“Uluslararası Çatışmalar: Gazze Ateşkesi ve Suriye Gelişmeleri”

Gazze”de ateşkes sağlandığının duyurulması Arap ülkelerinde sevinçle karşılandı

Pazar günü yürürlüğe girecek anlaşmanın duyurulmasından sonra Ürdün”ün başkenti Amman”da konvoylar düzenlendi.

İsrail ile Hamas arasında ateşkes konusunda anlaşma sağlandıİsrail ile Hamas arasında sağlanan anlaşmanın gayriresmi metniHamas: Ateşkes anlaşması, İsrail ile yaşanan çatışmada bir dönüm noktasıdırAvrupa ülkeleri Gazze”de İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes anlaşmasını memnuniyetle karşıladı

Bir araya gelen Ürdünlüler, “Zafer bizimdir” ve “Allah onları güçlendirsin” sloganlarıyla Filistinlilere destek oldu.

Fas”ın başkenti Rabat ile Tanca kentlerinde de sevinç gösterileri düzenlendi.

Sokaklara çıkan yüzlerce Faslı, duyurulan anlaşmayı kutladı. Filistinlilere destek sloganları atan Faslılar, Mescid-i Aksa fotoğrafları ve Filistin bayrakları taşıdı.

İşgal altındaki Batı Şeria”da da ateşkes ve esir değişimi anlaşması memnuniyetle karşılandı.

Ramallah, El Halil, Cenin ve Nablus kentlerinde sokaklara çıkan onlarca kişi, Filistin direnişine destek ve övgü sloganları attı.

Lübnan”ın başkenti Beyrut olmak üzere ülkenin çeşitli kentlerinde de anlaşma sevinçle karşılandı.

Sokaklara çıkan ve araç konvoyları oluşturan yüzlerce kişi, tekbirler ve sloganlarla Gazze Şeridi”ndeki ateşkesi kutladı.

Tunus”ta da başkentte bir araya gelenler, Filistin bayrakları taşıyarak, “Tunus topraklarında siyonistlerle anlaşma yok” ve “Tunus”tan Gazze”ye selam” sloganları attı.

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, Katar, İsrail ile Hamas arasında Gazze”de ateşkes ve esir takası konusunda anlaşmaya varıldığını, uygulamaya 19 Ocak Pazar günü başlanacağını duyurmuştu.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


ABD”nin “Suriye”yi terk edin” talimatı Kandil ile YPG arasında savaş çıkarttı

Beşar Esad rejiminin devrilmesi sonrasında Suriye”de yeni bir dönemin kapıları ardına kadar açılırken Suriye Milli Ordusu ile terör örgütü YPG/PKK arasındaki çatışmalar da devam ediyor. “ABD HEYETİ İLE GÖRÜŞMELERİ BİZATİHİ YAPTIM” Türkiye Gazetesi”nin haberine göre Suriye Millî Ordusu 2. Kolordu Komutanı Fehim İsa, “Menbiç”te ABD heyeti ile bazı görüşmeleri bizatihi yaptım. Suriye yapılanmasından Karakozak ve Set Tişrin”den çıkmalarını istediler. Ferhat Abdi Şahin bu durumu Cemil Bayık ile konuştu ve “çekilelim” dedi. Kandil ise “gerekirse hepiniz ölün ama oradan çıkmayın. Talimatı ABD değil bizden alacaksınız. Aksi durumda bedelini ödersiniz” diyerek PYD elebaşını tehdit etti. “EN AĞIR KAYIPLARI SET TİŞRİN-KARAKOZAK CEPHESİNDE VERİYORLAR” Bu kavganın tüm arka planına vakıfız. Bu sebeple belki tüm savaş döneminin en ağır Kandil kadro kayıplarını Set Tişrin -Karakozak cephesinde veriyorlar. Suriye kadrosu SDG neredeyse tamamen eridi. Tutunma şansları sıfır. Şam”la pazarlık sürecine ağırlık vermeleri de bu yüzden. Kendilerini güçlü gösterip hamilerinin de desteği ile ne taviz koparırlarsa kâr görecekler. “BAHAR KALKANI OPERASYONU BÜTÜN PLANLARINI BOZDU” Suriye”nin bütün kırılma dönemlerine dikkatli bakan herkes Türk devlet aklının belirleyici olduğunu görür. İdlib”de her şey bitti denildiği günler yapılan Bahar Kalkanı Operasyonu bütün haricî planları bozdu. Fırat Kalkanı, Barış Pınarı ve Zeytin Dalı Harekâtları Suriye Kürdistan”ı ve buna paralel ülkeyi dörde bölme heveslerini bitirdi. HTŞ”nin Şam yürüyüşü elbette çok kıymetli. Ancak arka planda MİT ve TSK”nın 14 yıllık dönemdeki hayati rolü yok sayılamaz. Ankara”nın bundan sonrasında da Suriye”nin birliği ile ilgili garantör ülke niteliğini koruyacağını ümit ediyoruz.Sultan Murat Komutanı Fehim İsa, Türkmenlerin siyasi, askerî, bürokratik alanlarda hak ettiği yerlere geleceğini özellikle vurgulayarak binlerce şehit veren ve devrim ruhuna sadık kalan Türkmenlerin Suriye”nin geleceğinde güçlü bir rol üstleneceği belirtti.”

Source: Erdem Aksoy


Gazze”de ateşkes açıklandı, İsrail saldırdı!

