“Toplumsal Sorunlar Gündemi – Kültürel Çatışmalar ve Sosyal Destek Artışları”

AK Parti”den İBB”ye “kültür merkezi” tepkisi: Bir insan bu kadar mı mankurt olabilir?

Partisinin Bolu 8. Olağan İl Kongresi”ne katılan Şahin, CHP”ye yönelik eleştirilerde bulundu.Şahin, İstanbul”da bir kültür merkezinin açılışına değinerek, şunları kaydetti:”Geçtiğimiz günlerde Cumhuriyet Halk Partili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, milletimize hakaret eden, Müslümanlara hakaret eden, inançlı Müslümanları çok affedersiniz domuz şeklinde tasvir eden, çizen bir kişinin adının verildiği sözde bir kültür merkezini açtı. Bir insan bu kadar mı mankurt olabilir? Bir insan toplumuna bu kadar mı düşman olabilir? Değerlerine bu kadar mı düşman olabilir? Diğer taraftan Ankara”nın Cumhuriyet Halk Partili Belediye Başkanının, dinimize, değerlerimize yüce Yaradan”ımıza, Kur”an”ımıza hakaret ettiği için Türk Silahlı Kuvvetlerinden ihraç edilen kişileri belediyeye aldığını, onları istihdam ettiğini, onları terfi ettirdiğini görüyoruz. Al birini, vur ötekine. Her biri birbirinden garabet tavırlar sergiliyorlar.”

Source: Www.star.com.tr


Resul Tosun yazdı: Suriyelilerin yüzde 80″i dönecek!

Ana muhalefet lideri “bugün size bir sürprizim var!” diye kamuoyunun dikkatlerini üzerine çekiyor.Sonra çıkıyor ve eline aldığı kırmızı bir kağıt parçasını sallayarak, “iktidara kırmızı kart gösteriyoruz!” diyor.Sürpriz kırmızı kartmış.Hakikaten fıkra gibi.Partisinin belediye başkanının kendisine “pışık” çektiği, siyaset üretemeyen ve partisini yönetememe sorunu yaşayan genel başkan öncesinde de, “Esad gitti öyleyse Suriyeliler de hemen gitmelidir!” diyerek partisini idare edemediği gibi bu partinin devleti yönetme kabiliyetine de sahip olmadığını cümle âleme ilan etmiştir.Suriyeli misafirlerimizin suyuna hukuksuz zam yaptığını, hukuksuz olarak levhalarını indirdiğini, hukuksuz olarak ruhsatlarını iptal ettiğini söyleyen partisinin faşist belediye başkanına destek verircesine, “gitsinler” çağrısı yaptı/yapıyor.Dünya gerçeklerinden o kadar kopuklar ki, bavulunu toplayıp kaçmak için yola çıkmış olan kanlı diktatör Esed”le görüşme çağrısında bulunduğu gibi Suriyelilerin ülkelerine dönmeleri hususunda da cehaletleri zirve yapmış durumda.4 Ocak”ta Parlamenterler Birliği İstanbul Şubesinde konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya o tarihe kadar 45 bin Suriyelinin ülkesine geri döndüğünü söylemişti. Evvelki gün Suriye sınır kapısında yaptığı basın toplantısında dönenlerin sayısının 52 bin olduğunu söyledi. Yani bir haftada 7 bin kişi daha dönmüş.