Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Asya çıkarması
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün akşam başlayan ve 13 Şubat’a kadar sürecek Asya turunda ilk durak Malezya olacak. Erdoğan, Kuala Lumpur’da Gazze başta olmak üzere küresel, bölgesel ve ikili ilişkileri ele alacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya’yı en son 2019’da ziyaret etmişti. Asya ziyaretinin ikinci durağı ise Endonezya. Türkiye ile Endonezya arasında son yıllarda ekonomik ilişkilerde olumlu gelişmeler yaşanıyor.10 MİLYAR DOLARLIK TİCARETİki ülke ikili ticareti 10 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Ankara-Jakarta ilişkilerinde savunma sanayisi de önemli bir yer tutuyor. İki ülkenin savunma sanayi şirketleri arasında Endonezya Kara Kuvvetleri’nin kullanımı için iki yıllık sürede 18 tank üretilmesine yönelik bir anlaşma imzalanmış, bu tankların 10’unun Türkiye, 8’inin Endonezya’da üretilmesi kararı alınmıştı.PAKİSTAN’LA YAKIN İLİŞKİErdoğan’ın Asya turunda son durağı ise Pakistan olacak. İki ülke arasında köklü ilişkiler ve çok yakın işbirliği mevcut. Türkiye ve Pakistan arasında terörle mücadele dahil olmak üzere birçok alanda örnek dayanışma sergilenirken, uluslararası meselelerde de iki ülke büyük oranda aynı yönde fikir beyan ediyor. Türkiye ile Pakistan arasında gemi, helikopter, SİHA ve diğer silah platformlarında anlaşmalar bulunuyor.ANLAŞMALAR İMZALANACAKCumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üç Asya ülkesine yapacağı ziyaretlere ilişkin şu ayrıntıları paylaştı: “Sayın Cumhurbaşkanımız, kapsamlı stratejik ortağımız olan Malezya’yı ziyaretlerinin ardından Endonezya ve Pakistan’da Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantılarına muhataplarıyla birlikte başkanlık edecektir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyaret edeceği ülkelerle ikili ahdi zeminin güçlendirilmesi amacıyla çeşitli alanlarda anlaşmaların imzalanması ve iş çevreleriyle bir araya gelinmesi öngörülmektedir. Görüşmelerde ayrıca, Gazze başta olmak üzere güncel bölgesel ve küresel meseleler hakkında görüş alışverişinde bulunulması planlanmaktadır.”
Source: Hurriyet.com.tr
Ateşkesi uzatmayı düşünmüyor! İsrail basınından Netanyahu iddiası
Tüm dünya ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazzelilerin farklı ülkelere göçe zorlanarak bölgenin kontrolünü ABD’nin alması yönündeki skandal planını tartışırken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze’de 15 ayın sonunda varılan ateşkesi sabote etmeye çalıştığı iddiaları gündeme geldi. Ateşkesin çatışmaların kalıcı olarak durdurulmasını öngören ikinci aşamasına ilişkin 3 Şubat’ta başlaması beklenen müzakereleri ABD seyahati nedeniyle erteleyen Netanyahu’nun, görüşmeler için Katar’ın başkenti Doha’ya gidecek İsrail heyetine “müzakere yetkisi” tanımadığı belirtildi.‘İKTİDARI ZORA GİRDİ’İsrail’deki muhalif Haaretz gazetesinin İsrailli güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre Gazze’deki rehine takası turlarında Hamas’ın yaptığı gövde gösterileri, aşırı sağcılar ve milliyetçi seçmen Netanyahu üzerindeki baskısını arttırdı. Rehinelerin teslimi sırasında Hamas savaşçılarının silahlarla bölgeyi kontrol etmesinin, grubun mağlup edilemediği yönünde algılandığını belirten kaynaklar, teslim törenlerinde kurulan sahnelerde Netanyahu’nun Gazze’deki savaşın nihai hedefine vurgu yapan “tam zafer” sloganıyla alay eden ifadeler kullanıldığına dikkat çekiyor. Kaynaklara göre yeni anket verileri de bu görüntülerin Netanyahu’ya zarar verdiğini ortaya koyuyor. Kaynaklar, aşırı sağcı ortaklarının hükümetten istifa ederek Netanyahu iktidarını düşürmesi endişesiyle, İsrail Başbakanı’nın anlaşmanın ikinci aşamasına geçmek istemediğini aktarıyor.