarla, ihtilallerle ilişkilendirilir. İkizler burcu yakın çevre ve komşularla alakalıdır. Uranüs İkizler burcunda seyrederken daha ziyade bölgesel savaşlar, komşular arası savaşlar, iç savaşlar ve kargaşalar görülmüş. İçinde bulunduğumuz dönemde bölgesel sınırların değişimine şahit olabiliriz

1. DÜNYA SAVAŞI’NDA İKİZLER BURCUNDAYDI

Uranüs’ün İkizler burcundan son geçişi 1942-1949 yılları arasında olmuştu. II. Dünya Savaşı’nın yaşandığı zamana denk gelen o dönemde dünya yeni bölgelere ve topraklara bölünmüştü. 1945’te savaşın sona ermesiyle birlikte, yeni dünya düzeni oluşuyordu. Avrupa’da sınırların değişmesi dönemiydi. Almanya ve Avusturya bölgelere ayrılmıştı. O dönemde Sovyet Rusya, Avrupa ülkeleri için tehdit oluşturuyordu. 1947 yılının ilk yarısında Amerika, Sovyet tehdidine maruz kalan ülkeleri destekleme ve güçlendirme kararı alarak Truman Doktrini’ni ve Marshall Planı’nı ortaya atmıştı. Amerika’nın Truman Doktrinine ve Marshall Planına karşı Sovyet Rusya, Yugoslavya, Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Polonya, Çekoslovakya’nın yanı sıra, Fransa ve İtalya’nın komünist partilerinin liderleri 5 Ekim 1947’de Komünist informasyon bürosunu kurmuştu. 16 Nisan 1948’de 16 Avrupa ülkesi Avrupa İktisadi İşbirliği Teşkilatı’nı kurmuştu.

İKİ KUTUPLU DÜNYA

Tüm bunlar, İkinci Dünya Savaşı’nın “gerçek galipleri” sayılabilecek ABD ve SSCB’nin liderliğinde, biri “Batı Bloku”, diğeri “Doğu Bloku” olmak üzere iki kampa ayrılmış, temel özelliği ideolojik ayrılığa dayalı olan iki kutuplu dünyanın oluşumunu beraberinde getiriyordu. Uranüs’ün seyrettiği İkizler burcu çift vücutlu burçlardan biridir ve ikiliği temsil eder. 1941-1948 yılları arasındaki Uranüs İkizler geçişinde oluşan bu iki kutuplu dünya, içinde bulunduğumuz dönemde de devam etmektedir aslında. 2025-2033 yılları arasındaki dönemde Doğu ve Batı arasındaki iplerin daha da gerilmesi, daha büyük bir savaş patlak vermesi en kötü senaryo olarak karşımızda durmaktadır.

İSRAİL’E DİKKAT!

Yörüngesi en uzak olan Plüton’un Kova burcunda olduğu bazı dönemlerde Uranüs’ün İkizler burcunda ve Neptün’ün Koç burcunda seyrettiğini görüyoruz. Zamanımızda da böyle olacağı ve benzetmeler yoluyla daha isabetli öngörüler yapabileceğimiz için, bahsettiğimiz bu tarihlere dikkat kesiliyoruz. Plüton’un Kova, Neptün’ün Koç, Uranüs’ün İkizler burcunda seyrettiği dönemleri araştırdığımızda, MÖ 1406-1403 arasına denk geldiğini görüyoruz. İsraillilerin Kenan’a geçtiği gün olarak MÖ 28 Nisan 1406 tarihini belirlenmiştir (Yeşu 4:19). Dar anlamda Lübnan, Filistin ve İsrail ile sınırlandırılabilen Levant, Osmanlı dönemindeki karşılığıyla Bilâdü’ş-Şâm, yani Şam Vilayeti’dir, bu da Şam kenti ve yakın Akdeniz kıyısındaki beldeleri içerir. İçinden geçmekte olduğumuz süreçte İsrail’in Orta Doğu’daki emelleri yönünde hareket ettiğini ve ABD’den de destek aldığını görüyoruz. Geçmişin tekrarlarını tahmin etmek için yararlandığımız astroloji haritaları İsrail konusunda bizi uyarmakta. Önümüzdeki yakın dönemin neler getireceğini hep birlikte göreceğiz. Ama yakın süreçte gerçekleşecek gezegen geçişleri bize dini inançlarla bağlantılı, din savaşlarına atıfta bulunan aksiyonlarla dolu olacak bir sürece doğru ilerlediğimizi düşündürmektedir.

