Husiler”den İsrail”i vurdukları saldırıyla ilgili açıklama: Asla durmayacağız
Yemen”deki İran destekli Husiler İsrail”e yönelik son füze saldırısını doğruladı. Husilerin Siyasi Büro Üyesi Hezam Al-Asad, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada saldırının başarıya ulaştığını iddia ederek, “Hedef vurulduktan sonra sirenlerin çalması anlamsızdır” ifadelerini kullandı. NETANYAHU”YA REST İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve politikalarını eleştiren Al-Asad, “Netanyahu, yeni bir Orta Doğu hayalinin kendisine ve temsil ettiği yapıya yük olmaktan başka bir işe yaramadığını öğrenecek” dedi. İsrail”i hedef almayı sürdüreceklerini vurgulayan Al-Asad, “Gazze halkına yönelik saldırılar son bulana dek durmayacağız” ifadelerini kullandı. YEMEN”DEN İSRAİL”E FÜZE FIRLATILMIŞTI İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), Yemen”deki İran destekli Husiler tarafından fırlatılan bir füze nedeniyle ülkenin orta ve güney kesimlerinde sirenlerin çaldığını açıklamıştı. Füzenin başarılı bir şekilde etkisiz hale getirildiği bildirilirken, can ve mal kaybı yaşanmadığı ifade edilmişti.
Source: Haberler
Hakan Fidan’la Şam’da verilen mesaj
Yeni Suriye yönetiminin tanınması açısından dünyaya önemli bir mesaj oldu. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise Şam’ı ziyaret eden ilk Dışişleri Bakanı oldu. Hem Türkiye’nin yeni yönetimi tanıması hem de desteğini göstermesi açısından bu ziyaretin anlamı büyüktü.COLANİ’NİN DEĞİŞİMİBu tür geçiş anlarında her simge bir mesaj içerir. Örneğin Suriye’nin yeni lideri Ahmet eş Şara’nın değişimi.Hakan Fidan’ın ziyareti sırasında Suriye’nin yeni lideri Ahmet eş Şara yeni bir profille ortaya çıktı.Colani’yi 8 Aralık devriminden sonra hâkî renk bir elbisesiyle tanıdık. Ahmet eş Şara, Hakan Fidan’ın ziyareti sırasında ise takım elbise ve kravatı ile modern bir yönetici profili çizdi.Ahmet eş Şara’nın kıyafetindeki değişimden ziyade ben kafa yapısındaki değişimi daha çok önemsiyorum. Kendisi de insanın 20 yaşında farklı;, ilerleyen yaşlarda farklı düşünebileceğini ifade etti. Bunun adı değişim değil, gelişim.İNTİKAMCI DEĞİL KUCAKLAYICIİç savaştan çok önemli dersler çıkardığı anlaşılıyor. Devrimcilikten devlet yöneticiliğine geçişi görüyoruz. Bunda Türkiye’nin katkısı çok büyük. İntikamcı, dışlayıcı, reaksiyoner değil, tam tersine kucaklayıcı, kapsayıcı, farklı din ve mezheplere, etkin kökenlere karşı saygılı bir profil çiziyor. Suriye’nin ihtiyacı olan da bu.KASİYUN DAĞI’NDAN VERİLEN MESAJDışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Kasiyun Dağı’ndan Şam’ı seyrederken ne düşündüklerini ve ne konuştuklarını elbette merak ediyorum. Kasiyun Dağı’ndan verilen fotoğraf bir mesajdı. Tüm dünyaya yeni Suriye adına bir özgüven ve Türkiye’nin desteği mesajıydı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’nin her konuda Suriye’nin yanında olacağı mesajını verdi.ERDOĞAN ŞAM’I ZİYARET EDECEKSuriye’de geçici hükümet hızla kurulacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan yatırımcı bakanların da yer aldığı kalabalık bir heyetle Şam’ı ziyaret edecek.KIRMIZI ÇİZGİSuriye’nin yeniden inşası konusunda Türkiye, elini taşın altına koyacak. Birinci önceliğimiz ise PKK-YPG’nin silahı bırakarak tasfiye olması.Ahmet eş Şara “PKK-YPG’nin olduğu bölgelerde olsun, hiçbir grubun elinde silah bulunmasını kabul etmemiz mümkün değil” dedi.SİLAH BIRAKMAZSA OPERASYONBunun yol haritası belirlenmiş durumda. Geçici hükümetin kurulması beklenecek. Geçici hükümet kurulduktan sonra PKK ve DEAŞ başta olmak üzere terör örgütlerine silahlarını bırakmaları ve Suriye ordusuna katılmaları yönünde çağrı yapılacak. Çağrıya uygun hareket eden terör örgütlerinin düzenli orduya katılması sağlanacak. Ancak PKK-YPG bu çağrıya olumsuz yanıt verdiği taktirde Suriye ordusu ve Türk Silahlı Kuvvetleri ortak harekat yaparak PKK-YPG’yi kontrol ettiği topraklardan çıkaracak.SURİYE’NİN GEÇİŞ SÜRECİNDE ÖNCELİKLER1- Suriye’de geçiş döneminin düzenli bir şekilde tamamlanması önem taşıyor.2- Suriye’de istikrarın temini en öncelikli konudur. Bunun için ülkede güvenliğin sağlanması, hukukun üstünlüğünün ve azınlıkların korunması icap ediyor.3- Suriyelilerin öncülüğünde, hiçbir dini veya etnik grubun dışlanmadığı kapsayıcı bir yönetimin tesis edilmesi gerekiyor.ANAYASAL VATANDAŞLIK4- Geçmiş dönemde Baas rejimi ülkedeki gruplar üzerindeki baskı kurmuştu. Yeni dönemde Anayasal vatandaşlığa uygun bir yöntem olarak, bütün vatandaşların etnisitelerinden, kimliklerinden, mezheplerinden bağımsız olarak her açıdan eşit olması gerekiyor. Yeni yönetimde bu vizyon var.YAPTIRIMLAR KALDIRILMALI5- Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması, Suriye’nin normalleşmesi, ülkede güvenliğin sağlanması ve ülkenin yeniden inşası bakımından son derece önemlidir.6- Bütün yaptırımların bir an önce kaldırılması gerekiyor ki yatırım, finansman, altyapı hizmetleri, sağlık hizmetleri, eğitim hizmetleri bir an önce hayata geçsin.TÜRKİYE DESTEĞE HAZIR7- Türkiye, yeni dönemde Suriye’nin yeniden yapılanmasında yardım elini uzatmak istemekte ve kurumların ayağa kaldırılmasında yeni yönetimle beraber çalışmaya hazır.8- Türkiye, Suriye’de devlet kurumlarının yeniden yapılandırılmasına ve kapasite inşasına destek vermeye hazırdır.SURİYE’YE GERİ DÖNÜŞLER9- Suriyelilerin ülkelerine güvenli ve gönüllü geri dönüşleri için gereken koşulların oluşturulması mühimdir.10- Bölge ülkeleri ve Avrupa üzerinde yük oluşturan Suriyeli göçmenlerin dönebilmesi için yeniden yapıma bir an önce başlanması gerekiyor, altyapının ayağa kaldırılması gerekiyorTERÖRİZMLE MÜCADELE11- DEAŞ ve PKK/YPG terör örgütleriyle mücadele kararlılıkla sürdürülecektir.12- PKK/YPG Suriye topraklarının üçte birini işgal etmekte, kanunsuz bir şekilde enerji kaynaklarının başında oturarak Suriye halkının malını çalmaktadır.13- PKK/YPG’ye Suriye’de kesinlikle yer yoktur. Suriye; PKK/YPG ve DEAŞ’ı da topraklarında yaşamasına izin vermeyecektir.DEAŞLILARIN DURUMI14- Uluslararası sistemin terör örgütünü kullanmak için gerekçe gösterdiği DEAŞ tutukluları meselesinde Suriye’nin yeni yönetiminin inisiyatif alma ve gerekirse bu tutukluları devralma konusunda gerekli girişimi yapabilecek olmasından memnuniyet duyuyoruz.ESMA ESED NEDEN BOŞANIYOR?Beşşar Esed ile Esma Esed’in evliliği konusunda birçok söylenti mevcut. Kimine göre İngiliz istihbaratı Esma Esed’i, Şam sarayına sokmak için Beşşar Esed’le evlenmesini istemiş. Kimine göre istenmeyen evlilikten Beşşar Esed de memnun değildir. Çünkü onun gönlünde başka bir kadın vardır.Artık bunların Şam dedikodusu olmaktan başka bir anlamı kalmadı. Suriye’den kaçan Esed ailesi şimdi Moskova’da kendilerine tahsis edilen istihbarata ait bir konutta yaşamak durumunda. Şehir dışına çıkışları yasak. Yurtdışına kaçırdıkları paralarını kullanmalarına ise izin verilmiyor.BOŞANMA DAVASIBu arada Esma Esed’in boşanma davası açtığı söyleniyor. Kimine göre koltuk gitti aşk bitti. Kimine göre zaten bu zoraki yürüyen bir evlilikti. Bana göre ise Esma Esed yeni bir oyun oynuyor. Çünkü edindiğim bilgiler ilginç. Esma Esed aynı zamanda İngiliz vatandaşı. Moskova’daki kısıtlı hayattan kurtulup, çocuklarını da alıp Londra’nın özgür ortamında yaşamak istemiş.“BOŞAN DA GEL”Bunun için Rusya’daki İngiliz büyükelçiliği ile irtibata geçmiş. Ancak İngilizler, “Esed’den boşan da gel” demişler. Esed soyadını Londra’ya taşımak istememişler.Esed ailesi Rusya’dan sığınma istediği için Esma Esed istediği anda boşanamıyormuş. Bunun için Rus mahkemelerinde boşanma davası açması gerekiyormuş. Esma Esed de boşanmak için hazırlıklarını yapmış. Rus mahkemeleri boşanmalarına izin verirse Londra’ya gidecekmiş.İNGİLİZ BANKALARINDAKİ PARALARTabii Esma Esed’in İngiltere’ye gitmek istemesinde sadece Beşsar Esed’e olan aşkının sona ermesi ya da Londra’nın özgür ortamı etkili olmamış.Esma Esed’in üzerine İngiliz bankalarına yatırılan yüklü miktarda paralar olduğu söyleniyor. Esma Esed, Moskova’da bir sığınmacı olarak kısıtlı imkanlarla yaşamak yerine Londra’da refah içinde yaşamak istiyormuş.PESKOV’UN AÇIKLAMASIKremlin sözcüsü Peskov, Esma Esed’in boşanacağı yönündeki iddiaları reddetti. Rusya’da yaşayacaklarını söyledi. Bu açıklama Rusya’nın boşanmaya izin vermeyeceği ve Rusya’dan ayrılmasını istemediğini gösteriyor.