‘HAMAS APTAL DEĞİL’Kaynaklar Katar’a gönderilen İsrail heyetinin de “tamamen şovdan” ibaret olduğunu söylüyor. Hafta sonu Katar’a giden heyetin, İsrail güvenlik kabinesinin bu haftaki toplantısına kadar hiçbir yetkisi bulunmazken, heyetin uzun süredir değişmeyen yapısındaki farklılıklar da dikkat çekiyor. Daha önce Şin Bet ya da Mossad başkanlarının liderlik ettiği heyetin başında bu defa tutuklular ve rehineler koordinatörü Gal Hirsch olacak. Güvenlik kaynaklarının endişelerinden biri Tel Aviv yönetiminden gelen bu olumsuz sinyallerin anlaşmanın ilk aşamasını da tehlikeye atma ihtimali. Hamas’ın rehineleri serbest bırakmasının temel sebebinin kalıcı ateşkes ve İsrail’in Gazze’den tamamen çekilmesinin öngörüldüğü ikinci aşama beklentisi olduğuna dikkat çeken kaynaklar, “Hamas’ın aptal olmadığını” belirterek Tel Aviv’in ikinci aşamaya geçme niyeti olmadığına kanaat getirmeleri halinde anlaşmayı iptal edebilecekleri görüşünde.
Source: Hurriyet.com.tr
Herkes görüşmeyi beklerken Trump Putin’i çoktan aramış
Trump göreve geldiğinden bu yana ABD ve Rusya’dan karşılıklı olarak görüşme için altyapı hazırlıkları yapıldığı yönünde açıklamalar gelirken, Trump’ın “görüştük” demesi şaşkınlık yarattı. Kremlin Sarayı’ndan da Trump’a yalanlama gelmedi.“İyi bir ilişkileri olduğunu” söylediği Putin’in “savaş alanında ölenleri umursadığını” söyleyen Trump, Rus lider için “İnsanların ölmesini durdurmak istiyor” dedi. Trump kaç telefon görüşmesi yaptıklarındaki soruya ise “Söylemesem daha iyi olur” yanıtını verdi. “Yaklaşık 2 milyon genç insanın yok yere öldüğünü” söyleyen Trump, “savaşı bitirmek için somut bir planı olduğunu” belirterek, “Bu lanet şeyi sona erdirmek istiyorum” ifadelerini kullandı.KREMLİN REDDETMEDİKremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise Rus haber ajansı İnterfaks’a yaptığı açıklamada, Trump’ın sözlerini yalanlamadı. ABD’deki yeni yönetimle farklı şekillerde iletişim kurulduğunu kaydeden Peskov, “Bu iletişimler de farklı kanallar üzerinden yürütülüyor” dedi. Peskov, iletişimlerin yoğunluğu nedeniyle kendisinin tüm gelişmelerden haberdar olamayacağını belirterek, “Bu nedenle, böyle bir görüşmeyi ne teyit edebilirim ne de yalanlayabilirim”dedi.
Source: Hurriyet.com.tr
Atina’dan Roma’ya protesto! Baykar’ın hamlesi rahatsız etti
‘ASAYİŞİ BOZACAK SATIŞ’Atina’nın, Piaggio Aerospace’in Baykar’a satılmasından son derece rahatsız olduğunu yazan Yunan Kathimerini gazetesi, bu satışı Avrupa Birliği’nin (AB) 11 Ekim 2020’den beri geçerli olan 2019/452 sayılı yönetmeliğini görmezlikten gelerek gerçekleştirdiği iddiasıyla İtalya’yı protesto edeceğini yazdı.Sözkonusu yönetmeliğin, AB’de devlet kontrolündeki şirketlerin, üçüncü ülke yatırımcılarına satışları durumunda tüm üye ülkelerin bilgilendirilmelerini öngördüğünü kaydeden Kathimerini, yönetmeliğin 7’nci maddesinin de, “Herhangi bir AB üye ülkesi ya da Komisyon, yabancı bir yatırımın güvenliğinin veya asayişine zarar verebilmesi olasılığının bulunduğuna karar verirse, satışı yapan ya da yapmayı planlayan üye ülkeden gerekli bilgileri isteyebilir” ifadesinin yer aldığını vurguladı.
