“Travel Insights: Top Beaches, Hidden Gems & Local Adventures”

Alternatifler hazır

Galatasaray”da kaleci transferinde yerli ve yabancı birçok isim alternatif olarak listede duruyor. Marc-Andre ter Stegen”in yanısıra PAOK”dan Dominik Kotarski, bonservisi Chelsea”de olan Djordje Petrovic, Aston Villa”dan Emiliano Martinez ve yerli olarak da Eyüpspor”un milli eldiveni Berke Özer alternatifler arasında. PETROVIC BODRUM”DA Cimbom”da kaleci adayları arasında ismi geçen Djordje Petrovic, yaz tatilini Türkiye”de yapıyor. 25 yaşındaki kaleci eşi ve çocuğuyla beraber Bodrum”dan bir fotoğraf paylaştı.

Source: Fotomaç


Avrupa”nın en iyi 20 plajı

Cala Goloritze, İtalya Cala Goloritzé, sıradan bir plaj değil; yukarıdan gerçekten nefes kesici. Burada su inanılmaz derecede berrak ve yüzmek için mükemmel, ancak bu plajı gerçekten farklı kılan, doğasını korumak için harcanan çaba. 1990 larda doğal anıt ilan edilen Cala Goloritzé, olağanüstü imkanlarla korunuyor. Buraya erişim, yürüyüş yapanlarla (günlük sınırlı sayıda bilet satılıyor) veya 200 metre uzaklıkta, plajı tekne trafiğinden koruyan bir bariyerin arkasında demirlemiş teknelerden yüzerek gelenlerle sınırlı. Burası bozulmamış doğal bir güzellik.Fteri Plajı, Yunanistan Yunanistan ın Kefalonya adasındaki Fteri Plajı tenha bir koyda gizlenmiş. Çoğunlukla tekneyle veya dik bir patikadan yürüyerek ulaşılabiliyor. Görkemli beyaz kayalıklar, kumla karışık çarpıcı beyaz çakıl taşlarının uzandığı sahili çevreliyor ve Ege Denizi nin berrak turkuaz sularıyla buluşuyor. Fteri Plajı nın el değmemiş güzelliği ve sakin ortamı, doğa ile huzurlu ve derin bir bağ arayanların cenneti.Voutoumi Plajı, Yunanistan Antipaxos adasındaki bu muhteşem tenha plaj, çoğunlukla tekneyle ulaşılabilir olduğundan, diğer Yunan plajlarına kıyasla daha sakin ve el değmemiştir. Voutoumi Plajı, mavi suları ve beyaz kumları ile ünlü. Dik ve yeşil tepeler, manzaralı yürüyüş parkurları ve seyir noktaları ile harika bir plaj. Buradaki su sığ ve ılık olur, güneşin altında saatlerce yüzmek için idealdir. Doğal güzelliği ve sakin ortamı ile Voutoumi, Ege Denizi nde huzurlu bir kaçış için açık ara favori bir yer.Playa de Rodas, İspanya Playa de Rodas, İspanya nın Galiçya kıyılarındaki Cíes Adaları nda bulunan, yaklaşık 700 metre uzunluğunda hafif kavisli bir plaj. Yumuşak beyaz kumu ve berrak, sakin suları ile Avrupa nın en güzel plajlarından biri olarak sık sık övülür. Birçok kişi Playa de Rodas ı Karayipler e benzeyen bir cennet olarak tanımlar, ancak burada Atlantik in serin ve ferahlatıcı suları vardır. Çevresi de aynı derecede nefes kesicidir; plajın arkasında yemyeşil çam ormanları ve kum tepeleri bulunur. Buraya ulaşmanın tek yolu tekne olduğundan ziyaretçilerin kalabalıklardan uzak yüzüp güneşlenebilecekleri veya çevredeki patikaları keşfedebilecekleri sakin bir kaçış imkanı sunar.Porto Katsiki, Yunanistan Porto Katsiki sadece plajı ile değil, onu çevreleyen muhteşem manzarasıyla da ünlüdür. Yunanistan ın Lefkada Adası nda bulunan plaj, klasik Akdeniz bitki örtüsüyle kaplı devasa, engebeli kireçtaşı kayalıklarla çevrilidir. Adada, tuzlu deniz havasına karışan beyaz kekik kokusunu keskin bir şekilde alırsınız. Plaj küçük beyaz çakıl taşlarından oluşur ve suyun rengi genelde turkuaz ve berraktır. Ulaşımı kolay olmayan adaya gelen çoğu ziyaretçi buraya kendisini doğaya daha yakın hissetmek ve kalabalıktan uzakta huzur bulmak için gelir.Santa Giulia, Fransa Santa Giulia Plajı, Korsika nın en ikonik ve