“Türkiye Eğitim Politikasında Son Gelişmeler: YKS, Kulüp Yönetimi ve Akran Zorbalığına Çözümler”

Kulüpleri başkanlar değil menajerler yönetiyor

Üniversiteye giriş sınavında bugün şu soru sorulmayacak: “Futbolu kim yönetiyor?” Eği- tim sistemimiz hayatın gerçeklerinden kopuk, gençleri de sanal dünyada yaşatıyorlar. Eğer “Futbolu kim yönetiyor?” sorusu üniversite sınavında yer alsa gençler, “FIFA, UEFA, ulusal federasyonlar, kulüp başkanları” diye cevap verirdi. YÖK’e göre bu cevap doğru olabilir. Ama gerçek hayatta yanlış.

TEPEDEN BAKIYORLAR

Gerçek hayatta futbolu, menajerler, küresel şirketler yönetiyor. Bu şirketler küresel olarak öyle büyüdü ki kimin şampiyon olacağını, kimin küme düşeceğini belirleyecek noktaya geldi. Bugün dünyanın en büyük menajerlik şirketi Amerika merkezli CAA Stellar/Base Grubu. Her- kese tepeden bakan gerçek bir güç merkezi, iki milyar Euro’dan fazla değere sahip oyuncuların kariyerlerini yönetiyor.

MENDES DÜNYA İKİNCİSİ

Gümüş madalya, Jorge Mendes tarafından kurulan Portekiz ajansı Gestifute’ye gidiyor. En iyi futbolcuları arasında Cristiano Ronaldo’ya ek olarak PSG’den birçok oyuncu var. Transfer değeri 1 milyar Euro’nun üzerinde olan oyuncuları temsil ediyor. Los Angeles merkezli bir diğer Amerikan şirketi olan Wasserman Group da Avrupa’nın dört bir yanından birçok müşteri temsil ediyor.

Source: Haber Merkezi


YKS”de Alan Yeterlilik Testleri oturumu başladı

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından düzenlenen 2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) ikinci oturumu olan Alan Yeterlilik Testleri (AYT), saat 10.15’te başladı. Bu oturumda 1 milyon 721 bin 60 aday sınava giriyor.YKS maratonunun ikinci aşaması olan AYT, Türkiye genelinde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti dahil toplam 250 sınav merkezinde eş zamanlı olarak uygulanıyor. AYT oturumuna bu yıl 1 milyon 721 bin 60 aday katılıyor.ÖSYM’nin verilerine göre, 2025-YKS’ye toplamda 2,5 milyonun üzerinde aday başvurdu. Üniversiteye geçiş sürecinin kritik adımlarından biri olan AYT oturumunda, adayların lisans programlarına yerleşebilmek için sayısal, sözel ve eşit ağırlık puan türlerindeki başarıları belirleyici olacak.