Source: Yorgo Kirbaki̇
Mısır”dan Netanyahu”nun iddiasına sert cevap: Filistinlilere yönelik ihlalleri örtbas etmeye çalışıyor
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Filistinlilerin zorla göç ettirilmesini desteklediğini belirterek, Mısır”ın, Filistinlilerin Gazze”den kendi rızalarıyla ayrılmasını engellediğini iddia etti.Netanyahu, ABD”nin Fox News kanalına verdiği röportajında, Gazze”deki Filistinlilerin bölgeden ayrılmak istediğini, İsrail”in Gazze Şeridi”ne şiddetli saldırılar başlattığı 7 Ekim 2023″ten önce bile çok sayıda Filistinlinin Gazze”den ayrılmak için kendisine talepte bulunduğunu öne sürdü.Netanyahu, “Herkes Gazze”yi dünyanın en büyük açık hava hapishanesi olarak tanımlıyor. Nedenini biliyor musunuz? Çünkü buradaki insanlar buradan ayrılamıyor. Böyle bir seçenekleri yok. Mısır, onların Gazze”den çıkmasına izin vermiyor. Eğer onlara bir seçenek sunulursa, ayrılacaklardır.” iddiasında bulundu.Netanyahu, Gazze”deki Filistinlilerin bölgeden ayrılmak istediğini, ancak sınır kapısındaki görevlilerin rüşvet aldığını, sadece zenginlerin Gazze”den çıkabildiğini, diğerlerinin ise içeride kaldığını ileri sürdü.Filistinlilerin Gazze”den geçici bir süreliğine bile olsa çıkarılması fikrini desteklediğini belirten İsrail Başbakanı, Bunun Hamas”ı yok etmek ve Gazze”yi yeniden inşa etmek için gerekli olduğunu savundu.- KAHİRE, NETANYAHU”NUN İDDİALARINI KINADIMısır Dışişleri Bakanlığı”ndan yapılan açıklamada, Netanyahu”nun Fox News kanalına verdiği röportajda dile getirdiği iddiaların tamamen gerçek dışı olduğu vurgulandı.Kahire, İsrail Başbakanı Netanyahu”nun Gazze”nin güneyindeki Refah Sınır Kapısı”nın yönetimiyle ilgili açıklamalarını sert bir şekilde kınadı ve bu iddiaların, Tel Aviv”in Filistinlilere yönelik ihlallerini örtbas etmeyi amaçladığını belirtti.Mısır, Netanyahu”nun bu açıklamalarını “kasıtlı ve kabul edilemez bir dezenformasyon” olarak nitelendirerek, Mısır”ın, İsrail”in Gazze”ye yönelik saldırılarının başladığı ilk günden itibaren, bölgeye acil insani yardım sağlamak için yoğun çaba sarf ettiğini” belirtti.Bakanlık ayrıca, Filistin halkının zorla göç ettirilmesiyle ilgili herhangi bir planı kesin bir şekilde reddettiklerini vurgulayarak, “Mısır, Filistinlilerin zorla Mısır, Ürdün veya Suudi Arabistan”a sürgün edilmesine yönelik her türlü girişimi kesinlikle reddetmektedir.” ifadelerini kullandı.Açıklamada, Gazze”deki Filistin halkının topraklarına bağlılığının desteklendiği belirtilerek, Filistinlilerin meşru davalarına sahip çıkmaya devam ettiği ve yaşadıkları tüm zorluklara rağmen topraklarını terk etmeyi reddettikleri ifade edildi.Açıklamada ayrıca, Mısır”ın, 1967 sınırları içinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını desteklemeye devam edeceği belirtildi.06.22 ABD”de milyonların izlediği Amerikan Futbolu Ligi”nin (NFL) şampiyonluk mücadelesi “Süper Bowl” karşılaşmasının devre arasındaki gösteride dansçıların arasına giren bir kişi, elinde Sudan ve Filistin bayrağı ile İsrail”in Gazze”ye saldırılarını protesto etti.06.16 “Gazze Kasabı” Netanyahu Mısır”ın Filistinlilerin Gazze”den çıkışını engellediğini iddia etti. Netanyahu”nun iddialarını kınayan Mısır ise, bu durumun Tel Aviv”in Filistinlilere yönelik ihlallerini örtbas etmeyi amaçladığını belirtti.02.11 ABD Başkanı Donald Trump, ABD”nin Gazze”ye sahip olacağını ve Gazze”yi Orta Doğu”daki diğer zengin ülkeler aracılığıyla inşa edeceğini belirterek, “Gazze”yi satın almaya ve sahiplenmeye kararlıyım” diye konuştu.00.07 İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump”ın Gazze”de etnik temizlik planını “devrimci” şeklinde nitelendirdi.00.00 İsrail ordusunun, Hamas ile varılan ateşkes anlaşmasındaki yükümlülükleri doğrultusunda Gazze Şeridi”nin kuzeyi ile güneyini birbirinden ayıran Netzarim ismini verdiği koridordan sınıra doğru çekilmesiyle yaşanan soykırımın boyutları ortaya çıkıyor. “Netzarim Koridoru” bölgesinde kaydedilen görüntülerde, Filistinlilere ait etrafa saçılmış kıyafetler ve eşyalar dikkati çekti.