URANÜS İKİZLER BURCUNDAYKEN DOĞACAK ÇOCUKLAR

Uranüs İkizler burcundayken doğacak çocukların sıra dışı fikirlere sahip olması ve yeni iletişim metotları ile ilgilenmeleri beklenir. Soyut düşüncelere eğilimleri fazla olabilir ve bu yüzden yaşamın pratik gereksinimleri ile baş etmekte zorluk yaşayabilirler. Fakat, Uranüs’ün İkizler burcunda güçlü bir konumda olması zekiliği, yaratıcı yetenekleri, makine ve elektronik aparatların tasarımını kavrama becerisi verir. Bazı kişiler devrimsel fikirlerle ve yaşama yeni yaklaşımlarda bulunmayla da güçlü bir ilgi gösterirler. Yeni iletişim biçimlerine odaklanabilirler. Orijinal ve yaratıcı fikirlerle adlarından söz ettirebilirler. Öğrenme, düşünme ve iletişim kurma tarzı kendine özgü ve sıra dışı olacaktır. Geleneksel iletişim tarzlarından hoşlanmaz. Olumsuz açıdan; fikirleri ütopik ve tuhaf olabilir, uygulanabilir olmayabilir. Olumlu açıdan; tüm öğretilere ve iletişim tarzlarına karşı objektif ve hümanist bir yaklaşım içinde olacaktır.

6 VE 7 TEMMUZ’U KULLANIN!

İlişkiler gezegeni Venüs’ün Satürn, Neptün ve Plüton ile uyumlu açılarının olumlu etkilerini deneyimleyeceğimiz 5-7 Temmuz tarihleri arasında özel ilişkilerimizde güzel gelişmeler kaydedebiliriz. Sosyalleşmek açısından da değerlendirebileceğimiz, tanışacağımız veya zaten tanıdığımız kişiler vesilesiyle yeni birtakım iş fırsatları da yakalayabileceğimiz bu zaman dilimini iyi kullanalım.

UZUN VADELİ PLANLAR

Sorumluluklar gezegeni Satürn 13 Temmuz’da gerilemesine başlıyor (Retro). Plüton ve Neptün’den sonra Satürn’ün de gerilemeye başlayacak olması, uzun vadeli planlarımızı bir müddet için ertelemek durumunda kalacağımızı gösteriyor. Özellikle de haritamızda Koç burcunun denk düştüğü evin konularında yavaşlamamız, hatta geri adım atmamız, bazı şeyleri ertelememiz gerekebilir.

GÜNEŞMERKEZLİ ASTROLOJİ

Güneşmerkezli gezegen geometrisine baktığımızda 8 Temmuz’a kadarki süreçte ilginç gezegen açılarına şahit oluyoruz. Merkür-Uranüs karşıtlığının çok etkili olacağı önümüzdeki günler jeomanyetik alanda önemli çalkantılara, sismik aktivitede artışa, büyük depremlere işaret ediyor olabilir. Merkür-Uranüs karşıtlığı 7 Temmuz’da kesinleşirken, kavuşuma ilerleyen Venüs ve Satürn’ün tam hizalanacağı 9 Temmuz civarında da denizler, sularla ilgili afetlere, deniz depremlerine şahit olabiliriz.

Haftanın günlere göre değerlendirmesi

Pazartesi günü yenilik ve değişim gezegeni Uranüs İkizler burcuna geçiyor. Yeni bir devir başlıyor! İlişkiler açısından verimli bir zaman dilimindeyiz. Başkaları üzerinde güçlü etkiler yaratabilir, ilişkilerde güzel gelişmeler kaydedebiliriz. Kişisel bakım ve alışverişler açısından da bugünü kullanabiliriz.

Salı günü kadersel yön değişikliklerine açık olacağız. Gün boyunca Ay’ın herhangi bir gezegenle kesinleşecek bir temel açısı olmayacağından, boşlukta olacak. Bir şeyleri netleştirmek ve karara bağlamak zor olabilir bugün.

Çarşamba gününün ilk yarısında bazı şeyleri netleştirmekte zorlanabiliriz. Dağılma ve çözülme, toparlanmakta zorlanma gibi durumlar devrede olacak. Para piyasaları, alışverişler, iş dünyası ve kurumlar açısından hayli stresli bir günde olacağımızı söyleyebiliriz.

Perşembe gününün ilk yarısında güç ve efor gerektiren işlere girişebiliriz. Cesaretimizi dengeli ve doğru bir şekilde ortaya koyarsak, içinde bulunduğumuz işlerde yönlendirici olabiliriz. Liderlik edebiliriz. Dolunayın zirve noktasına vardığımız akşam saatleri zıtlaşmalara, iddialaşmalara açık gözüküyor.

Cuma günü para ve finans piyasasında, iş camiası ve kurumsal hayatla ilgili konularda belirsizliklerle ya da stresli gelişmelerle karşılaşabiliriz. Akşam saatlerinde ise günün stresini atmak için biraz rutin dışına çıkabiliriz. Hayatımıza renk katacak farklı mekanlarda bulunabilir, sosyal ilişkilerde güzel gelişmeler kaydedebiliriz.

Cumartesi gününün ilk yarısı ilişkiler açısından çok verimli, değerlendirebiliriz. Kişisel bakım, güzelleştirme, dekorasyon işlerine girişebiliriz. Akşam saatlerinde ise uzlaşmazlıklara, tartışmalara açık bir zaman dilimindeyiz, farkında olalım!