pitoresk plajlarından biridir. Adanın güney kıyısında, Porto-Vecchio yakınlarında bulunan bu plaj, Korsika nın karakteristik Akdeniz bitki örtüsü olan maki ile kaplı tepelerle çevrili hilal şeklindeki kıyı şeridi ile öne çıkar. Eşsiz lagün benzeri ortam, genellikle yüzme ve su sporları için ideal olan sığ ve mavi sulara sahiptir. Santa Giulia hem bozulmamış doğal güzelliği ile hem de modern olanaklarıyla ünlüdür. Ziyaretçiler, restoranlar, plaj barları ve su sporları tesislerinden yararlanabilir. Doğal güzellik ve erişilebilirliğin bu dengesi, Santa Giulia yı Korsika nın en çok rağbet gören plaj destinasyonlarından biri haline getirmiştir.Keem Plajı, İrlanda Etkileyici bir ortamda yer alan Keem Plajı, saf doğal güzelliği ve mavi suları ile dikkat çekiyor. İrlanda nın Vahşi Atlantik Yolu üzerinde bulunan Achill Adası nda gizlenmiş olan Keem Plajı ulaşım zor olduğundan korunmuş ve bakir kalmıştır. Keem Plajı nı öne çıkaran bir diğer özellik ise, yüksek kayalıklar ve pitoresk tepelerle çevrili at nalı şeklindeki koyudur. Bu koy, yaz aylarında yüzmek için ideal olan daha sakin sular sunar. Kum neredeyse beyazdır ve sular çok berraktır.La Pelosa, İtalya Sardunya nın kuzeybatı kıyısında, Stintino bölgesinde bulunan La Pelosa Plajı, Avrupa nın en güzel plajlarından biri olarak kabul edilmektedir. Muhteşem, sığ turkuaz suları ile tanınan La Pelosa, Akdeniz de olmasına rağmen genellikle tropikal plajlarla karşılaştırılır. Plaj, sığ bir koy tarafından korunmaktadır, bu da suları sakinleştirerek yüzmek ve suda dinlenmek için ideal hale getirir. 16. yüzyıldan kalma ikonik Torre della Pelosa kulesi ve küçük Piana adasının manzarasına sahip eşsiz konumu, plajın benzersiz cazibesini artırmaktadır. Plaj, şemsiye ve şezlong gibi olanaklarla bakımlıdır ve konforlu bir ziyaret sağlar. Yoğun sezonda kalabalıklaşsa da, plajın güzel doğası ve çevresini korumak için en iyi çabalar gösterilmektedir.Calo des Moro, İspanya Calo des Moro, Mallorca nın güneydoğu kıyısında göze çarpmadan uzanır ve Balear Adaları nın en değerli hazinesi ve Akdeniz in rüyasının gerçeğe dönüştüğü yerdir. Plaj, çarpıcı derecede berrak ve neredeyse her zaman sakin turkuaz suları ile, plajı tamamen çevreleyen dramatik ve engebeli kayalıklarıyla ünlüdür. Sadece dik bir patika veya özel tekne ile ulaşılabilen bu plaj, daha erişilebilir plajlara kıyasla nispeten el değmemiş ve sessiz kalmasını sağlayan tenha doğası ile dikkat çeker. Çevredeki kayalıklar sadece nefes kesici bir manzara sağlamakla kalmaz, aynı zamanda koyu da korur, böylece sular sakin ve yüzmek için idealdir. Bu güzel mücevher, dünyanın en iyi plajlarından birinin tadını çıkarırken gerçek Akdeniz atmosferini arayanların favorisidir.Kynance Koyu, Birleşik Krallık Engebeli güzelliği ve kıvrımlı kaya oluşumlarıyla ünlü olan bu muhteşem koy, Karayipler de görülen turkuaz rengi sularıyla çarpıcı bir manzaraya sahiptir. Turkuaz sular ve beyaz kumların birleşimi, özellikle kuzeydeki konumu göz önüne alındığında, burayı olağanüstü bir yer haline getirir. Gelgit sırasında, gizli mağaralar ve adalar keşfedilebilir hale gelir ve bölgenin cazibesini artırır. Lizard Yarımadası nda bulunan koy, doğal koruma sayesinde sert hava koşullarından korunur. Dik bir patika üzerinden ulaşılması zor olan bu koy, el değmemiş doğasını korumasına rağmen yıl boyunca hayranlarını kendine çekmektedir.Suluada, Türkiye Suluada adını adadaki tatlı su kaynaklarından alır. Adada otel, restoran veya herhangi bir tesis bulunmasa