“Uluslararası Çatışmalar – Krizler, Protestolar ve Stratejik Gelişmeler”

“Artık denizaltı ve gemileri satıyoruz”

Özelleştirme adı altına her şeyi satan iktidar, şimdi de askeri gemilere göz dikti. Bu iddiayı CHP Genel Başkan Yardımcısı emekli tümamiral Yankı Bağcıoğlu gündeme getirdi. “Savunma sanayii sadece maddi kazanç elde etmek için kullanılacak bir sektör değildir” diyen Bağcıoğlu, bazı askeri gemilerimiz ile Reis sınıfı bir denizaltı ve Deniz Kuvvetleri için inşa edilen Hisar sınıfı bir karakol gemisinin döviz elde etmek için satılacağını öne sürdü.

ROMANYA YOLCUSU

Bağcıoğlu, TCG Volkan Hücumbotu’nun Maldivler’e hibe edilmesi ve Deniz Kuvvetleri için inşa edilen bazı gemilerin satılacağı iddiaları için şunları söyledi: “Gemilerimizden bazılarının döviz elde etmek maksadıyla üçüncü devletlere satılacağı yönündeki haberler son derece rahatsız edicidir. Hisar sınıfı Deniz Karakol Gemisi’nin, Romanya’ya satışı gündemdedir. Donanma için inşa edilen gemi daha hizmete girmeden satılabiliyorsa ihtiyaç mı yok yoksa başka sorun mu var?”

ÖNCELİK KKTC OLMALI

Bağcıoğlu, hücumbotun hibe edilmesi kararını ise “Maldivler gibi okyanusun ortasında yer alan bir ada devletinin hem deniz koşulları hem de teknik yeterlilik açısından böyle bir gemiyi ne kadar süreyle idame ettirebileceği ise ciddi bir soru işaretidir” sözleriyle eleştirdi. Bağcıoğlu, “Güney Kıbrıs’ın süratle silahlandığı ortamda, TCG Volkan’ın KKTC’ye hibesi Türkiye’nin desteği açısından önemli bir mesaj olabilirdi” dedi.

İstihbarat ve keşif görevi

Hisar sınıfı olarak da bilinen karakol gemileri, istihbarat, gözetleme, keşif, terörle mücadele ve özel deniz harekatları için kullanılıyor. Elektronik harp, kara bombardımanı, asimetrik tehditlere karşı savunma görevlerini de yürütüyor.

GÖLCÜK’TE İNŞA EDİLDİ

Reis sınıfı denizaltılar Gölcük Tersane Komutanlığı’nda inşa edildi. İlki 2024’te envantere girdi. Düşük sesli seyir yeteneğine sahip olan denizaltı gemileri; 27 kişilik mürettebata ve 84 gün görev süresine, gemisavar füze sistemine sahip.

MALDİVLER’E HİBE EDİLECEK

TCG Volkan, ada ülkesi Maldivler’e verildi. Maldivler’den gelen personele eğitim verilmeye başlandı.

Source: Başak Kaya


İsrail ordusunda kriz patlak verdi! Son dakika asker kararı

Haaretz gazetesinde yayınlanan haberde, Gazze”de savaşın sona ermesini talep eden yüzlerce yedek askerin protestoları sonrasında İsrail ordusunun, çatışma bölgelerindeki yedek askerleri düzenli askerlerle değiştirme kararı aldığı kaydedildi.Haberde, İsrail ordu komutanlarının, “yedek askerlerin göreve olan güvensizliğinin, operasyonel planlara zarar verebileceğine” inandığı ve söz konusu komutanların “Gazze, Lübnan, Suriye ve Batı Şeria”da muharebe planlarının uygulanmasında zorluk çekeceklerinin açıkça farkına vardığı” ifade edildi.ORDUDA BÜYÜK KRİZİsrail ordusunun yedek askerlere olan bağımlılığını azaltmak amacıyla Gazze”ye düzenli birlikler göndermeye başladığı ifade edilen haberde, savaşın devam etmesine karşı dilekçe imzalayan yedek asker sayısının çokluğunun İsrail ordusunu endişelendirdiğine işaret edildi.Haberde, İsrail ordusunun artık Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir”in, protesto mektubunu imzalamaları üzerine yedek hava kuvvetleri personelini görevden uzaklaştırma kararının beklenenin tam tersi bir etki yaptığının farkına vardığı kaydedildi.Haaretz gazetesinin haberinde, ordu kaynaklarının, yedek askerlerin terhis kararının doğrudan olmasa bile siyasi kademeden gelen baskı sonucu alındığını itiraf ettiği ve yedek asker krizinin kamuoyuna yansıtıldığından çok daha büyük bir hal aldığına inandığı vurgulandı.Haberde ayrıca üst düzey askeri yetkililerin, “bu krizden doğabilecek ciddi sonuçların Başbakan Binyamin Netanyahu”ya ve Güvenlik Kabinesi”ne en kısa sürede sunulması gerektiğine” inandığına işaret edildi.SALDIRILARI DURDURUN ÇAĞRISI GİDEREK ARTIYORİsrail Hava Kuvvetlerinden bir kısmı emekli, 1000″e yakın pilot ve yedek asker, Gazze”ye yönelik saldırıların sonlandırılması için bir bildiri yayımlamıştı.Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Hava Kuvvetleri Komutanı Tomer Bar”ın Gazze”ye saldırıların sona erdirilmesini isteyen bildiriyi imzalayan askerlerin ordudan atılması yönündeki kararını onaylamıştı.Hava kuvvetlerindeki pilot ve yedek askerlerin çağrısına, donanma, zırhlı birlikler, askeri istihbarat, askeri doktorlar, Mossad, akademisyenler ve emekli Dışişleri Bakanlığı mensuplarından da destek gelmişti.Eski Başbakan Ehud Barak ile aralarında eski ordu komutanlarının da yer aldığı 1525 asker de esirlerin derhal evlerine dönebilmeleri için Gazze”ye saldırıların durdurulması çağrılarına destek veren bir bildiriye imza atmıştı.İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, esir takası için Gazze Şeridi”ne yönelik saldırıların durdurulması çağrısı yapan muvazzaf ve emekli askerleri “bir avuç yabani ot” olarak nitelemiş ve lideri olduğu koalisyon hükümetini devirmeye çalışmakla suçlamıştı.İMZA KAMPANYALARINA ÖNEMLİ İSİMLERDEN DESTEKİsrail”de 10 Nisan”dan bu yana, askerlik hizmetine çağrılabilen yedek askerlerden emeklilere, gazilere ve eski Başbakan Ehud Barak gibi önde gelen eski liderlere kadar uzanan çok sayıda askeri personel, akademisyen ve güvenlik görevlisi tarafından Gazze”deki saldırıların sona erdirilmesi ve esirlerin evlerine döndürülmesini talep eden dilekçeler sunuluyor.İmzacılar arasında eski Genelkurmay Başkanı Danny Halutz, eski Hava Kuvvetleri Komutanı Nimrod Sheffer gibi isimler de yer alıyor.Şu ana kadar hazırlanan dilekçelere imza atanların sayısının 10 bini bulduğu belirtiliyor.