Pazar günü sorumluluklar ve organize etmemiz gereken işleri temsil eden Satürn Koç burcunda gerilemeye başlıyor. Uzun dönemli projelerimizde bazı ertelemeler olabilir. Planlarımızı gözden geçirmek ve üzerinden bir daha geçmek durumunda kalabiliriz.

Source: Öner Döşer


Camilerde toplanıp “bu bela bitsin” diye dua ettiler

Yangınlara karşı sahada teknik mücadele sürerken, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın çağrısıyla camilerde dualar okunmaya başlandı. Vatandaşlar, manevi dayanışma için camilerde bir araya geldi; ancak uzmanlar, yangınların kontrol altına alınabilmesi için esas çözümün bilimsel ve sistemli müdahaleler olduğuna dikkat çekiyor.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Şırnak’taki Ulu Cami”de düzenlenen programa katıldı. Yerel yöneticilerin ve milletvekillerinin de yer aldığı yatsı namazı sonrası Erbaş, “Ülkemizin farklı bölgelerinde devam eden yangınların bir an önce sona ermesi için dualar ediyoruz,” dedi. Erbaş, ardından cemaate öncülük ederek toplu dua gerçekleştirdi.

BİRÇOK İLDE CAMİLERDE “YANGIN DUASI” YAPILDI

Benzer görüntüler İstanbul’un birçok camisinde de yaşandı. Çamlıca, Taksim ve Avcılar gibi merkezi camilerde cemaat bir araya gelerek, hem yangınların son bulması hem de mücadele eden ekiplere kolaylık dilenmesi için dua etti. Hatay ve Kilis’te de müftülük öncülüğünde benzer etkinlikler gerçekleşti.

Yapılan dualar, toplumsal olarak yangınlardan etkilenen bölgelerle dayanışma amacı taşısa da, uzmanlar yangınların bilimsel, teknik ve planlı müdahalelerle kontrol altına alınabileceğini vurguluyor. İklim değişikliği, yetersiz önlem altyapısı ve insan etkisi gibi temel nedenlerin çözümü için uzun vadeli politikaların önemine dikkat çekiliyor.

BAKAN “RABBİM”İN LÜTFU” DEMİŞTİ

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, geçtiğimiz günlerde Sakarya ve Bilecik bölgelerinde etkili olan yağmurun yangın söndürme çalışmalarını kolaylaştırdığını belirtmiş, “Rabb”imin lütfu” ifadesini kullanmıştı. Ancak meteorolojik etkilerin öngörülebilir olmadığı ve yangınla mücadelede kurumsal hazırlık ve saha ekipmanlarının belirleyici olduğu biliniyor.

Source:


CHP Grup Başkanvekili Murat Emir Adıyaman”daki destek mitinginde sahneden düştü

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Adıyaman”da düzenlenen mitingde konuşmasının ardından sahneden düşerek yaralandı. Emir, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere”nin gözaltına alınmasına tepki amacıyla düzenlenen mitingde halka hitap etti.CHP Adıyaman İl Başkanlığı tarafından organize edilen mitingde konuşmasını tamamlayan Murat Emir, sahneden inerken dengesini kaybederek yere düştü. Düşme anı çevrede bulunan partililer arasında kısa süreli paniğe yol açtı.Olay sonrası hızlıca müdahale edilen Emir, parti yöneticileri tarafından kent merkezindeki özel bir hastaneye kaldırıldı.CHP Adıyaman İl Başkanı Engin Doğan, olayla ilgili kısa bir açıklamada bulunarak, “Şu an için bir açıklama yapmayacağız, tedavi süreci devam ediyor” ifadelerini kullandı.

Source: Dünya Gazetesi


CHP Grup Başkanvekili sahnede düştü! Apar topar hastaneye kaldırıldı

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere’nin gözaltına alınmasına yönelik düzenlenen mitingde yaptığı konuşmanın ardından sahneden düşerek yaralandı. Sahneden inerken dengesini kaybederek düştü CHP Adıyaman İl Başkanlığı tarafından kent merkezinde düzenlenen mitingde, gözaltındaki Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere’ye destek ve operasyona tepki amacıyla toplanan kalabalığa hitap eden CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, konuşmasını tamamlayıp sahneden inerken dengesini kaybederek düştü. Yaralanan Murat Emir, parti yöneticileri tarafından otomobille kent merkezindeki özel bir hastaneye götürüldü. Tedavi altına alınan Emir sağlık durumuyla ilgili durumu sosyal medya hesabından duyurdu. Emir paylaşımında, “Arayan, soran, geçmiş olsun dileklerini ileten tüm dostlara teşekkür ederim. Sağlığım gayet iyi. Birkaç gün içerisinde tekrar koşturmaya başlayacağım. Güzel günlerde buluşmak dileğiyle.” ifadelerini kullandı. Emir”in, kaburgalarında kırık olduğu ve sabah saatlerinde ambulans uçakla Ankara”ya sevk edileceği öğrenildi

