Para altına ve fonlara kayıyor
Kur Korumalı Mevduat’ta (KKM) erime sürerken, buradan çıkan paranın adresi çoğunlukla fiziki altın ve para piyasası fonları oluyor. Son iki haftadır döviz talebinde de ılımlı bir artış gözlenirken, hisse senetleri piyasaları ise KKM’den çıkan tasarruflardan henüz nemalanamıyor. KKM hacmi 14 Şubat haftasında 46.4 milyar TL erimeyle 966 milyar TL’den 919.6 milyar TL’ye geriledi ve böylece 14 haftanın en büyük çıkışı gerçekleşti. Merkez Bankası (TCMB), KKM’de tüzel kişilerin hesap açma ve yenileme işlemlerini 15 Şubat itibarıyla sonlandırmıştı. İlerleyen haftalarda erimenin hızlanarak sürmesi bekleniyor.
Para piyasası fonlarında da yaklaşık olarak 38 milyar dolar büyüklüğünde para söz konusu. Verilere göre 2024 sonunda 4.6 trilyon lira olan para piyasası fonu toplam hacmi, geçen hafta 5.2 milyar lirayı geçti. Yatırım fonlarında stopajın yüzde 15’e çıkarıldığı 1 Şubat’tan bu yana para piyasası fonlarından çıkış gözleniyor ancak uzmanlar buradan çıkan paranın çoğunlukla döviz fonu ve borçlanma araçları fonuna kaydığını belirtti.
BİREYLER SATTI, ŞİRKETLER ALDI
Bununla birlikte 7 Şubat haftasında parite etkisinden arındırılmış hesapla döviz mevduatta 3.2 milyar dolar girişi olmuştu. Bir önceki hafta hızlı artışı gösteren döviz mevduatlarında 14 Şubat haftasında ılımlı bir yükseliş kaydedildi. Parite etkisinden arındırılmış verilere göre 14 Şubat haftasında döviz mevduatları 139 milyon dolar arttı. TCMB’nin verilerine göre, bankalarda yurt içi yerleşiklerin toplam yabancı para mevduatları 14 Şubat itibarıyla 170 milyar 354 milyon dolar oldu.
Döviz mevduatın payı artışa geçti
Geçen hafta TL mevduat tarafında da ılımlı bir artış gözlendi; toplam TL mevduat 12.3 trilyon TL’den 14 Şubat itibarıyla 12.6 trilyon TL’ye yükseldi. 14 Şubat haftasında KKM’nin toplam mevduattan aldığı pay yüzde 4.7’ye geriledi. Döviz mevduatın payı yüzde 35.7, TL mevduatın payı ise yüzde 59.6 oldu. Geçen yıl sonunda TL mevduatın payı yüzde 59.3, döviz mevduatın payı yüzde 34.6, KKM’nin payı yüzde 6.1 oranındaydı. 2025’te KKM’nin payı 1.4 puan düşerken, TL’nin payı 0.3 arttı, döviz mevduat ise payını 1.1 puan artırdı. TL mevduat payında en yüksek oran yüzde 70 ile 2011 yılının ilk yarısında görülmüştü. 2021 yıl sonunda ise yüzde 35’lere kadar düşmüştü. Şu andaki yüzde 60’a yakın seviyeler en son 2016 yılında gerçekleşmişti.
Endişe dolar talebini tırmandırıyor
Kapalıçarşı’da altın kaynaklı döviz talebi devam ederken, Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadelesi kapsamında endişelerin tırmanması hafif de olsa döviz talebine destek veriyor. Dolar kuru bankalararası piyasada 36.32 lira seviyelerinde işlem görmeye başladı. Euro ise 38 lira üzerinde işlem görüyor. Dün ifade veren TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras, yurt dışı çıkış yasağıyla serbest bırakıldı. Bu gelişmelere piyasanın reaksiyonu olumsuz oldu. Perşembe günü sert bir satış baskısına boyun eğen hisse senetleri dün ise yatay hareket etti.