Ülkesinde evi barkı harabeye dönmüş ve sığındığı ülkede bir sistem kurmuş insanların birden bire topyekûn dönmelerinin beklenmeyeceğini bilemez mi insan ki hemen dönsünler diye çağrıda bulunur?Kaldı ki Suriyelilerin ülkelerine dönüş oranı kış şartlarına ve ülkelerindeki belirsizliğe rağmen beklenin de üstünde seyrediyor.Kanlı rejimin düşüşünden sonra bir ay içinde 52 bin Suriyeli geri dönmüş.Bu şekilde ortalama her ay 50 bin kişi dönse -ki yaz aylarında oran artacaktır- tamamının dönüşü uzun süre alacak demektir.Daha ilginci bizzat Suriyelilerden duyduğuma göre yüzde 80″nin döneceği sözleriydi.İstanbul”da Suriyelilerin lider kadrosu diyebileceğimiz insanların oluşturduğu Suriye Alimler Birliği diye bir STK var. Başkan yardımcısı Reslan Mahmud Mısri”yi tanıyorum. Arada görüşüyoruz. Onun vasıtasıyla Suriyelerin birçok sorununu birinci ağızdan dinliyorum.Çarşamba günü kendisini ziyaret ettim.Türkiye”de tartışılan Suriyelilerin geri dönüş meselesini konuştuk ve ben, “Dönüş oranı ne olur?” diye sordum.Cevabı ilginçti, “Suriyelilerin %80″i dönecek!” dedi.Şaşırdım oran bana da yüksek geldi. Ama o dönüş gerekçelerini şöyle izah etti:Birincisi, geçici koruma statüsü ve ikamet meselesi. Hükümetin tüm iyi niyetine rağmen Suriyelilerin muhatap olduğu memurların hepsi aynı anlayışta olmadığı, zorluk çıkaranların tüm Suriyelileri üzdüğü, dışardaki kontrollerde sıkıntılar yaşadıklarını o yüzden memleketlerinde durum düzelir düzelmez burada iş kurmuş ve hayatını buraya bağlamış olanlar dışında herkes döner.İkincisi, Hayat pahalılığı. Türkiye Suriye”den daha pahalı o yüzden Suriyeliler şartlar olgunlaştığında ülkelerine döner.Üçüncüsü, İşsizlik. Suriye”de devlet yeniden yapılandırılıyor. Memur, asker polis akademisyen, işçi herkese ihtiyaç var. Buradaki işsiz gençler, ustalar ve eğitimli insanlar Suriye”de iş bulabilecek o yüzden Suriye”deki şartlar hazır olduğunda dönerler.Dördüncüsü, Suriye bizim vatanımız diyor Reslan Mahmud. Hem vatan hasreti çekiyoruz hem de vatanımızın bize ihtiyacı var.Kendisi Türk vatandaşlığı da aldı ancak ülkesine dönüp aile yapısını koruma alanıyla ilgili bir sivil toplum örgütü kurmayı planladığını söyledi. Önümüzdeki hafta ülkesine gidip dönüş için ortamı hazırlamayı planlıyor.Gerekçeleri bence de makul.Fakat her cümlenin başında Türkiye”ye Başkan Erdoğan”a teşekkürü dilinden bırakmıyor. Türkiye”nin zor zamanda kucak açarak tüm Suriyelilerin gönlünü kazandığını söylüyor.Bu kazancı yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şer”a iki ülke arasında stratejik ilişki kurulacağı cümlesiyle özetledi!Evet, Türkiye sadece Suriyelilerin gönlünü kazanmadı aynı zamanda bölgenin en etkin gücü olma özelliğini de kazanmış oldu!Ana muhalefet lideri Suriyelilerin geri dönüş oranını duysa sevinir mi yoksa yine hükümete pahalılık işsizlik gibi gerekçelerle saldırır mı bilemedim ama bildiğim tek şey ana muhalefetin siyaset bilmediğidir!