Source: Abdulkadir Selvi̇
Çin, ABD”nin Tayvan”a silah satışına onay vermesine tepki gösterdi
Çin Savunma Bakanlığı Sözcüsü Vu Çien, yaptığı açıklamada, Tayvan”a silah satışının “tek Çin” ilkesini ve iki ülke arasındaki siyasi ilişkilerin temelini oluşturan “Üç Ortak Bildiri”yi ihlal ettiğini belirtti. Tayvan sorununun, Çin-ABD ilişkilerinde “aşılmaması gereken ilk kırmızı çizgi” olduğunu vurgulayan Vu, ABD”nin, Tayvan”ın bağımsızlığını desteklememe taahhüdüne uymadığını ve “Tayvan”ı savaş tehlikesine sürüklediğini” savundu. Vu, “ABD tarafını Tayvan”a askeri yardım ve silah satışını derhal durdurmaya ve bölge ile askeri bağlarını kesmeye davet ediyoruz.” ifadesini kullandı. ABD”den iki ayrı satışa onay ABD Başkanı Joe Biden, 21 Aralık”ta Tayvan”a, askeri malzeme, hizmet ve eğitim için 571 milyon dolar sağlanması konusunda Savunma Bakanlığına onay vermişti. Ayrıca, Savunma Bakanlığı 20 Aralık”ta da 300 taktik telsiz sistemi ve 16 silah montesinin 295 milyon dolara satışına onay verildiğini bildirmişti. Çin”in topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, Çin Halk Cumhuriyeti”nin kurulduğu 1949″dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasında iç savaşın ardından ortaya çıkan ayrılık hala devam ediyor. Pekin, “tek Çin” ilkesini vurgulayarak kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile resmi ilişki kurmasına ve Tayvan”a silah satmasına karşı çıkıyor. Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artıran Çin, Ada”nın ana karayla yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.
Source: Internet Haber
Suriye”de TSK”nın desteğiyle 300 bin kişilik yeni bir ordu kurulacak
Suriye”de Beşar Esad rejimini deviren muhalif güçler resmen nizami ordu yapılanmasına geçiyor. 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesinde büyük pay sahibi olan tüm muhalif gruplar Başkent Şam”a çağrılırken milli ordu yapılanması İdlib”de bulunan gruplarla başlayacak ve aşamalı olarak Suriye Milli Ordusu (SMO), Dera-Kuneytra hattındaki güney grupları tek çatı altında toplayacak. ORDU ŞEMASI KOMUTANLARLA PAYLAŞILDI Terör örgütü PKK-YPG yapılanmasının tabela uzantısı SDG”ye ilişkin gelişmeler ise örgütün sergileyeceği tavra göre şekillenecek. Şam”da yeni yönetimin savunma bakanı Murhaf Ebu Kasra başkanlığında başlayan toplantıda bölge, grup ayrımı olmaksızın tüm Suriye”nin korumasını üstlenecek ordu şeması muhalif komutanlarla paylaşıldı. Kurumların ihdası ve askerî hiyerarşiye dair detaylar paylaşıldı. TÜRKİYE DANIŞMAN VE UZMAN DESTEĞİ VERECEK Suriye”nin, deniz, hava, kara güçlerinin yeniden yapılandırma sürecine Türkiye”nin de aktif biçimde danışman-uzman desteği vereceği öğrenildi. Ayrıca mutabık kalınan anlaşmaların fiiliyata dökülmesi ile Suriye”nin beş farklı noktasında Türk askerî varlığı da yer alacak. İLK ETAPTA ACİL OLARAK 80 BİN KİŞİLİK ORDU KURULACAK Suriyeli General Ahmed Osman yaptığı değerlendirmede acil olarak 70-80 bin kişilik ordu iskeletinin oluşturulacağını söyledi. Suriye ile ilgili uluslararası müzakere süreçlerinde askerî temsilci olarak görev yapan Humus asıllı General Osman, geçtiğimiz günlerde ülkenin yeni lideri Ahmet eş-Şara ile özel bir görüşme gerçekleştirdiklerini kaydetti. “HEDEF 300 BİN KİŞİLİK ORDU KURMAK” General Ahmed Osman “Şam”ın hedefi önümüzdeki bir-bir buçuk yıl içerisinde 300 bin kişilik bir ordu yapılanması oluşturmak. Hem içerideki hassas durum ve İsrail tehdidi bunu zorunlu kılıyor. Esad rejimi düştüğü gün 470 bin kişilik polis, ordu, istihbarat gücüne sahipti. Ancak o yapı İsrail ya da başka bir tehdit için değil; kendi halkına karşı konumlanmıştı. Artık bu durum değişti. Şu an İdlib”ten gelen 40-0 bin kişilik eski HTŞ gücü, SMO”dan katılacak 50 bin tecrübeli asker ve rejimde suça karışmamış subaylar, istihbarat görevlileri ve erlerle yeni ordu kısa sürede 150-200 bine ulaşır. Esad”ın verdiği koordinatlarla mahvedilen askerî altyapımızı da çok kısa sürede yeniden toparlarız. Bu noktada Türkiye”nin askerî desteği de olağanüstü önem taşıyor” dedi. “PKK VE DEAŞ BİTİRİLECEK” Devrim sonrası kurulan hükûmet ülkenin hiçbir noktasında farklı askerî, siyasi yapıya izin verilmeyeceğini deklare etti. PKK-YPG yönetimi 8 Aralık”tan bugüne Şam”a sayısız görüşme başvurusunda bulundu. İlk talepleri PKK/YPG”nin mevcut hâli ile Suriye ordusuna katılımı olan terör cephesi daha sonra silahsızlandırılmayı ve salt siyasi entegrasyon talebini iletti. Yapılan diyalog çağrılarına ek Şam”dan bürokrasi, milletvekilliği ve bakanlık kontenjanı istendiği bilgisine ulaştı. Şam yönetimi ise tüm işgal alanlarının şartsız teslim edilmesi gerektiğini aksi hâlde ilk operasyonun PKK terör koridoruna gerçekleşeceğini ifade etti. Türkiye gazetesinde yer alan habere göre Esad rejimi döneminde PKK yandaşlarına alınan vatandaşlıkların iptali, Suriye dışından gelen teröristlerin ülkeyi terk etmesi, tapu kayıtlarının yeniden düzenlenmesi, değiştirilen demografinin asli şekline dönmesi ve Suriye vatandaşı PKK mensuplarının da yargılanması Şam”ın terör kanadına ilettiği maddeler arasında. Ahmet eş-Şara idaresi her şeye rağmen bu ilkeler ışığında değişimin diyalog yolu ile hallolmasından yana. Şam”dan yapılan kararlı açıklamalara paralel terör işgalindeki Haseke-Kamışlı-Rakka hattı da hareketlendi. Ruslar; Kamışlı-Ayn İsa-Haseke gibi PKK lokasyonlarındaki güçlerini tahliye etmeye başladı. ABD ise Suriye”nin en büyük petrol kuyularından Hak el-Omar”dan tahliyelere başladı.