Source: Www.star.com.tr
Abdullah Öcalan”ın yapacağı tarihi çağrının 4 adresi olacak
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli”nin “Terörsüz Türkiye” mesajı sonrası DEM Parti, Milli İstihbarat Teşkilatı ve İmralı arasındaki görüşmelerin hız kazandığı öğrenildi. DEM Parti heyetinin terör örgütü PKK elebaşı ile İmralı”da yaptığı ikinci görüşmeden sonra, güvenlik birimleri ile Abdullah Öcalan arasında “PKK”nın silah bırakması” görüşmelerinin de hız kazandığı belirtildi.Gözler tarihi bir çağrı yapacağı açıklanan teröristbaşı Abdullah Öcalan”a çevrilirken, Hürriyet gazetesinden Abdulkadir Selvi, İmralı”nın silahların bırakılması ve PKK terör örgütünün tasfiye edilmesi için “kısa, açık ve net” bir çağrı yapmasının beklendiğini ifade etti.Öcalan”ın çağrısının 4 adresi olacağı söyleniyor;1-Kandil ve PKK2-Suriye”deki PKK-YPG yapılanması3-DEM Parti4-Avrupa”daki yapılanma ÖCALAN TERÖR ÖRGÜTÜNE MEKTUP YAZDI Öte yandan Türkiye Gazetesi”nden Yücel Kayaoğlu”nun haberine göre, Öcalan terör örgütüne hitaben bir mektup yazdı. Mektubun içeriğine ilişkin herhangi bir açıklama yapılmazken, güvenlik birimleri ile Öcalan arasındaki görüşmelerde, silah bırakma çağrısının içeriği, hangi yöntemle yapılacağı, örgüt üzerinde etkili olup olmayacağı üzerinde değerlendirmeler yapılıyor. Güvenlik kaynakları “Bu görüşmeler DEM heyeti, Öcalan ve MİT arasında yürütülüyor. Silah bırakma çağrısının hangi yolla yapılacağı, hangi ifadelerle yapılacağı, sözlü mü, yazılı mı, görüntülü mü olacak? Bunlar ele alınıyor. Bu seçeneklerin hangisinin etkili olacağı değerlendiriliyor. Belli bir noktaya geldikten sonra Öcalan”ın çağrısına ilişkin adım atılacak” dedi. “AF KONUSU HİÇBİR ŞEKİLDE TARTIŞMAYA AÇILMADI” Güvenlik kaynaklarına göre, Öcalan örgütün dayatmalarına izin vermiyor ve “Örgütü ben kurdum ben dağıtıyorum” görüşünde. Görüşmelerde Öcalan”ın bazı taleplerinin olduğu ancak “Af” konusunun hiçbir şekilde tartışmaya açılmadığı ifade ediliyor. Kulislerde, örgüt tamamen silah bırakırsa hasta ve yaşlı mahkûmlar için kalan cezalarının ev hapsi olarak tamamlamalarına yönelik düzenleme yapılacağı kaydediliyor. AK Parti kaynakları ise “Burada yapılması gereken şey silahları bırakmaları. Sonra bir eksik varsa bakacağız. Silah bırakmadan ve somut olarak bunu görmeden hiçbir adım atılamayacak” diye konuştu.