Source: Mehmet Küçükkahveci


Filistinli kadınlar üç kat daha acı çekiyor

İsrail ordusunun Gazze Şeridi”ne 7 Ekim 2023″ten bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı son 24 saatte 17 artarak 51 bine yükseldi. İsrail ordusunun ateşkesi bozarak 18 Mart”tan bu yana Gazze”ye düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı ise 1630″a yükseldi. İsrail ordusu, dün El-Mevasi bölgesinde bulunan tek sağlık merkezi olan Kuveyt Sahra Hastanesi”ni de hedef aldı. Birlemiş Milletler”e (BM) göre İsrail”in 2 Mart”tan bu yana sınır kapılarını kapatarak sıkı abluka uyguladığı Gazze”de, 7 Ekim 2023″ten bu yana görülen en kötü insani durumun yaşanıyor. İlaçlar, içecek sular, yiyecekler ve diğer tüm temel ihtiyaç malzemeleri tükendi. Büyük bir kıtlık kapıda. Katil İsrail”in soykırımı altındaki Gazze Şeridi”ndeki Filistinli kadınların çektiği acılar ise üç kat daha fazla oluyor. Al Jazeera”ya konuşan BM Nüfus Fonunun Arap Devletleri Bölge Direktörü Laila Baker, “Kadınlar tedavi olamıyor, içlerinde hamileler var. Yiyecekleri ve kalacak yerleri de yok. Çocukları için, aileleri için ayrı endişeleniyorlar” sözleriyle yaşanan felaketi özetledi. Öte yandan İsrail”de 3 bin 500 akademisyen, Hava Kuvvetleri mensuplarının başlattığı ve İsrail güvenlik bürokrasisindeki farklı kurumlardan da destek gören Gazze”ye yönelik saldırıların durdurulması çağrısına katıldı.

Source: Sabah


İsrail’de ‘ABD asker çekiyor’ paniği

ABD”nin, Suriye”den 2 ay içerisinde aşamalı olarak asker çekmeye başlayacağını İsrail”e bildirdiği öne sürüldü. Yedioth Ahronoth gazetesi, Tel Aviv yönetiminin, “Türkiye”nin yeni Suriye”de daha fazla stratejik varlık devralacağı korkusuyla” bu hamleyi engellemeye çalıştığını kaydetti. ABD Başkanı Donald Trump”ın, Başbakan Binyamin Netanyahu ile bir araya geldiği toplantıda Başkan Recep Tayyip Erdoğan hakkında söylediklerinin İsrail güvenlik kurumlarını teyakkuza geçirdiği belirtilen haberde, Trump”ın arabuluculuk teklifinin “güven verici” bulunmadığı da vurgulandı.