Source: Internet Haber


Süper Lig ekibi 3 kupalı genç yıldızı renklerine bağladı: 60. yıl hediyesi

Samsunspor”da 60. yıl kutlamaları taraftara transfer müjdeleriyle taçlanıyor.Kulüp Başkanı Yüksel Yıldırım, Portekizli sağ bek Joe Mendes ile anlaşmaya varıldığını sosyal medya hesabından duyurdu.”HER KONUDA ANLAŞTIK”Başkan Yıldırım paylaşımında, “Manavdan güzel haberler gelmeye devam ediyor Büyük Samsunspor taraftarına. An itibarıyla Joe Mendes ile her konuda anlaştık. Hayırlı olsun! 60. Yıl hediyeleri birer birer gelmeye devam ediyor” ifadelerini kullandı.”PEK YAKINDA YOLA ÇIKACAK”Taraftarı heyecanlandıran açıklamanın sonunda ise bir başka transferin sinyali verildi: “Favori meyveniz de inşallah pek yakında yola çıkacak.”Kırmızı-beyazlı ekipte transfer çalışmalarının önümüzdeki günlerde hız kazanması bekleniyor.Mendes, Portekiz”de 1, İsviçre”de 2 kupa birden kazanmıştı.

Source: Ramazan Dengiz


“Help Turkey”ciler nerede?

Türkiye”nin yüreği yangın yeri…Can kayıplarımız var.Yaralılar var.Ormanlarımız alev alev hem yeşil vatanı yakıyor hem de yüreğimizi…Ancak burada dikkatinizi bir konuya çekmek istiyorum.Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Türkiye”yi erken seçime zorlamak için bastıran o kitle ortada yok…Hani “Help Turkey” etiketleri açan,Dünyaya, Türkiye”ye gelip müdahale edin diye çağrı yapanlar kayıp.Zira ortada ne erken seçim var, ne de onların işine yarayacak bir siyasi zemin…Siyasi zemin demişken CHP”liler nerede?Onu da sormadan edemeyeceğim…Yanan ormanlık bölgelerin büyük bölümü seçimde CHP renklerine boyanan alanlar, yani hükümet geceli gündüzlü mücadele ederken muhalefet kendi derdine düşmüş durumda…Hep söylüyorum. Biz de muhalefetin derdi hiçbir zaman üzüm yemek olmadı. Tek dertleri meyve veren ağacı taşlamak, bağcıyı dövmeye çalışmak oldu. Hani THK”nın uçakları vardı. CHP”nin devrik genel başkanı Kılıçdaroğlu önünde poz verip, “Hükümet çürümeye terk etti. Biz hepsini uçuracağız” dediği uçaklar ne oldu?Elbette muhalefet unuttu, uçakları tamir ettiren yine Erdoğan oldu.Ne de olsa muhalefette vadedip unutmak gibi bir gelenek var.Takdir milletin elbette ama siz yine de “deprem turisti” kavramını sakın ha unutmayın. Hükümet 250 bin konut teslim etmişken, CHP”nin ilaç niyetine tek bir deprem konutu dahi inşa etmediğini unutursak, unutulacak hale düşeriz…TANSİYON YÜKSELİRKENGüney Kafkasya”da tansiyon yükselirken gözler Hankendi”deydi.Karabağ”ın Ermenistan işgalinden kurtarılmasının ardından sözde Karabağ yönetiminin sözde başkentinde Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 17″inci Liderler Zirvesi yapıldı.Gözler Aliyev ve Erdoğan”ın üstündeydi…Zira Azerbaycan ile Rusya arasında bir süredir soğuk rüzgarlar esiyor.Tansiyon yüksek… Rusya Lideri Putin aynı şekilde Ermenistan”a da soğuk davranıyor. Zira Putin batı cephesindeki kuşatmadan sonra Güney Kafkasya”da da “buralar bizim arka bahçemiz” anlayışının artık geçmediğini görüyor. Özellikle de Zengezur Koridoru”nun açılması, Orta Koridor”a Çin”in eklenmesi, Ermenistan”ın da bu sürece yeşil ışık yakması Putin”i endişelendirmiş vaziyette…Ancak tüm bu duruma karşın Putin, Türkiye”ye doğrudan da tavır almak istemiyor. Zira bir sıkışmışlık hali içinde…Putin-Trump görüşmesinden hiçbir sonuç çıkmadı.Putin, Kiev”e yüzlerce füze ve kamikaze drone göndererek ABD”ye cevap verdi. Buna karşın Putin, Trump”a İstanbul”daki müzakere sürecini sürdürmek istiyoruz mesajı verdi. Yani en azından bu anlamda Türkiye ile birlikte bir çözüm bulabiliriz mesajı veriyor.İşte tüm bunlar yaşanırken Cumhurbaşkanı Erdoğan”ın Hankendi”den verdiği, “Kafkasya Barış Merkezi Olacak” mesajı daha bir anlamlı hale geliyor… Yani Türkiye kardeşleriyle birlikte yan yana duracağını tüm dünyaya net bir şekilde ilan ediyor.Kardeşleri demişken bir süredir Irak”ın Türkmen kenti Kerkük diken üstünde…Altunköprü nahiyesinde, belediye başkanlığındaki değişiklikte Türkmenlere yer verilmemesi, yöre halkının tepkisine neden oldu.Eylemler yapıldı. Türkiye konuyu yakından takip ediyoruz. Türkmenler yalnız değildir mesajı verdi. Karar şimdi gözden geçiriliyor.Herkes hesabını Türkiye”ye göre yapmak zorunda olduğunu biliyor.Erdoğan ile görüşmek için Ankara”ya gelen Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Mahmud Meşhedani”nin açıklamasını buraya not olarak bırakıyorum.”İslam ülkeleri arasındaki birlik ancak Türkiye”nin liderliğinde sağlanabilir. Türkiye bu safı birleştirebilir. İslam aleminin yaşadığı dağınıklık saldırılara zemin hazırlıyor”Bu yüzden Terörsüz Türkiye sadece bizim için değil coğrafyamızdaki tüm halklar için kritik hale gelmiş vaziyette.”CHP YAZMAYAYIM” DİYORUMYani ne yapsam kaçamıyorum.Hadi bu hafta CHP yazmayayım diyorum.Çat, CHP Genel Başkanı Özgür Özel,İstanbul”dan sonra İzmir Cumhuriyet Başsavcısını tehdit eden açıklamalar yapıyor.Elinde bir sopa yargıya ayar vermeye çalışıyor.Cumhurbaşkanı Erdoğan defalarca söyledi.Şikayet eden de CHP”li, şikayet edilen de…Kumpas denilen belgeleri savcılığa yetiştirenler de CHP”li,O belgeler kumpas diye ortalığı ayağa kaldırmaya çalışanlar da…Hadi bu mahalleye inanmıyorsunuz.Alın size karşı mahalleden fanatik CHP”li Gazeteci Deniz Zeyrek”in sözleri… Zeyrek, İzmir”deki yolsuzluk operasyonunda CHP”li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay”ın parmağı olduğunu söylüyor. Kılıçdaroğlu”na yakın olan eski Başkan Tunç Soyer”i yargının önüne atan bizzat kendileri gibi görünüyor.Bu süreçte Kemal Kılıçdaroğlu”na açıkça sahip çıkan dört milletvekilinin Meclis”teki uluslararası komisyon görevlerinden sessiz sedasız geri çekildiği ortaya çıkıyor. Üstelik vekillerin durumdan haberi bile yok. AK Partili komisyon başkanları partiniz sizi görevden aldı diye haber veriyor. Yolsuzluk iddiasıyla tutuklanan, Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler cezaevinden mektup yazmış. Bana kumpası içimizdeki CHP”liler kurdu diye açık açık söylüyor.Sonra bize gelip diyorlar ki, “Türkiye”yi kurtaracak kadrolar bunlar, gelin bunları seçin Türkiye”yi kurtarsınlar”Ne diyelim; rahmetli Erbakan olsaydı şöyle ağzını doldura doldura cevap verirdi. “Hadi oradan