İsrail-Hamas arasında 7 Ekim 2023 te başlayan çatışmalar, dün akşam tarafların Katar ve ABD arabuluculuğu ile anlaşması sonucu ateşkese ulaştı, taraflar Gazze de ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması konusunda anlaştı. İsrail in Gazze ye yönelik saldırılarında 15 aylık savaşta 46 bini aşkın insan öldü. Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdul Rahman Al Tani, anlaşmanın İsrail kabinesi tarafından onaylanması şartıyla Pazar günü yürürlüğe gireceğini söyledi. ABD Başkanı Joe Biden, anlaşmanın Gazze deki çatışmaları durduracağını, Filistinli sivillere çok ihtiyaç duyulan insani yardımı artıracağını ve rehineleri aileleriyle yeniden bir araya getireceğini söyledi. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, anlaşmanın son detayları üzerinde hala çalışıldığını dile getirirken, Biden a anlaşmayı teşvik ettiği için teşekkür etti. Hamas lideri Halil el-Hayya, bunun Filistinlilerin direnci olmasının bir sonucu olduğunu söyledi. ABD nin 47. Başkanı seçilen ve 20 Ocak günü göreve başlayacak olan Donald Trump, Orta Doğu da esirler konusunda (Gazze de ateşkes) anlaşma sağlandı. Kısa sürede serbest kalacaklar. Teşekkürler. ifadelerini kullandı. Trump, göreve başlamadan bölgede ateşkes sağlanması gerektiğini İsrail Başbakanı Netanyahu ya söylemişti. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: MEMNUNİYETLE KARŞILIYORUZ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gazze de sağlanan ateşkese dair açıklamalarda bulunarak Filistin Direniş Hareketi HAMAS ile İsrail arasındaki ateşkes görüşmelerinin anlaşmayla sonuçlanmasını memnuniyetle karşılıyoruz. dedi. habericireklam#300×250#180#right# Bu süreci mümkün kılan Katar ve Mısır ın çabalarının takdire şayan olduğunu belirten Fidan, Şimdi, bu anlaşmanın bütünüyle hayata geçirilmesi ve Gazze ye insani yardımın kesintisiz şekilde ulaştırılması sağlanmalıdır. Uluslararası toplum, bu hukuki ve ahlaki sorumluluğu yerine getirmelidir. İzleyen süreçte kalıcı barış için çalışmalı ve bağımsız bir Filistin Devleti nin kurulmasını sağlamalıyız. ifadelerine yer verdi. ATEŞKES SONRASI SALDIRI Birçok Filistinli ve İsrailli rehinelerin aileleri haberi kutladı, ancak İsrail in Gazze ye yönelik saldırıları sürdü. Hamas, Katar ın ateşkes duyurusunun ardından İsrail hava saldırılarında 20 den fazla kişinin öldüğünü bildirdi. İsrail ordusundan açıklama gelmedi. 15 aydır İsrail in saldırıları sonucu Gazze de 46 bin 700 den fazla kişi öldürüldü. 2,3 milyonluk nüfusun çoğu da yerinden edildi. KATAR DAN TARAFLARA SAKİNLİK ÇAĞRISI Katar Başbakanı, ateşkes anlaşmasının ilk altı haftalık aşamasının başlamasından önce her iki tarafta da sakinlik çağrısında bulundu. Anlaşmada, kadınlar, çocuklar ve yaşlılar da dahil olmak üzere 33 rehinenin İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutuklularla değiştirileceği belirtildi. İsrail güçleri ayrıca Gazze nin yoğun nüfuslu bölgelerinden doğuya doğru çekilecek, yerinden edilmiş Filistinlilerin evlerine dönmelerine izin verilecek ve her gün yüzlerce yardım kamyonunun bölgeye girmesine izin verilecek. Kalan rehinelerin serbest bırakılması, İsrail birliklerinin tamamen çekilmesi ve sürdürülebilir sakinliğe geri dönülmesi gereken ikinci aşama için müzakereler 16. günde başlayacak. Üçüncü ve son aşama, Gazze nin yeniden inşasını -yıllar alabilecek bir şey- ve kalan rehinelerin cansız bedenlerinin iadesini içerecek. BIDEN: TRUMP IN YENİ EKİBİYLE ÇALIŞTIK ABD Başkan Biden, sekiz ay önce ilk kez ana hatlarını çizdiği planın sadece Hamas ın maruz kaldığı aşırı baskının ve Lübnan daki ateşkes ve İran ın zayıflamasının ardından değişen bölgesel denklemin değil, aynı zamanda inatçı ve titiz Amerikan diplomasisinin de sonucu olduğunu söyledi. Biden daha sonraki açıklamasında, Pazartesi günü göreve başlamadan Trump ın yeni ekibiyle de çalıştıklarını söyledi. Trump, anlaşmaya varıldığına dair haberleri ilk doğrulayan kişi oldu ve Beyaz Saray ile Katar ı resmi bir duyuruda geride bıraktı. GAYRİRESMÎ ANLAŞMA METNİ ORTAYA ÇIKTI İsrail ile Hamas arasında Gazze de ateşkes konusunda anlaşmanın sağlandığı açıklandı. İsrail Rehineleri ile Filistinli Mahkumların Takası ve Kalıcı Sükûnete Dönüş Anlaşmasının Uygulama Usul ve Mekanizmaları gayriresmi metni belli oldu. İsrailli rehinelerin ve Filistinli mahkumların takasına ve iki taraf arasında kalıcı bir ateşkes sağlayacak sürdürülebilir sükunete geri dönülmesine yönelik anlaşmanın uygulanmasına dair pratik prosedürler ve mekanizmalar 1.⁠ ⁠İkinci aşama hazırlıkları: Taraflar ve arabulucuların hedefi, rehine ve tutukluların değişimine ilişkin 27 Mayıs 2024 Anlaşması’nın uygulanması ve taraflar arasında kalıcı ateşkes sağlayacak sürdürülebilir sükunete dönülmesi için nihai uzlaşıya varmaktır. Birinci aşamadaki tüm prosedürler, 2. aşamanın uygulanma koşullarına ilişkin müzakereler devam ettiği sürece 2. aşamada da devam edecektir ve bu anlaşmanın garantörleri, bir anlaşmaya varılana kadar müzakerelerin devam etmesini sağlamak için çalışacaktır. 2.⁠ ⁠İsrail güçlerinin geri çekilmesi: İsrail güçlerinin, Vadi Gazze (Netzarim ekseni ve Kuveyt kavşağı) dahil olmak üzere Gazze Şeridi sınırları boyunca yoğun nüfuslu bölgelerden doğuya doğru çekilmesi. İsrail kuvvetleri, sınırın güneyinde ve batısında, İsrail tarafının belirleyeceği ve anlaşmaya eşlik eden her iki tarafın üzerinde mutabık kaldığı haritalara dayanarak (400) metreden fazla artırılmayacak 5 yerel noktada istisna olmak üzere (700) metrelik bir çevre içinde konuşlandırılacaktır. 3.⁠ ⁠Mahkum Değişimi: a. 33 kişilik listedeki 9 hasta ve yaralı, müebbet hapis cezasına çarptırılmış 110 Filistinli mahkumun serbest bırakılması karşılığında serbest bırakılacaktır.b. İsrail, 8 Ekim 2023 tarihinden itibaren tutukladığı ancak 7 Ekim 2023 olaylarına karışmamış 1000 Gazzeli tutukluyu serbest bırakacaktır.c. 33 lük listedeki yaşlılar (50 yaş üstü erkekler) 1/3 oranında müebbet ve 1/27 oranında da diğer cezalar karşılığında serbest bırakılacaktır.d. 47 Şalit mahkumunun yanı sıra Ebra Mangesto ve Hişam el-Sayid , 1/30 luk takas oranına göre serbest bırakılacaktır.e. Bazı Filistinli mahkumlar, her iki taraf arasında mutabık kalınan listelere göre yurtdışında veya Gazze de serbest bırakılacaktır. 4.⁠ ⁠Philadelphi koridoru: a. İsrail tarafı, ekteki haritalara ve her iki taraf arasındaki anlaşmaya dayanarak 1. aşama sırasında koridor bölgesindeki güçlerini kademeli olarak azaltacaktır.b. Birinci aşamanın son esir bırakma işleminden sonra, 42. günde, İsrail ordusu geri çekilmeye başlayacak ve geri çekilmeyi en geç 50. günde tamamlayacaktır. 5.⁠ ⁠Refah Sınır Kapısı: a. Refah sınır kapısı, tüm kadınların (sivil ve asker) serbest bırakılmasının ardından sivillerin ve yaralıların nakli için hazır olacaktır. İsrail, anlaşma imzalanır imzalanmaz geçişin hazır hale getirilmesi için çalışacaktır.b. İsrail ordusu ekteki haritalara göre Refah Sınır Kapısı çevresinde yeniden konuşlanacaktır.(1-2)c. Her gün 50 yaralı askerin 3 kişi eşliğinde geçişine izin verilecektir. Her bir geçiş için İsrail ve Mısır ın onayı gerekecektir.d. Geçiş, Mısır ile yapılan Ağustos 2024 görüşmelerine göre işletilecektir. 6.⁠ ⁠Hasta ve yaralı sivillerin çıkışı: a. Tüm hasta ve yaralı Filistinli sivillerin 27 Mayıs 2024 anlaşmasının 12. maddesi uyarınca Refah sınır kapısından geçişine izin verilecektir. 7.⁠ Ülke içinde yerinden edilmiş silahsız kişilerin geri dönüşü (Netzarim Koridoru): a. Geri dönüş 27 Mayıs 2024 anlaşmasının 3-a ve 3-b bölümleri temelinde kabul edilmiştir.b. 7. gün, ülke içinde yerinden edilmiş sivillerin silah taşımadan ve kontrol edilmeden Raşid Caddesi üzerinden kuzeye dönmelerine izin verilecektir. 22. günde, Selahaddin caddesinden kuzeye dönmelerine de denetim olmaksızın izin verilecektir.c. 7. günde, arabulucular tarafından İsrail tarafıyla eşgüdüm içinde belirlenecek özel bir şirket tarafından, üzerinde mutabık kalınacak bir mekanizma temelinde yapılacak araç aramasının ardından, araçların ve yaya olmayan trafiğin Netzarim koridorunun kuzeyine dönmesine izin verilecektir. 8.⁠ ⁠İnsani yardım protokolü: a. Anlaşma kapsamındaki insani yardım işlemleri, arabulucuların gözetiminde üzerinde mutabık kalınan insani yardım protokolüne tabi olarak yapılacaktır.

