Kâbe”de gözyaşları sel oldu! At sırtında 240 günde Mekke’ye ulaştılar
ABDÜLHAKİM ARVAS MEKKE – İspanya’da Abdullah Hernandez, Abdülkadir Harkassi ve Tarık Rodriguez, 500 senelik geleneği canlandırmak için hac yolculuğuna at sırtında çıktı. İspanya’dan başlayan yaklaşık 8 bin kilometrelik rotalarında İtalya, Slovenya, Hırvatistan, Bosna Hersek, Karadağ, Kosova, Kuzey Makedonya, Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye’yi geçerek Suriye üzerinden Suudi Arabistan’a ulaşan hacı adayları, 240 gün süren yolculuk sonrasında Mekke’de hasretle bekledikleri Kâbe’ye kavuştu. Kâbe’ye ulaştıkları anları cep telefonuyla kaydeden İspanyol hacı adayları gözyaşlarını tutamadı ve bu anlar sosyal medyada viral oldu. Harkassi, İstanbul’da yaptığı açıklamada “İstanbul, Doğu ve Batı’nın buluşma noktası. Eskiden hacı adayları buraya uğrarmış. Biz de atalarımızın rotasını takip edip buraya geldik. Türk halkından büyük misafirperverlik gördük” demişti.
“ARAFAT HAZIRLIĞINA ALTI AY ÖNCEDEN BAŞLADIK”
Diyanet İşleri Başkanlığı Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Remzi Bircan, bugün yapılacak Arafat Vakfesi için hazırlıkların altı ay öncesinden başlatıldığını söyledi. Bircan, Diyanet’e ait 425, seyahat acentelerine ait ise yaklaşık 260 çadırın bulunduğunu belirterek “Her bir çadırın yan duvar dediğimiz kısmı fiberglas özelliğinde. Dışarıdaki sıcak havayı içeri iletmiyor. İçerideki soğuk akımı da dışarı iletmeyecek şekilde bir özelliğe sahip” dedi. Her bir çadırda sanayi tipi bir klima kullanıldığını dile getiren Bircan “Bugün yaklaşık elli derecenin üzerinde bir sıcaklık bekleniyor. Dolayısıyla hacılarımızın saat on ile on altı arasında kendilerine tahsis edilen çadırlardan çıkmamalarını istiyoruz” ifadesini kullandı.
YAKLAŞIK 700 OTOBÜSLE İNTİKAL
Bircan, Arafat’a intikallerin yaklaşık 700 otobüsle yapıldığını dile getirerek şöyle devam etti: “Diyanet İşleri Başkanlığımıza ait 408, şirketlere ait yaklaşık 280 otobüsle intikaller yapıldı. Her bir otobüs üç tur yaptı. Hacılarımızı otellerinden aldılar, içlerinde bir rehber eşliğinde Arafat’a getirdiler. Arafat’ta hacısını indirdikten sonra o otobüs boş bir şekilde tekrar Mekke-i mükerremeye döndü ve başka hacı adaylarımızı aldı.” Arafat bölgesinde bir sahra hastanesi oluşturduklarını da aktaran Bircan, “Mekke-i mükerremede nasıl sağlık hizmeti veriyorsak Arafat’ta da aynı hizmeti veriyoruz. Dört çadırda kadın, erkek, acil, normal poliklinik şeklinde” diye konuştu. Öte yandan, her hacı adayına diyetisyenler tarafından hazırlanmış üç dört kumanya verildi.
“BAYRAMLARI TATİL OLARAK DEĞİL, AKRABAYI ZİYARET İLE DEĞERLENDİRELİM”
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Mekke’de katıldığı bir canlı yayında kurbanları imkânı olanların mutlaka evlerinde, bahçelerinde ya da uygun yerlerde eda etmelerini istedi. Erbaş “Rahmetli babam kurbanımızı üçte biri evimize, üçte biri akrabalarımıza, üçte biri de komşularımıza verilecek şekilde şekilde parçalardı. Burada dayanışma, yardımlaşma var, kurbanın hikmetinin ortaya çıkması var. Bir de, özellikle bayram, sılayırahim vazifelerimizi yerine getirebilmek için önemli bir fırsattır. Bayramları tatil olarak değil, sılayırahim, akraba, komşu ziyareti, hele ana baba ziyareti, bunlar için bir fırsat olarak değerlendirelim” dedi.