Source: Sabah


Sokak taktiği firari FETÖ”cüden

İBB”ye yönelik yolsuzluk ve terör soruşturması sonrası polislerin de yaralanmasına neden olan organize sokak eylemlerini kurgulayan CHP, bir yandan Türkiye”yi Batı”ya şikâyet ederken bir yandan da Batı güdümündeki Pensilvanya”dan taktikler alıyor. 2023 seçimleri sürecinde İyi Parti”nin masadan ayrılmasıyla sonuçlanan kaos sonrası iki belediye başkanına (İmamoğlu ve Yavaş) cumhurbaşkanı yardımcılığı formülünü önerdiği ortaya çıkan FETÖ firarisi Savaş Genç bu kez de CHP”ye “Türkiye”yi ve sokakları karıştırın” taktiği verdi. Firari Genç sosyal medya yayınında, “Türkiye”de yapılması gereken şu, şehir şehir mitingleri Özgür Özel yapsın. Çok güzel. Bayraklaştırılması gereken sadece Özgür Özel”in şehir şehir gezerek miting yapması değil, o bölgelerdeki milletvekilleri, hatiplerin organizasyonlar yapması gerekiyor. Tüm Türkiye”yi ayağa kaldırıp karıştırın” dedi.

Source: Www.star.com.tr


17 ilde DEAŞ operasyonu: 89 gözaltı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, DEAŞ terör örgütüne yönelik 17 ilde yapılan operasyonlarda, 89 şüpheli terör örgütü mensubunun yakalandığını açıkladı.Bakan Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında, “17 ilde DEAŞ terör örgütüne yönelik emniyetimiz tarafından düzenlenen operasyonlarda, 89 şüpheli terör örgütü mensubu yakalandı. Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Daire Başkanlığı koordinesinde, İl Emniyet Müdürlüklerince yapılan çalışmalar sonucu, Antalya, Batman, Denizli, Elazığ, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, İstanbul, Kahramanmaraş, Kırıkkale, Kilis, Malatya, Osmaniye, Sakarya, Şanlıurfa, Van ve Yozgat”ta DEAŞ terör örgütü içerisinde faaliyet gösterdiği tespit edilen şüphelilere yönelik operasyonlar düzenlendi” dedi.Teröre karşı birlik, beraberlik ve dayanışmanın en büyük güç olduğunu söyleyen Bakan Yerlikaya, “Valilerimizi, operasyonları koordine eden Cumhuriyet Başsavcılıklarımızı ve operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Teröre karşı birlik, beraberlik ve dayanışma en büyük gücümüzdür. Halkımızın huzur ve güvenliğini sağlamak için operasyonlarımıza aralıksız devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.17 ilde DEAŞ Terör Örgütüne yönelik Emniyetimiz tarafından düzenlenen operasyonlarda; 89 şüpheli Terör Örgütü mensubu yakalandı❗Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Emniyet Müdürlüklerince yapılan çalışmalar sonucu; ➡️… pic.twitter.com/sVDDr4qvn5— Ali Yerlikaya (@AliYerlikaya) April 16, 2025

Source: Www.star.com.tr


Pentagon’da bilgi sızdırma krizi: Bakan danışmanı idari izne çıkarıldı

Associated Presse (AP) konuşan Pentagondan yetkililer, bakanlık binasından çıkan Caldwelle güvenlik ekiplerinin eşlik ettiğini aktardı.İsmi verilmeyen yetkililer, Hegsethin kıdemli danışmanlarından Caldwellin zorunlu idari izne çıkarılmasının, Pentagondaki bilgilerin izinsiz olarak ifşa edilmesiyle ilgili devam eden soruşturmayla bağlantılı olduğunu ifade etti.Hegsethin Özel Kalem Müdürü Joe Kasper, 23 Martta, son zamanlarda kurumdan yapılan yetkisiz açıklamalarla ilgili kapsamlı bir soruşturma yapılacağını duyurmuştu.Söz konusu ifşaatlarla ilgili soruşturmanın derhal başlayacağını belirten Kasper, soruşturmalarda yasalara uygun şekilde yalan makinesinin de kullanılacağını kaydetmişti.Kasper ayrıca, yetki sınırını aşarak ifşada bulunduğu tespit edilenlerin cezai kovuşturmaya tabi tutulacağını vurgulamıştı.

Source:


Haaretz: İsrail, cephede yedek askerlerin yerine düzenli birlikleri görevlendirecek