Source: Habertürk


Ateşkese karşı çıktı! Hükümeti devirme tehdidi

Dini Siyonizm Partisi lideri aşırı sağcı bakan, X sosyal medya hesabından, ateşkes anlaşmasına ilişkin paylaşım yaptı.Smotrich, “Hükümete sunulacak olan anlaşma İsrail Devleti”nin ulusal güvenliği açısından kötü ve tehlikeli bir anlaşmadır.” ifadesini kullandı.Anlaşmanın, esirlerin geri dönmesini sağlaması bakımından büyük sevince sebep olmasının yanında İsrail açısından büyük kayıplara da yol açacağını kaydeden Smotrich, “Buna tüm gücümüzle karşı çıkıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.Smotrich, Hamas”ın tamamen yok edilmesi ve tüm esirlerin geri dönmesinin hükümette kalmalarının açık koşulu olduğunu vurguladı.İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile 2 gündür yoğun görüşmeler yürüttüklerini bildiren aşırı sağcı bakan, “Dindar siyonizmin ayrıntılı taleplerinin ne olduğunu biliyor ve top onun (Netanyahu) elinde.” ifadesini kullandı.- BEN-GVİR, SMOTRİCH”İ ATEŞKESİ ENGELLEMEK İÇİN İŞBİRLİĞİNE DAVET ETMİŞTİSmotrich, daha önce “İsrail”in ulusal güvenliği için bir felaket” olarak adlandırdığı ateşkes ve esir değişimi anlaşmasının bir parçası olmayacaklarını belirtmişti.Koalisyonun diğer aşırı sağcı ismi Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi lideri Itamar Ben-Gvir, Smotrich”i Gazze”de ateşkes ve esir takası anlaşmasını engellemek için işbirliğine davet etmişti.İsrail Meclisinde, 7 sandalyeye sahip olan Smotrich”in Dini Siyonizm Partisi ile 6 sandalyeye sahip Ben-Gvir”in Yahudi Gücü Partisinin işbirliği yapması durumunda hükümeti düşürmeye yetecek çoğunluğa erişebiliyor.İsrail siyasi sistemine göre, hükümetin en az 61 milletvekiline sahip olması gerekiyor ve mevcut hükümet Meclisteki 120 sandalyenin 68″ine sahip.19 Ocak”ta başlıyor! İsrail ile Hamas uzlaştı: Gazze”de ateşkes kararıİsrail ateşkes kararına rağmen durmuyor! Gazze”ye hava saldırıları: Çok sayıda Filistinli şehit olduHamas”tan Türkiye”ye teşekkür

Source: Www.star.com.tr


Lula: Gazze”de ateşkesin sağlanması umut verici

Sosyal medya platformu X”ten İsrail ve Hamas arasındaki ateşkes anlaşmasına ilişkin paylaşım yapan Lula da Silva, çatışmanın tamamen durdurulması çağrısında bulundu.Lula da Silva, “Çatışmaların sona ermesi ve rehinelerin serbest bırakılması, tüm Orta Doğu”da barış ve istikrarın inşasına yardımcı olacaktır. Gazze”deki ateşkes umut verici bir adımdır.” ifadelerini kullandı.Brezilya Dışişleri Bakanlığından da konuya ilişkin açıklama yapılarak, ateşkesten duyulan memnuniyet ifade edildi.Açıklamada, şunlar kaydedildi:”Anlaşma şartlarına saygı gösterilmesi, çatışmaların kalıcı olarak sona erdirilmesi, rehinelerin serbest bırakılması ve insani yardımın Gazze”ye engelsiz girişinin sağlanması büyük önem taşımaktadır. Brezilya, barış sürecinin derhal başlatılması ve iki devletli çözüme olan bağlılığını bir kez daha vurgulamaktadır.”

Source: Www.star.com.tr


AK Partili Hüseyin Yayman”dan Suriye eleştirilerine yanıt: Tarihin doğru tarafındayız

TBMM Genel Kurulu”nda Yeni Yol, İYİ Parti, DEM Parti ve CHP”nin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi. Genel Kurul”da, Yeni Yol”un “Suriye”deki farklı toplum kesimlerine yönelik baskıların araştırılması”, İYİ Parti”nin “köprü, otoyol ve tünel ücretleri”, DEM Parti”nin “fiyat artışlarının önlenmesi”, CHP”nin “turizm sektöründe çalışanların özlük hakları” hakkındaki grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü. Yeni Yol İstanbul Milletvekili Doğan Demir, Suriye”de uzun süredir devam eden iç savaşın toplumda derin ve onarılması güç yaralar açtığını belirtti. Bu savaşta en büyük bedeli azınlık grupların ödediğine dikkati çeken Demir, “Bölgede mezhepsel ve etnik kimliklere dayalı bir ayrımcılık yapılarak sanki tüm azınlıklar Esad rejiminin destekçisiymiş gibi Aleviler, Dürziler, Yezidiler, Kürtler ve diğer azınlıklar hedef alınmaktadır.” dedi. TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, Suriye konusunda yapılan eleştirilere cevap verdi. Yayman, “Dün Suriye”de zalim Esad rejimi 1 milyon insanı öldürürken, 10 milyon Suriyeli mezhebine, inancına, görüşüne, fikrine, kadın, çocuk olmasına bakılmadan yerinden edilirken sesini çıkartmayanlar, biz Suriye”de inisiyatif aldığımızda “Türkiye”nin Suriye”de ne işi var” diyenler, Türkiye bu konuda inisiyatif aldığında eleştirenler, inisiyatif almadığında eleştirenler, bugün genel görüşme talebinde bulunuyor.” diye konuştu. Tarihin doğru tarafında durduklarını, bütün mezheplere saygılı olduklarını, Suriye”nin toprak bütünlüğünü savunduklarını dile getiren Yayman, Suriye”de Dürzilerin, Sünnilerin, Alevilerin, Türkmenlerin, Kürtlerin ve Arapların eşit ve birinci sınıf vatandaş olduklarının altını çizdi. Yayman, Suriye”nin geleceğinin, Suriyelilerin elinde olduğunu vurgulayarak, “Suriye”de federasyona, konfederasyona ve başka yapılara asla ama asla müsaade etmeyeceğiz. Bunun kayıtlara girmesini istiyoruz.” ifadelerini kullandı.

Source: Internet Haber


Nuh Albayrak yazdı: Suriyeliler 61 yıl hangi büyük hatanın “kefaretini” ödedi?