Source: Resul Tosun


Milliyetçilik ve Irkçılık

Yaratılış sisteminin adına fıtrat denir İslam literatüründe. Yaratılış sisteminin bir parçası olan insan da fıtrat üzere yaratılmıştır. Bu sistemi koyan, insanı bu sistemin parçası olarak yaratan yüce Allah, insanın bu sisteme uygun bir hayat sürmesi için gerekli olan bütün prensipleri içeren din olarak da İslam”ı göndermiştir. Nitekim yaratılış sistemiyle uyumlu olduğu için İslam, fıtrat dini olarak nitelendirilmiştir. Görüldüğü gibi varlık alemi, insan ve İslam aynı kaynaktan geliyorlar ve aynı sisteme tabidirler. Bu yüzden birinde olan bir özellik diğerlerinde de mutlaka mevcuttur. Nitekim “bir şey insanda varsa İslam”da da vardır” sözü bu gerçeği vurgulamak için söylenmiştir. Fakat bu “aynı şey”, varlık bütününde, insanın doğasında ve İslam manzumesinde bulunduğu yerin gereği olarak farklı şekillerde görünür.Bunu başka kavramlarla da izah edebiliriz. Şöyle ki: Yaratılış sisteminin bir diğer adı “halk”tır (yaratma). Yaratılış sisteminin insan davranışlarına yansımış hali ise “ahlak” (yaratılış sistemine uygun hareket etme) olarak belirginleşir. Bir şeyin yaratılış sisteminde (fıtrat) bulunmasına “halk”, insanda da bulunmasına “ahlak” diyoruz yani. Bir bakıma petrolün doğada bulunması ile rafinerideki işlemlerden sonra kullanıma hazır hale gelmesi gibi bir ilişki vardır aralarında.İnsan, İslam rafinerisinde artıklardan, gereksiz unsurlardan arındırılmadan önce fıtri davranışların ham hallerine sahip olur. Mesela, insanın milletini sevmesi, onun faydasını düşünmesi, onun mutluluğu, refahı, birliği, bütünlüğü için çaba göstermesi anlamında milliyetçilik fıtri bir eğilimdir. Ya da fıtri eğilimin “halk” düzeyinde kalmış ham halidir. Kendi milleti için istediği her şeyi başka milletler için istemesi ise fıtri eğilimin “ahlak” boyutuna taşınmış, ya da İslam rafinerisinden arındırılmış olmasının göstergesidir. Bu eğilimin başkalarını ötekileştirme, düşmanlaştırma, haklarından yoksun bırakma, ezme, katletme boyutunda sergilenmesi ise İslam düşünce sisteminde “israf” (sınırları aşma, aşırılık, savurganlık, halkın ve ahlakın dışına taşma) olarak nitelendirilmiştir. Ülkemiz ölçeğinde milliyetçiliğin halk veya ahlak düzeyinde kalmış şekline de halkın ve ahlakın ötesine taşmış haline de tanık olabiliyoruz.Devlet Bahçeli”nin liderliğini yaptığı MHP”nin temsil ettiği milliyetçi hareket, iç ve dış konjonktürlerin baskısı ve dünyanın gidişatı nedeniyle zaman zaman yalpalamış olsa da büyük ölçüde fıtri çizgide, yani “halk” boyutunda gelişme gösterdi bugüne kadar. O yüzden Devlet Bahçeli”nin milliyetçiliğin, dünyada örnekleri çokça görülen ırkçılığa kaymasına engel teşkil eden bu fıtri tavrından rahatsız olan birçokları yaratılış boyutunun dışına savrularak ırkçı çizgilere kaydılar. Özellikle son günlerde iç barışa vurgu yapan Bahçeli”ye cephe aldılar.Devlet Bahçeli”nin, Türkiye”de terörü bitirme ve Türklerle Kürtler arasında İslam kardeşliğini tesis edip pekiştirme anlamında son zamanlarda attığı, milliyetçiliği “halk” yani fıtrat düzeyinden ahlak düzeyine taşıma şeklindeki tutumuna karşı, sözünü ettiğim bu kesimler yaratılışın ve ahlakın sınırlarından taşan saldırgan tavırlarla tepkilerini daha da sertleştirerek ortaya koyuyorlar.Kuşkusuz bu kesimlerin fazla bir şansı yoktur. Çünkü Türklerin ve Kürtlerin bin yıldır yaşadıkları İslam kardeşliği, seksen senelik Kemalist tek parti parantezinin açtığı yaralara rağmen, hala dimdik ayaktadır. Devlet Bahçeli”nin, liderliğini yaptığı fıtri milliyetçiliği ahlaki boyutlara taşımasının, yani İslam kardeşliğini yeniden pekiştirme çabasının, diğer bir ifadeyle Türkler için istediklerini Kürtler için de istemeyi amaçlayan bu çıkışının en büyük güvencesi bin yıllık tecrübedir.”Allah bizi pazuları güçlü Türkler ve Kürtlerle güçlendirdi” diyen Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey”in ruhu şad olsun.