Haaretz gazetesindeki haberde, İsrail ordu komutanlarının, “yedek askerlerin göreve olan güvensizliğinin, operasyonel planlara zarar verebileceğine” inandığı ve söz konusu komutanların “Gazze, Lübnan, Suriye ve Batı Şeria”da muharebe planlarının uygulanmasında zorluk çekeceklerinin açıkça farkına vardığı” aktarıldı.
İsrail ordusunun yedek askerlere olan bağımlılığını azaltmak amacıyla Gazze”ye düzenli birlikler göndermeye başladığı ifade edilen haberde, savaşın devam etmesine karşı dilekçe imzalayan yedek asker sayısının çokluğunun İsrail ordusunu endişelendirdiğine işaret edildi.
Haberde, İsrail ordusunun artık Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir”in, protesto mektubunu imzalamaları üzerine yedek hava kuvvetleri personelini görevden uzaklaştırma kararının beklenenin tam tersi bir etki yaptığının farkına vardığı kaydedildi.
Haaretz gazetesinin haberinde, ordu kaynaklarının, yedek askerlerin terhis kararının doğrudan olmasa bile siyasi kademeden gelen baskı sonucu alındığını itiraf ettiği ve yedek asker krizinin kamuoyuna yansıtıldığından çok daha büyük bir hal aldığına inandığı vurgulandı.
Haberde ayrıca üst düzey askeri yetkililerin, “bu krizden doğabilecek ciddi sonuçların Başbakan Binyamin Netanyahu”ya ve Güvenlik Kabinesi”ne en kısa sürede sunulması gerektiğine” inandığına işaret edildi.
İsrail”de Gazze”ye saldırıları durdurun çağrısı giderek artıyor
İsrail Hava Kuvvetlerinden bir kısmı emekli, 1000″e yakın pilot ve yedek asker, Gazze”ye yönelik saldırıların sonlandırılması için bir bildiri yayımlamıştı.
Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Hava Kuvvetleri Komutanı Tomer Bar”ın Gazze”ye saldırıların sona erdirilmesini isteyen bildiriyi imzalayan askerlerin ordudan atılması yönündeki kararını onaylamıştı.
Hava kuvvetlerindeki pilot ve yedek askerlerin çağrısına, donanma, zırhlı birlikler, askeri istihbarat, askeri doktorlar, Mossad, akademisyenler ve emekli Dışişleri Bakanlığı mensuplarından da destek gelmişti.
Eski Başbakan Ehud Barak ile aralarında eski ordu komutanlarının da yer aldığı 1525 asker de esirlerin derhal evlerine dönebilmeleri için Gazze”ye saldırıların durdurulması çağrılarına destek veren bir bildiriye imza atmıştı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, esir takası için Gazze Şeridi”ne yönelik saldırıların durdurulması çağrısı yapan muvazzaf ve emekli askerleri “bir avuç yabani ot” olarak nitelemiş ve lideri olduğu koalisyon hükümetini devirmeye çalışmakla suçlamıştı.
İmza kampanyalarına önemli isimlerden destek
İsrail”de 10 Nisan”dan bu yana, askerlik hizmetine çağrılabilen yedek askerlerden emeklilere, gazilere ve eski Başbakan Ehud Barak gibi önde gelen eski liderlere kadar uzanan çok sayıda askeri personel, akademisyen ve güvenlik görevlisi tarafından Gazze”deki saldırıların sona erdirilmesi ve esirlerin evlerine döndürülmesini talep eden dilekçeler sunuluyor.
İmzacılar arasında eski Genelkurmay Başkanı Danny Halutz, eski Hava Kuvvetleri Komutanı Nimrod Sheffer gibi isimler de yer alıyor.
Şu ana kadar hazırlanan dilekçelere imza atanların sayısının 10 bini bulduğu belirtiliyor.

Source: Eda Koyuncu


Paşinyan, Güney Kafkasya”da “iyi niyetli komşuluk ilişkileri”nin temellerini atabilir…