Source: İbrahim Güneş


5 asırlık Uşak halısı yuvaya döndü

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Osmanlı zanaatının taşıyıcısı olan, yaklaşık 5 asırlık tarihi Uşak halısı, 30 yıllık bir kayboluşun ardından yeniden doğduğu topraklara döndü.” açıklamasında bulundu.

Paylaşımında, yüzyıllar önce Uşak”ta ilmek ilmek dokunan bu zarif halıyı, yine bu toprakların ruhunu taşıyan her değer gibi ait olduğu yere kavuşturmanın gururunu yaşadıklarını belirten Ersoy, şunları kaydetti:

“Bu sadece bir halı değil, kültürümüzün, hafızamızın ve zarafetimizin sessiz ama derin dönüşüdür. Halıyı gönüllü olarak ülkemize iade eden İtalyan vatandaşı Adrian Stefan Ionescu”ya, tarihi mirasa gösterdiği hassasiyet ve duyarlılık için teşekkür ediyorum. Hayırlı olsun.”

Osmanlı zanaatının taşıyıcısı olan, yaklaşık beş asırlık tarihî Uşak halısı, 30 yıllık bir kayboluşun ardından yeniden doğduğu topraklara döndü.Yüzyıllar önce Uşak’ta ilmek ilmek dokunan bu zarif halıyı, yine bu toprakların ruhunu taşıyan her değer gibi, ait olduğu yere… pic.twitter.com/PR8HAnzB0a— Mehmet Nuri Ersoy (@MehmetNuriErsoy) July 6, 2025

İtalyan koleksiyonerin gönüllü iadesiyle ülkeye döndü

Aynı konuya ilişkin Bakanlıktan yapılan açıklamada da Osmanlı halıcılığının örneklerinden biri olarak Uşak”ta dokunan nadide halının, uzun yıllar süren kayboluşun ardından yurt dışında bir koleksiyonda ortaya çıktığı aktarıldı.