Source: Erdem Aksoy
Kabine Toplantısı kararları duyuruldu
Bilindiği gibi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi nde öğle saatlerinde başlamıştı.Türkiye ye ait önemli konu başlığının ele alındığı Kabine Toplantısı sona erdi. Peki, 23 Aralık 2024 Kabine Toplantısı kararları ne oldu? İşte son dakika Kabine Toplantısı kararları ve sonuçları…KABİNE TOPLANTISI KARARLARI VE SONUÇLARI AÇIKLANDI! Cumhurbaşkanı Erdoğan ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle: MUĞLA DAKİ HELİKOPTER KAZASI İÇİN BAŞSAĞLIĞI Dün Muğla da hastaneye çarparak düşen ambulans helikopterde vefat eden 2 pilot, 2 hekim ve 1 sağlık personelimize Allah tan rahmet niyaz ediyorum. Dün Sarıkamış Harekatı nın 110. yıldönümüydü. Aralarında merhum büyük dedemin de olduğu Sarıkamış şehit ve gazilerimize Allah tan rahmet diliyorum. ÇITAYI DAİMA YUKARI TAŞIDIK 2024 yılının son kabine toplantısını biraz önce gerçekleştirdik. Dış politika, ekonomi, sanayi ve teknoloji, göçün iradesine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Bakan arkadaşlarımız yaptıkları sunumlarla son 2 haftayı etraflıca değerlendirdiler, talimatlarımızı aldılar. Bir taraftan yaptıklarımızı ve yapamadıklarımızı en objektif şekilde sorguluyor, gelecek yıla dair yol haritalarımızı tekemmül ettiriyoruz. Biz bugüne kadar hep kendimizle yarıştık, çıtayı daima yukarıya taşıdık. ENFLASYONU KÖRÜKLEYEN FIRSATÇILARLA MÜCADELEMİZDE YENİ YILDA DAHA KARARLI OLACAĞIZ Partimizin 23. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi nin 7. Türkiye Yüzyılı nın 2. bütçesini Gazi Meclisimizin takdirine sunmuştuk. Tekliflerimiz Cumartesi günü genel kurulda 317 evet oyuyla kabul edildi. 2025 bütçesinin hayırlara vesile olmasını yüce Allah tan niyaz ediyorum. 2025 bütçesinin en temel vasfı ülkemizin 22 yıllık kazanımlarını perçinleyen, yatırımları, ekonomik istikrarı, sosyal refahı önceleyen bütçe olmasıdır. 2025 yılı bütçesine halkın bütçesi değil diyenlere şu rakamları hatırlatmak istiyorum. Mayıs ayında başlayan dezenflasyon süreci inşallah 2025 yılında ivmelenerek devam edecek. Enflasyonu körükleyen fırsatçılarla mücadelemizde yeni yılda daha kararlı olacağız. 651 MİLYAR LİRA SOSYAL YARDIMLAR İÇİN AYIRDIĞIMIZ KAYNAK Deprem turistleri ne yaparsa yapsın en son hak sahibi vatandaşımız da güvenli yuvasına ve ticarethanesine kavuşana kadar durmadan, dinlenmeden çalışacağız. Tüm bütçelerde sosyal devlet ilkesini hayata geçirmeye özel önem verdik. Halkın kaynaklarını halkımızın tamamı için kullandık. 2025 yılında da ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı gözetmeyi sürdüreceğiz. 651 milyar lira sosyal yardımlar için ayırdığımız kaynaktır. 2024 yılında vatandaşlarımızın her 100 liralık doğalgaz faturasının 65 lirasını, 100 liralık elektrik faturasının 60 lirasını biz üstlendik. Suya yüzde 100 ün üzerinde zam yapanlar özellikle bu söylediklerimizi mahcubiyetle not etmelidir. Diğer başlıklarda da vatandaş odaklı anlayışla bütçemizi şekillendirdik. İstihdama ve üretime 2,6 trilyondan fazla kaynak aktardık. 2025 yılı boyunca çifçti, esnaf, sanayici, ihracatçımıza desteklerimizi sürdüreceğiz. 22 YIL DURDUĞUMUZ YER BELLİDİR 22 yıl durduğumuz yer bellidir. Biz kaderini ülkenin ve milletin kaderiyle özdeşleştirmiş bir hükümetiz. Sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimsesi olmak için çıktığımız yolda 22 yıldır sendelemeden yürüyoruz. Bundan sonra da bu çizgimizde en ufak değişiklik olmayacak. Dünyayı takip eden, gelişmeleri doğru okuyan ülkeye ve millete ufuk çizen, sözünün ağırlığı olan muhalefet henüz ülkemizde neşvü nema bulmadı. Muhalefet maalesef 2025 bütçesi görüşmelerinde de katkı sunmak, yapıcı eleştiri yerine görüşmeleri sabote etmek, kışkırtmak, tüm süreci terörize etmeyi tercih etmiştir. Son bütçe görüşmelerinde de afaki söylemler, ucuz polemikler, provakasyon kokan açıklamalar dışında hiçbir şey göremedik. BAHÇELİ YE BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNDE DİRAYETLİ DURUŞLARINA ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM Yıllar geçiyor, liderlik koltuğunda oturanlar değişiyor ana muhalefetin siyaset tarzında zerre miskal tekamül etmiyor. AK Parti Grubumuz ile Cumhur İttifakı ortağımız MHP grubuna, MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli ye bütçe görüşmelerinde dirayetli duruşlarına şükranlarımı sunuyorum. Merkez Bankamızın rezervleri düzenli olarak artıyor. Şimdiye kadar en yüksek seviyeyi gördü. İstihdam tarafı da oldukça iyi gidiyor. Son 1 senede istihdam 1 milyon kişi arttı. İşsizlik oranı yüzde 8,8 e düştü. 2025 yılında da Türkiye yi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla kaliteli büyütme stratejimizi uygulamaya devam edeceğiz. Ekonomi programımızın olumlu etkilerini önümüzdeki dönemde daha çok göreceğiz. AFRİKA BOYNUZUNDA KALICI BARIŞ Son kabine toplantımızdan bu yana özellikle dış politikada oldukça yoğun gündemle çalışmalarımızı sürdürdük. Büyükelçiler konferansımızın 15.cisini külliyemizde başarıyla gerçekleştirdik. Düzenlenen Kardeşliğin Yüzü etkinliğinde Gazze ve Suriyeli çocuklarla bir araya geldik. Somali Cumhurbaşkanı ve Etiyopya Başbakanını ülkemizde misafir ettik. Her iki lider ve heyetleriyle 7 saaati aşan uzun görüşmemiz oldu. 8 ay önce başlattığımız Ankara sürecinde kritik bir eşiği daha aşmış bulunuyoruz. Ankara bildirisiyle atılan tarihi adımın Afrika boynuzunda kalıcı barış, sukunet ve istikrarın tesisine yardımcı olacağına inanıyoruz. ASLA UMUT TACİRLİĞİ YAPMADIK 2024 yılını emekliler yılı olarak ilan etmiştik. Bu sene boyunca Çalışma Bakanlığımız öncülüğünde emeklilerimize yönelik birçok proje hayata geçirildi. 16 Aralık ta Türkiye Yüzyılı nın emektarlarıyla bir araya geldik hem kendilerine teşekkür ettik hem de hasbıhal ettik. Emeklilerimiz konusunda bugüne kadar asla umut tacirliği yapmadık. Meydanlarda bol keseden söz verip, göreve gelince sözünü unutanlardan değiliz. Yaşanan her sıkıntının, iletilen her serzenişin farkındayız. Katar emiri Şeyh Temim kardeşimin ülkemizi ziyaretinde başta Suriye deki güncel meseleler olmak üzere pekçok konuyu ele aldık. 13 yıllık savaşın ardından Suriye nin yaralarını sarma, devleti ve toplumuyla tekrar ayağa kalkma gayretlerine destek vereceğiz. AB İLE BÖLGESEL KONULARDA YAKIN TEMAS HALİNDE OLACAĞIZ Katar emiri Şeyh Temim kardeşimin ülkemizi ziyaretinde başta Suriye deki güncel meseleler olmak üzere pekçok konuyu ele aldık. 13 yıllık savaşın ardından Suriye nin yaralarını sarma, devleti ve toplumuyla tekrar ayağa kalkma gayretlerine destek vereceğiz. AB Birliği Komisyonu Başkanı ile görüşmemiz oldukça verimliydi. Türkiye nin AB ye tam üyelik perspektifini güçlendirecek yeni vizyona ihtiyaç duyulduğunu kendilerine ilettim. AB ile bölgesel konularda yakın temas halinde olacağız. MISIR MAKAMLARIYLA EŞGÜDÜM İÇİNDE HAREKET EDECEĞİZ Mısır Cumhurbaşkanı sayın Sisi nin davetine icabetle Kahire deydik. 1997 yılında merhum Erbakan hocamızın öncülüğünde kurulan D-8 üç kıtada temsil edilen ve 1 milyarı aşan nüfusuyla sağlam adımlarıyla yoluna devam ediyor. Zirve kapsamında Mısır Cumhurbaşkanı sayın Sisi nin yanısıra katılımcı ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarıyla ikili görüşmelerimiz oldu. Türkiye ile Mısır arasında gelişen samimi diyaloğun olumlu etkisini ticaret ve diplomasi olmak üzere birçok alanda görüyoruz. Bundan sonra da Mısır makamlarıyla eşgüdüm içinde hareket edeceğiz. Son 2 haftada bizzat katıldığımız Sakarya, Kocaeli, Erzurum, Mardin ve Muğla başta olmak üzere il kongrelerimizde görev alan tüm yol arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Nöbeti devreden arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. SÜRECİ EN İYİ OKUYAN ÜLKE KONUMUNDAYIZ 61 yıllık Baas rejiminin yıkılmasıyla birlikte Suriye de yepyeni dönem başladı. Suriye nin komşusu ve kardeşi olarak yeni süreci en iyi okuyan, tahlil ve tetkik eden ülke konumundayız. Suriye krizinin ilk anından itibaren tarihin hep doğru tarafında yer aldık. Bugün sadece Suriye halkının değil Türkiye nin adını duyunca gözleri parlayan 100 milyonlarca kardeşimizin yüzüne de vakarla bakabiliyoruz. Bu süreçte en ağır imtihanımız 14-28 Mayıs seçimleri dönemerinde alçakça kampanyaya karşı göğsümüzü siper etmek olmuştur. Esas meselenin herşeyden önce gönül kazanmak olduğunu bir kez daha gördük. AHMET EŞ-ŞARA İLE YAKIN TEMAS HALİNDEYİZ Yeni yönetimde görev alan isimleri hepimiz gururla anarak takip ediyoruz. Türkiye de eğitim almış, milletimizle gönül bağı olan kardeşlerimizi arkadaşlarımızı yönetimde görünce rabbimize şükrediyoruz. Suriye devrimin lideri Ahmet eş-Şara ile yakın temas halindeyiz. Dün Dışişleri Bakanımız Şam daydı. İnşallah ziyaretlerimiz bundan sonra da artarak devam edecek. Zalim rejime karşı savaşı kazanan Suriye halkının zaferi kazanması, başarılarını kalıcı hale getirmesi için gereken her türlü desteği vereceğiz. En zor günler Allah ın izniyle artık geride kalmıştır. SURİYE TÜM BÖLGE İÇİN İSTİKRAR VE GÜVEN KAYNAĞIDIR 61 yıllık Baas karanlığına son veren Suriyeli kardeşlerimizin el ve gönül birliği içinde ülkelerini yeniden ayağa kaldıracakarına eminim. Suriye nin komşularının da şu önemli hakikati gördükleri kanaatindeyim; istikrarlı Suriye tüm bölge için istikrar ve güven kaynağıdır. Yeni yönetim verdiği mutedil mesajları çok değerli ve anlamlı buluyoruz. İsrail in artan saldırganlığının gerisinde Suriye deki devrimi gölgelemek, Suriye halkının umutlarını boğmak olduğu anlaşılıyor. İsrail er ya da geç işgal ettiği topraklardan çekilecektir, buna mecbur kalacaktır. Elinde 50 bin masumun kanı olan Netanyahu nun tuttuğu yol yol değildir. İsrail de şayet bir devlet aklı varsa bunu ne kadar erken idrak ederlerse o kadar iyi olacaktır. YA KENDİLERİNİ TASFİYE EDECEKLER YA DA TASFİYE EDİLECEKLER Suriye nin toprak bütünlüğünün ve üniter yapısının altında korunması Türkiye nin değişmez çizgisidir. Bundan geri adım atmayacağız. Suriye nin ve bölgemizin geleceğine DEAŞ ve PKK dair hiçbir terör yapılarına yer yoktur. Ya kendilerini tasfiye edecekler ya da tasfiye edilecekler. Kendileri dışında hiç kimseye hayat ve söz hakkı tanımayan bu katil sürülerini bölgemiz için tehdit kaynağı olmaktan mutlaka çıkaracağız. Suriye de bölücü terör örgütüne yönelik nokta operasyonlarımızı bir cerrah hassasiyetle sivillere zarar vermeden sürdüreceğiz. Suriye yönetimin bu konudaki kararlılığını memnuniyetle karşılıyoruz. Batılı ülkelerin bu canilerden desteğini yavaş yavaş kestiğini görüyoruz. PKK lı caniler çin çember daralıyor, yolun sonu görülüyor. Kendilerini bekleyen acı akıbetten kaçamayacaklardır. 40 yıldır kanımızı emen bu beladan Allah ın izniyle kurtulacağız. Terör duvarını yıktıktan sonra Türkler, Araplar, Kürtler olarak büyük kucaklaşmaya imza atacağız. Bu güzel günlerin şafağı artık sökmeye başlamıştır. Bugünümüz nasıl dünden daha iyiyse yarınlarımız da bugünden çok daha güzel olacaktır. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum.