Source: Vahdettin İnce


Uzak Şehir’in Cihan”ı Ozan Akbaba: Dünyalar güzeli bir proje yapıyoruz

“EĞLENCELİ VE KOMİĞİM”Kendisiyle ilgili sevenlerine de bilgiler veren oyuncu “Eğlenceli ve Komiğim. Fakat yeri geldiğinde çok fazla sert olabiliyorum. Bazılarına soğuk gelebilirim ama ben samimiyete inanan bir insanım ve samimiyet kurulması için de bir mesai harcanması gerektiğini düşünürüm” şeklinde konuştu. “MAGAZİNEL BİR TARAFIM OLMADI”Hürriyet.com.tr’den Hakan Gence’nin sorularını yanıtlayan Akbaba, magazin dünyasında pek görünmeme sebebini de şöyle paylaştı. “Mesleği yaparken ben hep o mesleğe layık biri olmaya çalışıyorum. Ben galiba oraların insanı değilim. Magazinel bir tarafım olmadı, olsun diye de çabalamadım” dedi.“DÜNYALAR GÜZELİ BİR PROJE YAPIYORUZ”Sevilen dizi Uzak Şehir için “Dünyalar güzeli bir proje yapıyoruz” diyen oyuncu, “Bu projenin başındaki insanların hepsi çok gerçekçi oyunculuklarla ancak şaha kaldırılabileceğini fark edip buna göre önlem alıp ekibi kuran insanlar. O yüzden o konuda çok şanslıyım” şeklinde konuştu. “CİHAN TAVİZ VERMEYEN BİR KARAKTER”Uzak Şehir’de canlandırdığı Cihan Albora karakterini anlatan Akbaba, “Benim gözümden Cihan gerçekten büyük sabır taşı hem de bir sürü sorunla baş etmek zorunda kalan ve herkesi mutlu etmeye çalışan, saygı duyan, aile dirliğinin ve aile içindeki saygınlığın yerini çok iyi bilen, saygınlık kavramını çok iyi bilen birisi. O yüzden ne annesine karşı geliyor, ne kardeşine… Hepsine saygı duyuyor, her şeyden önce dinliyor. Bir yandan Alya”yla olan sıkıntılarını tamir etmeye çalışan ve Alya”nın da kendini iyi hissetmesi için elinden geleni yapan ama taviz vermeden ilerleyen bir karakter” diye konuştu. “KADIN HAKLARI KONUSUNDA HER ZAMAN EŞİTLİKTEN YANAYIM”Uzak Şehir’de başrolü Sinem Ünsal’la paylaşan Akbaba; “Kadın hakları konusunda ben her zaman eşitlikçilikten yanayım. Bütün insanlar bunu düşünmeli. Herkesin eşit hakkı sahip olması lazım” diyerek duygularını paylaştı.Uzak Şehir her pazartesi saat 20.00’de Kanal D’de…

Source: Hurriyet.com.tr


Bakan Göktaş detayları duyurdu! Sosyal yardım ödemelerinde artış: Aylıklar ne kadar oldu?

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ocak ayındaki memur maaş katsayısına yönelik yapılan yeni düzenlemenin ardından sosyal hizmet modelleri kapsamında bazı ödemelerde de düzenlemelere gidildiğini açıkladı. Toplumun her kesimine yönelik sosyal hizmet ve yardımların kapasitesini artırmayı ve hizmet kalitesini iyileştirmeyi amaçladıklarını belirten Göktaş, yeni hizmet modelleri geliştirmeye ve ortaya çıkacak zorluklara çözümler üretmeye devam edeceklerini vurguladı.
Bakan Göktaş, uygulanan sosyal hizmet modelleri ile düşük gelirli birey ve ailelere ihtiyaçlarına uygun destek sağlandığını ifade etti. Ayrıca, ocak ayı maaş katsayısındaki değişiklikle sosyal yardım kapsamındaki engelli, yaşlı aylıkları, evde bakım yardımları ve çocuklar için yapılan Sosyal Ekonomik Destek (SED) ödemelerinin artırıldığını belirtti. Artan ödemelerle birlikte, hak sahiplerinin hesaplarına bu tutarların yatırılacağı bilgisini verdi.
Engelli raporu bulunan vatandaşların aylıkları yükseldi
Bakan Göktaş, ödemelerdeki artışı “Sosyal yardım ödemelerinde yapılan artışlarla birlikte yaşlı aylığı 4 bin 181 liradan 4 bin 664 liraya, yüzde 40-69 arası engelli oranına sahip vatandaşlarımızın aylığı 3 bin 338 liradan 3 bin 723 liraya, yüzde 70 ve üzeri engelli raporu bulunan vatandaşlarımızın aylıkları da 5 bin 7 liradan 5 bin 584 liraya yükseldi” diyerek açıkladı.
Ayrıca, 18 yaş altı engelli yakını olan vatandaşlara yapılan engelli yakını aylığının da 3 bin 338 liradan 3 bin 723 liraya çıktığını kaydeden Göktaş, ağır silikozis hastalarının aylığının 9 bin 185 liradan 10 bin 245 liraya yükseldiğini bildirdi.
Aylık ortalama 542 bin engelli vatandaşa destek
Evde Bakım Yardımı kapsamında yapılan artışı da duyuran Bakan Göktaş, bu yardım ile aylık ortalama 542 bin engelli vatandaşa destek sağlandığını belirtti. 2025 yılı Ocak-Temmuz dönemi için evde bakım yardımının 9 bin 77 liradan 10 bin 125 liraya çıkarıldığını aktardı.
Türkiye Yüzyılı Vizyonu çerçevesinde, hiçbir vatandaşın geride bırakılmaması gerektiğini söyleyen Bakan Göktaş, 2024 yılı boyunca Evde Bakım Yardımı için toplamda 54,7 milyar lira harcama yapıldığını açıkladı.
Çocuk başına yapılan ekonomik destek tutarı arttı
Bakan Göktaş, çocuklara yönelik Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) hizmetlerine de değindi. Çocuk başına yapılan ekonomik destek tutarının ortalama 6 bin 360 liradan 7 bin 94 liraya çıkarıldığını, ayrıca koruyucu ailelere yapılan aylık ödemelerin 10 bin 159 liradan 11 bin 332 liraya yükseldiğini belirtti.
Bakan Göktaş, toplumsal değerleri güçlendirmeye yönelik bütüncül ve adil sosyal hizmet modelleri uygulamaya devam edeceklerini belirterek, “Vatandaşlarımız arasında hiçbir ayrım yapmadan eşit ve adil hizmet prensibiyle toplumun tüm kesimlerine arz odaklı ve erişilebilir hizmet ağımız ile ulaşıyoruz. Dezavantajlı durumdaki bireyleri çeşitli hizmet ve sosyal yardım modelleri ile destekliyoruz. Yapılan yeni düzenleme sonrasında şubat ayından itibaren sosyal yardım programlarımızın aylık ödemelerini artışlı bir şekilde hak sahiplerinin hesaplarına yatıracağız” dedi.