Halının, İtalyan vatandaşı Adrian Stefan Ionescu”nun özel koleksiyonunda gün yüzüne çıktığı belirtilen açıklamada, koleksiyonerin, eseri şu anda hayatta olmayan İtalyan sanat tutkunu Ermininio Bottini”den satın aldığı kaydedildi.

Ionescu”nun, halının Suzan Bayraktaroğlu”nun “Vakıf Halılar” kitabında yer alan “06.456” envanter numaralı eserle bire bir örtüştüğünü fark ettiği belirtilen açıklamada, “Türkiye”ye ait olduğunu öğrendiğinde hiçbir talepte bulunmadan gönüllü olarak iadesi için harekete geçti.” bilgisine yer verildi.

Restorasyon sürecinden geçti

Açıklamada, desenleri, renkleri ve işçiliğiyle dikkati çeken, küçük bir karenin içine bile binin üzerinde düğüm sığdırılan halının, stilistik özellikleriyle Uşak”ta dokunmuş olduğunu ortaya koyduğuna işaret edildi.

Halının detaylarına ilişkin, şunlar kaydedildi:

“Zemininde lacivert rengin hakim olduğu, desenlerinde pastel kırmızı, sarı ve kirli beyaz tonlar kullanıldığı halıda, stilize natüralist çiçeklerle oluşturulan iri madalyonlar bir kompozisyon oluşturuyor.

Halı, işlemlerin tamamlanmasının ardından Türkiye”ye getirilerek Ankara Vakıf Eserleri Müzesi”ne ulaştırıldı.”

Eski fotoğraflarda halının bordürlerinden birinin kesildiği ve bazı bölümlerinde ciddi kayıplar olduğunun görüldüğü belirtilen açıklamada, Türkiye”ye ulaştıktan sonra yapılan restorasyonla eksik bölümlerin tamamlandığı, kompozisyonun özgün haline kavuşturulduğu vurgulandı.

Açıklamada, bir dönemin estetik anlayışını ve zanaatkarlık becerisini yansıtan eşsiz halının, ait olduğu topraklara dönerek kültürel mirasa yeniden kazandırıldığı belirtildi.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


TBMM”de enerji ve maden alanları ile en düşük emekli aylığının yükseltilmesine ilişkin kanun teklifleri görüşülecek

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, haftalık çalışmasına 8 Temmuz Salı günü başlayacak Genel Kurul, enerji ve maden alanlarına yönelik düzenlemeler içeren Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin görüşmelerine devam edecek.

Teklife göre, “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı” alınmadıkça projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemeyecek, proje için yatırıma başlanamayacak ve ihale edilemeyecek ancak bu durum söz konusu teşvik, onay, izin ve ruhsat süreçlerine başvurulmasına da engel teşkil etmeyecek.

Maden Kanunu”nda yapılan değişiklikle ruhsat bedelinde yüzde 30 indirim yapılacak ve rehabilitasyon bedeli, ruhsat bedelinden ayrıştırılarak ruhsat bedeli kadar bir tutarın rehabilitasyon bedeli olarak ödenmesi zorunlu hale getirilecek.

Elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerinin, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı veya fiili olarak üzerinde zeytinlik bulunan, sınırları belirtilen alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesi mümkün olmaması durumunda madencilik faaliyeti yürütülecek kısımdaki zeytin ağaçlarının maden sahasının bulunduğu ilçe ve il sınırlarına öncelik vermek suretiyle taşınmasına, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca izin verilebilecek.

Zeytinlik olarak kayıtlı alanlar veya fiili olarak üzerinde zeytinlik bulunan alanlarda madencilik faaliyeti yürütülen her yıl için, bu sahaların rehabilitasyon çalışmalarını temin etmek üzere ruhsat sahibinden işletme ruhsat bedeli kadar ayrıca tahsilat yapılacak.

Yeni tesis edilecek zeytin bahçeleri ile taşınacak zeytin ağaçları için Hazine taşınmazlarına ihtiyaç duyulması halinde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca uygun görülenler, zeytinliği kamulaştırılan taşınmaz maliklerinden talep edenlere rayiç bedel üzerinden 10 yıl süreyle doğrudan kiraya verilebilecek.

Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı ön lisans veya üretim lisansı bulunan üretim tesisleri için gerekli özel mülkiyete konu taşınmazların temini amacıyla Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından 31 Aralık 2030″a kadar Kamulaştırma Kanunu kapsamında “acele kamulaştırma” kararı alınabilecek.

31 Aralık 2030″a kadar işletmeye girecek yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesislerinin izin, kira ve irtifak işlemlerinde yüzde 85 indirim uygulanacak.