Source: Mehtap Özcan Ertürk
Batı medyasından siyonist refleks
Hamas, Gazze Şeridi”nde “İsrail saldırısında ölen 4 İsrailli esirin cenazesini”, ateşkes ve esir takası anlaşması kapsamında Uluslararası Kızılhaç ekiplerine dün teslim etti. Gazze Şeridi”nin Han Yunus kentinde tabutlarla Uluslararası Kızılhaç”a teslim edilen Oded Lifshitz, Shiri Bibas, Ariel Bibas ve Kfir Bibas”ın cenazeleri İsrail”e götürüldü. İsrail ateşinde hayatını kaybeden esirlerden ikisi çocuktu. Hamas”ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, yaptığı açıklamada “Hepsi, siyonist işgal uçaklarının, tutuldukları yerleri kasıtlı olarak bombalamasından önce hayattaydı” dedi. Batı medyasının dün gün boyu manşetlerini ise bir kez daha ikiyüzlülük kapladı. Esir İsraillileri özellikle de çocukları Hamas öldürmüş gibi başlıklar atıldı. Manşetlerde “Katil Hamas” ifadelerine yer verildi. Oysaki aynı Batılı medya İsrail”in 7 Ekim 2023 ile 19 Ocak 2025 arasında katlettiği 17 binden fazla Filistinli çocuğa hiç ses çıkarmamıştı. İsrail Ordu Radyosu”na göre cenazeleri teslim edilen esirler, İsrail ordusunun 4 ay boyunca saldırılar düzenlediği bir bölgede tutulmuştu. Anlaşmaya göre 4 İsraillinin cenazesine karşılık 22 Şubat”ta da İsrail, bir grup Filistinli esiri serbest bırakacak. Öte yandan İsrail, Hamas”ın açıkladığı “Elimizdeki tüm rehineleri serbest bırakalım, kalıcı ateşkes olsun” teklifine hâlâ cevap vermedi. Halen Gazze”de tutulan 69 İsrailli rehineden 36″sının ölü olduğu düşünülüyor. NETANYAHU ÖLDÜRDÜ İsrailli ikisi çocuk dört rehineye ait tabutların teslimindeki platformun arka fonunda asılan pankartta rehinelerin Netanyahu”nun gönderdiği füzelerle öldürüldüğü yazısı dikkat çekti. MISIR-GKRY ANLAŞMASI YOK HÜKMÜNDE Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları, Mısır ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) arasında imzalanan anlaşmaya ilişkin, “KKTC”nin taraf olmadığı, Kıbrıs Türklerinin çıkarlarını göz ardı eden ve haklarını kısıtlayan diğer anlaşmalar gibi bu anlaşma da yok hükmündedir” dedi. Kaynaklar, haftalık basın bilgilendirme toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Açıklamada “Türkiye olarak, GKRY”nin Kıbrıs Türklerinin güvenliğini ve Ada”da barış ve istikrar ortamını tehdit eden faaliyetlerine karşı garantörlüğün bize vermiş olduğu yetkileri kullanmaktan çekinmeyeceğiz” ifadelerine yer verildi. ANKARA ZULÜM SÜRÜYOR ÖTE yandan İsrail”in konteyner ev girişine izin vermediği Gazze”de Filistinliler çadırlarda soğukla mücadele ediyor. Filistinli Ahmed Muhenna “Rüzgâr çok şiddetli ve çadırları uçuruyor” derken, Filistinli kadın Vela en-Neccar da “Artık bombardıman, yıkım ve ölenler yok belki. Ama açlıkla, çadırlarla olan savaşımız devam ediyor. Geri döneceğimiz evimiz yok, konteyner evler de yok” sözleriyle içinde bulundukları zor şartları aktardı.
Source: Sabah
Halk arasında “Atom” deniyor! Katil ile maktul aynı karede!