Zulmü alkışlamamız; zalime arka çıkmamız elbette söz konusu olamaz. Ancak; ders alınmayan hatalar tekerrür eder.Nitekim, 1963 yılındaki “Baas Darbesi”nde Türkiye”ye kaçan merhum Abdüssemî Amca”nın anlattıkları, “Hâşâ, zulmetmez kuluna Hüdâsı, herkesin çektiği kendi cezası” dedirtiyordu!Çünkü, nüfusun yüzde 90″ını oluşturan Sünnîlerin başına gelenler adetâ; Kur”an-ı Kerim”deki (İbrahim Suresi; 7. Ayet) “Verdiğim nimetin kıymetini bilirseniz artırırım. Unutursanız, elinizden alırım, çok acı azap yaparım” şeklindeki ilahî uyarının bir tezahürüydü.Suriye”deki Fransız işgalini bitiren direnişin liderliğini, Şükrü el-Kuvvetli (Kuvatlı) adında; Konyalı bir “Türk” yapmıştı. Sünnî bir aileye mensup olan ve İstanbul Mekteb-i Mülkiye”yi bitiren Şükrü Bey, İttihat ve Terakki”nin “muktedir” olduğu ve özellikle Suriye”de “zulüm” olup yağdığı dönemde, “İttihatçı karşıtı” olacak kadar da şuurludur.Zira nice hezimetlere rağmen İttihat Terakki liderlerinden olduğu için “Suriye Filistin Cephesi Başkumandanı” yapılan Cemal Paşa, tam da I. Dünya Savaşı”nın başlamasıyla birlikte İngiltere”nin, Arapları Osmanlı”ya karşı isyan ettirmek için kovalarla altın saçtığı bir dönemde, “İngiliz gelse bu kadar olmaz” dedirtecek zulümler yapıyordu!Birçok Arap eşrafını işkence ile öldürmüştü. Hatta Mekke Emiri Şerif Hüseyin Paşa”nın ve diğer itibarlı Arapların kızlarını, Şam”da kurduğu eğlence salonlarına getirterek içki servisi yaptırmış, taciz ve tecavüze uğramalarını teşvik etmişti.[1]Ahali arasında “Cemal Paşa biriyle görüşürken burnunu kaşırsa “sürgün”e gönderecektir. Ama bıyığını burarsa ölüm var demektir” diye yayılmıştı.[2]Cumhurbaşkanı Turgut Özal bu zulümleri, 26 Mart 1991 tarihinde çıktığı Rusya gezisinde, Türkiye Gazetesi Ankara Temsilcisi Yalçın Özer”e, “Cemal Paşa İngilizlerden maaş alıyordu” şeklinde izah etmişti![3]İşte Şükrü el-Kuvvetli de, “Arap Milliyetçisi” olduğu gerekçesiyle Cemal Paşa tarafından 1915 yılında hapse atılmış ve dayanılmaz işkenceler sebebiyle intihara kalkışmıştı!SURİYE”Yİ SÜNNÎLER YÖNETİYORDU!1930″larda, Suriye”yi Fransız işgalinden kurtarmak için mücadeleye başlayan Şükrü el-Kuvvetli”nin partisi “Vatan Kitlesi” 1943 seçimlerini kazanmış ve El-Kuvvetli, “Suriye Devlet Başkanı” olmuştu. Siyasî ve diplomatik çabalarla, Manda Yönetimindeki birçok devlet ofisi, “Millî Yönetim”in kontrolüne geçmişti ama işgalci Fransa”nın pes etmeye pek niyeti yoktu. Nitekim Suriye, 1945 başında “Millî Ordu” kurma kararı alınca, Fransa her zaman yaptığını tekrarlayarak Şam”ı ağır bombardımana tutmuş; Hama ve Humus”ta ciddi katliamlar yapmıştı.Ancak El-Kuvvetli liderliğindeki Suriye”nin kararlı tutumu karşısında daha fazla direnemeyen De Gaulle, ateşkes ilan etmiş ve 15 Nisan 1946″ya kadar bütün işgal güçleri çekilmişti!Artık, Suriye”nin yönetimi tamamen; Suriyeli çoğunluğun seçtiği Sünnî kadronun eline geçmişti. Görüldüğü gibi Suriye, son aylarda gerçekleşen “millî kurtuluş”u, 80 yıl önce de aynen yaşamıştı.NİMETİN KIYMETİ BİLİNMEYİNCE…Milyonlarca “Sünnî Suriyeli”yi temsil eden “Halepli Abdüssemî”nin manidar hikayesi de, bu “kurtuluş”tan sonra başlıyordu:”Fransızlardan sonra her bakımdan rahatladık. İpek Yolu üzerinde bulunduğumuzdan ticaret çok yaygındı. İyi kazanıyorduk. Okuyup memur olmayı “enayilik” olarak görüyorduk. Çocuklarımızın “maaş mahkumu” olmasını istemiyor; ticarete yönlendiriyorduk. O kadar zengin olmuştuk ki, altın kaplamalı sehpalarımız, bir daireden daha pahalıydı. Otopark kapılarımız bile altın kaplamalıydı. Biz refah içinde yüzerken, Alevîler; çocuklarını okutuyor, memur ve asker yapıyorlardı. Bu yüzden de düşük standartlı bir hayat yaşıyorlardı.”Abdüssemî Amca, sonrasını ise ağlayarak anlatmıştı:”Her şey çok güzel gidiyordu. Bir sabah (8 Mart 1963) uyandık ki; darbe olmuş! Bizim “enayi” dediğimiz Alevîler yönetimi ele geçirmiş! Öyle bir katliam ve gasp furyası başlamıştı ki, milyonluk kol saatlerimizden birini bile yanımıza alamadan yollara düştük. Üzerimize ise en eski elbiselerimizi giydik. Çünkü Nusayri darbeciler, şehirden ayrılanların yolunu kesiyor; zengin olduğunu tahmin ettiklerini geri döndürüp “Altınları sakladığınız yeri gösterin” diye işkence ediyordu!”Evet; azınlıktaki Alevîlerin “okumuş” çocukları Muhammed Ümran, Salah Cedid ve Hafız Esad”ın kurduğu “Askerî Komite”nin organize ettiği “idealist” azınlık, parlamenter demokrasiyi kaldırarak, yüzde 90 çoğunluğun iradesine; hatta her şeyine el koymuştu!Şanslı olanlar Türkiye”ye kaçarak canını kurtarmıştı. Bunlardan biri olan Abdüssemî Amca, Esenyurt”a yerleşmişti. Yıllar sonra “af” (neyin affı ise) çıkmış ve Halep”e dönmüşlerdi. Ama artık hiçbir şey eskisi gibi değildi. Her şeye “sıfır”dan başlamaları bir tarafa, hayatları diken üstündeydi!Bu yüzden “Baba Vasiyeti”ni dinleyen oğulları, Türkiye ile irtibatı kesmiyor; Esenyurt”ta kafe işletiyor!***Ne dersiniz? Yanı başımızda yaşanan ve tamamen rehavetten kaynaklanan bu vahim hikaye, bir asırda kavuştuğumuz “muhafazakâr muktedir” nimetini, dünyevî hırsları için kullanan bizim “Abdüssemî”lere ders olur mu acaba?Üstelik de yukarıda hatırlattığımız “Kıymetini bilmezseniz…” uyarısına rağmen![1] Selim Ali Selam, Beyrut Şehremini”nin Anıları (1814-1918), Klasik Yayınları, İstanbul 2005, s. 150-168.[2] Falih Rıfkı Atay, Zeytindağı, Pozitif Yayınevi, İstanbul 2022, s. 53, 56.[3] İhaneti Hasan Cemal”e sorun, Star, 19 Nisan 2016.

Source: Nuh Albayrak


Fadime Özkan yazdı… Gazze”de ateşkes: Gazzeliler için bir nefes… İsrail”in yaptığı asla unutulmaz, affedilmez

Bir süredir takip ettiğimiz ve umutla beklediğimiz ateşkes anlaşması, işgalci İsrail ve izzetli bir direniş sergileyen Hamas yetkilileri arasında sağlandığı haberi nihayet geldi.Yetkililer, Gazze ateşkes anlaşmasının bugün imzalanacağını, pazar günü yürürlüğe gireceğini de duyurdu.Taraflardan biri İsrail olunca insan, anlaşmanın akıbetinden, İsrail”in sözüne sadakatinden şüphe ediyor elbette.Ama Netanyahu ve soykırım kabilesinin girdikleri çıkmaz sokakta yaşadığı çaresizliğin boyutlarını ve zorlayıcı baskısını unutmamak gerekir.Bir yanda Trump”ın “fazla uzattın, maliyet çok büyüdü” ayarı var.Öte yanda ise İsrail”in 465 gündür hem hiç bir askeri hedefine ulaşamaması hem de yüzyıldır Hollywood, uluslararası medya, akademi vesaire eliyle oluşturduğu İsrail mitini geri döndürülemez biçimde yerle yeksan etmişliği var. Kamuoyuna açıkladığından çok fazla sayıda asker kaybetti İsrail. Son derece iptidai şartlarda ürettikleri patlayıcılarla, muazzam bir iman gücü ve cesaretle o kadar çok İsrail tankını tüfeğini patlattı ki Gazzeliler ahlaki ve hukuki üstünlük gibi askeri başarıda da işgalciye fark attılar.İsrail askerlerinin yetersiz, beceriksiz, cesaretsiz, inançsız ve her şeyden önce ahlaksız oldukları çıktı ortaya.Öldürmek için küçük kız çocuğu arayan, terk edilmiş evleri soyan, girdiği evden çaldığı takılarla nişanlanan, beyaz bayrak taşıyan sivilleri kasten katleden teröristler sürüsü İsrail ordusu.İsrail”in yaptığı tek şey Gazze”yi bombalamaktı. Hastaneleri, okulları, camileri, mülteci kamplarını, çadırları, ambulansları, medya araçlarını, sivil toplum / yardım kuruluşlarını durmadan ama durmadan vurdu İsrail.Hiç bir hukuka, kurala, kaideye, hiç bir insani değere riayet etmedi.Teolojik bir yanılgının peşi sıra “vadedilmiş topraklara” ulaşmak için cehennemin ateşli pıtıraklı yolunu tuttu Siyonistler.Yüzde yetmişi kadın ve çocuk olan en az 46 bin Gazzeliyi katlettiler ama çok da büyük kaybettiler.Küçüğünden başlayalım. Netanyahu”nun esirleri kurtaramaması…İç kamuoyundaki hoşnutsuzluğu giderememesi…Batının şımarık ve gayri meşru çocuğu hüviyetindeki İsrail”in uluslararası platformlarda fiilen değilse bile vicdanen dışlanması…Kınanması, lanetlenmesi, işaretlenmesi…Küresel çapta milyonlarca insan tarafından protesto edilmesi…Antisemitizm iddiasıyla tepkileri bastırmaya çalışırken nasıl bir faşist hegemonyaDestekleyen kişilerin, markaların, kurumların boykot edilmesi, ciro kaybetmesi…Netanyahu”nun ve İsrail”in uluslararası mahkemelerce tarihte bir ilk olmak üzere sanık sandalyesine oturtulması… Davalar henüz neticelenmese de sanıkların şimdiden suç şüphesiyle ceza ve yaptırıma uğraması…Gazzelilerin yılmaması, işgalciye boyun eğmemesi… Kapitalizmin, hedonizmin sınırsız sularında anlam sancısı çeken batı dünyasınaİnsanın özüne, saflığına, var oluş idrakine dair çok sarsıcı bir örnek sundu Gazzeliler.Bu öyle etkiliydi ki İsrail”in ve başta ABD olmak üzere diğer destekçilerinin bir daha o eski statüye, başladıkları noktaya dönmeleri imkansız.BM ve temsil ettiği, iddia ettiği ne varsa yerle yeksan.Ateşkes anlaşması inşallah eksiksiz sorunsuz uygulanır, Gazzeliler bir nefes alır.Ama asıl hedef sürecin bir barış anlaşmasıyla neticelenmesi. Nihai olarak ise başkenti doğu Kudüs olan, toprak bütünlüğü sağlanmış, egemen ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulması.Buna koşut olarak yargı süreçlerinin de işletilmesi gerek. Tek suçlu Netanyahu değil. Suç da 8 Ekim”de başlamadı.Soykırım ve işgal suçundan dolayı İsrail”in cezalandırılması, tazminata mahkum edilmesi, yaptıkları her masada kürsüde her platformda suratına vurulması lazım.Bunca şahitlik bir ateşkesle bertaraf olmaz.Yaşanan büyük acının ıstırabın vebali dünyanın sırtınadır. Unutamayız ve affedemeyiz.