Source: Dünya Gazetesi


Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ihtiyaç sahiplerine yönelik destek ödemeleri artırıldı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, yaşlı aylığının 4 bin 664 liraya, yüzde 70 ve üzeri engelli raporu bulunan kişilerin aylıklarının 5 bin 584 liraya, evde bakım yardımının 10 bin 125 liraya ve Sosyal Ekonomik Destek (SED) ödemesinin de 7 bin 94 liraya yükseltildiğini bildirdi.

Bakan Göktaş, yaptığı yazılı açıklamada, ocak ayı memur maaş katsayısındaki yeni düzenleme sonrasında sosyal hizmet modelleri kapsamındaki ödemelerde değişikliğe gidildiğini belirtti.

Uygulanan sosyal hizmet modelleriyle düşük gelirli birey ve ailelerin ihtiyaçlar doğrultusunda desteklendiğini anlatan Göktaş, “Sosyal yardım ödemelerinde yapılan artışlarla birlikte yaşlı aylığı 4 bin 181 liradan 4 bin 664 liraya, yüzde 40-69 arası engel oranına sahip vatandaşlarımızın aylığı 3 bin 338 liradan 3 bin 723 liraya, yüzde 70 ve üzeri engelli raporu bulunan vatandaşlarımızın aylıkları da 5 bin 7 liradan 5 bin 584 liraya yükseldi.” bilgisini verdi.

18 yaş altı engelli yakını olan vatandaşlara ödenen engelli yakını aylığının da 3 bin 338 liradan 3 bin 723 liraya yükseltildiğini bildiren Göktaş, ağır silikozis hastalarının aylığının 9 bin 185 liradan 10 bin 245 liraya çıktığını ifade etti.

Evde bakım yardımı 10 bin 125 liraya yükseltildi

Evlerinde bakılan tam bağımlı vatandaşlar ve ailelerine yönelik başlatılan evde bakım yardımı ile aylık ortalama 542 bin engelli vatandaşın desteklendiğini vurgulayan Göktaş, 2025 yılı ocak-temmuz dönemi için evde bakım yardımının 9 bin 77 liradan 10 bin 125 liraya çıkarıldığını kaydetti.

Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde hiç kimseyi arkada bırakmayan toplum vizyonuyla hareket ettiklerini belirten Bakan Göktaş, bu kapsamda 2024 yılı içerisinde toplam 54,7 milyar lira evde bakım yardımında bulunduklarını anımsattı.

İhtiyaç sahibi ailelere çocukları için sunulan SED”e yönelik ekonomik destek tutarlarında da düzenlemeye gidildiğini aktaran Göktaş, “SED hizmetinde çocuk başına yapılan ekonomik destek tutarı ortalama 6 bin 360 liradan 7 bin 94 liraya yükseldi. Ayrıca koruyucu ailelere çocuk başına yapılan ödemelerin aylık ortalaması da 10 bin 159 liradan 11 bin 332 liraya çıkarıldı.” ifadelerini kullandı.