Afyonkarahisar da, mobilya sektöründe faaliyet gösteren firmada çalışan ve umreye gitmek için hazırlık yapan, 7 ve 9 yaşlarında 2 erkek çocuk babası olan Mehmet Gündoğan (38), 12 Ocak ta boğaz ağrısı şikayetiyle Afyonkarahisar Devlet Hastanesi ne başvurdu. ÖZEL BİR KLİNİĞE GİTTİ DHA daki habere göre burada reçeteyle yazılan ilaç ve spreyi alan Gündoğan, rahatsızlığı geçmeyince bu kez 13 Ocak ta aynı şikayetle özel bir kliniğe başvurdu. SARI SERUM VERİLDİ İDDİASI İddiaya göre; burada Mehmet Gündoğan a damar yolu açılarak, sarı serum olarak bilinen serum verilmeye başlandı, 2 farklı serum da bağlanmak için hazırlandı. NEFES ALMASI 2. SERUMDAN SONRA ZORLAŞTI İkinci serumun bitmesine yakın nefes almakta güçlük çeken Gündoğan ın durumu ağırlaştı. Klinikte görevli doktor ve çalışanların Gündoğan a müdahalesi yetersiz kaldı. 20 SAAT SONRA HAYATINI KAYBETTİ Mehmet Gündoğan, 112 Acil Çağrı Merkezi aracılığıyla çağrılan ambulansla Afyonkarahisar Devlet Hastanesi ne götürüldü. Yoğun bakıma alınan Gündoğan, 20 saat süren yaşam mücadelesini kaybetti. EŞİ, SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU Mehmet Gündoğan ın eşi Songül Gündoğan (38), avukatı aracılığıyla olayın sorumlusu oldukları gerekçesiyle klinikteki doktor ve görevliler hakkında suç duyurusunda bulundu. Mehmet Gündoğan ın cenazesi, 15 Ocak ta merkeze bağlı Sülümenli beldesinde toprağa verildi. SARI SERUM LU FOTOĞRAF ORTAYA ÇIKTI Mehmet Gündoğan ın, özel klinikte serum uygulanırken fotoğraf çektirdiği de ortaya çıktı. Olayla ilgili soruşturma başlatan Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı, Sağlık Bakanlığı ndan kliniğe ilişkin soruşturma izin talebinde bulundu. Klinikten alınan başka bir sarı serum örneği de incelenmek üzere Adli Tıp Kurumu na gönderildi. KLİNİĞİN FAALİYETLERİ DURDURULDU Afyonkarahisar Valiliği nden yapılan açıklamada, kliniğin faaliyetlerinin durdurulduğu belirtildi. Açıklamada, İl merkezi Selçuklu Mahallesi nde faaliyet gösteren S.E. ye ait özel muayenehanenin faaliyetleri Sağlık Bakanlığı nın kararıyla durdurulmuştur. Sağlık Bakanlığı, Afyonkarahisar Valiliği ve İl Sağlık Müdürlüğü nce Mehmet Gündoğan ın vefatıyla ilgili olarak söz konusu muayenehane ve hekim hakkında gerekli tahkikatlar halen devam etmektedir denildi. OTOPSİ RAPORU BEKLENİYOR Diğer yandan olayla ilgili soruşturma ve Mehmet Gündoğan ın otopsi raporuna ilişkin incelemelerin sürdüğü öğrenildi.
Source: Habertürk
21 Şubat 2025 Son depremler listesi
21 Şubat 2025 Son depremler listesi yaşadıkları bölgede sarsıntı hissedenler tarafından inceleniyor. Yurt genelinde gün içerisinde pek çok sarsıntı yaşanıyor. Bunlardan bazıları kendisini hissettirirken bazıları ise hiç anlaşılmıyor. AFAD ve Kandilli Rasathanesi büyük küçük fark etmeksizin tüm depremlere ilişkin verileri raporlayıp sitesinde paylaşıyor. AFAD verilerine göre, Ege Denizi nde sarsıntılar sürüyor. İşte, 21 Şubat 2025 AFAD ve Kandilli Rasathanesi son dakika verileri ile son depremler listesi…SİVAS TA DEPREM! Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan verilere göre, saat 02:15 te Sivas ili Gürün ilçesinde deprem meydana geldi. 3.2 büyüklüğündeki sarsıntı, yerin 7.0 kilometre derinliğinde kaydedildi.21 ŞUBAT 2025 EGE DENİZİ DEPREMLERİ (3 VE ÜZERİ BÜYÜKLÜK) 2025-02-21 05:57:25 36.61806 25.2375 7.0 ML 3.2 Ege Denizi 2025-02-21 05:07:30 36.56 25.43722 7.0 ML 3.2 Ege Denizi 2025-02-21 01:09:52 36.63111 25.65028 7.0 ML 3.3 Ege DeniziDEPREM Mİ OLDU, NEREDE, KAÇ BÜYÜKLÜĞÜNDE? Kandilli Rasathanesi ve AFAD tarafından son depremler anlık olarak paylaşılıyor. Son depremler listesi küçük ve büyük ölçüde gerçekleşen tüm depremleri barındırıyor ve bu liste aracılığıyla depremin büyüklüğü ve derinliği gibi bilgiler öğrenilebiliyor.KANDİLLİ SON DEPREMLER İÇİN TIKLAYINIZ AFAD SON DEPREMLER İÇİN TIKLAYINIZ
Source: Habertürk
CHP’li Gülcan Kış: TÜBİTAK’ta bilimi değil, keyfi yönetimi büyütüyorlar!