Source: Fadime Özkan


Hüseyin Gülerce yazdı: Milletimiz, neden “ihtiyatlı bir iyimserlik” içinde?

Cumhur İttifakının başlattığı İmralı hamlesinin, beraberinde bir takım tereddütler ve endişeler getirdiği biliniyor.Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün partisinin Grup Toplantısındaki konuşmasında bu durumu şöyle dile getirdi.”Gelinen noktada, aziz milletimizin bu konuda “ihtiyatlı bir iyimserlik” içinde olduğunu görmekteyiz. Hükümet olarak, her vakit olduğu gibi bu hususta da şehitlerimizin aziz hatıralarına, şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin hassasiyetlerine asla halel getirmeyecek bir şuurla hareket ediyoruz.”Devlet aklının attığı adımlar konusunda elbette milletimizin güveni tamdır. Bölücü terör örgütü PKK ile kararlılıkla yürütülen mücadele, bu örgütü, içeride bitme noktasına getirmiştir. Şam”da BAAS rejiminin yıkılmasından sonra Suriye”nin kuzeyinde PKK yapılanması YPG de tam bir çıkmazın içine girmiştir.Türkiye”nin, başta savunma sanayisi olmak üzere her alanda gücünün zirvesinde bulunduğu bu dönemde hedef “Terörsüz Türkiye”dir.Türkiye, yakaladığı tarihî fırsatı en iyi şekilde değerlendirecek ve devlete silah doğrultanları bitirecektir.Milletimizin, devletine olan güveni tam olduğu halde neden “ihtiyatlı iyimserlik” var?1. “Çözüm süreci” denilen tecrübe gösterdi ki, bölücü terör örgütü ve onun siyasî hareketleri ikiyüzlüdür.20 Temmuz 2015 ile 9 Mart 2016 arasında “öz yönetim” talebi ile isyan eden bölücü teröristler; Diyarbakır”ın da içinde olduğu bazı il merkezlerinde ve 19 ilçede, hendek ve barikatlar kurdular.Terör eylemlerinde, 793 güvenlik görevlisi şehit edildi. 314 sivil hayatını kaybederken, 4 binin üzerinde güvenlik görevlisi ve 2 binden fazla vatandaş yaralandı. Operasyonlarda öldürülen PKK”lı sayısı ise 4 bin 571 olarak açıklanırken, 716 terörist sağ ele geçirildi. Doğu ve Güneydoğu”da toplam 2 bin 307 hendek ve barikatın kaldırıldığı bildirildi.Bu isyanın içinde FETÖ”nün üniformalı hainleri, arkasında ABD vardı.ABD, sonuç alamayınca 4 ay sonra 15 Temmuz 2016″da FETÖ hain darbe girişimini devreye soktu.Şimdi ise TSK”da FETÖ”nün etkisi yok ve ABD doğrudan Suriye”nin kuzeyinde PKK ile sarmaş dolaş…2. İhtiyatlı bir iyimserlik var çünkü DEM Parti yetkilileri, hâlâ müzakere yapılıyor havasını vermeye çalışıyor.DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, 10 Ocak”ta yaptığı açıklamada İmralı heyetinin görüşmelerini “bir tartışma süreci” olarak adlandırıyor.Neyi tartışıyoruz?Eli kanlı PKK terör örgütü şartsız şurtsuz ve müzakeresiz silah bırakacak…Bunun lamı cimi yok.İmralı”dan, içeriye dışarıya, “silahı bırak” çağrısı yapılacak.Cumhurbaşkanı Erdoğan dün söyledi:”Eğer örgüt bu çağrıya kulak tıkar ve ipe un sererse, bağlantılı yapılar da kendilerinden beklenen iradeyi sergilemezse, o zaman biz “Terörsüz Türkiye” hedefimizi başka yöntemlerle gerçekleştiririz.”Yani kadife eldiven içindeki demir yumruk çıkar…Bu kadar açık. Burada tartışılacak ne var?DEM Parti ipe un sermeyi neden deneyecek?Çünkü hâlâ ABD”den Fransa”dan, İran”dan beklentileri var. Akıllarınca devleti oyalamaya çalışacaklar.3. Erdoğan”ın altını çizdiği bağlantılı yapılar meselesi var.DEM Parti bunların başta geleni.Ama bir de ABD yönetimi var.Asıl tehlike, ABD”nin Suriye”nin kuzeyinde PKK/YPG/PYD”ye bir terör devleti kurdurma kalleşliğidir.Suriye”nin neredeyse üçte birini halen işgal altında tutan, YPG terör örgütüdür.Evet, Öcalan İmralı”dan çağrı yapsa bile başta Kandil”deki terör baronları ve YPG silah bırakacak mıdır?YPG, silah bırakmazsa ne olur?Cumhurbaşkanı Erdoğan dün bu sorunun cevabını da verdi:”Suriye”nin doğal kaynaklarını da gasp eden YPG terör örgütü, şayet kendini feshedip silah bırakmazsa, yaklaşan acı akıbetten kurtulamayacaktır.”Milletimizin bu sürece ihtiyatla yaklaşmasının bir sebebi de, ABD yönetimine güven duyulmamasıdır.