Source: Erdem Aksoy
Fransa, “yapay zeka koalisyonu” için liderleri Paris”te ağırlayacak
Başkent Paris”teki Grand Palais”de bugün başlayıp yarın sona erecek Yapay Zeka Eylem Zirvesi, bu alanda dünya çapında düzenlenen 3. zirve olacak.
İlki 2023 yılında İngiltere”de, ikincisi bir sonraki yıl Güney Kore”de düzenlenen ve bu yıl Paris”in ev sahipliği yaptığı zirvenin tanıtım dosyasındaki açıklamasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, büyük fırsatlar getiren bu teknolojinin aynı zamanda meşru endişelere yol açtığını belirtti.
Macron, yapay zekanın gelecekte stratejik bağımsızlık açısından önemli olduğunu, bu zirvenin güvenilir yapay zeka geliştirmek, faydalarını küresel çapta paylaşmak, bu teknolojinin kaynaklarına bağımsız erişim sağlamak ve uluslararası yönetimiyle ilgili çerçeve oluşturabilmek gibi hedeflerinin bulunduğunu ifade etti.
Zirvede yapay zeka ekosisteminin çeşitlendirilmesi için altyapı yatırımlarını amaçlayan ve merkezi Paris”te bulunacak kuruluşun kurulacağının duyurulması bekleniyor.
Fransız hükümeti, zirve kapsamında teknoloji şirketlerini yapay zeka yönetişimi, bu teknolojinin iş sektöründeki yeri, ortak yarar, kültür ve inovasyon için nasıl kullanılacağı ve yapay zeka teknolojisine güven oluşturulması gibi konularda adımlar atmaya teşvik edecek.
Macron”un küresel yapay zeka yönetişimi için devletlere “gezegen ve insanlık adına kapsayıcı ve sürdürülebilir yapay zekayı” destekleme çağrısı yapacağı zirvede yabancı şirketleri Fransa”da yatırımlarını artırmaya da teşvik etmesi öngörülüyor.
Zirveye binden fazla davetli katılım gösterecek
Avrupa ülkeleri, ABD ve Çin başta olmak üzere dünya genelinde 80″den fazla ülkeden dünya liderleri dahil çok sayıda temsilcinin hazır bulunması beklenen zirveye Macron, Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve ABD Başkan Yardımcısı James David Vance katılacak.
Microsoft, OpenAI, Google, Anthropic ve Sakana AI gibi küresel çapta yeni teknoloji ve yapay zeka alanında lider firmaların temsil edileceği zirvede ABD, Asya ve Avrupa”dan önemli yatırımcıların da yer alacağı öngörülüyor.
Paris”teki uluslararası teknoloji etkinliğine davet edilen X”in sahibi Amerikalı iş insanı Elon Musk”ın zirveye gelip gelmeyeceği ise belirsizliğini koruyor.
İlk gününde bini aşkın katılımcının beklendiği zirvede sağlık sektöründe yapay zeka, elektronik çipler, Avrupa ve yapay zeka gibi çeşitli konular ele alınacak.
Macron, bu akşam zirveye davetli devlet liderlerini ve büyük firma temsilcilerini Elysee Sarayı”ndaki iş yemeğinde misafir edecek.
Sürdürülebilir yapay zeka koalisyonunun oluşturulması hedefleniyor
Zirve kapsamında yapay zekanın iş sektörüne entegrasyonunu kolaylaştırmak adına şirket temsilcileri ve sosyal işbirlikçilerle görüşmeler yapılması hedefleniyor.
Ayrıca şirketlerin ve devletlerin taraf olduğu sürdürülebilir yapay zeka koalisyonunun oluşturulması da hedefler arasında bulunuyor.
Bunun yanı sıra bilişsel ortamlarda maruz kaldıkları tehlikeleri azaltmak amacıyla “yapay zekanın çocukların gelişimine yararlı” şekilde kullanılması için yol haritası belirlenecek. Bu kapsamda yapay zekanın çocukların iyi halini ve haklarını gözeten formda kullanılması hedeflenecek.
Fransa, “yapay zeka devrimini” kaçırmak istemiyor
Zirve öncesi Fransa”ya 6 Şubat”ta gelen Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid Al Nahyan”ın ziyareti kapsamında iki ülke arasında teknoloji alanında “ortak çerçeve anlaşmasına” varıldı ve bu kapsamda Fransa”da yapay zeka odaklı teknoloji kampüsünün kurulmasına karar verildi.