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, TBMM Genel Kurulu’nda TÜBİTAK Kanunu’nun 3. maddesi üzerine konuştu. Gülcan Kış, Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği bazı düzenlemelerin yeniden yasama sürecine sokulmasını eleştirerek, AKP’nin bilime ve teknolojiye destek vermek yerine, keyfi yönetim anlayışını derinleştirdiğini vurguladı.
“TÜBİTAK’ın reddettiği projeler Harvard ve NASA’da ödül alıyor”
CHP’li Gülcan Kış, TÜBİTAK’ın ve KOSGEB’in yetki ve gelirleriyle ilgili düzenlemelerde liyakatsiz kararların bilimin önünü tıkadığını ifade etti. “TÜBİTAK’ın çeşitli gerekçelerle reddettiği projeler, Harvard ve NASA gibi dünyanın en prestijli kurumları tarafından kabul edilip ödüllendiriliyor. Sorun sadece TÜBİTAK’la sınırlı değil, eğitim sistemimiz de bilim ve teknoloji üretme amacından uzaklaştırıldı” diyerek AKP’nin 23 yıldır sürdürdüğü bilim politikalarının yanlış yönetildiğini dile getirdi.
Türkiye’nin bilimsel ve teknolojik gelişimini engelleyen düzenlemelerin sadece günü kurtarmaya yönelik olduğunu belirten CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, üniversitelerin sadece diploma veren kurumlar değil, aynı zamanda araştırma ve inovasyon merkezleri olması gerektiğini söyledi. “Genç bilim insanlarımız projelerini hayata geçirmek için yurt dışına gitmek zorunda kalmamalı. Türkiye’de destek bulabilmeli, liyakatsiz hakem kurulları tarafından engellenmemelidir” dedi.
“TÜBİTAK Yönetim Kurulu’na 50 kat artırılan yetki kamu zararına yol açacak”
CHP’li Gülcan Kış, kanun teklifinde yer alan düzenlemelerin bazı maddelerinin kamu zararına yol açacağına dikkat çekerek, “3’üncü madde ile TÜBİTAK Yönetim Kurulu’na 250 bin TL’ye kadar ihtilaflarda dava açmama ve davadan vazgeçme yetkisi veriliyor. Bu sınır 2018’de sadece 5 bin TL idi. Şimdi ise 50 kat artırılmış durumda! Komisyonlarda bunun gerekçesini sorduk, ancak hiçbir yanıt alamadık” diyerek tepki gösterdi.
Ayrıca, “Maddelerde yer alan ‘yüksek mahkeme ve mercilerde incelenmesini istemekte yarar bulunmayan’ ifadesi, büyük bir muğlaklık yaratmaktadır. Yine ‘Biz yaptık, oldu.’ mantığıyla hareket ediliyor. Hukukun üstünlüğünü yok sayan bu anlayış, kamu kaynaklarının denetimsizce harcanmasına yol açacaktır” diyerek düzenlemenin denetlenemez bir keyfiyet içerdiğini vurguladı.