Enerji ithalatının azaltılması, cari açığın düşürülmesi ve yerli kaynaklara dayalı üretimin artırılması için izin, kira ve irtifak işlemlerinde uygulanmakta olan indirimlerin süresi 5 yıl uzatılacak.

En düşük emekli aylığına yönelik düzenleme Genel Kurula gelecek

Genel Kurul, en düşük emekli aylığının 16 bin 881 liraya yükseltilmesine ilişkin düzenlemeyi de içeren Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin de görüşmelerine başlayacak.

Bu teklife göre, Kuvvet Komutanlığına atanan orgeneral-oramirallerin yaş haddi 67″ye çıkarılacak. Kuvvet komutanları ile diğer orgeneral ve oramirallerin yaş haddinin birer yıllık sürelerle 72 yaşına kadar uzatılabilmesine Cumhurbaşkanı yetkili olacak.

Yüksek Askeri Şura kararı ile hizmet süresi uzatılabilecek general ve amirallerin sayısı 36″dan 60″a, zaruri hallerde 75″e çıkarılabilecek.

Kültür ve Turizm Bakanlığınca turizm işletmesi belgesi verilen konaklama tesislerinde çalışan işçilerin düzenleme kapsamında hak kazandığı hafta tatili, işçinin yazılı talebi veya onayı ile hak kazandığı günü takip eden 4 gün içinde kullandırılabilecek.

En düşük emekli aylığı, temmuz ödeme döneminden itibaren 16 bin 881 liraya yükseltilecek.

Açık iş ilanları ile açık işlere yönlendirilen kişilere ilişkin verileri Kurumca belirlenen süre, format ve esaslara göre bildirmeyen özel istihdam büroları ihtar edilecek, ihtara rağmen 7 gün içinde bildirimde bulunmayanlara 136 bin 190 lira, fiilin bir yıl içerisinde tekrarı halinde 272 bin 380 lira idari para cezası verilecek.

Engellilerin Sorunlarının Araştırılması Komisyonu ikinci kez toplanacak

Yeni kurulan Engellilerin Sorunlarının Araştırılması Komisyonu, ikinci kez toplanarak çalışma takvimini belirleyecek.

Dışişleri Komisyonu, bazı uluslararası anlaşmalara yönelik 5 kanun teklifini görüşecek. Ayrıca komisyonda, Dışişleri Bakanlığı yetkilileri Güney Kıbrıs Rum Yönetimi”nin (GKRY) KKTC”de gayrimenkul alan şahıslara yönelik eylemlerine ve Kıbrıs”taki son gelişmelere yönelik sunum yapacak.

Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) Komisyonu, kurumların 2021 ve 2022 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmelerini sürdürecek.

Komisyon, bu haftaki toplantısında, Ziraat Bankası AŞ ve bağlı kuruluşlarının, Türkiye Emlak Katılım Bankası AŞ ve bağlı ortaklıklarının, Türk Reasürans AŞ ile Türk Katılım Reasürans AŞ”nin bilanço ve netice hesaplarını ele alacak.

Salı ve çarşamba günleri Meclis”te grubu bulunan siyasi partilerin grup toplantıları yapılacak. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında milletvekillerine hitap edecek.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Çöpten topladığı yünlerle iş kurdu

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde yaşayan 51 yaşındaki ev hanımı Cemile Şahin, yastık ve minder dikerek ev ekonomisine katkı sağlamaya başladı. Her geçen gün işini geliştiren Şahin, yorgan işine de girdi.Sokakta gezerken çöpe atılan yünleri gören Şahin, bu yünleri toplayıp yıkayıp, dezenfekte ettikten sonra satmaya başladı. Yünleri çöpe atan vatandaşlar, çöpe atmak yerine Şahin’in iş yerine götürüp satmaya başlarken girişimci kadın da işini yeni makineler alarak büyüttü. Geri dönüşüme de büyük katkı sağlayan Şahin, “Çöplerde yün görünce bundan ne yapabiliriz diye düşündüm. Sonra bir yorgan makinesi aldım. Elle yıkayıp taradıktan sonra makine ile yünden yorgan yapmaya başladım” dedi.Teşvik aldı, işini büyüttüYün yorganının sağlık açısından da tavsiye edildiğini hatırlatan Şahin, “Denesinler, yün ile elyaf arasında ne kadar fark olduğunu görürler” ifadelerini kullandı. Yorgancılık gibi geleneksel mesleklerin bitmek üzere olduğunu belirten Şahin, teşvik aldığında daha da cesaretlendiğini ifade ederek işini büyütmeyi hedeflediğini söyledi. Esnaf ve Sanatkarlar Odasına bağlı olduklarını ifade eden girişimci kadın, “Bir kurumumuz var. Esnaf ve Sanatkarlar Odası ile bakanlıkların buna destek vermesi, bu kültürü yaşatması bizi mutlu eder” dedi.Çöp konteynerlerini dolaşıp yün arıyorEşine büyük destek veren Mehmet Şahin ise, “Birkaç günde bir çöp kenarına bir çuval bırakıyorlar. Yeni evlenen çiftlerin çoğu yorgan dikmeyi bilmiyor. Kirlendiği zaman yüzüyle beraber çöpe atıyorlar. Biz de bu yünü alıp yıkadıktan sonra makineden geçirip, tekrar yorgan yapıyoruz” dedi.