Source: Habertürk
İsrail”e yeni misilleme! Soykırımcı ülkenin bakanı tehdit etti
Yemen”deki İran destekli Husilerden İsrail”e bir misilleme daha geldi. Soykırımcı İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Husiler tarafından Yemen”den fırlatılan bir füze nedeniyle ülkenin orta ve güney kesimlerinde sirenlerin çaldığı bildirildi. Füzenin başarılı bir şekilde etkisiz hale getirildiği kaydedilirken, ilk belirlemelere göre can veya mal kaybı yaşanmadığı aktarıldı.HUSİ SALDIRISINDA 18 KİŞİ YARALANMIŞTIGeçtiğimiz cumartesi günü Yemen”den fırlatılan bir balistik füzenin Tel Aviv”e düşmesi sonucu 18 kişi yaralanmıştı. İsrail ordusu, Husiler tarafından fırlatılan füzeyi durdurma çabalarının başarısızlıkla sonuçlandığını açıklamıştı. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Yemen”deki Husilerin liderlerini öldürme tehdidinde bulunarak, “Tahran, Gazze ve Lübnan”da Heniyye, Sinvar ve Nasrallah”a yaptığımızın aynısını Hudeyde ve Sana”da da yapacağız.” dedi.Haaretz gazetesinin haberine göre, Savunma Bakanı Katz, Yemen”deki İran destekli Husilere “sert bir darbe” indireceklerini açıklamasını yaptı.Husilerin stratejik altyapılarını vuracaklarını ve liderlerini hedef alacaklarını belirten Katz, “Tahran, Gazze ve Lübnan”da Heniyye, Sinvar ve Nasrallah”a yaptığımızın aynısını Hudeyde ve Sana”da da yapacağız.” dedi.”Hamas”ı yendik, Hizbullah”ı yendik, İran”daki savunma sistemlerini kör ettik ve (füze) üretim sistemlerine zarar verdik.” diyen Katz, Husiler”e “sert bir şekilde” saldıracaklarını söyledi.Katz, “İsrail”e karşı elini kaldıran herkesin eli kesilecek ve İsrail ordusunun uzun kolu onlara vuracak ve görülmemiş hesabı görecek.” ifadeleriyle Husileri tehdit etti.Savunma Bakanı Katz, ayrıca yaptığı açıklamayla ilk kez Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye”ye İran”ın başkenti Tahran”da düzenlenen suikastı İsrail”in yaptığını doğruladı.Hamas lideri İsmail Heniyye uğradığı suikast sonucu yaşamını yitirmiş ancak Tel Aviv yönetimi bugüne kadar sorumluluk üstlenmemişti.Ayrıca ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığının (CENTCOM) X hesabından yapılan paylaşımda, USS Harry S. Truman uçak gemisinde Husiler”e karşı saldırılar için hazırlıkların yapıldığı bildirildi.Siyonist plan deşifre oldu!”ABD askerleri Suriye”de olmamalı””Şiddetli bir harekat başlatacağız
Source: Www.star.com.tr
ABD ordusundan Suriye”ye hava saldırısı
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Suriye”nin Dayr az Zawr bölgesinde bulunan bir DEAŞ hedefine yönelik hassas hava saldırısı gerçekleştirildiğini duyurdu. CENTCOM”dan yapılan açıklamada, daha önce Suriye rejimi ve Rusya tarafından kontrol edilen bir bölgede gerçekleşen saldırıda 2 DEAŞ”lı teröristin öldürüldüğü, 1″inin ise yaralandığı belirtildi. Silah dolu bir kamyonun da saldırıda imha edildiği kaydedilen açıklamada, “Bu hava saldırısı, bölgedeki ortaklarıyla birlikte CENTCOM”un teröristlerin ABD, müttefikleri ve ortaklarına yönelik sivil ve askeri saldırı planlama, organize etme ve gerçekleştirme kabiliyetlerini azaltma ve engelleme taahhüdünün bir parçasıdır” denildi.
Source: Www.star.com.tr
Mete Yarar”dan dikkat çeken çıkış: Türk bayrağı olmayan bir ev yok
Suriye”de 61 yıllık Baas rejimi, Suriyeli Milli Güçlerin devrimiyle sona erdi.Suriyeli muhaliflere 12 yıl önce gösterdiği desteği bir an olsa bile kesmeyen Türkiye, ülkenin geçmişinden kanlı diktatör rejimin izlerini silmek için hemen harekete geçen yeni yönetime de bu desteği sürdürdü.ÇOBANBEY DÖNÜŞÜMÜN MERKEZİ OLDUGüvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, TVNET yayınında Türkiye”nin desteğiyle Suriye”de ayağa kalkan ilçeleri anlattı.El-Bab operasyonuyla ilk girilen yer olan Çobanbey”in ayağa kaldırıldığını ifade eden Yarar, Türkmen kasabasının dönüşümün merkezi haline geldiğini söyledi.11 bin kişinin çalıştığı bir organize sanayi sitesinin kurulduğunu da belirten Yarar, “Hedefleri bu sene 50 bin kişinin çalışacağı bir siteye dönüştürmek. İçinde yüzlerce fabrika var. Çimento fabrikası var, metal işleme fabrikası var.” dedi.KURULAN TIP FAKÜLTESİNDE 500 DOKTOR YETİŞTİRİLİYORTürkiye”nin desteğiyle kalkınma için bölgede yeni bir modelin denenmeye çalışıldığına sözlerine ekleyen Yarar, “Bunu al Hama”ya, Humus”a istediğin yere uygula. Şimdi mesela burada bir akademi var. Subay yetiştiren bir akademi var. Türkiye”den bir üniversite adını vermeyeyim. Yani devlet üniversitesi de oraya gidiyor. Onlarla iş birliği yaparak tıp fakültesi kuruyorlar ve şu anda 500 tane doktor yetiştiriliyor.” dedi.”AYRILIKÇI BİR BAKIŞ AÇISI YOK”Suriyelilerin yeni sistemle kavga ederek bir yere gelmek istemediklerini ifade eden Mete Yarar şu ifadeleri kullandı: Mesela o gün konuşurken de ilginç bir tabir kullandı. Evet bizim için Türkiye çok önemli. Ama bizim vatanımız Suriye diyor adam yani bir ayrılıkçı bir bakış açısı yok. Bak şimdi mesela üniversite bu. Sağlık Bilimleri Üniversitesi burası. Arkada Türkiye”nin de desteğiyle yapılan Çobanbey Hastanesi var. Orada eğitim de yapıyorlar.”TÜRK BAYRAĞININ OLMADIĞI EV YOK”Bölgenin her yerinde Türk bayrağı olduğuna da dikkati çeken Yarar, “Türk bayrağını görmediğin bir ev yok. İnsanlar biliyorlar Türkiye sayesinde ayakta kaldıklarını, Türkiye sayesinde bu zamana geldiklerini. Buradaki insanların tamamı, çocukları buradaki okullarda okuyabiliyor.” dedi.500 MİLYON DOLARLIK İHRACAT HEDEFİÖte yandan Yarar, Çobanbey”in bu seneki ihracat hedefinin 500 milyon dolar olduğuna da belirtti.Tarihi Şam ziyareti ses getirdiİletişim Başkanı Altun: Türkiye, Suriye”de siyasi bir mühendisliğe müsamaha göstermeyecek”ABD askerleri Suriye”de olmamalı
Source: Www.star.com.tr
Cumhurbaşkanı Erdoğan Şam Emevi Camisi”nde namaz kılacak mı? Fatih Portakal gün verdi
Suriye”de 61 yıllık Baas iktidarı devrilmesinin ardından MİT Başkanı Kalın ve ardından Dışişleri Bakanı Fidan, Şam”a gitti. Kalın, Emevi Camisi”nde namaz kılıp HTŞ lideri Muhammed Colani ile Şam”ı gezmiş, Fidan da Colani ile ortak basın toplantısı düzenlemişti. Kalın ve Fidan”ın temaslarının ardından Erdoğan”ın Şam”a ne zaman gideceği merak konusu oldu. Kulislerde Erdoğan”ın Şam”a gideceği ve Emevi Camii’ne giderek cuma namazı kılacağı, ardından da Suriye’nin yeni yönetimiyle buluşacağı konuşulurken, Portakal, Erdoğan”ın Şam ziyareti için cuma gününü işaret etti. “Cumaya dikkat edin. Cuma günü Erdoğan büyük bir ihtimalle Türkiye’de olmayacak” diyen Portakal, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cuma günü büyük bir ihtimalle Şam’a bir ziyaret gerçekleştireceği konuşuluyor. Emevi Camii’nde cuma namazı kılacağı ve bu ziyarette Suriye’nin yeni yönetimiyle bir araya geleceği belirtiliyor. Erdoğan bir aksilik olmaz ise tüm o güvenlik önlemleri alındıktan sonra Emevi Camii’nde o dediği namazı kılacak” dedi. Süleyman Şah Türbesi hakkında Portakal, “Süleyman Şah’ın belki gerçekten taşınması söz konusu olabilir. Oraya da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bayrağı dikilebilir” dedi.