“İktidar bilimi desteklemek yerine hatalarını düzeltmekle meşgul”
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, AKP’nin bilim ve sanayide atılım yapmak yerine, sadece geçmişte yaptığı hataları düzeltmek için yasa çıkardığını belirtti. “Teklifte dikkat çeken diğer bir konu da KOSGEB’in yalnızca görev alanına giren konular kapsamında veri toplayabileceği belirtilmesine rağmen, bu görev alanının sınırlarının net olarak çizilmemiş olmasıdır. Yani iktidar, hangi alanda hangi verileri toplayacağını bile açıkça belirleyememiş. Bilim, sanayi ve eğitimde geri kalmamızın sorumlusu beceriksiz AKP iktidarıdır” dedi.
Türkiye’nin bilimsel kurumlarının siyaset ve bürokrasi kıskacından kurtarılması gerektiğini ifade eden CHP’li Gülcan Kış, “Bilim insanlarının özgürce çalışabileceği, projelerin liyakat esasına göre değerlendirileceği bir yapıyı oluşturmak zorundayız. Ancak AKP, bu sorumluluğu yerine getirmek yerine, bilimi engelleyen düzenlemelerle meşgul” ifadelerini kullandı.
“Demokrasi ve hukuk baskı altına alınamaz”
Konuşmasında sadece bilim politikalarına değil, Türkiye’deki ifade özgürlüğü ve demokrasi sorunlarına da değinen CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, hükümetin baskıcı politikalarının toplumun her kesimini susturmaya yönelik olduğunu belirtti. “Ülkemiz zor günlerden geçiyor. Gazeteciler, siyasetçiler, muhalifler baskı altında, hukukun üstünlüğü değil, iktidarın üstünlüğü görev almış durumda. Eleştiriye tahammülsüzlük öyle bir noktaya geldi ki TÜSİAD bile hedef alınıyor” diyerek iktidarın demokrasi karşıtı uygulamalarını eleştirdi.
Adalet Bakanı’nın “Sivil toplum kuruluşları görüş belirtebilir ama yargıyı etkilemeye yönelik ifadeler hukuka aykırıdır” sözlerini de eleştiren CHP’li Gülcan Kış, “Peki, soruyorum: Kayyım atamak, muhalifleri yargı yoluyla susturmak, basını baskı altına almak hukuka uygun mu? Türkiye, hukuk ve demokrasi açısından karanlığa sürükleniyor, iş dünyasını bile susturma çabanız nafile” diyerek hükümetin baskıcı politikalarına sert tepki gösterdi.
“Erken seçim değil, hemen seçim!”
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, Türkiye’nin bu kayıplara daha fazla tahammülü olmadığını belirterek, seçim çağrısı yaptı. “Türkiye’nin kaybedecek vakti yok. Erken seçim değil, hemen seçim diyoruz! Gerçek reformlarla, uzun vadeli bilim ve teknoloji politikalarıyla beyin göçünü durduracak ve Türkiye’yi teknoloji üreten bir ülke haline getireceğiz” dedi.
CHP’nin bu çürümüş düzene karşı mücadelesini sürdüreceğini vurgulayan CHP’li Gülcan Kış, “Bu kanunu bu haliyle kabul etmiyoruz ve bilime, hukuka, demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz” diyerek konuşmasını tamamladı.
Source: Mehmet Serbes
Kars”ta 10 gün süreyle eylem yasağı
Kars Valiliği”nden yapılan açıklamada, il sınırları içerisinde huzurun ve güvenliğin sağlanması amacıyla bazı kararların alındığı belirtildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
10 GÜN SÜRECEK
“İl sınırları içinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin ve kamu esenliğinin sağlanması amacıyla, Valilik ve Kaymakamlık makamlarının uygun göreceği etkinlikler ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu Ek-1 Maddesi kapsamındaki oyun, temsil ve çeşitli şekillerdeki gösteri ve etkinliklerin, ticari kimliği bulunan özel hukuk tüzel kişilerinin ticari faaliyetleri hariç olmak üzere yapılması muhtemel her türlü açık alanlardaki eylem/etkinlikler (basın açıklaması, toplanma, yürüyüş, açlık grevi, oturma eylemi, miting, stant açma, çadır kurma, bildiri/broşür dağıtma, afiş/pankart asma vb.) ile ilimiz merkez ve ilçelerimizde (il mülki sınırları içerisinde) eylem/etkinlik düzenlemek, düzenlenebilecek olan eylem/etkinliğe destek vermek ve gelebilecek kişi ya da grupların ve araçların ilimiz sınırlarına girişlerinin ve çıkışlarının 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu”nun 11/C maddesi ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu”nun 17. ve 19. Maddelerine istinaden 21.02.2025 saat 00.00″dan 02.03.2025 saat 23.59″a kadar (10) gün süreyle il merkezi ve ilçelerimiz dahil olmak üzere Kars ili coğrafi sınırları içerisinde yasaklanmasına karar verilmiştir.”