Source: Hüseyin Gülerce


F-35 ve Su-57 alımında yeni perde: Rus yetkililer başkentte

Afrika, Cezayir ve Fas arasındaki ciddi bir silahlanma yarışının sahne oluyor. Siyasi stratejilerindeki farklılıklara rağmen, her iki ülke de silahlı kuvvetlerini modernize etmek için önemli yatırımlar yapıyor. Cezayir, 2022″de askeri harcamalarına yaklaşık 9,1 milyar dolar harcarken Fas ise 5 milyar dolar yatırım yaptı. Bu silahlanma yarışında Cezayir, Rus teknolojisine güvenirken, Fas ise İsrail ile yakınlaşarak ABD yapımı ürünlerini tedarik etmeye çalışıyor.İki ülke için hazırlanan askeri raporlar, Cezayir”in yakın zamanda Rusya”dan Su-57 savaş uçakları satın almayı planladığını gösteriyor. Konu hakkında dün yayımlanan haberlerde ismini vermek istemeyen bir Rus yetkili, Rusya tarafından görevlendirilen bir hükümet heyetinin Cezayir”e gittiğini bilirdi. Tüm bu gelişmelerin ışığında görüşmelerin tamamlanması Cezayir”in Fas”tan önce 5. nesil savaş uçaklarına sahip olacağını işaret ediyor. F-16″lar rafa kalkıyor: Su-57 satışı için resmi temasCEZAYİR SU-57 ALIMINDA BİR ADIM ÖNDECezayir”in tüm bu girişimleri karşısında Fas, ABD ile yapılan görüşmeleri bir an önce olumlu sonuçlandırarak F-35 savaş uçağına sahip olan ilk Arap ve Afrika ülkesi olma hedefinde ilerliyor. Uzun zamandır F-35 savaş uçağını almaya çalışan Suudi Arabistan ise ABD”den karşılık bulamayınca Türkiye”den KAAN almak için girişimlerde bulunmuştu. Öte yandan Fas hali hazırda envanterindeki F-16 jetlerini modernize ederek, en son radar ve muharebe yönetim teknolojilerine sahip F-16V versiyonunu kullanıyor. Ancak Fas hükümeti, özellikle Cezayir”in sürekli olarak yeni silahlara yatırımlar yapması sonucunda daha modern savaş uçaklarına sahip olmak istiyor. Bu anlaşmaların dinamikleri ve ileri askeri teknolojilere sahip olma yönündeki artan baskılar, Cezayir ile Fas arasında ciddi bir silah yarışını ortaya çıkarıyor. Bu güç yarışı içerisindeki iki komşu yalnızca askeri alanda değil, sürekli olarak uluslararası arenada da söz sahibi olmak için yeni ittifaklara arayışına girmiş durumda. F-35 ve Su-57 savaş uçakları sürekli olarak karşılaştırmalara maruz kalır. Çünkü ABD ile Rusya arasındaki güç yarışı her alanda kendisini sürekli olarak hissettiriyor. ABD”nin 5. nesil savaş uçağı F-35″e karşılık olarak Ruslar da Su-57″yi üreterek cevap vermeye piyasada söz sahibi olmaya çalışıyor. Yalnız F-35″ler ABD müttefiki birçok ülkeye ihraç edilirken Rus yapımı Su-57″ler henüz ihraç edilmedi.F-35 VE SU-57″NİN GÜÇ SAVAŞIHer iki uçak da son teknolojilere sahip ve hava muharebesi, kara hedeflerine saldırı ve keşif gibi çok çeşitli görevlerde kullanılıyor, ancak geliştirme yaklaşımları ve kullandıkları teknolojiler açısından farklılıklar bulunuyor.F-35″in en önemli güçlü yanlarından biri çok yönlülüğü ve standardizasyonudur. Uçak, hava muharebesinden kara saldırılarına ve istihbarat toplamaya kadar çeşitli roller üstlenmek üzere tasarlanmıştır.F-35″ler çeşitli askeri kollar ve görevler için farklı yazılımlara sahip bir uçak. Örneğin, ABD Hava Kuvvetleri için F-35A, Deniz Piyadeleri için F-35B ve Donanma için ise F-35C modeli üretiliyor. Bu da çeşitli yazılımlara sahip bu uçaklara yüksek operasyonel esneklik sağlıyor. Öte yandan Su-57″nin güçlü yönleri enerji manevra kabiliyeti ve agresif tasarımıdır. Rus jeti, yüksek manevra kabiliyetine sahip bir avcı uçağı olarak tasarlanmıştır.Su-57, karmaşık manevralar yapmasına ve yüksek hızlara ulaşmasına olanak tanıyan daha güçlü motorlarla donatıldı ve bu da ona doğrudan hava çatışmalarında taktiksel avantaj sağlıyor.SU-57″LER F-35″LER KADAR GELİŞMEDİSu-57, F-35″inki kadar gelişmiş olmasa da, eski radar sistemleri tarafından tespit edilmesini önleyen gizlilik teknolojisini kullanıyor.Ayrıca Rus savaş uçağı, agresif hava muharebesinde uzmanlaşmaya odaklanılarak tasarlanmış olup, yüksek hızlarda yüksek manevra kabiliyetini koruyarak, diğer savaş uçaklarıyla doğrudan çatışmalarda rekabetçi hale geliyor.F-35″in Su-57″ye göre en önemli avantajı, Batı savunma sistemlerine entegre edilebilmesi ve diğer platform ve kaynaklarla bağlantı sağlayan geniş sensör ağıdır.Bu, F-35″in daha büyük bir ağ işbirliğinin parçası olarak çalışabilmesi nedeniyle ona önemli bir stratejik avantaj sağlar. Öte yandan Su-57, askeri alanın diğer unsurlarıyla güçlü koordinasyon gerektiren operasyonlarda dezavantaj olabilen daha izole bir operasyonel konsepte dayanır.

Source: Www.star.com.tr


Faik Tanrıkulu yazdı: Trump”ın ateşkes hamlesinin arkasındaki gerçekler

İsrail”in 7 Ekim 2023″ten bu yana Filistin”in hem Batı Şeria hem de Gazze bölgelerine yönelik saldırıları artarak devam etmektedir. Bu süreçte, İsrail saldırılarında yaklaşık 50 bin Filistinli hayatını kaybederken, 110 bini aşkın kişi ise yaralanmıştır. Savaş sürerken zaman zaman iki taraf arasında ateşkes görüşmeleri yapılmış olsa da özellikle Kasım ve Aralık 2023″teki kısa süreli ateşkesler, İsrail tarafının saldırgan tutumu nedeniyle sürdürülememiştir. Bu tarihlerden itibaren İsrail, Gazze Şeridi”ne neredeyse hiçbir yardımın girişine izin vermemiş ve halkı çetin kış koşulları içinde açlıkla baş başa bırakmıştır.Kasım ayı başında ABD seçimlerini Trump”ın kazanması, İsrail”deki dengeleri değiştirmiştir. Seçimlerin hemen ardından “savaşları bitirme” çağrısında bulunan Trump, göreve resmi olarak başlamasının ardından Orta Doğu Özel Temsilcisi olarak Steve Witkoff”u atayacağını duyurmuştur. Geçtiğimiz hafta Witkoff, İsrail Başbakanı Netanyahu ile bir görüşme gerçekleştirmiştir. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, Witkoff bu görüşmede Netanyahu”ya ateşkes ve esir takası konularında baskı yapmıştır.Olası anlaşmanın detaylarına baktığımızda, aşamalı olarak esirlerin serbest bırakılması karşılığında Gazze”ye günlük 600 yardım tırının girişine izin verilmesi öngörülmektedir. Bu tırların 50 tanesinin yakıt taşıyacağı ifade edilmektedir. Ayrıca, İsrail askerlerinin Gazze”den kademeli olarak çekilmesi de önemli ve olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.Peki, bu anlaşma bize ne anlatıyor?Savaşın başlangıcından bu yana, uzun süreli bir ateşkesin sağlanamamasının temel nedenlerinden biri, ABD”nin Tel Aviv yönetimine karşılıksız ve sürekli destek sunmasıdır. Yeni yönetimin başındaki isim olan Trump, İsrail”in güvenliğini öncelikli bir mesele olarak gördüğünü defalarca dile getirmiştir. İlk döneminde, “Yüzyılın Anlaşması” adı altında birçok Arap ülkesini ve İsrail”i aynı masada buluşturmuş, bu süreçte yapılan anlaşmalarla “normalleşme” adı altında Filistin halkının haklarını tamamen görmezden gelerek onları daha da zor bir duruma düşürmüştür.Trump, başkanlığı sırasında Golan Tepeleri”ni İsrail”in bir parçası olarak tanımış ve Kudüs”ü Tel Aviv yönetiminin başkenti olarak kabul etmiştir. Bölgede böylesine tartışmalı adımlara imza atan Trump”ın, bugün acil bir ateşkes talebinde bulunması şaşkınlık yaratmıştır. Bu hamlenin arkasında ise daha derin ve stratejik meselelerin olduğu açıktır.Gazze”deki durum, Biden döneminde çözümsüz kalan konular arasında yer aldı. Aynı şekilde, Ukrayna-Rusya Savaşı”nda da Washington, çözüm üretmek yerine Ukrayna”yı daha fazla silahlandırarak savaşın doğrudan bir tarafı haline geldi. Savaş boyunca uluslararası normları ve baskıları hiçe sayan Netanyahu yönetimine Biden tarafından somut bir baskı uygulanmadı. Aksine, daha büyük silah sevkiyatları ile İsrail”e verilen destek sürekli artırıldı.Trump, başkanlık görevine resmi olarak başlamadan önce atayacağını duyurduğu özel temsilcinin girişimleriyle böyle bir ateşkesin sağlanmasını mümkün kılarak uluslararası alandaki meşruiyetini güçlendirebilir. Trump, Biden yönetimini “ABD”nin itibarını yok etmekle” suçlamıştı. Gazze”deki bu soykırımı durdurmayı başarması ve ardından Ukrayna”da dört yıldır devam eden savaşa ilişkin bir ateşkes anlaşması sağlaması, Trump”ı ve ABD”yi uluslararası düzeyde bir çözüm merkezi haline getirebilir.Bu gelişmeler, Trump”ın uluslararası alanda daha saygın bir lider olarak algılanmasını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda seçim dönemlerinde sıkça dile getirdiği “Amerika”yı yeniden büyük yapma” vaadinin itibar boyutunu da güçlendirmiş olur.ABD devleti ve yönetimi, son yıllarda dünya çapındaki çatışmaların sürekli bir tarafı haline gelmiştir. Irak, Suriye, Libya ve Ukrayna derken çatışma alanlarının sayısı giderek artmış ve Amerika, adeta çatışmalarla anılan bir ülke haline gelmiştir. Bunun aksine, Türkiye ise son dönemdeki hamleleriyle uluslararası çözümlerin merkezi haline gelmeyi başarmıştır.Başkan Trump da hem kendi liderliğini güçlendirmek hem de iç kamuoyunda güçlü bir destekle göreve başlamak istediği için Gazze”deki duruma acil bir şekilde müdahale etmektedir. Bu hamle, Trump”ın ilk dönemindeki “öngörülemez ve farklı” lider imajını değiştirmesi açısından önemli bir strateji olarak görülmektedir.Ancak günün sonunda anlaşılacağı üzere, Trump”ın Gazze”deki durumu düşündüğü için değil, kendi liderlik imajını güçlendirmek amacıyla bu ateşkesi desteklediği açıktır. Bu girişim, Trump”ın kişisel ve siyasi çıkarlarını öncelediğini gösterirken, uluslararası arenada da imajını düzeltme çabası olarak değerlendirilmektedir.