da deniz tabanını görebileceğiniz kadar berrak suları ile turistleri kendine çeker. Şnorkelle yüzmek için idealdir. Bir yunus veya fok bile görebilirsiniz. Ada, özellikle yaz aylarında çok popüler. Adaya Adrasan, Antalya ve Kemer den kalkan tekne turlarıyla ulaşabilirsiniz.Grama Körfezi, Arnavutluk Grama Koyu na ulaşmak o kadar kolay değil. Bu da onu ziyaret etmek için daha iyi bir yer haline getiriyor çünkü herkes oraya gitmeye istekli değil. Kayalıklarda 1500 den fazla Yunanca epigram bulunan dağlık arazi ve turkuaz deniz birleşince ortaya etkileyici bir plaj manzarası ortaya çıkar. Grama körfezi çakıllıdır ve toplam uzunluğu yaklaşık 120 metredir. Eğer körfezi tüm gün ziyaret edecekseniz, yanınızda yiyecek götürmeyi unutmayın. Küçük bir restoran var ancak oldukça kalabalık. Bu yüzden hazırlıklı gidin, sırt çantanıza en sevdiğiniz atıştırmalıkları almayı unutmayın.Diamond Beach, İzlanda İzlanda daki Diamond Beach, dünyada eşi benzeri olmayan bir plajır. Siyah volkanik kumların üzerine dağılmış, olağanüstü elmasları andıran buzdağlarından dolayı bu adı alan plaj, Jökulsárlón Buzul Lagünü nün yakınında yer alıyor. Burada, buzuldan kopan buz parçaları lagünde yüzer ve plaja vurarak koyu renkli kumlarla çarpıcı bir kontrast oluşturur. Plajın görünümü ışık ve gelgitlerle değişir ve özellikle gün doğumu ve gün batımı sırasında nefes kesici manzaralar sunar. Bu dinamik ortam, buzdağlarının yavaşça okyanusa erimesini izlemek için gelen doğa severlerin yanı sıra benzersiz bir plaj manzarası arayan plaj tutkunlarının da gözdesi.Cala Macarelleta, İspanya Cala Macarelleta, Menorca nın en ünlü plajlarından biridir ve incecik kumuyla berrak sulara doğru uzanan yarım ay şekliyle ünlüdür.Elafonisi Plajı, Yunanistan Elafonisi, yaz aylarının en yoğun dönemlerinde plaj severlerin akın ettiği, gizli bir cennet değildir. Ancak bu sizi caydırmasın, çünkü bu büyüleyici kumlu plaj, tüm haklı nedenlerle Girit in en iyi plajlarından biridir. Toz gibi kumların, sakin ve sığ kristal berraklığında suların ve çocuklarla ilgili kaygı yaşamadan güneşin tadını çıkarmak isteyen aileler için idealdir. Umumi tuvaletler ve duşlar küçük bir ücret karşılığında kullanılabilir ve atıştırma için ufak bir restoranı vardır.Plage de Palombaggia, Fransa Korsika nın güneydoğu kıyılarında, Porto-Vechio yakınlarında bulunan Plage de Palombaggia yı ziyaret edin. Dünyanın en güzel plajları arasında sık sık yer alan bu plaj, berrak masmavi suları ve kokulu çam ağaçlarıyla çevrili beyaz kumlu sahilleriyle Karayipler tarzı bir manzara sunuyor. Korsika nın cazibesini tanıtan her broşürde yer alan bu el değmemiş doğa; plaj severler, aileler ve doğa tutkunlarının mükemmel Akdeniz kaçamağı yapabilecekleri bir yer haline gelmiştir.Kelebekler Vadisi, Türkiye Türkiye deki nefes kesici Kelebekler Vadisi güzel bir vadiye gizlenmiş ve dik kayalıklarla çevrilmiştir. Çevrede yaşayan çok sayıda kelebek türü nedeniyle bu adı alan plajın doğal cazibesi her geçen yıl artıyor. Bu görkemli kayalıkların dibinde gizlenmiş olması, plaja sadece tekneyle veya Likya Yolu ndan zorlu bir patika üzerinden ulaşılabilmesi, plajdaki huzur ve inzivaya katkıda bulunur. Akdeniz in berrak turkuaz suları, çevredeki kayalıklar tarafından korunarak yüzmek için güvenli bir sığınak sağlar. Kelebekler Vadisi ndeki plaj, dış etmenler tarafından bozulmamış, doğal cazibesiyle deniz severler için huzurlu bir tatil vadeder.Puinn Plajı, NorveçAltınkum Plajı, KKTCPraia da Marinha plajı, Portekiz