Bireyin, ailenin ve toplumsal değerlerin korunmasına, güçlendirilmesine, geliştirilmesine yönelik bütüncül ve adil sosyal hizmet modelleri uygulamaya devam edeceklerini vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti:

“Vatandaşlarımız arasında hiçbir ayrım yapmadan eşit ve adil hizmet prensibiyle toplumun tüm kesimlerine arz odaklı ve erişilebilir hizmet ağımız ile ulaşıyoruz. Dezavantajlı durumdaki bireyleri çeşitli hizmet ve sosyal yardım modelleri ile destekliyoruz. Yapılan yeni düzenleme sonrasında şubat ayından itibaren sosyal yardım programlarımızın aylık ödemelerini artışlı bir şekilde hak sahiplerinin hesaplarına yatıracağız.”

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ihtiyaç sahiplerine yönelik destek ödemeleri artırıldı

Bakan Göktaş, yaptığı yazılı açıklamada, ocak ayı memur maaş katsayısındaki yeni düzenleme sonrasında sosyal hizmet modelleri kapsamındaki ödemelerde değişikliğe gidildiğini belirtti. Uygulanan sosyal hizmet modelleriyle düşük gelirli birey ve ailelerin ihtiyaçlar doğrultusunda desteklendiğini anlatan Göktaş, “Sosyal yardım ödemelerinde yapılan artışlarla birlikte yaşlı aylığı 4 bin 181 liradan 4 bin 664 liraya, yüzde 40-69 arası engel oranına sahip vatandaşlarımızın aylığı 3 bin 338 liradan 3 bin 723 liraya, yüzde 70 ve üzeri engelli raporu bulunan vatandaşlarımızın aylıkları da 5 bin 7 liradan 5 bin 584 liraya yükseldi.” bilgisini verdi. 18 yaş altı engelli yakını olan vatandaşlara ödenen engelli yakını aylığının da 3 bin 338 liradan 3 bin 723 liraya yükseltildiğini bildiren Göktaş, ağır silikozis hastalarının aylığının 9 bin 185 liradan 10 bin 245 liraya çıktığını ifade etti. Evde bakım yardımı 10 bin 125 liraya yükseltildi Evlerinde bakılan tam bağımlı vatandaşlar ve ailelerine yönelik başlatılan evde bakım yardımı ile aylık ortalama 542 bin engelli vatandaşın desteklendiğini vurgulayan Göktaş, 2025 yılı ocak-temmuz dönemi için evde bakım yardımının 9 bin 77 liradan 10 bin 125 liraya çıkarıldığını kaydetti. Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde hiç kimseyi arkada bırakmayan toplum vizyonuyla hareket ettiklerini belirten Bakan Göktaş, bu kapsamda 2024 yılı içerisinde toplam 54,7 milyar lira evde bakım yardımında bulunduklarını anımsattı. İhtiyaç sahibi ailelere çocukları için sunulan SED”e yönelik ekonomik destek tutarlarında da düzenlemeye gidildiğini aktaran Göktaş, “SED hizmetinde çocuk başına yapılan ekonomik destek tutarı ortalama 6 bin 360 liradan 7 bin 94 liraya yükseldi. Ayrıca koruyucu ailelere çocuk başına yapılan ödemelerin aylık ortalaması da 10 bin 159 liradan 11 bin 332 liraya çıkarıldı.” ifadelerini kullandı. Bireyin, ailenin ve toplumsal değerlerin korunmasına, güçlendirilmesine, geliştirilmesine yönelik bütüncül ve adil sosyal hizmet modelleri uygulamaya devam edeceklerini vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti: “Vatandaşlarımız arasında hiçbir ayrım yapmadan eşit ve adil hizmet prensibiyle toplumun tüm kesimlerine arz odaklı ve erişilebilir hizmet ağımız ile ulaşıyoruz. Dezavantajlı durumdaki bireyleri çeşitli hizmet ve sosyal yardım modelleri ile destekliyoruz. Yapılan yeni düzenleme sonrasında şubat ayından itibaren sosyal yardım programlarımızın aylık ödemelerini artışlı bir şekilde hak sahiplerinin hesaplarına yatıracağız.”

Source: Internet Haber