BAE”nin bu yapay zeka odaklı kampüse 30 milyar avrodan fazla yatırım yapacağı belirtildi.
Macron, geçen hafta yerel basına yaptığı açıklamada, yapay zeka konusunda değişimler yaşanırken Avrupalıların bu alanda kendilerine yer bulmaları gerektiğini vurgulayarak, “Yoksa kontrolü kaybederiz, bu pazarın ABD ile Çin arasında yapılanmasına izin vermiş oluruz ve çocuklarımız bunun bedelini öder. İnovasyondan korkmamalıyız.” dedi.
Avrupa”dan yapay zeka alanında “acil stratejik uyanışa” geçmesini isteyen Macron, 2030″a kadar bu alanda 100 bin araştırmacı eğitmeyi ve ülke genelinde 35 veri merkezi kurmayı hedeflediklerini belirtti.
Paris hükümeti, bir yandan kamu hizmetlerinde yapay zeka kullanımını artırmak isterken Eğitim Bakanlığı 7 Şubat”ta, yeni öğretim yılından itibaren ülkede 7. ve 9. sınıf öğrencilerin yapay zekaya ilişkin eğitim alacağını duyurdu.
Macron: Yapay zekaya 109 milyar avro yatırım yapacağız
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da zirve öncesi Fransız televizyon kanalı France 2’ye verdiği röportajda bu alanda yapacakları yatırıma ilişkin açıklamada bulundu.
Zirve kapsamında “gelecek yıllarda Fransa’da yapay zeka alanında 109 milyar avro yatırım yapacaklarını duyuracaklarını” belirten Macron, bu yatırımın ABD’nin Stargate projesiyle “eş değer” olacağını kaydetti.
Macron, yapay zeka alanında kamu ve özel sektör aktörleri arasında işbirliği sağlayan “küresel bir düzenleme” getirilmesini ve ülkesinin de bu “yeni ilerleme çağına” katılmasını istedi.
Emmanuel Macron, ayrıca bugün Fransa”da yapay zeka alanında eğitim alan yaklaşık 40 bin gencin olduğunu ve bu sayının 100 bine çıkarılacağını da ifade etti.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Dünya Başkan Erdoğan”ın Trump”ın sinsi planına tepkisini böyle gördü: Tavrını koydu
Geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Donald Trump, Gazze”de binlerce sivili katleden Netanyahu ile yüz yüze görüştü. Trump buradaki görüşmede “ABD”nin Gazze”yi devralacağını, Gazzeliler”in başka yere gitmesi gerektiği” söyledi. Trump”ın bu kirli planına Türkiye ve dünyadan tepki yağdı. Malezya, Endonezya ve Pakistan”ı ziyaret etmek için Atatürk Havalimanına gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan buda Trump”ın Gazze planına sert bir şekilde tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siyonist yönetiminin baskısıyla yeni ABD yönetiminin Gazze ile ilgili gündeme getirdiği önerilerin bizim açımızdan konuşulmaya değer hiçbir yanı yoktur. Gazzelileri binlerce yıllık ezeli ve ebedi vatanlarından çıkarmaya kimsenin gücü yetmez.” dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan”ın bu sözleri dünya basınında geniş bir yankı uyandırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan”ın sözlerini gündemine alan dünya basını, Erdoğan”ın Trump”ın planını tartışılmasının bile anlamı olmadığını yazdı. “CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN TAVRINI KOYDU””Erdoğan, Trump”ın Gazze ile ilgili açıklamalarına tavrını koydu” başlığıyla haber yayımlayan ABD merkezli Orta Doğu TV kanalı ve haber sitesi Alhurra, “Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump”ın Filistinlilerin Gazze”den çıkarılması ve ABD”nin bu bölgeyi kontrol altına almasına yönelik açıklamalarını reddetti.” dedi. “SİYONİST LOBİNİN DAYATTIĞI ANLAMSIZ BİR PLAN”Orta Doğu basınını Middle East Eye ise, Cumhurbaşkanı sözlerini “Erdoğan Trump”ın Gazze Planını Siyonist Destekli ve Anlamsız Olarak Nitelendirdi” başlığıyla okuyucularına aktardı. Middle East Eye ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan”ın Trump”ın Gazze”yi kontrol altına alma önerisini reddederek, bunun Siyonist lobinin dayattığı anlamsız bir plan olduğunu belirttiğini aktardı.Kardeş ülke Azerbaycan basını apa.az haber sitesi de, “Türkiye Cumhurbaşkanı hiçbir gücün Gazzeliler”i ebedi