Source: Internet Haber
Türkiye ve dünya gündemi
1- Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye Yüzyılı”nda Ulaştırma Koridorları ve Transit Taşımacılık Toplantısı”na katılacak. Toplantıda Ticaret Bakanı Ömer Bolat ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu da yer alacak.
(Ankara/14.00) (Fotoğraflı-Görüntülü)
2- İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası”na konuk olacak.
(Ankara/10.00) (Fotoğraflı-Görüntülü)
YASAMA YÜRÜTME SİYASET
1- CHP ve DEM Parti TBMM grup toplantıları gerçekleştirilecek.
(TBMM/13.30/12.45)
EKONOMİ FİNANS
1- Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 2024 Yılı Kaçakçılık Verileri Değerlendirme Toplantısı”na katılacak.
(Ankara/10.00) (Fotoğraflı-Görüntülü)
2- Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Anadolu Yayıncılar Derneğini ziyaret edecek.
(Ankara/09.30) (Fotoğraflı-Görüntülü)
3- Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin küçük ve orta büyüklükteki girişim istatistiklerini duyuracak.
(Ankara/10.00)
4- Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, aralık ayına ilişkin finansal hizmetler istatistikleri ve finansal hizmetler güven endeksini açıklayacak.
(Ankara/10.00)
DÜNYA DİPLOMASİ
1- Suriye”de Baas rejimi ve Esed ailesi iktidarının devrilmesinin, geçici yönetimin kurulmasının ardından ülkedeki gelişmeler takip ediliyor.
(Şam/Halep) (Fotoğraflı-Görüntülü)
2- İsrail”in Gazze Şeridi”ne saldırılarına ilişkin gelişmeler izleniyor.
(Gazze/Kudüs) (Fotoğraflı-Görüntülü)
1- Basketbolda ING Kadınlar Türkiye Kupası, Erkekler Federasyon Kupası ve Kadınlar Federasyon Kupası kura çekimleri, Basketbol Gelişim Merkezi”nde gerçekleştirilecek.
(İstanbul/11.00) (Fotoğraflı-Görüntülü)
2- ING Kadınlar Basketbol Süper Ligi”nin 14. haftası, BOTAŞ-Fenerbahçe Opet ve Beşiktaş-Bodrum Basketbol maçlarıyla başlayacak.
(Ankara/İstanbul/18.00) (Fotoğraflı)
3- Hentbol Kadınlar Süper Lig”in 9. haftasından, Görele Belediyespor-Ortahisar Belediyespor maçı oynanacak.
(Giresun/18.00) (Fotoğraflı)
4- 1905 Galatasaraylı Yönetici ve İş İnsanları Derneği tarafından düzenlenen “Sarı-Kırmızı Kareler” fotoğraf ve içerik yarışmasının ödül töreni, RAMS Park”ta gerçekleştirilecek.
(İstanbul/11.00) (Fotoğraflı-Görüntülü)
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
İsrail, Haniye suikastını üstlendi
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, İsrail”e aralıklarla balistik füzelerle saldırılar düzenleyen Yemenli Husiler hakkında konuştu. Katz, “Hamas”ı yendik, Hizbullah”ı yendik, İran”daki savunma sistemlerini kör ettik, Esad rejimini devirdik, şer eksenine ağır darbe vurduk. İsrail”e saldıran Yemen”deki terörist Husi organizasyonunu da sert şekilde vuracağız. Liderlerini başsız bırakacağız. Tıpkı Haniye, Sinvar ve Nasrallah”a yaptığımız gibi” ifadelerini kullandı. Böylelikle İsrail ilk kez Haniye suikastinin üstlenmiş oldu. Haniye, İran cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan”ın göreve başlama törenine katıldıktan sonra Tahran”da kaldığı konuta yapılan saldırı sonucu hayatını kaybetmişti.
Source: Internet Haber
Cem Küçük Türkiye”nin PKK”ya yönelik operasyonu için tarih verdi!
Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük, Türkiye”nin PKK”ya yönelik yeni bir operasyon düzenleyeceğine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Küçük, diplomatik girişimlerin sonuç vermemesi durumunda Türkiye”nin Suriye Milli Ordusu (SMO) ile birlikte PKK”yı hedef alacağını belirtti. TGRT Haber canlı yayınında konuşan Küçük, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler”in açıklamalarına dikkat çeken Küçük, “Bakan Güler, önümüzdeki günlerde SMO”nun gerekeni yapacağını söyledi. Bu hazırlıkların tamamlandığını gösteriyor. Yeni yılın gelmesiyle birlikte operasyonun başlayacağını düşünüyorum” dedi. Cem Küçük: Operasyona ABD karışamaz ABD”nin mevcut yönetiminin karar alma yetisinden yoksun olduğunu savunan Cem Küçük, yeni bir yönetimin göreve geleceğini ve bu durumun Türkiye”nin operasyon planlarını hızlandırabileceğini belirtti. Cem Küçük”ün açıklaması şu şekilde: “Türkiye”nin PKK”ya operasyon yapacağını düşünüyorum. Eğer diplomatik ilişki bir işe yaramazsa Türkiye PKK”yı süpürecektir. Dün Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Önümüzdeki günlerde SMO gerekeni yapacaktır” dedi. Belli ki hazırlıklar bitmiş. Yeni yılın gelmesi beklenecek ve operasyon gelişecek. ABD hükümetinin karar alma durumu yok orada da yeni yönetim gelecek. Trump, “Bizim orada bir çıkarımız yok” diyor. PKK”ya SMO ile beraber Türkiye”nin gerekeni yapacağını düşünüyorum. KK elebaşlarının da bugünlerde yarın öbürsü gün kaçtığını, gittiğini, ülke değiştirdiklerini görürüz. Ya ABD”ye ya da Avrupa”ya kaçacaklar. Hakan Fidan”ın verdiği fotoğraf çay içerken fotoğraf vermesi önemliydi.”
Source: Internet Haber
4 ilde DEAŞ operasyon! 10 şüpheli tutuklandı
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu, DEAŞ silahlı terör örgütüne yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında İzmir, Mersin, Adana ve Manisa”da örgüte fon topladığı gerekçesiyle 23 şüpheli hakkında yakalama kararı verdi.Polis ekiplerince 4 ilde 10 iş yerine eş zamanlı operasyon düzenlendi, 16 şüpheli gözaltına alındı.Bu kişilerden 4 bin 110 dolar, 7 bin 205 avro, 434 bin 650 lira, 40 gram altın, çok sayıda dijital materyal ele geçirildi.Adliyeye sevk edilen 16 şüpheliden 10″u tutuklandı, 2″si adli kontrol şartıyla olmak üzere diğer 6″sı serbest bırakıldı.Ekipler, 7 şüphelinin yakalanması için çalışmalarını sürdürüyor.
Source: Www.star.com.tr
ABD”den Suriye”ye hava harekatı: 2 DEAŞ unsuru etkisiz hale getirildi
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) tarafından yapılan açıklamada, ABD güçlerinin dün Suriye”ye hava saldırısı düzenlediği belirtildi.Açıklamada, Deyrizor ilinde düzenlenen hava saldırısında iki DEAŞ unsurunun etkisiz hale getirildiği, birinin yaralandığı ifade edildi.Saldırıda örgüte ait silah yüklü kamyonun da imha edildiği kaydedildi.CENTCOM, 20 Aralık”ta da Suriye”de düzenledikleri hava saldırısında DEAŞ lideri Ebu Yusuf ile bir örgüt mensubunun öldürüldüğünü bildirmişti.
Source: Www.star.com.tr
Panama”da halk meydanlara indi: Trump posteri yaktı
ABD”nin seçilmiş başkanı Donald Trump”ın Panama Kanalı”nın ABD”ye geri verilmesini talep edebileceğine yönelik açıklamalarına tepki gösteren Panama halkı, Trump”ın posterlerini ateşe verdi.Panama”nın en güçlü sendikalarından biri olan İnşaat ve Benzeri Sektörlerde Çalışan İşçilerin Ulusal Sendikası (Suntracs) önderliğinde meydanlara inen halk, Panama Parlamentosu önünde Trump”ı protesto etti.ABD bayrağı ve Trump posterlerini yakan göstericiler, Panama Devlet Başkanı Jose Raul Mulino”ya desteklerini dile getirdi.Suntracs”tan yapılan açıklamada, Donald Trump”ın tehditlerini kesin bir şekilde reddediyoruz. Bu bölge Panamalılara aittir. Egemenliğimizi ve kanalımızı korumakta kararlıyız. ifadesine yer verildi.Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, Meksika Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum ve Venezuela hükümeti, Panama”nın kanal üzerindeki egemenlik haklarına saygı duyulması gerektiğini vurguladı ve Murillo”ya destek mesajları gönderdi.Murillo ise sosyal medya hesabından uluslararası topluma teşekkür ederek, Tüm Panamalılar adına, farklı devlet başkanları, eski devlet başkanları, uluslararası örgüt liderleri ve yurttaşlardan gelen dayanışma mesajlarına minnettarız. Panama Kanalı bugün ve her zaman dünya ticaretine hizmet etmeye devam edecek. paylaşımında bulundu. NE OLMUŞTU? Trump, 22 Aralık”ta Panama”yı, Panama Kanalı”nın kullanımı için aşırı yüksek ücret istemekle suçlamış, kanalın düzgün şekilde yönetilmemesi durumunda ABD”ye geri verilmesini talep edeceklerini söylemişti.Eski ABD Başkanı Jimmy Carter”ın, kanalın yönetimini Panama”ya devretmesini hata olarak tanımlayan Trump, kanalın başkalarının yararına değil iki ülke arasındaki işbirliğinin simgesi olarak Panama”ya verildiğini kaydetmişti.Panama Devlet Başkanı Mulino ise Trump”a yanıt olarak, Vatandaşlarım, başkan olarak şunu kesin bir dille ifade etmek isterim ki, Panama Kanalı ve ona bağlı tüm alanlar, her metrekaresiyle Panama”ya aittir. Ülkemizin egemenliği ve bağımsızlığı pazarlık konusu değildir. Panama Kanalı Panama”ya ait ve öyle kalacak. ifadelerini kullanmıştı.