Source: Habertürk


Monako’da okyanusların sessizliği

Güney Avrupa’nın kıyısında minicik bir ülke, Monako. Geçen hafta basın davetlisi olarak Paris’ten Monako’ya doğru yola çıktık. Fransa’da tren yolculukları oldukça neşeli geçer, bu yolculuk Güney Fransa olunca zevkine doyulmaz. Altı saat boyunca güzel manzaralar eşliğinde yolculuğun tadını çıkarmanın keyfini sürersiniz. Yaptığımız yolculuğumuz boyunca güzel manzaralar eşliğinde önce Nice ve ardından Monako’ya varıyoruz. Monako, görünen yüzüyle ultra lüks otomobillerin, yatların, kumarhanelerin ve Formula 1’in ülkesi. Ama bu hafta Monako’da olmamızın nedeni, “mavi dünyanın” korunması. Monako, yalnızca iki kilometrekarelik bir alan üzerine kurulu. Ama tarihine baktığınızda, pek çok büyük ülkenin bile sahip olamadığı bir istikrar içinde. Birleşmiş Milletler nezdinde yapılan toplantının amacı dünya okyanuslarının korunmasıydı. Prens I. Albert’in 19. yüzyılda başlattığı deniz araştırmalarını şimdi torunu Prens II. Albert, BBNJ (Deniz Biyolojik Çeşitliliği Anlaşması) kapsamında yürüterek çalışmaları derinleştirmeye şekilde öncülük ediyor. Toplantının diğer bir önemli ayağı ise 1984’ten bu yana yani 41 yıl sonra ilk kez Fransa cumhurbaşkanı, Monaco Prensliği’ne devlet ziyareti gerçekleştirmiş olmasıydı. Fransız lider Emmanuel Macron, Prens Albert ile iki gün boyunca yalnızca diplomatik meseleleri değil dünyanın pek de konuşmadığı ama en çok tehdit altındaki bölgesi olan okyanusların sorunlarını gündeme taşıdı. Prens Albert, “Okyanusların korunması bir ‘iyi niyet’ meselesi değil, bir zorunluluktur. Okyanusların en karanlık yerlerinde henüz tanımadığımız canlıların yaşam alanı var. Derin deniz madenciliği, doğanın en sessiz canlılarını sessizce yok ediyor. Bilim tamamlanmadan kazma vurulamaz” diyor. Macron da “Derinliklerdeki yaşamı yok ederek yeşil dönüşüm yapamayız” diyerek Fransa’nın, okyanusların korunmasına verdiği değerini belirtmiş oldu. DERİN DENİZ MADENCİLİĞİ Monako, Okyanus Enstitüsü’nde düzenlenen etkinlik salonuna girmeden önce bile atmosfer farklıydı, deniz bilimciler, çevreciler, gazeteciler ve diplomatik temsilcilerle salona akın ediyoruz, masaların üzerinde atlaslar, derin deniz canlılarının fotoğrafları, ekosistem şemaları… Her şey bu hassas ve sessiz dünyanın ne kadar değerli olduğunu gözler önüne seriyordu. Toplantının ana gündemi derin deniz madenciliği üzerinde yoğunlaşarak sürdü. Gösterilen bir sunumda, okyanus tabanındaki 4 bin ila 6 bin metre derinliklerinde bulunan nadir madenlere dikkat çekiliyor. Bu madenler bu günün dijital teknolojilerinde en çok ihtiyaç duyulan madenler, 1970’lerde test için yapılan bir deniz tabanı kazısının ardından geçen yaklaşık 50 yıla karşın halen doğal haline dönememiş olduğuna tanık oluyoruz. Toplantıda söz alan bir deniz biyoloğu, derin deniz süngerlerinin 400 yaşında olduğunu anımsatarak “Mercanlar bin yıl yaşıyor. Biz henüz onları keşfetmeden yok etme hazırlığı içindeyiz. Bir kez bozulan deniz tabanı, yüzlerce yıl boyunca iyileşmiyor” ifadelerini kullandı. Bir başka İtalyan araştırmacı ise “denizlerin korunmasının insan yaşamının nefes borusu olduğunu” dile getirdi. 700 YILLIK PRENSLİK Monako, 1861’de Fransa ile imzalanan antlaşmayla egemenliğini pekiştirdi. 1911’de anayasal monarşi halini aldı. 1297’de Grimaldi Hanedanı tarafından kurulan Monako Prensliği, 700 yılı aşkın süredir aynı ailenin yönetiminde. Bu şehir-devlet, tarih boyunca Korsika, Fransa, İtalya ve Akdeniz güçlerinin arasında denge siyasetiyle varlığını korumuş. İki gün süren etkinliğin sonunda Akdeniz kıyısına inerek deniz dibindeki canlıların fotoğrafları gösteriliyor. Acımasız kapitalizmin karada yok ettiği canlıların ardından şimdi gözünü denizlerin dibinde yaşayan canlıların yok olmasına dikmiş olduğunu bu toplantıda yüreğimize inercesine iyi anladık. Fransa’nın sağcı eski cumhurbaşkanı Nikolas Sarkozy’nin yıllar önce kapitalizm üzerine söylediği “Kapitalizmin ahlakileştirilmesi artık kaçınılmaz” sözü ne kadar da yerinde!

Source: Süleyman Tosunoğlu