vatanından çıkaramayacak” sözlerine haberinde yer verdi. “BU PLAN TAMAMEN ANLAMSIZ” SÖZLERİNE YER VERDİLERAlmanya basınından Tagesschau yayınladığı haberinde Cumhurbaşkanı Erdoğan”ın “Bu plan tamamen anlamsız” sözlerine yer verdi. Alman TV kanalı ayrıca Erdoğan”ın “Kimsenin Gazze”deki insanları kendi topraklarından sürmeye gücü yetmez. Gazze”deki insanlar Gazze”de kalacak, Gazze”de yaşayacak ve Gazze”yi koruyacak” ifadelerini kullandığını yazdı.”CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SERT TEPKİ GÖSTERDİ”Meksika basını El Buen Tono, “Erdoğan Pazar günü Trump”ın Gazze”deki durumla ilgili önerisine sert bir şekilde tepki gösterdiği” okuyucularına bildirdi. Meksika basını “Erdoğan, Trump”ın Gazze ile ilgili önerisini “tartışmaya değer değil” diyerek reddettiğini aktardı. Meksika basını ayrıca haberinde, “İsrail”e karşı eleştirel tutumuyla ve Filistin davasına desteğiyle tanınan Türk lider, İsrail”in Gazze”deki planlarının “sinsi” olduğunu belirtti.” ifadelerine yer verdi. Fransız Le Figaro, Erdoğan”ın sözlerini “Türkiye Cumhurmbaşkanı “Kimsenin Filistinlileri Gazze”den Çıkarma Gücü Yok” başlığıyla verirken “Erdoğan, geç saatlerde düzenlediği basın toplantısında Trump”ın Filistinlileri bölgeden çıkarıp ABD”nin kontrolü altına almayı öngören planı reddetti. Erdoğan “Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs Filistinlilere aittir” vurgusu yaptı” dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan Malezya”daCumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya”da: Başbakan Enver İbrahim karşıladı”Gazze”yi satın almaya kararlıyım
Source: Www.star.com.tr
“Trump İsraillileri Alaska”ya yerleştirsin” teklifi
Suudi Arabistan Şura Meclisi Üyesi Yusuf bin Tirad es-Sadun, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu nun Suudi Arabistan ın çok fazla toprağı olduğu, burada bir Filistin devleti kurabileceği açıklaması üzerine, ABD Başkanı Donald Trump ın İsraillileri önce Alaska ya sonra da Grönland a nakletmesi gerektiği teklifiyle yanıt verdi. habericireklam#300×250#180#right# Trump ın Gazze deki Filistinlilerin Arap ülkelerine sürülmesi teklifine karşı çıkan Sadun, şunları kaydetti: ABD nin politikası egemen toprakların hukuksuz işgali ve buranın sakinlerinin etnik temizliğini içeriyor. Bunlar İsrail in yaklaşımlarının aynısı ve uluslararası hukuka göre insanlığa karşı suç sayılıyor. İsrail in çıkışını ve ilerleyişini gören herkes bilir ki bu plan siyonist yapı tarafından hazırlanmış, kürsüden okusun diye Beyaz Saray daki müttefikinin eline verilmiş. TRUMP İSRAİLLİLERİ ALASKA YA TAŞISIN TEKLİFİ Suudi Arabistan Şura Meclisi Üyesi, İsrail Başbakanı Netanyahu nun bir röportajında, Suudi Arabistan ın çok toprağı olduğu burada bir Filistin devleti kurulabileceği açıklamasına gönderme yaparak, Trump eğer bölgede barış, istikrar ve refahın öncüsü olmak istiyorsa sevgili İsraillileri önce Alaska ya taşıyabilir, ilhak edince de Grönland a yerleştirebilir. ifadelerini kullandı. Filistinlilerin birliğini sağlaması gerektiğine, geleceğin daha çok tehlike barındırdığına işaret eden Sadun, İsrail ve destekçilerinin Suudi Arabistan ı medya hamleleri ve siyasi baskıyla alt edemeyeceklerini aktardı. Sadun, Suudi Arabistan ın bölgede barışın sağlanması için başkenti Doğu Kudüs olan, uluslararası kararlara göre bağımsız bir Filistin devletinin kurulması şartını yinelediğini vurguladı. Suudi Arabistan daki Şura Meclisi nin üyeleri ülkenin kralı tarafından seçiliyor, yasama yetkisinden yoksun ancak Kral a yasama, politika, ekonomi ve sosyal konularda danışmanlık görevi görüyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 7 Şubat taki röportajında Suudi Arabistan ın Tel Aviv ile normalleşme için Filistin devletinin kurulması şartına atıfta bulanarak, Filistin devleti istiyorlarsa Suudi Arabistan da kurabilir. demişti.