Source: Dünya Gazetesi


Türkiye”de seferberlik başlattı! İlk etapta 4,5 milyon doz aşı üretildi

AA muhabirinin Bakanlıktan edindiği bilgiye göre, Türkiye Şap Enstitüsünce SAT-1 şap hastalığını önleyecek aşı üretim çalışmaları hız kazandı.Bu alanda seferberlik başlatan Bakanlık, ülkede görülen SAT-1 tip şap hastalığının yayılımını engellemek için ilk etapta 4,5 milyon doz aşı üretti. Bir yandan aşı üretim faaliyetleri tam kapasite devam ederken, bir yandan da aşıların sahadaki dağıtımı yapılıyor.Yeni tip SAT-1″e karşı geliştirilen aşılar, hastalığın görüldüğü yerlerde ve komşu ilçelerde ücretsiz olarak veterinerler tarafından uygulanıyor.Hastalığın yayılımını engellemek için tedbiren kapatılan hayvan pazarları da salgının seyrine göre adım adım açılacak.SAT-1 TİPİ ŞAP HASTALIĞI İLK OLARAK HAKKARİ”DE GÖRÜLDÜTürkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç, şap hastalığının 4 ay önce Avrupa”da başladığını bildirdi.Türkiye”de özellikle doğu illerinde sınırdan hayvan geçişleri olduğuna işaret eden Tunç, ülkede hastalığın ilk olarak Hakkari”de görüldüğünü ve salgının, hayvan pazarlarının açık olması ve nakillerin devam etmesiyle ülke geneline yayılmaya başladığını ifade etti.Tunç, bu tipin ülkede ilk kez görüldüğüne dikkati çekerek, “Bizim talebimiz doğrultusunda hayvan pazarlarının kapatılması kararı verildi. Bu sayede hayvan nakilleri de engellenmiş oldu ve hastalığın yayılmasının önüne geçildi. Bu tamamen üreticinin menfaatine olan bir durum. 21 gün içerisinde hayvanlara ikinci aşı yapılınca bağışıklık kazandırılmış olacak. Sonra hastalık gelse bile bir zararı olmuyor.” değerlendirmesinde bulundu.Hastalığın sektöre etkisine ilişkin de bilgi veren Tunç, “Pazarların kapalı olması kırmızı et piyasasını olumsuz etkilemedi. Pazarların kapalı olmasıyla et fiyatlarının artacağı söylentileri asılsız. Fiyatlarda düşüş var, piyasada et sıkıntısı yok. Üreticilerimiz ve vatandaşlarımız endişe etmesin.” dedi.Hastalığın hayvanlarda ateş, kilo ve süt kaybına neden olduğunu belirten Tunç, bu durumun önüne geçmek için çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.Tunç, ülkede şap aşısının yerli miktarda üretildiğine işaret ederek, “SAT-1 tipi için yerli aşı hızlı şekilde üretildi. Şap Enstitüsü çok iyi çalışıyor. Haftalık 1 milyon dozdan fazla aşı üretiliyor. Bu aşı hızlı şekilde bütün illere dağıtıldı. Yerli aşı olması çok önemli katkı sağlıyor. Üreticilerimizin aşılama için veteriner hekimlerimize yardımcı olması önem taşıyor.” diye konuştu.- “ŞAP HASTALIĞI AYNI ZAMANDA DÖL VERİMİ KAYIPLARINA DA NEDEN OLMAKTADIR”Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan da damızlık hayvan yetiştiricilerinin, yaygın bulaşıcı hastalıklarla mücadelenin ne kadar önemli olduğunun bilincinde olduğunu belirterek, “Et ve süt veriminin sonradan tolere edilemeyecek şekilde düşmesine neden olan şap hastalığı, aynı zamanda döl verimi kayıplarına da neden olmaktadır.” ifadesini kullandı.Kurbanlık hayvan hareketleriyle yayılan hastalığın damızlık ineklere ve düvelere de bulaşarak verim kaybına neden olmasından endişe ettiklerine dikkati çeken Özcan, “”Anası olmayanın danası da olmaz” felsefesiyle damızlık hayvanlarımızın sağlıklı kalması hepimizin temennisidir.” değerlendirmesinde bulundu.Tüm hayvan pazarları kapatıldıElde kalan kurbanlıkları ESK satın alacakBakan Yumaklı: Hayvancılıkta Üretimi Geliştirme Projesi”nin 3 ana hedefi var

Source: Www.star.com.tr