Source: Hurriyet.com.tr
Self determinasyon hangi durumlarda meşrudur?
Self determinasyon hukuki olarak iki temel ��e �zerine in�a edilmi�tir. Birincisi bir toplumun demokratik hak aray���d�r. �kincisi ise bu hak aray���n�n sonucunda ortaya ��kan yap�n�n insan haklar�na ba�l�l��� noktas�ndad�r. Bu iki amac� da ta��mayan bir talep hukuki olarak tan�nmaz. �rne�in ter�r yap�s� olarak bilenen grubun �self determinasyon� hakk�n� kullanmas�, bunu bir �rk veya kitle temeline dayand�rsa bile yap�s� itibar�yla kabul edilebilir de�ildir.
C�neyd Alt�parmak/ Hukuk�u
Suriye meselesinden �nce de �ok�a g�ndeme gelen bir kavramd�. Ancak son d�nemlerde bilen bilmeyen herkesin diline pelesenk olan bir “lafa” d�n��t� “self determinasyon”. Bu yaz�da kavram�n ihtiva etti�i unsurlar� ve uluslararas� hukuktaki �rneklerine de�inerek bir �er�eve �izmek istiyorum.
Self determinasyon, yani “kendi kaderini tayin hakk�” ya da -TDK”n�n tavsiyesi ile- “�z belirtim”. Bu kavram en basit ifadesi ile uluslar�n kendi geleceklerini kendilerinin alaca�� kararlar ile belirlemesidir. Buna g�re milletlerin geleceklerini belirlemesi bir hak olarak d�zenlenmi�tir. Bu hakka herkes sayg� duymak zorundad�r. Hi�bir devlet veya yap� bir milletin temel haklar�na zarar verebilecek davran��larda bulunamaz, kurumlar�n� yok edemez, gelenek ve g�reneklerine sald�ramaz, dilini ortadan kald�ramaz k�saca �zg�rl�klerini k�s�tlama alt�na alamaz. Self determinasyon bu �er�eveyi �izer.
Nereden nereye
Uluslararas� hukukta bu hakk�n geli�imi ad�m ad�m seyretmi�tir. Yani bir anda ortaya ��km�� de�ildir. Bu sebeple g�r�nen ve bilenen �artlar�n�n yan�nda daha a��rl�kl� siyasi bir karara ve ba�lama ihtiya� duyar. Tek ba��na siyasi ve hukuki bir durum da de�ildir. Co�rafik, tarihsel ve toplumsal dinamikleri de vard�r self determinasyonun. �lk olarak 1. D�nya Sava�� sonras� g�ndeme gelen bu hak, Milletler Cemiyeti d�neminde ve BM”nin ilk a�amas�nda “politik” bir kavram olarak ele al�nmakta iken sonras�nda hukuki ve �imdilerde ise normatif bir boyut kazanm��, bu a�amaya evrilmi�tir.
Self determinasyon asl�nda iki temel ��e �zerine in�a edilmi�tir hukuki olarak. Birincisi bir toplumun demokratik hak aray���d�r. �kincisi ise bu hak aray���n�n sonucunda ortaya ��kan yap�n�n insan haklar�na ba�l�l��� noktas�ndad�r. Bu iki amac� da ta��mayan bir talep hukuki olarak tan�nmaz. Misal ter�r yap�s� olarak bilenen grubun “self determinasyon” hakk�n� kullanmas�, bunu bir �rk veya kitle temeline dayand�rsa bile yap�s� itibar�yla kabul edilebilir veya makul olarak kar��lanmaz. Self determinasyonu anlamak i�in prati�ine bakmak ve ge�mi� �rnekleri hat�rlamak da fayda vard�r.
Y�k�lan imparatorluklar
�lk dalga imparatorluklar�n ��k��� ve ulus devletlerin y�kseli�idir bu konuda. Avrupa”da ba�lam�� ve sonras�nda Osmanl� co�rafyas�nda devletlerin olu�mas�na neden olmu�tu. Bunlar askeri ve siyasi zemindeki kader tayini durumuydu. Ba��ms�zla�mak isteyen topluluklar ve uluslar vard� ve o d�nemin ko�ullar�nda zay�flayan, gerileyen ve yenilen imparatorluklar egemenlik sahnesinden �ekildi. Bu y�k�m�n ve d�n���m�n son ad�m� SSCB”de oldu.
So�uk Sava� sona erdi�inde, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birli�i da��ld���nda, Do�u Avrupa”daki i� sava�lar bitip ve ayr��malar ya�and���nda, 100″den fazla yeni “ulus devlet” daha eklendi �lkeler envanterine… ��phesiz bunlar�n da temelinde kaderlerini tayin etme hakk�na dayanan uluslar vard�. Birle�mi� Milletler kay�tlar�na g�re ise d�nya �zerinde toplam 208 �lke bulunmaktad�r. Bu �lkelerin 117 tanesi Asya ve Avrupa k�talar�nda bulunmaktad�r. So�uk Sava� sonras� kurulan devletler olmasayd�, nas�l bir say� ve Avrupa-Asya d�zeni ile kar��la��rd�k, bunu d���nmek gerekiyor…
Quebec denedi ama olmad�…
Qu�bec iki kez Kanada”dan ayr�lma referandumuna gitti. �lki y�zde 85 kat�l�mla ger�ekle�en referandum, 1980″de yap�ld� ve y�zde 59 hay�r oyu ��kt�. Kanada”dan bir kopu� olmad�. 1995 y�l�nda ise ikinci kez “Quebec referandumu” yap�ld�. �o�unlu�un Frans�zca konu�tu�u bu Kanada eyaletinde se�menlere, Quebec”in egemenli�ini ilan edip ba��ms�z bir �lke olup olamayaca�� soruldu. Se�ime kat�l�m y�zde 93 civar�ndayd�. Oylar neredeyse e�itti. “Hay�r” oylar� (y�zde 50.58) sadece 54 bin civar�nda fazlayd�. Konu birtak�m manip�lasyon tart��malar� ile birlikte Kanada “Suprime Court” g�ndemine kadar gitti. Y�ksek Mahkeme referandumda �ng�r�len tek tarafl� ayr�l���n yasad��� oldu�una karar verdi. Bug�n halen “�zel bir durumu” vard�r bu eyaletin.
Benzeri olaylar son d�nemlerde de oldu. Baz� topluluklar, ba�l� olduklar� devletlerden ayr�larak “ba��ms�z devletler” olarak var olmak istediklerini a��klad�. 2014″te �sko�ya”n�n Birle�ik Krall�k”tan, 2017″de Katalonya”n�n �spanya”dan ve 2017″de Irak K�rdistan B�lgesel Y�netimi”nin Irak”tan ayr�lma y�n�ndeki referandumlar� ya�and�. �sko�ya”n�n ba��ms�z bir devlet olabilmesi i�in yap�lan referanduma y�zde 85 civar� kat�l�m oldu. Ve y�zde 55 hay�r oy verildi. Katalonya”daki oylamada ise kat�l�m y�zde 40 civar�ndayd�. Ezici �o�unluk “ayr�lma” y�n�nde oy kullansa da mahiyeti itibar�yla kabul g�rmedi. Irak”ta ise referanduma kat�l�m oran� y�zde 73 civar�ndayd� sonu� evet ��kmas�na ra�men b�lge �lkelerinin buna muvafakat etmemesi sonucu “ayr�lma s�ylemi”; “merkezi h�k�metle kalma” y�n�ne �evrildi. Bu �� �rnek asl�nda �� durma i�aret etmektedir.
BM Antla�mas�n�n 1., 55. ve 76. maddesi self determinasyon ilkesini i�erir. Buna g�re her ulusun “kendi geleceklerini kendilerinin belirlemesi ilkesine sayg� �zerine kurulmu� dost�a ili�kiler geli�tirmek ve d�nya bar���n� geli�tirmek i�in di�er uygun �nlemleri almak” gibi bir y�k�ml�l��� oldu�u tan�mlanm��t�r. BM bu noktada iki hususa dair ad�m atmakla kay�tlam��t�r kendisini. Bunlardan ilki “halklar�n hak e�itli�i ve kendi yazg�lar�n� kendilerinin belirlemesi ilkesine sayg� �zerine kurulmu� bar���� ve dost�a ili�kiler sa�lanmas� i�in gerekli istikrar ve refah ko�ullar�n� olu�turma” ikincisi ise “vesayet alt�ndaki b�lgelerde ya�ayan insanlar�n siyasal, ekonomik ve sosyal bak�mdan ilerlemelerini ve e�itim alan�nda geli�melerini kolayla�t�rmak, her b�lge ve halk�na �zg� ko�ullar� ilgili halklar�n �zg�rce dile getirdi�i �zlemleri ve her vesayet anla�mas�nda �ng�r�lebilecek h�k�mleri de g�z �n�nde tutarak, bu b�lge halklar�n�n kendi kendilerini y�netmelerini ya da ba��ms�zl��a do�ru giderek geli�melerini kolayla�t�rmak”
Hakk�n kullan�m�…
Birle�mi� Milletler, Vatikan d���nda s�n�rl� tan�nan veya ba��ms�zl���n� ilan etmi� �lkeleri �ye olarak kabul etmektedir. Ocak 2011″de ba��ms�zl���n� ilan eden G�ney Sudan, Temmuz 2011″ de Birle�mi� Milletlerin son �yesi olup BM, �ye say�s�n� 193 �lkeye ta��m��t�r… Ba��ms�zl�k ilan� belirli bir toprak �zerinde yap�l�r. Bu alanda ba��ms�z bir devlet olu�turdu�unun ileri s�r�lmesinden ibaret bir iddiad�r. 2010″da Uluslararas� Adalet Divan� Kosova hakk�ndaki tavsiye raporunu a��klarken uluslararas� hukukun ba��ms�zl�k ilan�na ili�kin herhangi bir k�s�tlamas� olmad���n� belirtmi�tir. Ancak buradaki dilemma, “ba��ms�zl�k” istemekle “isyanc�” olmak aras�ndaki farkt�r. ��te bu fark ister istemez konuyu hukuki zeminden ��kar�p askeri ve siyasi zemine her zaman itmektedir. Bir �lkenin toprak b�t�nl���n�n i�inde yer alma konusunda “demokratik ve insan haklar�na ayk�r�” bir tutum ile kar��la�mayan topluluklar�n bu hakk� kullanmak istemesi ile par�alanm�� veya ��kmeye do�ru ilerleyen hak ihlallerinin oldu�u bir �lke i�in bu hakk�n kullan�lmak istenmesi “farkl� referans noktalar�na ve parametrelere” i�aret eder. Meselelere, hele de g�ncel duruma bu bilgiler �����nda bakmakta fayda vard�r…
Source:
İzmir”de FETÖ operasyonu: 31 gözaltı
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, İstihbarat ve Terörle Mücadele şubeleri müdürlüklerince, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) İzmir Bölge Başkanlığının desteği ile FETÖ içerisinde faaliyet gösterenlerin yakalanmasına yönelik çalışma yapıldı.Söz konusu terör örgütünün güncel yapılanması içerisinde faaliyette bulundukları değerlendirilen, örgütün yeniden yapılanması ve örgüte finansal kaynak sağlanması amacıyla yeni yöntem arayışında oldukları tespit edilen 35 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi.Bazı adreslere eş zamanlı gerçekleştirilen operasyonda 31 şüpheli yakalandı.Diğer şüphelilerin yakalanması için çalışmalar sürüyor.