Source: Faik Tanrıkulu


11 yıl sonra ülkesine dönen gençten anlamlı veda: Türk milletine bize sabrettikleri için teşekkür ederim

Suriye”de 13 yıl süren iç savaşın ardından muhalif güçler, 61 yıllık Baas rejimine son vermişti. Ülkelerinde savaşın son bulmasıyla savaştan kaçarak Türkiye”ye sığınan Suriyeliler, yeniden ülkeye dönmeye başladılar. Hatay”ın Reyhanlı ilçesinde bulunan Cilvegözü Gümrük Kapısı”ndan ülkelerine dönen Suriyeliler, umutla ülkelerine dönüyorlar. 11 yıl sonra ülkesine dönecek olan 19 yaşındaki Yusuf Almir, vatanına geri döndüğünde ilk olarak okula gideceğini ve doktor olmak istediğini belirtti. “ÜLKEME İLK DEFA GİTTİĞİMDE OKULA GİDECEĞİM VE DOKTOR OLMAK İSTİYORUM”11 yıl sonra ülkesine döndüğünde ilk olarak okula gideceğini ifade eden Yusuf Almir, “11 yıldır Türkiye”de yaşıyorum. 15 kişilik bir aile ile Türkiye”ye geldik. Yengemi Suriye”ye gönderip ben tekrar geri döneceğim. Akrabalarım oralarda yerleşsinler sonra ben de gideceğim. Suriye”deyken Halep”te yaşıyorduk. Halep”te bizim evimiz yok, yıkıldı. Ev ayarlamaya çalışıyoruz orada. Ev ayarladıktan sonra hepimiz Suriye”ye gideceğiz. Savaşın bitmesine çok mutluyuz. Suriye”ye ilk gittiğimde okula gideceğim çünkü Türkiye”de hiç okula gitmedim. Okula gitmedim ama okuma yazma iyi biliyorum. Ülkeme ilk defa gittiğimde okula gideceğim ve doktor olmak istiyorum. Doktorluğu çok seviyorum. Türk milletine bizi çok güzel ağırladıkları ve bize sabrettikleri için teşekkür ederim. Esad”ı Allah”a havale ediyorum. Allah hakkımızı alacaktır. Suriye daha güzel olacak inşallah. Suriye eskisinden daha güzel olacak ama 5 yıl zaman gerekiyor. Hepimiz geri dönmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Source: Www.star.com.tr


Otobüste oturan kızlara bakarak kendini tatmin etti

Özel okullarda yeni dönem! MEB”in hamlesi velileri epey sevindirecek

ABD”nin talimatı terör örgütünü karıştırdı! Kandil”den tehdit telefonu

Milyonlarca emeklinin kilitlendiği rakam AK Parti kulislerinden sızdı

Türkiye”nin yanı başında Gazze coşkusu! İki slogan dikkat çekti

Ayrıntılar geliyor…

Kaynak: Haberler.com / Ekim Devrim Manduz – 3.Sayfa

İstanbul Güvenlik 3-sayfa Hukuk Yaşam İETT

Sıcak Gelişme:

Gelecek eğitim öğretim döneminden itibaren özel okullarda çocuğu bulunan veliler, “ders kitabı” adı altında hiçbir ücret ödemeyecek.

Bakan Fidan”ın çağrısı sonrası Fransa sessizliğe büründü

Ümit Erdim, asla oynamayacağı o rolü açıkladı!

Kızılcık Şerbeti”ndeki Nilay bilmecesi çözüldü!

Haberler.com”da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com”un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

4 gün önce gözaltına alınan Rıza Akpolat”la ilgili sıcak gelişme

Kardeşler arasındaki gerilim üyelere sıçradı, tümü karakolluk oldu

Suriye geçici hükümetinden Türkiye”ye vergi şoku

Müge Anlı”da “Başımıza taş yağacak” dedirten olay

“Çocuk istemiyorum” dedi! Sebebi ise bir hayli enteresan

TFF ile anlaşma tamam: Yeni yayıncı ilk maçı şifresiz verecek

Son Dakika Haberleri

BAYRAM İKRAMİYESİ BELLİ OLDU! Emekli bayram ikramiyesi açıklandı mı?

Ceren Yılmaz kimdir? Ceren Yılmaz kaç yaşında ve nereli?

Bayram ikramiyesi ne kadar olacak? Emekli bayram ikramiyesi 2025 kaç TL oldu?

Roblox ne zaman açılacak, bugün açılacak mı? 16 Ocak 2025 Roblox erişim engelinde son durum!

16 OCAK TV YAYIN AKIŞI Bugün TV”de neler var? Kanal D, ATV, Show TV, Star TV, NOW TV, TRT 1, TV8 kanal yayın akışı listesinde hangi programlar var?

Müge Anlı son bölüm neler oldu? 16 Ocak ATV canlı yayın frekans bilgileri…

Gazze savaşı bitti mi? Ateşkes ilan edildi mi?

Resmi Gazete bugün (16 Ocak) atama kararları neler? Resmi Gazete atama kararları 2025!

16 Ocak ne günü? Tarihte bugün ne oldu? 16 Ocak tarihinde dünyada neler oldu?

İsrail Filistin savaşı bitti mi?

Ankara elektrik kesintisi! 16 Ocak Çankaya, Keçiören, Yenimahalle elektrik kesintisi ne zaman bitecek?

Gelişmelerden Anında Haberdar Olun!
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.