Source: Sonuç Sürmeli
Son dakika: Ankara”da hissedilen bir deprem meydana geldi
Dünya Gazetesi
Son dakika: Ankara”da hissedilen bir deprem meydana geldi
21 Şubat 2025 09:36
21 Şubat 2025 09:54
Ayrıntılar geliyor…
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için çerez politikası ve aydınlatma metni sayfalarını gözden geçirebilirsiniz. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Source: Dünya Gazetesi
Baraj doluluk oranı yüzde kaç oldu?
İSKİ İstanbul baraj doluluk oranını güncel olarak duyuruyor. İstanbul da meydana gelen son yağışların ardından 21 Şubat tarihinde barajların yüzde kaç olduğu ve doluluk oranları merak ediliyor. Peki, 21 Şubat İstanbul baraj doluluk oranı yüzde kaç? 21 ŞUBAT 2025 BARAJ DOLULUK ORANLARI İSKİ tarafından açıklanan son veriye göre barajlardaki doluluk oranı yüzde 70,05 olarak açıklandı. İSTANBUL BARAJ DOLULUK ORANLARI Ömerli Barajı 74.43 Darlık Barajı 65.44 Elmalı Barajı 91.71 Terkos Barajı 72.1 Alibey Barajı 57.06 Büyükçekmece Barajı 66.48 Sazlıdere Barajı 52.41 Istrancalar Barajı 99.12 Kazandere Barajı 77.36
Source: Habertürk
Ankara”da 3 büyüklüğünde deprem
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, merkez üssü Mamak ilçesi olan 3 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi.Depremin 7 kilometre derinlikte meydana geldiği belirtildi.
Source: Www.star.com.tr
2 katlı bina kendi kendine çöktü!
Batı Mahallesi”nde 2 katlı metruk binanın bazı bölümleri saat 01.30 sıralarında gürültüyle çöktü.
İhbar üzerine olay yerine itfaiye, AFAD, polis arama-kurtarma ve sağlık ekipleri sevk edildi.
AFAD ve polis arama-kurtarma timlerinin de katıldığı çalışmalarda enkazda kimsenin olmadığı tespit edildi.
3 BİNA BOŞALTILDI
Çökme nedeniyle çevrede bulunan 2 katlı, 3 eski bina tedbiren boşaltıldı.
Tahliye edilenler, yakınlarının yanına gitti. Binalar, AFAD ve Belediye Fen işleri Müdürlüğü mühendisleri tarafından incelenerek, bir rapor hazırlanacak.
Source:
Kuryeler bugün çalışıyor mu, İstanbul”da kar nedeniyle motor kuryelerin çalışması yasak mı?
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, kar yağışının etkisiyle belirlenen saatten itibaren tüm motosikletli araç ve kuryelerin trafiğe çıkışını ikinci bir duyuruya kadar yasakladığını açıkladı.
Bu açıklamanın ardından, vatandaşlar kuryelerin çalışma saatleri hakkında bilgi aramaya başladı.
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya”nın açıklamaları doğrultusunda, 20 Şubat 2025 Perşembe gecesi saat 24.00 itibarıyla İstanbul”da her türlü motosikletli araç ve kuryelerin trafiğe çıkışı yasaklandı. İkinci bir duyuruya kadar kuryelerin çalışması durduruldu. İstanbul”un ardından, Kocaeli ve Sinop illerinde de elektrikli scooter ve motosikletlerin trafiğe çıkışı 24 saat süreyle yasaklandı.
Source: Haber Merkezi