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, dün Erivan”da Ermenistan Meclisi”nde yaptığı açıklamada Azerbaycan”ın talebini kabul ettiklerini ve Barış Antlaşması”nı imzalamaya hazır olduklarını, “Artık, savaş olmayacağını, barış olacağını; savaşın hiçbir temelinin olmadığını” söyledi..*Önce, konunun tarihî arka planına kısa bir nazar atmakta fayda var..Büyük çapta Ortodoks Hristiyan olan Ermeniler, Selçuklular zamanından beri, milâdî -1060″lardan 1860″lara kadar yaklaşık 800 yıl, Müslümanlarla iç-içe yaşadılar ve ciddî hiç bir rahatsızlık yaşamadılar ve oluşturmadılar da.. Hatta, Osmanlı Ordusu”nun mutfağına, gayrimüslim unsurlardan sadece Ermeniler alınır ve orada hizmet görebilirlerdi..Bu durum asırlar boyunca, böyle devam etti..Ancaak, Osmanlı”nın artık dünya diplomasisinde “Hasta Adam” diye anılmaya ve ölmesi beklenen bir duruma geldiği 1850″li yıllarda, bir kısım Ermenilere de, “Sizin de artık bir vatanınız olsun. Bu devlet çökünce, fırsatı kaçırmayın..” diyen malûm şeytanî odaklar etkili olmaya başladılar.Ermeni nasyonalistlerinin kurduğu Daşnaksutyun ve Hinçak gibi gizli silahlı mücadele örgütleri, Osmanlı vatanının her tarafında yayılmış olan Ermeniler arasında ayaklanma fikirlerini işlediler. “1877-78” deki Osmanlı-Rusya (Hicrî- 1293) Harbi sırasında, bir kısım Ermeni milislerinin Kafkasya”dan ilerleyen Rus Ordusu”na öncülük etmesi vs.. gibi acı hadiseler de yaşandı.. Hasta yatağındaki insanın en yakın bildiklerince öldürülmek istenmesi gibi bir durum..Osmanlı (Merkez) Bankası Soygunu ve yakalananların cezalandırılmaması için Avrupa”nın ağır ve yoğun diplomatik baskısı ve keza, Sultan 2. Abdulhamid”e Yıldız Camii çıkışında bombalı saldırı vs.. Sonra İstanbul, Adana, Trabzon, Diyarbekir, Sason, Merzifon vs. yerlerde büyük karışıklıklar..Ayrıca, 1908″den, 2. Meşrutiyet”ten sonra İttihat-Terakki Hükümeti”nde Osmanlı Hariciye Nâzırlığı”na getirilen Ermeni Noradukyan Paşa”nın, Avrupalı meslektaşlarıyla olan ilginç yazışmaları..Ve Birinci Dünya Savaşı patladığında, hele de Doğu Anadolu”daki bir kısım Ermenilerin Kafkasları aşan Rus Ordusu ile yine işbirliği yapma ihtimalini bertaraf etmek için, yüzbinlerce Ermeni”nin Osmanlı”nın Suriye gibi iç bölgelerine “tehcir”i, yaşadıkları bölgelerden sürülmeleri, elbette o günkü yol ve vasıtaların yetersizliği ve çetin iklim şartları altında nice acılara da yol açmıştı..Ama, o zaman Ermeni halkı nice acılar çekti de, Müslüman halklar zevk içinde miydiler? Milyonlarca Müslüman da o savaş boyunca can verdi.Birinci Dünya Savaşı”nın sonunda da, Ermeni milislerinin bütün kuzey Azerbaycan”ı geçip taa Bakü”ye dayanmaları ve sonra Enver Paşa”nın kurduğu Kafkas İslâm Ordusu”nun başına getirdiği kardeşi Nuri Paşa”nın Ermeni güçlerini geri püskürtmesi.. (Ki, bu yüzden, Azerbaycan halkı Nuri Paşa”yı bugün de derin bir muhabbetle ve rahmetle anarlar..)Ve Çarlık Rusyası çöküp komünist dönem geldiğinde Ermenistan da, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği”nin içindeki 15 kadar etnik kökenli federe devletlerden birisi olmuştu ve bu durum 1991″e kadar devam etti..Ve, gelelim bu güne..*Paşinyan”ın dünkü konuşmasında dile getirdiği olumlu noktaya gelmesi bekleniyordu herhalde..Çünkü, Nikol Paşinyan”ın siyasetini uzun zamandır takip etmeye ve anlamaya çalışanlardan birisi olarak, diyebilirim ki, Sovyet Rusya komünist imparatorluğunun 1991 ortasında çökmesinden sonra, siyasî istiklalini kazanan Ermenistan”ın liderleri içinde, en akıllı ve tedbirli olanlardan birisi.. İlk başta Leon Ter Petrosyan da yeni kazanılan bağımsızlık statüsünün sağlıklı temellere kavuşması için tedbirler peşinde olduğunu, 1992 başında Alparslan Türkeş”le Paris”te bir görüşme yapacak kadar göstermişti.Ama, Azerbaycan, yeni bağımsız oluşun rahatsızlıkları içindeyken, Ermeni milislerinin Azerbaycan halkına karşı nasıl barbarca saldırıp, Karabağ, Hankendi, Laçin, Hocalı, Şuşa, Kelbecer, Fuzuli vs. şehirlerde çocuk- kadın- yaşlı savunmasız erkek demeden, sivil halktan binlerce insanı katletmesi ve Azerbaycan topraklarının yüzde 25, yani dörtte bir kadarını işgal etmesi ve 1 milyondan fazla insanın da, başkent Bakü”ye sığınması büyük facialar meydana getirmişti.. O zamanki Başkan Haydar Aliyev çaresizdi ve kaçan Azerbaycan halkını, “Hammıııız (hepiniz) bir o mermi sesi eşitir eşitmez qaçdıııız..” diye muaheze etmekten başka bir şey yapamamıştı..Türkiye ise, Ermenistan”ı baskı altında tutmak için, bütün kara ve hava yollarını kapatmıştı.. Ermenistan”ın dünyaya açılan tek kapısı, İran”la olan 45 km.”lik ortak sınırı idi..Bu durum, 28-29 yıl sürdüBir bakıma, Ermenistan”ın işgali artık tabiî bir durum gibi kabullenilmeye başlanmıştı ki, -Türkiye”nin dolaylı yardımlarıyla- , 27 Eylül 2020 günü başlayıp, 44 gün süren Karabağ Savaşı, Ermeni güçlerinin kesin yenilgisiyle noktalandı.. ve Azerbaycan, sınır noktalarındaki ufak-tefek ihtilaflar dışındaki bütün topraklarını kurtarmış oldu..Erdoğan Türkiyesi, Ermenistan”a, Azerbaycan”la barış anlaşmasını imzalayıncaya kadar, Türkiye- Ermenistan kara sınır kapılarını ve hava sahasını açmayacağını kesinlikle bildirmişti ve buna göre de yıllardır kapalı kaldı o kara ve hava yolları..*Bu arada, 10 yıllar boyu, hele de Nisan ayı geldiğinde, 1915″deki “Ermeni tehciri” konusu, Türkiye”yi suçlamak için, “Ermeni soykırımı” diye dillendirildi, önceki Ermeni liderlerince ve dışarıdaki destekçilerince.. Bazı ülkelerin parlamentoları da bu iddiayı gerçek gibi kabul ettiler.Bütün bunlar, Ermenistan- Azerbaycan Meselesi”ni” anlamak için gerekli de onun için hatırlatılıyor..Ama, ama Ermenistan liderleri, arka arkaya, kendi siyasetlerini bölge ülkeleri yerine, Amerika, Fransa, İngiltere, Rusya ile çözmeye öncelik vermişlerdi, ama bir netice alamadılar.. Paşinyan iktidara geldikten sonra ise.. Geçmiştekilerin bütün yollarını denedi ve o yöntemle bir çıkış yolu bulunamayacağını da; Türkiye”yle münasebetlerini normalleştirmedikçe bir çıkış yolunun olmadığını anladı.. Üstelik, Türkiye de, fakir Ermenistan halkının on binlerce işçisinin İstanbul”da izinsiz olarak çalışmalarına göz yumuyordu,*Hele de son 1-2 sene içinde Ermenistan”ın huzur içinde yaşamak isteyen ve buna hakkı olan, genelde fakir Ermeni halkının rahat yüzü görmesi için, çareler arayan Nikol Paşinyan, 5-6 ay önce bir konuşma yaparak, “1915”deki o ağır şartlar içinde her halk gibi, Ermenilerin de büyük acılar çektiğini” söylemekle birlikte, “Ermenistan”daki resmî iddialar”ı çürüttü, “Ermeni Soykırımı iddiasının gerçek olmadığını” belirtti ve “35 yıl hatırlanmamışken, o 1915 Hadiseleri”nin 1950″den sonra dillendirilmeye başlandığını” söyleyince, içerde, başta Kilise liderleri ve bazı unsurların şiddetli itirazıyla karşılandı ve nihayet o sözlerini biraz yumuşattı da, içerdeki sokak muhalefetini yatıştırabildi.Ama, o, Türkiye halkının kültüründe asırlarca, “kavm-i necîb” (asil kavim) ve “Millet-ı sâdıqa..” (isyan etmez, kötülük düşünmez kavim) diye kabul edilen Ermeni halkının, Müslümanlarla geçmişteki kıymet hükümlerine göre yaşayabileceğine olan inancını yitirmedi..Paşinyan, dün de, Azerbaycan”la barış antlaşmasının imzalanması için Bakü”nün ileri sürdüğü (“Minsk üçlüsü” lağvedilsin) talebini kabul edeceklerini söyledi.1991 yılında, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı”nın (AGİT) içinde, güya, Azerbaycan- Ermenistan arasındaki ihtilafları halletmek için oluşturulan ve amma, tek taraflı çalışan “Minsk Grubu”nun lağvedilmesi şartını Paşinyan Ermenistanı kabullenmiş bulunuyor..Sanıyorum, Kafkaslar”da ve hele de Ermenistan”da bu gelişme, huzurlu bir yarına temel olacaktır.. Paşinyan”ın bu gerçeği görmüş olması, kendinden öncekilere göre, daha tedbirli ve akıllı bir siyaset güttüğünün, İnşaallah hayırlı bir işaretidir.