Source: Www.star.com.tr
MSB: 4 PKK”lı terörist etkisiz hale getirildi
MSB: Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Irak”ın kuzeyindeki Gara bölgesinde tespit ettiği 2 PKK”lı terörist ile Suriye”nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde saldırı hazırlığı yapan 2 PKK/YPG”li teröristi etkisiz hâle getirdi.
Source: Www.star.com.tr
Resul Tosun yazdı: Fesat peşindeler!
Suriye”de denklem değişti. Oyuncular da değişti.Kanlı rejim düşünce, onu destekleyenler de sahada gibi görünseler de düştüler denklem dışında kaldılar.Yeni Suriye”nin inşasında artık kanlı rejime destek veren Rusya olmayacak, İran olmayacak, ABD olmayacak, İsrail olmayacak.Çünkü İran ve Rusya kanlı rejime doğrudan destek verip silahlarını Suriye halkına çevirerek rejimin tüm günahlarına ortak oldular.Kazandıkları tek şey de Suriye halkının nefreti oldu. Yeni yönetimin şekillenmesinde denklem dışında kaldılar.Esed”e dolaylı destek veren ABD ve İsrail de denklem dışında kaldılar. ABD hem Suriye”yi fiilen bölüp Esed”le uyum içinde çalışan PKK”ya hem de İsrail”e destek vererek denklem dışında kaldı.Kanlı rejime dolaylı destek veren PKK”yı besleyen ve destekleyen İsrail de daha ilk fırsatta Suriye topraklarını işgal ederek denklem dışında kalmıştır.Bu ülkeler isteseler de -ki çok istiyorlar- Suriye”nin yeni yönetimi üzerinde etkili olmaları mümkün değildir.Suriye”nin yeni yönetiminde en çok güvendiği ülkenin Türkiye olduğunu söylemeye gerek yok. Suriye halkı sevincini kendi bayrağının yanı sıra Türk bayrağını sallayarak, sık sık Başkan Erdoğan”ı minnetle anarak ve her münasebette Türkiye”ye teşekkür ederek gösteriyor.Yeni yönetime en üst düzeyde desteğin Türkiye”den geldiğini söylemeye de gerek yok. MİT Başkanı”ndan sonra Dışişleri Bakanı”nın ziyareti ve coşkuyla karşılanması da yeni yönetimin kime nasıl güvendiğini göstermesi açısından önemlidir.Suriye halkı ve yeni yönetimi Türkiye”ye güveniyor.Çünkü en zor zamanlarında onlara kucak açan tek ülke Türkiye oldu. Kanlı rejime karşı halkın yanında durarak en sert tepkiyi Türkiye verdi. Uluslararası arenada Suriye halkının ve muhalefetin en güçlü destekçisi Türkiye oldu.Siyasi ekonomik askeri siyasi her türlü desteği Türkiye verdi. Astana ve Cenevre sürecinde halkı temsil eden muhalefetin garantörlüğünü Türkiye üstlendi.Ve Türkiye bu siyasetiyle Suriye halkının gönlünü kazandı.Dolayısıyla da Türkiye kardeşçe el uzatan ülke olarak Suriye”nin yeniden inşasında yeni yönetimin de talebiyle en güçlü rol üstlenecek tek ülkedir.Yeni yönetimin fiili devlet başkanı olan Ebu Muhammed Colani, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan beyle yaptığı basın toplantısında stratejik ilişkiden bahsedip Suriye”nin her alanda Türkiye”nin desteğini beklediklerini söyleyerek dünyaya Türkiye gerçeğini ilan etti.Başkan Erdoğan”ın “Suriye Suriyelilerindir, kararı da onlar verecektir.” söylemini Hakan Fidan bey de basın toplantısında aynı cümleyi kurarak Suriye halkının karar verici olduğunu tekrarlaması Türkiye”nin milli iradeye olan saygısının tezahürüdür.Suriye”nin toprak bütünlüğünü savunması da Türkiye”nin komşu ülkenin topraklarında gözünün olmadığını gösteren önemli bir tavırdır.Basın toplantısında Bakan Fidan hem terör örgütlerine Suriye”de yer yok derken, hem de İsrail işgalini kınarken Suriye”nin toprak bütünlüğüne ve istikrarına vurgu yapmıştır.Kaybedecek zaman olmadığını hemen destek verilmesi gerektiğini söyleyen Fidan ziyaretinin diğer mevkidaşlarına örnek olması gerektiğine vurgu yapması da çok anlamlıdır. Bu çağrı, “ben geldim siz de gelin yeni yönetime destek” verin mesajıdır ki bu mesajı ilk alan Ürdün oldu, dün dışişleri bakanını Şam”a gönderdi.Başkan Erdoğan”ın tüm kurumlara Suriye”ye destek talimatı verdiğini hatırlatan Fidan Türkiye”nin yeni yönetime desteği konusunda kimi ülkeleri kıskandıracağı açıktır.Varsın kıskansınlar yeter ki Yeni Suriye”ye yardım etsinler!Kanlı rejimin doğrudan destekçisi Rusya ve İran, dolaylı destekçisi ABD ve İsrail”in tüm kaygısı Suriye halkının refahı değil kimi farklı grupların himayesi olduğu açıktır.İsrail Dürzileri, ABD PKK/PYD”yi, İran da Şii grupları himaye gerekçesiyle tahrik ediyorlar. Fesat peşindeler! Türkiye gibi “kararı Suriye halkı versin” diyemiyorlar.En açık tehdit de kanlı rejime destek vererek suç ortağı İran”dan geldi.Dini lider Hamaney kanlı rejime verdiği destekten ötürü özür dilemesi gerekirken ve halkın sevincine ortak olması gerekirken, “Suriye”de güçlü ve onurlu bir hareketin ortaya çıkacağını öngörüyoruz. Çünkü bugün Suriyeli gençlerin kaybedecek bir şeyleri kalmadı. Okulları, üniversiteleri, evleri ve sokakları güvende değil. Bu yüzden kararlılıkla harekete geçip güvensizliğin mimarlarına karşı durarak onlara galip gelmeliler.” diyerek açıkça iç savaş tetikçiliği yapıyor alenen tehdit ediyor!Suriye”de denklem dışında kalmasının telaşıyla yapılan bu bozguncu açıklamaların İran”a hiçbir şey kazandırmadığını aksine Suriye halkının nefretini körüklediğini göremeyen dini lider İran”ın şanssızlığı olsa gerek!Devletin adı İran İslam Cumhuriyeti ama ne İran sosyolojisine İslam rengini verebildiler ne de dünyaya örnek bir İslam devleti gösterebildiler!Şu hale bakar mısınız bir milyon insanı katletmiş şehirleri harabeye çevirmiş kanlı rejime destek vermekten utanmadılar şimdi de iç savaş bezirgânlığı yapıyorlar!Yazıklar olsun!
Source: Resul Tosun
“25 binin üzerinde Suriyeli döndü”
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 4 milyon 164 bin 472 bugün itibarıyla Türkiye de yasal kalış hakkı olan yabancıların sayısı. Bunun 2 milyon 920 bin 119 u geçici koruma altındaki Suriyeli. şeklinde konuştu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. 15 GÜNDE 25 BİN KİŞİ GEÇTİ Yerlikaya ayrıca, son 15 günde Suriye ye dönenlerin sayısının 25 bini geçtiğini belirterek, bu sayının 7 kat arttığını açıkladı. Yerlikaya, 2017 den itibaren 763 bin 443 Suriyelinin gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli şekilde ülkelerine döndüklerini bildirdi. Yerlikaya, ülkesine dönmek isteyen Suriyelilerin Göç İdaresi Başkanlığı internet sayfasından başvuru yapabileceğini, aynı gün içerisinde randevu verildiğini söyledi. Yerlikaya, ülkelerine dönecek Suriyelilerin Türkiye deki ev ve iş yeri eşyalarının tamamı ile araçlarını beraberlerinde götürebileceklerini bildirdi BALIKESİR DEKİ PATLAMAYLA İLGİLİ AÇIKLAMA Yerlikaya, Balıkesir in Karesi ilçesinde patlayıcı üreten fabrikadaki patlamada 12 işçinin hayatını kaybettiğini, 4 işçinin yaralandığını bildirdi.
