Türkiye’den ve dünyadan çevre gündemi
Bain&Company’nin Türkiye ofisi tarafından yayımlanan analize göre, ülkemizdeki enerji dönüşüm süreci yatırımcılar için 500 milyar dolarlık bir fırsat sunuyor. Türkiye’nin 2035 enerji politikası dört ana hedef üzerine inşa ediliyor: enerji güvenliği, bağımsızlık, verimlilik ve karbon nötrlüğü. Yatırımların yüzde 30’u konut dönüşümüne, yüzde 20’si elektrik altyapısına, yüzde 15’i sanayiye ve yüzde 10’u ulaşıma yönlendirilecek. – 9–13 Haziran’da Fransa’nın Nice kentinde düzenlenen 3. BM Okyanus Konferansı (UNOC3), okyanusların korunmasında tarihi bir adım oldu. Odağında, okyanusların yüzde 30’unu korumayı hedefleyen “Yüksek Denizler Antlaşması” yer aldı. Antlaşmanın yürürlüğe girmesi için 60 ülke onayı gerekirken sayı konferansla 27’den 50’ye yükseldi. Yıl sonuna kadar gerekli onayın tamamlanması bekleniyor. Türkiye anlaşmayı imzalamış ancak henüz onaylamamıştır. – İBB Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı İklim Değişikliği Müdürlüğü tarafından her yıl düzenli olarak hesaplanan İstanbul’un Sera Gazı Emisyon Envanteri ve yıl boyunca yürütülen iklim eylemleri, Carbon Disclosure Project (CDP) ağına raporlanıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bu kapsamda üst üste ikinci kez CDP’nin en yüksek değerlendirme seviyesi olan “A Listesi”ne girerek çevresel sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığını ortaya koydu. İstanbul, bu başarıyı Türkiye’den elde eden ilk ve tek büyükşehir belediyesi olma unvanını korumaya devam ediyor. – InstItut françaIs Türkiye, Akdeniz’in çevresel tehditlerine dikkat çekmek amacıyla düzenlediği etkinlik dizisi “Akdeniz Baskı Altında” “Mediterraneo” adlı fotoğraf sergisi ile devam ediyor. Sergi, İzmir, Ankara, Muğla ve Eskişehir’den sonra 18 Haziran-26 Temmuz tarihleri arasında Piksel Creative Solutions’ın desteğiyle İstanbullu sanatseverler ve çevrecilerle buluşuyor. – “G20’de arazi kaynaklarının kısıtlı olduğu koşullarda güneş ve rüzgâr enerjisi potansiyeli” araştırmasına göre G20 ülkeleri, 2050’ye kadar küresel elektrik talebinin tamamını karşılayabilecek yenilenebilir enerji potansiyeline sahip. Ancak bunun için karbon emisyonlarının sona erdirilmesi ve adil finansman sistemlerinin kurulması gerekiyor. G20, nüfusun yüzde 67’sini oluştururken enerji kaynaklı emisyonların yüzde 87’sinden sorumlu. Afrika ise 2020 yılına kadar yalnızca yüzde 1.2’lik bir emisyon payına sahip. – Avrupa Çevre Ajansı’nın Gürültüsü Direktifi raporu Avrupalıların yüzde 20’sinden fazlasının zararlı ulaşım gürültüsü seviyelerine maruz kaldığını gösteriyor. Karayolu trafiği, ulaşım gürültüsünün en yaygın kaynağıdır ve tahminen 92 milyon insanı gündüz-akşam-gece periyodunda 55 dB’lik END eşiğinin üzerindeki seviyelere maruz bırakırken, demir yolu trafiğinden 18 milyon, uçak gürültüsünden ise 2.6 milyon kişi etkilenmektedir. – Ember’in yeni raporuna göre, pil teknolojilerindeki maliyet düşüşü sayesinde 7/24 güneş enerjisiyle elektrik üretmek artık ekonomik olarak mümkün. Yılın her günü güneşli olan bölgelerde bu sistemler tam gün boyunca kesintisiz enerji sağlayabiliyor. Sadece 17 kWh’lik bir pil, 5 kW’lık sabit güneş paneliyle eşleştirildiğinde 24 saat boyunca 1 kW’lık sabit güç üretebiliyor. Las Vegas gibi yüksek güneşlenme alanlarında bu sistem tek başına günlük enerji ihtiyacını karşılayabiliyor. Bu model, dünyanın pek çok bölgesi için temiz enerjiye geçişte uygulanabilir bir çözüm sunuyor.
Source: Ayça Ceylan