Source: Selahaddin E. Çakirgi̇l


17 ilde DEAŞ operasyonu: 89 şüpheli yakalandı

Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde, İl Emniyet Müdürlükleri tarafından DEAŞ terör örgütüne yönelik eş zamanlı operasyonlar düzenlendi. 17 İLDE ŞAFAK OPERASYONU Antalya, Batman, Denizli, Elazığ, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, İstanbul, Kahramanmaraş, Kırıkkale, Kilis, Malatya, Osmaniye, Sakarya, Şanlıurfa, Van ve Yozgat”ta gerçekleştirilen operasyonlarda, örgüt içerisinde faaliyet yürüttüğü tespit edilen 89 şüpheli gözaltına alındı. BAKAN YERLİKAYA: OPERASYONLARIMIZA ARA VERMEDEN DEVAM EDİYORUZ İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Teröre karşı birlik, beraberlik ve dayanışma en büyük gücümüzdür. Halkımızın huzur ve güvenliğini sağlamak için operasyonlarımıza aralıksız devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Source: Ömer Çeti̇n


İsrail’in vahşi saldırıları ve Antalya diplomasi forumu

Gazze’de yaptığı vahşeti anlatacak kelime bulamıyoruz.

Hiçbir kural tanımadan saldırıyor bombalıyor taş üstünde taş bırakmamacasına yıkıyor, hiçbir canlı kalmamacasına öldürüyor.

Tüm dünya da bu olup bitenleri

Normal bir şeymiş gibi seyrediyor.

HİÇ BİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK

Olabilecek bu tür saldırılar için BM gibi zamanında kurulmuş olan güvenlik kurum ve kuruluşlar var.

Bu tür kuruluşlar

Ya bir savaşın çıkmasını önleyecek veya çıkmış olan savaşın ‘savaş hukuku’na göre olmasını sağlamaktı görevleri…

Hastane, okul, cami gibi ibadet yerleri.. gazeteci ve masum çocuklar hedef alınamaz.

Ama bu vahşeti İsrail yapınca

Mezkûr kurum ve kuruluşlardan ses seda çıkmıyor.

Dünyanın çivisi çıkıp

İsrail için tüm kurallar çiğnenince,

Dünyaya nizam verecek yeni oluşumların hayata geçirilmesi kaçınılmaz oldu.

Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde toplanan ADF bunun için atılmış ilk adımdır.

İsrail nasıl oldu da böyle pervasız davranabileceği bu günlere gelebildi?

İSRAİL’İN ETRAFINDA ‘TAYYİP’LER OLSAYDI

İsrail’in etrafındaki ülkelerin başında

Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan gibi liderler olsaydı, İsrail böyle bir vahşeti yapabilir miydi?