Source: Dünya Gazetesi


TÜRGEV”den akran zorbalığın önlemek için büyük adım: Erken müdahale çok önemli

“Akran Zorbalığını Önleme ve Müdahale Programı” kapsamında TÜRGEV, 2021″de “Zorbalığı engelle” sloganıyla yürüttüğü farkındalık çalışmalarını genişleterek, çocuklara, ailelere ve eğitimcilere yönelik rehberlik edici içerikler hazırladı.Program dolayısıyla bir araya gelen araştırmacılar, psikologlar, avukatlar ve katılımcılar, alanında yetkin uzmanların sunduğu eğitim oturumları, masa başı çalışmalar ve grup sunumlarıyla akran zorbalığına karşı geliştirilebilecek çözüm önerilerini ve iyileştirme adımlarını ortaya koydu.TÜRGEV Eğitim Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Klinik Psikolog Semanur Batcı, AA muhabirine, amaçlarının yalnızca zorbalığa maruz kalan gençlerle değil, zorbalık yapan gençlerle de temasa geçmek olduğunu söyledi.ZORBALIĞI ENGELLE KAMPANYASIBatcı, “2021”de “Zorbalığı engelle” kampanyasıyla birlikte aslında eğitim çalışmaları, sosyal medya çalışma içerikleri ve bunun yanı sıra yine farklı uygulayıcı eğitimler tarafında görev üstlenmiş olduk. Bir farkındalık çalışmasıyla başladı her şey. Bu sorumluluğu 2021″den bu yana yerine getirmeye çalışıyoruz.” dedi.Toplumsal bir etki oluşturmayı hedeflediklerini dile getiren Batcı, “Sadece eğitimcilerimizle değil, eğitim çalışmaları kapsamındaki her alanda, toplumun her alanında sadece sorun odaklı değil, çözüm odaklı bir yaklaşım sunmayı arzu ediyoruz. Bu projeyle birlikte önümüzdeki yıllarda dijital mecralarda, eğitim başlıklarında ve yine sosyal medya içerikleri tarafında tamamen genele açık bir farkındalık çalışması yürütmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.Programa, akran zorbalığı alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının da katıldığını belirten Batcı, bu kurumların konuya ilişkin yürütülen çalışmalarda ortak bir zeminde buluştuğunu söyledi.”TANIMAK YETMİYOR, ÖNLEM DE ALMAMIZ GEREKİYOR”İbn Haldun Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefa Bulut da akran zorbalığıyla sıkça karşılaşıldığına değinerek, programın önemli bir çalışma olduğunu ifade etti.Bulut, “Akran zorbalığının ne olduğunu anlamak, tanımak ve gerekli koruyucu, önleyici tedbirleri almamız önemli. O nedenle okul personelinin, öğretmenlerin, yöneticilerin akran zorbalığını tanıması çok önemli. Tanımak yetmiyor, aynı zamanda önlem de almamız gerekiyor. Hem zorbalığa uğrayan çocuk hem zorbalık yapan çocuğa gerekli yardımları ulaştırmamız gerekiyor.” dedi.Akran zorbalığı konusunda erken müdahalenin önemine işaret eden Bulut, şunları kaydetti:”Geç kalırsak bazen çocuklar okuldan soğuyabiliyor. Depresyon, kaygı, uyku bozukluğu, bu tip bozukluklar olabiliyor. Okul başarısı düşüyor, okula gitmek istemiyor. Daha üst düzeyde de çocuk suça yönelebiliyor. Alkol, uyuşturucu kullanabiliyor. Arkadaşlarıyla kavga edebiliyor, huzursuzluk çıkarabiliyor, okulda disiplin sorunları oluşturabiliyor. O nedenle çocukların yaşantısını gözlememiz, değerlendirmemiz ve erken çözümler üretmemiz çok önemli.””ERKEN MÜDAHALE ÇOK ÖNEMLİ”İbn Haldun Rehberlik ve Danışmanlık Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi (REDAM) görevlisi Klinik Psikolog Onour Impram ise düzenlenen programın toplumda geniş bir farkındalık oluşturduğunu, özellikle zorbalık konusunda veliler, eğitimciler ve öğrencilerin nasıl müdahale edebilecekleri, nasıl korunabilecekleri ve ne tür önlemler alabilecekleri noktasında kapsamlı bir bakış açısı kazandıklarını belirtti.Impram, akran zorbalığına maruz kalan çocuklarda görülen davranışlardan bahsederek, “Başlangıçta genellikle içine kapanma, sessizleşme, sosyal ortamlarından çekilme, arkadaşlarından uzaklaşma ve bir miktar yalnızlaşmaya doğru gidiyor. Bu süren bir hale geldiğinde çocuklarda sosyal kaygıya, depresyona ve benzeri daha ağır semptomlara sebebiyet verebiliyor. Dolayısıyla erken müdahale en önemli ayağını oluşturuyor.” diye konuştu.Bugün siber zorbalığın daha da sık yaşandığına dikkati çeken Impram, şunları söyledi:”Fiziksel hayatta zorbalık halen okullarda devam edebiliyor. Siber zorbalık daha tehlikeli ve daha yoğun bir şekilde hepimizin, özellikle de ergenlik dönemindeki çocukların hayatını daha kötü ve yoğun bir şekilde etkiliyor. Biz evde çocuğumuzun güvende olduğunu zannederken, zorbalığa maruz kalıp tam olarak ne yaşadığını bile bizlere söyleyemeyebiliyor. Bu noktada ebeveynler olarak özellikle çocuklarımızın dijital ortamda yaşadıkları şeyleri bizimle konuşabileceklerine dair alanlar açmamız ve onlara imkan tanımamız gerekiyor.””PROGRAM, TOPLUMSAL FARKINDALIĞIN KAZANDIRILMASI AÇISINDAN ÖNEM TAŞIYOR”Impram, TÜRGEV tarafından gerçekleştirilen programın faydalı olduğunu belirterek, “Program, toplumsal farkındalığın kazandırılması açısından önem taşıyor. Kişilerin bir araya gelerek, var olan sorunlara yönelik doğrudan sahadan bilgi alması en önemli kısmı oluşturuyor. Bugün burada farklı okullardan, kurumlardan rehber öğretmenlerin, müdürlerin ve uzmanların bir araya geldiği çalıştaylar düzenlendi. Bu şekilde gerçek çözüm önerilerine ulaşılabileceğini söylememiz mümkün.” ifadelerini kullandı.Klinik Psikolog Süreyya Kitapçıoğlu da akran zorbalığı ve beraberinde devam eden siber zorbalığın okullardaki yansımalarını gözlemlediklerini ifade ederek, “Bize başvuran kişilerin okullarına, rehber hocalarına ulaşırken zorlandığımız için halihazırda bu kadar kitleyi görüp hitap ediyor olmanın, bunların olası risklerini, tehlikelerini ve önlemlerini konuşuyor olmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum.” dedi.Zorbalığa uğrayan öğrencilerin kendilerini yalnız hissettiklerini ve kimsenin onlara yardımcı olamayacağını düşünerek hareket ettiklerini belirten Kitapçıoğlu, “Özellikle okuldaki hocalarımız veya rehber öğretmenlerimizin bu konuda çok daha alarm halinde olması ve bunu ciddi bir sorun olarak görmemiz gerekiyor. İlk başta okul içerisinde bunu gözlemliyor olmak, ailenin bunu ev içerisine gözlemliyor olması, ilk yardım açısından çok önemli.” diye konuştu.

Source: Www.star.com.tr