Source: Habertürk
İsrailli vekiller başkaldırdı: Netanyahu Orta Doğu”nun “ayakta kalan son diktatörü”
Ortak Liste Partisi Başkanı Tiybi, Knesset oturumunda yaptığı konuşmada, İsrail Başbakanı Netanyahu”nun Orta Doğu”nun “son diktatörü” olduğunu savundu.Netanyahu”ya hitaben Tiybi, “Esad rejiminin devrilmesinden sonra ayakta kalan son Ortadoğu diktatörü sizsiniz.” ifadesini kullandı.Tiybi, İsrail ordusunun Gazze”ye düzenlediği saldırılar ve işgal altındaki Filistin topraklarındaki sistematik ayrımcılığa ilişkin meclis kürsüsünden sık sık Netanyahu”yu eleştiren açıklamalarda bulunuyor.- SURİYE”DE 61 YILLIK BAAS REJİMİNİN DEVRİLMESİSuriye”de 27 Kasım”da rejim karşıtı silahlı gruplar ile Beşşar Esed güçleri arasında çatışmalar yoğunlaştı.Rejim karşıtı silahlı gruplar, 30 Kasım ile 7 Aralık tarihleri arasında Halep, İdlib, Hama ve Humus gibi en büyük illerde üstünlük kurdu.Başkent Şam”a 7 Aralık”ta girmeye başlayan gruplara halk kitlelerinin de destek vermesiyle Esed rejimi, Şam ve diğer birçok bölgede kontrolü tümüyle kaybederek 8 Aralık”ta çöktü.
Source: Www.star.com.tr
Grönland”ı ABD topraklarına katmak isteyen Trump”a “Satılık değiliz” cevabı
Dünyanın en büyük adası Grönland, iklim krizinin etkisiyle buzların erimesi ve yeni ticaret yollarının açılması nedeniyle giderek daha önemli hale gelen Arktik bölgesinde merkezi bir konuma sahip bulunuyor.
Zengin yer altı rezervlerine de sahip Grönland”ın hem ABD”ye yakınlığı hem de kilit deniz yolları üzerindeki konumu, Washington için özellikle Rusya ve Çin ile artan rekabet bağlamında “stratejik avantaj” olarak görülüyor.
Trump, 23 Aralık”ta Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda, Grönland”ın ABD kontrolünde olması gerektiğine ilişkin söylemini yineleyerek, Ada”nın mülkiyeti ve kontrolüne sahip olmanın “mutlak zorunluluk” olduğunu savundu.
ABD”de görevi devralmaya hazırlanan Trump, “Ulusal güvenlik ve dünya genelinde özgürlük için ABD, Grönland”ın mülkiyeti ve kontrolünün mutlak bir zorunluluk olduğunu düşünüyor.” mesajını paylaştı.
Trump”ın bu sözleri, Grönland yetkilileri başta olmak üzere tepki çekti.
Grönland Başbakanı Egede, AA muhabirine yaptığı yazılı açıklamada, Grönland”ın “satılık olmadığını” vurgulayarak, “Grönland, Grönland halkına aittir. Biz satılık değiliz ve asla satılık olmayacağız. Uzun süredir devam eden özgürlük mücadelemizi kaybetmeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Öte yandan başta komşu ülkeler olmak üzere tüm dünyayla işbirliği ve ticarete açık olmaya devam ettiklerini belirten Egede, “Zira tüm işbirliği ve ticaret Danimarka üzerinden yapılamaz. Bizimle yapılacak tüm işbirlikleri bizim değerlerimize dayanmalıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
Grönland, ABD için neden önemli?
Grönland”a ilgisini gizlemeyen ABD, özellikle soğuk savaş döneminde buraya önemli yatırımlar yaparak ve askeri üs kurarak bölgedeki varlığını güçlendirdi.
ABD uzun zamandır Grönland”da yer alan ve füze saldırılarına karşı erken uyarı sistemleri için kritik öneme sahip Thule Hava Üssü aracılığıyla bu bölgede askeri varlığını sürdürüyor.
Üssün stratejik konumu ABD”nin Kuzey Kutbu”ndaki ve Atlantik”teki faaliyetleri izlemesine olanak tanıyarak ulusal güvenliğini sağlamasına yardımcı oluyor.
Askeri kaygıların ötesinde, Grönland”ın mineraller, nadir toprak metalleri ve petrol rezervleri de dahil olmak üzere doğal kaynaklar açısından zengin olması da Ada”yı ABD için “çekici” kılıyor.
Ada”nın sahip olduğu kaynakların elektronik, yenilenebilir enerji ve elektrikli araçlarda kullanılanlar başta olmak üzere ileri teknolojiler için gerekli mineraller olması dikkati çekiyor.
Grönland, önemli uranyum, altın, çinko ve diğer kritik malzeme rezervlerine sahipken ABD ise nadir toprak mineralleri konusunda Çin”e olan bağımlılığını azaltmak istiyor.
ABD”nin Grönland”ın başkenti Nuuk”ta 1953’te kapattığı konsolosluğunu 2020″de yeniden açma kararı da “yenilenebilir enerji ve maden kaynaklarıyla ilgili projelerde doğrudan iletişim ve işbirliğini kolaylaştırma” amacı olarak değerlendirildi.
Trump, 2019″da da “satın almayı” teklif etti
Grönland”ın merkezinde yer aldığı Arktik bölgesi, yıllar içerisinde Rusya, Çin ve ABD”nin nüfuz mücadelesi verdiği bir bölge haline geldi.
Trump da Rusya”nın askeri genişlemesine ve Çin”in bölgedeki artan varlığına karşı ABD”nin Kuzey Kutbu”ndaki etkisini güçlendirmek istiyor.
Aynı zamanda ABD”nin Arktik bölgesindeki ekonomik etkisini artırmak ve Grönland’ın zengin kaynaklarından da faydalanmak isteyen Trump, göreve geldiği ilk dönemde de Danimarka”dan Ada’yı satın alma isteğini dile getirdi.
Trump”ın 2019″da yaptığı bu teklifi Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, “saçma” olarak nitelendirerek reddetti.
Daha önce de gündeme gelmişti
Danimarka”ya bağlı özerk bölge olan Grönland, hem ABD hem de Danimarka ile jeopolitik çıkarlar, askeri strateji ve ekonomik kaygılarla şekillenen tarihi ilişkilere sahip.
2 milyon kilometrekareden fazla bir alanı kaplayan Ada, Danimarka-Norveç Krallığının 1721″de kontrolü ele geçirmesinin ardından koloni haline geldi.
Grönland, 2. Dünya Savaşı sırasında Almanya”nın Danimarka”yı işgali sırasında ABD”nin koruması altına girdi ve 1945″te Danimarka”ya iade edildi.
Danimarka 1979″da Grönland”a kendi kendini yönetme hakkı verdi, 2009″da ise özerklik genişletilerek Ada, iç işleri üzerinde daha fazla kontrol sahibi oldu.
Böylece Grönland, eğitim, sağlık, doğal kaynaklar ve kolluk kuvvetleri de dahil olmak üzere çoğu iç meselede yetkiye sahip bir iç yönetim hükümetine sahip oldu.
Öte yandan Danimarka, Grönland’ın dış politika ve savunma konularını denetlemeye devam etti.
Grönland, özellikle 2. Dünya Savaşı sırasında önemli bir stratejik konum haline geldi. Almanya”nın işgali sırasında ABD de Kuzey Atlantik”teki çıkarlarını korumak için 1943″te askeri üs kurdu.
Dönemin ABD Başkanı Harry Truman, 1946″da Grönland”ın Danimarka”dan 100 milyon dolar altın karşılığında satın alınmasını önerdi. Truman”ın teklifi üç seçenek içeriyordu: Grönland”daki ABD askeri üslerinin uzun vadeli olarak güçlendirilmesi, Danimarka”nın ABD askeri korumasını kabul etmesi ve bölgenin tamamen satın alınması.
Danimarka, bu teklifi reddetse de ABD”nin buradaki askeri varlığını devam ettirmesine izin verdi.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
MSB duyurdu: 4 PKK/YPG”li terörist etkisiz hale getirildi
Bakanlığın sosyal medya hesabından “Ara, bul, yok et” notuyla yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Irak”ın kuzeyindeki Gara bölgesinde tespit ettiği 2 PKK”lı terörist ile Suriye”nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde saldırı hazırlığı yapan 2 PKK/YPG”li teröristi etkisiz hale getirdi. Teröristler, her nerede olursa olsunlar kendilerini bekleyen kaçınılmaz sondan kurtulamayacaklar.”
Source: Internet Haber
İsrail, Hamas lideri Haniye”nin suikastını aylar sonra üstlendi
İsrail, Hamas lideri Haniye”nin suikastının sorumluluğunu ilk kez üstlendi Kaynak: A.A24.12.2024 10:59Güncelleme: 24.12.2024 11:04 İsrail Savunma Bakanı, İsrail”in Temmuz ayında Tahran”da Hamas”ın siyasi lideri İsmail Haniye”yi öldürdüğünü ilk kez kabul etti. Israel Katz, Yemen”de İsrail”e füze ve insansız hava araçları atan İran destekli Husi hareketinin liderlerini hedef alacağını açıklayan bir konuşma yaptı. Katz, “Husi terör örgütünün İsrail”e füze attığı bu günlerde, konuşmamın başında onlara net bir mesaj iletmek istiyorum: Hamas”ı yendik, Hizbullah”ı yendik, İran”ın savunma sistemlerini kör ettik ve üretim sistemlerine zarar verdik, Suriye”de Esad rejimini devirdik, şer eksenine ağır bir darbe vurduk ve Yemen”de ayakta kalan son terör örgütü olan Husi terör örgütüne de ağır bir darbe vuracağız” dedi. Hamas’ın Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye, 31 Temmuz”da İran’ın yeni cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’ın yemin törenine katılmak için gittiği başkent Tahran’da İsrail tarafından düzenlenen suikast sonucu öldürülmüştü.
Source: Internet Haber