Hayır! Kesinlikle hayır…

Çünkü İsrail

Arap-İslam coğrafyasının ortasında kalmış küçük bir ada mesabesindedir.

Binaenaleyh

Eğer İsrail’i çembere almış olan devletlerin başındaki liderler gerçek lider olsaydı,

İsrail değil böyle bir vahşeti yapması

Nefes almak için bile komşularından izin almak zorunda kalırdı.

İSRAİL BUGÜNE NASIL GELDİ

6 GÜN SAVAŞI

… Ama zamanında

Suriye’den Şükri El-Kuvvetli’yi uzaklaştırılıp Baas rejiminin önünü açtılar

Mısır’da General Necip’i uzaklaştırıp Cemal Abdünnasır’ı getirdiler

Ürdün’de babaları Şerif Hüseyin’i sürgüne göndererek çocuklarına (Kral Abdullah daha sonra Kral Hüseyin ve şimdi de torun Kral Abdullah’a) İsrail’e karşı uslu durmadıkları takdirde başlarına nelerin gelebileceğini gösterdiler.

Lübnan’da da bir sürü oyun neticesinde Müslüman bir ülkenin başına Maruni bir Hristiyan getirmişlerdi.

MASA BAŞINDA VERMEYE CESARET EDEMEDİKLERİNİ

SAVAŞARAK VERDİLER

Çevre ülkelerin başına mezkur liderleri geçirip ortam ‘tamam’ olunca.. İsrail adı ‘savaş’ olan bir askeri tatbikata girişti

Ve ülke sınırlarını 6 günde 4 katına çıkardı.

1967’de yapılan savaş bir muvazaa savaşıdır

Topraklarını genişletmek için talep ettiği yerleri o zamanki Arap liderleri koltuklarını sağlama almak şartı ile “yenilmiş” gibi göstererek o toprakları hibe ettiler.

Böylece İsrail

Mısır’dan Gazze ve Sina’yı (Sina daha sonra anlaşma ile geri alındı)

Suriye’den Golan Tepeleri’ni

Ürdün’den de Doğu Kudüs ve Batı Şeria’yı alarak

Topraklarını 4 katına çıkarmıştı.

Siyonist medya o yıllarda

İsrail’in Arap ittifakına karşı (savaşa girmeyen diğer Arap devletleri de asker ve malzeme göndermişti) büyük bir zafer kazandığını.. İsrail’in yenilmez olduğunu falan yazıp durmuşlardı

Ama bugün bakıyoruz ki,

Güya 6 günde Suudi Arabistan’dan Fas’a kadar olan geniş bir ittifaka karşı kesin zafer kazanan İsrail 1,5 yıldır avuç içi kadar bir yerde.. hem de kendi topraklarında HAMAS’ı yenemiyor.

NE HAMAS BAAS’TIR

NE HENİYE BEŞŞAR’DIR

NE SİNVAR MAHMUT ABBAS’TIR

NE DE ‘TAYYİP’ C. ABDÜNNASIR’DIR

İslam dünyası ile birlikte Arap dünyası da uyanıyor ve zincirlerini kırıp atıyor.

Evet, çok zayiat verildi.. çok çile çekildi

İlk zincir Suriye’de kırıldı bir kere.

Mısır’da Mursi iktidarda olsaydı bugün İsrail değil bu vahşeti yapmak Gazze’ye bir kurşun bile atamazdı.

Suriye devrimi diğer ülkelerde de olur diye İsrail’i korku sarmış vaziyette.

Bundan dolayı

Vahşice saldırıyor Filistin direnişini kırmaya çalışıyor. Askeri tesisleri bombalayarak Suriye’yi de toparlanmadan çökertmek istiyor

Ama nafile…

Taşlar yerine oturduktan sonra İsrail nefes bile alamayacak.

Suriye.. Libya.. Sudan.. derken

Rahmetli Erdem Beyazıt’ın deyimiyle “dallar meyveye durdu” ve durmaya devam ediyor.

ANTALYA DİPLOMASİ FORUMU

Dalların meyveye durmaya başladığı bir demde

ADF gerçekleşti.

Türkiye’nin öncülüğünde yapılan silah savunma sanayi tüm dünyanın dikkatini çekmiş, bundan dolayı ADF’ye olağanüstü katılım sağlanmıştır.

Demir ortaya çıktı bir kere…

İsrail’in kaçacak delik araması yakındır.

Source: Emin Batur


Van”da terör örgütlerine operasyon! 24 şahıs hakkında işlem yapıldı

Van İl Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, terör örgütlerinin faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik yürütülen çalışmaların devam ettiği belirtildi. Açıklamada, “Yapılan çalışmalar neticesinde; PKK/KCK terör örgütü soruşturmaları kapsamında 12, dini istismar eden terör örgütleri soruşturmaları kapsamında 1 şahıs ve FETÖ/PDY terör örgütü soruşturmaları kapsamında ise 11 olmak üzere toplam 24 şahıs hakkında gerekli yasal işlem yapılmıştır” denildi.