Source: Ekim Devrim Manduz


Gazze”de 15 ay sonra ateşkes! Anlaşma 3 aşamalı olacak

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, başkent Doha”da yaptığı dünkü basın toplantısında, Hamas ile İsrail arasındaki ateşkes ve esir takası anlaşması müzakerelerine ilişkin açıklama yaptı. Al Sani, esir takası, sürdürülebilir bir sükunetin yeniden sağlanması ve Gazze”de kalıcı ateşkes sağlanması konusunda anlaşmaya varıldığını; anlaşmanın uygulanmasının ise önümüzdeki pazar günü başlayacağını ifade etti. Anlaşmanın ilk aşamasının 42 gün süreceğini kaydeden Al Sani, Hamas”ın, ilk aşamada 33 İsrailli esiri serbest bırakacağını ve karşılığında bazı Filistinli esirlerin serbest bırakılacağını aktardı. İsrail”in, 7 Ekim 2023″te Gazze Şeridi”ne başlattığı saldırıların ardından, 156 binden fazla insan yaralanmış veya ölmüştü. ANLAŞMA 3 AŞAMALI OLACAK Öte yandan anlaşmanın ayrıntıları da ortaya çıktı. Anlaşmaya göre, ateşkesin devam ettiği her gün 50″si yakıt taşıyan 600 kamyon insani yardım Gazze”ye girecek, kamyonların 300″ü ise şeridin kuzeyine gönderilecek. İsrail”in 7 Ekim saldırılarından bu yana gözaltına aldığı 19 yaş altı tüm Filistinli kadın ve çocuklar, birinci aşamanın sonuna kadar serbest bırakılacak. Hamas anlaşmanın ilk gününde 3 rehineyi serbest bırakacak, toplam ise 33 İsrailli rehine serbest bırakılacak. İsrail her sivil rehineye karşılık 30, her İsrailli kadın askere karşılık ise 50 Filistinli tutukluyu serbest bırakacak, toplamda 1000 Filistinli serbest kalacak. İlk aşamada İsrail güçleri Gazze”den kademeli olarak çekilecek ve yerinden edilmiş Filistinliler bölgeye geri dönecek. Ateşkesin 16″ncı gününde tüm İsrailli esirlerin serbest bırakılması ve İsrail ordusunun tamamen çekilmesi amacıyla anlaşmanın sonraki aşamaları için görüşmelere başlanacak. HAMAS: HALKIMIZ İÇİN BÜYÜK BİR KAZANIM Hamas”tan ise ateşkes anlaşması sonrası açıklama geldi. Yapılan yazılı açıklamada, “15 ayı aşkın süredir devam eden direnişimizin bir sonucu. Anlaşma, Gazze”ye yönelik saldırıyı durdurma, halkımız, direnişimiz ve özgür dünya için bir kazanımdır. Gazze”de Filistin haklarını ve mazlumları destekleyerek onurlu tutum sergileyen Türkiye, Güney Afrika, Cezayir, Rusya, Çin ve tüm ülkelere teşekkürlerimizi sunuyoruz” denildi. İsrail ordu radyosunun haberine göre ise İsrail daraltılmış güvenlik kabinesinin, bugün sabah saatlerinde ateşkes ve esir takası anlaşmasını oylamak üzere toplanacağı bildirildi. İsrail Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Isaac Herzog”un taraflar arasında esir takasını gerçekleştirecek Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Başkanı Mirjana Spoljaric Egger ile görüştüğü aktarıldı. ERDOĞAN: ANLAŞMAYI MEMNUNİYETLE KARŞILIYORUZ İsrail ile Filistin arasındaki ateşkes anlaşmasının ardından peş peşe açıklamalarda geldi. X hesabından paylaşımda bulunan Cumhurbaşkanı Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ateşkes görüşmelerinin anlaşmayla sonuçlanmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Anlaşmanın, kalıcı barış ve istikrara kapı aralamasını temenni ediyoruz. İnşallah bundan sonra da Gazze halkının yanında olacak, yaralarını sarması ve yeniden ayağa kalkması için tüm imkânlarımızı seferber edeceğiz” dedi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı”ndan yapılan açıklamada, “Bundan sonraki süreçte mutabakatın tüm aşamalarının hayata geçirilmesi, ateşkesin kalıcı hale getirilmesi ve Gazze”ye acil biçimde insani yardım ulaştırılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da, Hamas yetkilileriyle yaptığı telefon görüşmesinde, Türkiye”nin Filistin”e desteğinin süreceğini belirtti. BIDEN İLE TRUMP “ATEŞKES” YARIŞINDA ABD”nin seçilmiş başkanı Donald Trump, İsrail ile Hamas arasında Gazze”de ateşkes konusunda anlaşmanın sağlandığını açıkladı. Truth Social adlı sosyal medya platformundaki hesabından açıklama yapan Trump, “Orta Doğu”da esirler konusunda (Gazze”de ateşkes) anlaşma sağlandı. Kısa sürede serbest kalacaklar. Teşekkürler.” ifadelerini kullandı. Ateşkeste payının “büyük” olduğunu savunan Trump, “Daha Beyaz Saray”a gelmeden bu kadar çok şey başardık. Beyaz Saray”a geri döndüğümde olabilecek harika şeyleri bir hayal edin” ifadelerine yer verdi. Anlaşma sonrası kameralar karşına geçen ABD Başkanı Biden ise, “Ateşkesin sağlandığını ilan edebilirim. Filistin halkı adeta cehennemi yaşadı. Çok fazla masum insan hayatını kaybetti, çok fazla topluluk bu süreçte yok oldu. Bu anlaşmayla nihayet Gazze halkı toparlanıp (kenti) yeniden inşa etmeye başlayabilir.” dedi. Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da, Biden ve Trump ile görüşerek, Gazze”de rehinelerin serbest bırakılması için bir anlaşma sağlanmasına yardımcı oldukları için teşekkür etti. DÜNYADAN DESTEK YAĞDI Avrupalı liderler, anlaşmanın ardından açıklamalarda bulundu. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres yaptığı açıklamda, “BM, binlerce Filistinli”ye insani yardım ulaştırılmasını arttırmaya hazırdır” ifadelerini kullanırken, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ise anlaşmadan memnuniyet duyduğunu dile getirdi. Almanya Başbakanı Olaf Scholz da sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Anlaşma tutarlı bir şekilde uygulanmalıdır. Tüm rehineler serbest bırakılmalıdır” ifadesini kullandı. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise, “Bu ateşkes masum Filistinliler ve hayatlarını kaybeden çok sayıda kişi için. dedi. İtalya Başbakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “İtalya, anlaşmaya varılmasını büyük memnuniyetle karşılamakta” ifadesi yer aldı. Hollanda Başbakanı Dick Schoof, anlaşmanın memnuniyetle karşıladığını ve önemli bir gelişme olduğunu söyledi.

Source: Erdem Aksoy


Venezuela Devlet Başkanı Maduro”dan ülkesine yönelik askeri müdahale çağrılarına tepki

Maduro, başkent Caracas”taki Miraflores Sarayı”nda düzenlenen etkinlikte 2024 yılına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Venezuela”ya uluslararası askeri müdahale yapılması için çağrıda bulunan Kolombiya”nın eski cumhurbaşkanlarından Alvaro Uribe ile Ivan Duque”yi hedef alan Maduro, güvenlik güçlerine teyakkuza geçmeleri talimatı verdi.

Maduro, “Narko paramiliterler Alvaro Uribe ve Ivan Duque”nin suç dolu tehditlerini ciddiye alalım ve hazırlıklı olalım. Tüfeklerinizin bakımlarını yapın çünkü bu kutsal topraklar yabancı paramiliterin ya da emperyalistlerin küstah çizmelerine asla boyun eğmeyecek.” ifadesini kullandı.

Ülkesinin daima barıştan yana olduğunu dile getiren Maduro, Uribe ve Duque”nin ülkeyi karıştırmasına asla müsaade etmeyeceklerini vurguladı.

Maduro, Bolivarcı Ulusal Silahlı Kuvvetleri (FANB) ve Hızlı Reaksiyon Birimleri (URRAS) mensuplarından, ülkenin Kolombiya ve Brezilya sınırlarını şu andan itibaren yakından takip etmelerini istedi.

Ülkede 2024″te ciddi bir ekonomik büyümenin yaşandığını ve enflasyonun yüzde 48″e düşürüldüğünü hatırlatan Maduro, makroekonomik istikrarı pekiştirmek için stratejik alanlarda yatırım yapmaya devam edeceklerini söyledi.

Uribe”den uluslararası silahlı müdahale çağrısı

Venezuela”da 28 Temmuz 2024″teki devlet başkanı seçimini yüzde 52 oyla 3. kez kazanan Nicolas Maduro, yeni dönemi için 10 Ocak”ta yemin etmişti.

Muhalefet koalisyonunun adayı olarak yarışan Edmundo Gonzalez, Maduro”nun halkın iradesine darbe yaptığını ileri sürmüştü.

Eski Kolombiya Cumhurbaşkanı Uribe, 11 Ocak”ta Maduro”nun görevden alınması için uluslararası bir askeri müdahale çağrısında bulunmuş ve müdahalenin Birleşmiş Milletler desteğiyle yapılması gerektiğini söylemişti.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source:


Biden teklife onay verdi! Güney Kıbrıs, ABD”den askeri teçhizat alacak

Beyaz Saray, ABD Başkanı Joe Biden”ın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi”ne (GKRY) askeri teçhizat alımı konusunda izin veren bir direktif yayımladığını açıkladı.
“Dünya barışını destekleyecek” 1961 tarihli Dış Yardım Yasası”na dayanarak alındığı açıklanan kararda “(GKRY”ye) Savunma malzemeleri ve hizmetleri sağlanması, ABD”nin güvenliğini güçlendirecek ve dünya barışını destekleyecek” denildi. ABD”nin Lefkoşa Büyükelçisi Julie Davis Fisher, X sosyal medya platformunda yaptığı paylaşımda, bu direktifin iki ülke arasındaki ilişkileri “derinleştirecek” bir adım olarak değerlendirildiğini belirtti.

Source: Dünya Gazetesi


Biden”dan giderayak tehlikeli onay! Güney Kıbrıs”a satacaklar

ABD Başkanı Joe Biden”ın yayımladığı direktifle, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi”nin (GKRY) ülkeden askeri teçhizat alımına olanak tanındığı bildirildi.Beyaz Saray”dan yapılan açıklamaya göre, Biden, 1961 tarihli Dış Yardım Yasası uyarınca GKRY”nin ABD”den “savunma malzemeleri ve hizmetleri” almasına imkan tanıyan direktif yayımladı.Açıklamada, “(GKRY”ye) Savunma malzemeleri ve hizmetleri sağlanması, ABD”nin güvenliğini güçlendirecek ve dünya barışını destekleyecek.” ifadesi kullanıldı.ABD”nin GKRY”ye akredite Lefkoşa Büyükelçisi Julie Davis Fisher, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, direktifin, taraflar arasındaki ilişkileri “derinleştirecek” bir adım olduğunu belirtti.Ana vatanı çevreleyen üç denizdeki gövde gösterisi korkuttu: Türkler meydan okuyorBakan Fidan”dan Kıbrıs vurgusu: İki devletli çözüm için umutluyumTürkiye imzalarsa dengeler değişebilir! Yunanistan ve GKRY”nin korktuğu başına geliyor

Source: Www.star.com.tr