Source: Cüneyt Akçatepe
Bozcaada’ya bayramda o araçların geçişleri yasaklandı
Havasıyla küçük bir kasabayı yansıtan, dar sokaklarında farklı mimarideki eski Rum evleri, deniz ürünleri restoranları, Türkiye’nin en iyi korunmuş tarihi kalesi, bakir koyları, temiz ve buz gibi denizi yanında, bir de İstanbul’a olan yakınlığı nedeniyle pek çok kişinin tercih nedeni olan turizm merkezi Bozcaada tatilcilerin gözdesi oluyor. Çanakkale’nin Kuzey Ege Denizi’ndeki turizm merkezi Bozcaada’ya Kurban Bayramı süresince bazı araçların girişleri yasaklandı. Kurban Bayramı süresince kamyon, TIR, iş makinesi, 33 kişi ve üzeri kapasitede otobüsler ile midibüslerin adaya geçişlerine izin verilmeyecek.
Source:
Kültür ve inanç turizminin gözdesi: Dünyanın dört bir yanından turist ağırlıyor!
Mutasavvıf ve İslam düşünürü Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin kabrinin bulunduğu Konya’daki Mevlana Müzesi, bu yılın ilk 4 ayında 917 bin 102 ziyaretçi çekti.
“NE OLURSAN OL YİNE GEL”
Her yıl Mevlana’nın “Ne olursan ol yine gel” çağrısına uyarak dünyanın dört bir yanından turistin geldiği Mevlana Müzesi’nde 10 bine yakın eser bulunuyor. Mevlana’nın türbesinin bulunduğu Kubbe-i Hadra (Yeşil Kubbe), müzenin en çok dikkati çeken bölümünü oluşturuyor.
MEVLEVİLİĞİN MERKEZİ
Daha önceki dönemlerde Mevlevi Dergahı olarak bilinen ve daha sonradan müze haline getirilen Konya Mevlana Müzesi, her gün çok sayıda misafir tarafından ücretsiz olarak ziyaret edilebiliyor.
“3,5 MİLYONA YAKIN ZİYARETÇİ BEKLİYORUZ”
Müzenin geçen yıl ilk dört ayda 40 bine yakın yabancı olmak üzere yaklaşık 301 bin ziyaretçi ağırladığını anlatan İl Kültür ve Turizm Müdürü Fikret Fidan, şunları kaydetti:
“2025’te bu sayı aynı dönem 917 bine çıktı. Mevlana Müzesi, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen ilk 3 müzesi arasında. Yerli ve yabancı turistlerin yoğun olarak tercih ettiği bir müze, Orta Doğu, Avrupa, Çin, İran’dan yoğun turist alıyor. Yıl sonuna kadar 3,5 milyona yakın ziyaretçi bekliyoruz. Her yıl aralık ayında farklı temalarla düzenlenen Mevlana’nın Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri’ne katılmak için kente dünyanın dört bir yanından çok sayıda yabancı turist geliyor. Ziyaretçi sayısı bu dönemde daha çok artıyor.”
MÜZE İÇİNDEKİ ESERLERLE DE DİKKATİ ÇEKİYOR
Mevlana Müzesi’nin içindeki eserlerle de ön plana çıktığına değinen Fidan, “Müzemizde 1865 nadide eser, 2 bin 800 el yazması, 2 bin 452 nadir matbu eser, 316 berat ferman ve 125 erken Osmanlı Dönemi halı koleksiyonu mevcut. Bunların yanında Hz. Mevlana’nın sandukası, puşidesi (sanduka örtüsü), cepkeni, çatma kadifesi gibi çok önemli eserler sergileniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından müzemiz sürekli restore edilerek koruma altına alındığı ve 13. yüzyıldan beri yerinde korunduğu için hem yerli hem yabancı ziyaretçilerimiz yerinde incelemek istiyor.” diye konuştu.
Source: Nergis Demir