Source:


Gündem olacak iddia sızdı! Hazırlıklar başladı PKK”nın silah bırakacağı tarih

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Meclis”te yaptığı konuşmada teröristbaşı Abdullah Öcalan ile ilgili çağrıda bulunmuştu. Bu çağrı siyasetteki tüm dikkatleri bu konu üzerine çekerken DEM Parti”nin oluşturduğu İmralı heyeti Öcalan ile görüşmeye başladı. DEM – İmralı arasındaki görüşmelerin sonucunda ise Öcalan, terör örgütü PKK”ya “silah bırakma ve kendini feshetme” çağrısında bulundu. Gelinen aşamada sürecin sonucu herkes tarafından merak ediliyor. Konuyla ilgili olarak gündeme dikkat çeken bir iddia gündeme geldi. FESİH İÇİN HAZİRAN AYI İŞARET EDİLDİ Türkiye gazetesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı habere göre, PKK”nın fesih kongresinin mayıs başında toplanması, haziran sonuna kadar da örgütün elindeki silahların tesliminin tamamlanması öngörülüyor. Silah teslim noktaları, ne şekilde teslim edileceği, kayıtlarının nasıl tutulacağı gibi teknik konularda da hazırlıkların yapıldığı ifade ediliyor. FESİH TAMAMLANMADIĞI SÜRECE HİÇBİR BAŞLIK GÜNDEME GETİRİLMEYECEK Süreç planlandığı gibi tamamlanırsa, Meclis’in tatile gireceği temmuz ayına kadar siyasi ve hukuki bazı adımların atılması da gündeme gelecek. Bu kapsamda, infaz yasasında ve terörle mücadele yasasında yapılacak değişikler ile terörsüz Türkiye sürecinin hukuki altyapısını oluşturacak bazı yasal adımların gündeme gelebileceği belirtiliyor. Ancak silahlar bırakılıp, fesih tamamlanmadığı sürece hükümet veya Meclis’te bu konularda hiçbir başlık gündeme getirilmeyecek. ÖCALAN”A AF GÜNDEMDE YOK Terör örgütü kendini feshetse bile yeni süreç kapsamında PKK lideri Abdullah Öcalan’a af anlamına gelecek bir adım atılmayacak. Öcalan İmralı’da kalmaya devam edecek ancak cezaevi şartları yeni sürece uygun olarak yeniden ele alınacak. Öte yandan, Adalet Bakanlığı da yeni yargı paketi kapsamında bir süredir hükümlülerin cezaları ile ilgili olarak ‘hafta sonu infaz, geceleyin infaz, konutta infaz’ gibi infaz usullerinin daha etkin hâle getirilmesi için çalışma yapıyor. Adalet Bakanlığı kaynakları, konutta infazın terör hükümlülerini kapsamadığını, ancak gelişmelere göre bu konunun da tartışmaya açılabileceğini belirtiyor. Ceza İnfaz Yasasında yapılacak değişiklerin ‘Terörsüz Türkiye’ hedefine uygun olarak revize edilebileceği ifade ediliyor. Şu anda cezaevlerinde 25 bin civarında terör hükümlüsü bulunuyor. Bu hükümlülerinin 17 bini PKK ve diğer örgütlere mensup, 8 bini ise FETÖ örgütünden ceza alanlardan oluşuyor. Yeni infaz usullerine yönelik bir yasal değişiklik yapılması durumunda hastalar, çocuklu kadınlar ile bir başkasının yardımı olmadan hayatını idame ettiremeyen 65 yaş üstü yaşlı hükümlülerin kalan cezalarının konutta infaz edilebilmesi gündeme gelecek.

Source: Internet Haber


Pentagon”da bilgi sızdırma skandalı: Kıdemli danışman zorunlu izne çıkarıldı

ABD Savunma Bakanlığında (Pentagon) Bakan Pete Hegseth”in kıdemli danışmanlarından Dan Caldwell, bilgi sızdırma iddialarıyla ilgili soruşturma kapsamında zorunlu olarak idari izne çıkarıldı. Associated Press”e (AP) konuşan Pentagon”dan yetkililer, bakanlık binasından çıkan Caldwell”e güvenlik ekiplerinin eşlik ettiğini aktardı.İsmi verilmeyen yetkililer, Hegseth”in kıdemli danışmanlarından Caldwell”in zorunlu idari izne çıkarılmasının, Pentagon”daki bilgilerin izinsiz olarak ifşa edilmesiyle ilgili devam eden soruşturmayla bağlantılı olduğunu ifade etti.Öte yandan, Fox News”e açıklama yapan bir yetkili, Pentagon”da Özel Kalem Müdür Yardımcısı Darin Selnick”in de bilgi sızdırma iddialarıyla ilgili soruşturma kapsamında idari izne çıkarıldığını bildirdi.Hegseth”in Özel Kalem Müdürü Joe Kasper, 23 Mart”ta, son zamanlarda kurumdan yapılan “yetkisiz açıklamalarla ilgili” kapsamlı bir soruşturma yapılacağını duyurmuştu.Söz konusu ifşaatla ilgili soruşturmanın “derhal” başlayacağını belirten Kasper, soruşturmalarda yasalara uygun şekilde “yalan makinesi”nin de kullanılacağını kaydetmişti.Kasper ayrıca, yetki sınırını aşarak ifşada bulunduğu tespit edilenlerin cezai kovuşturmaya tabi tutulacağını vurgulamıştı.

Source: Www.star.com.tr