Source: Habertürk
BM Mülteciler Komiserliği Küresel İletişim Başkanı, Suriyelilerin ülkelerine emin adımlarla döndüğünü söyledi
Suriye ve Türkiye”nin aralarında olduğu bazı ülkelere bir süre önce ziyaretler gerçekleştiren Watson, Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından yaşananlara ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Watson, 8 Aralık 2024″te Esed rejiminin devrilmesi sonucu karışık bir durumun yaşandığına dikkati çekerek, ülkede gerçek umut duygusunun olduğunu söyledi.
“İnsanlar, yavaş yavaş evlerine dönüyor. Suriye içinde de daha fazla hareket var. İnsanlar, ilk kez bir bölgeden diğerine seyahat edebiliyor.” diyen Watson, yeni bir fırsat ve umudun olmasına rağmen insani krizin devam ettiğini vurguladı.
Watson, “14 yıllık savaştan sonra ülke çok kötü etkilendi, birçok ev ve altyapı yıkıldı yani aslında ülkenin toparlanması daha başlangıç ve yapılması gereken çok şey var. Şu anda insanlar, insani bir krizin ortasında hayatta kalmak için mücadele ediyor.” şeklinde konuştu.
Rejimin devrilmesinin ardından mültecilerin ülkeye dönüşünün sürdüğünü belirten Watson, bu konuyu yakından takip ettiklerinin altını çizdi.
Watson, şöyle devam etti:
“Esed rejiminin düşmesinden bu yana komşu ülkelerden 250 bin civarında mülteci Suriye”ye geri döndü. Suriye”de birçok insan ülke içinde yerinden edildi ve bunlardan yaklaşık 600 bini evlerine geri dönmeye başladı. Sadece birkaç ay içinde çok fazla insan dönüyor. Bu insanlar, geri döndüklerinde zor bir durumla karşı karşıya kalıyor çünkü belki evleri yıkılmış oluyor. İş bulmak zor ancak tabii ki birçok insan geri dönmek için can atıyor. İnsanlar, yavaş yavaş geri dönüyor. Suriye”de işlerin nasıl yürüdüğünü görmek için bekleyen ve geri dönen insanlardan mesajlar alan, durumu arkadaşlarına ve diğer mültecilere anlatan birçok kişi var. İnsanlar, şu anda yavaş yavaş ancak emin adımlarla geri dönüyor.”
Ülkeye geri dönüşlerin nasıl olacağının bir dizi faktöre bağlı bulunduğunu söyleyen Watson, insanların somut desteğe ihtiyaç duyduklarını ve BMMYK”nin şu anda bunu sağladığını dile getirdi.
“Ülkeye geri dönmeye ve hayatlarını yeniden kurmaya karar veren çok sayıda insan görüyoruz”
Watson, “(Geri dönüşleri etkileyecek) Diğer faktörler arasında insanların hayatlarını gerçekten yeniden inşa edip edemeyecekleri, iş imkanının olup olmadığı ve güvende olup olmayacakları yer alıyor. Eğer Suriye”deki herkes artık güvendeyse o zaman daha fazla insan geri dönmeye devam edecektir. Tam olarak kaç kişinin geri döneceğini tahmin etmek zor. Bunu sahadaki durum belirleyecek. Ülkeye geri dönmeye ve hayatlarını yeniden kurmaya karar veren çok sayıda insan görüyoruz. Onlar ve ülkenin iyileşmek için desteğe ihtiyacı var.” ifadelerini kullandı.
Suriye”de hala insani krizin sürdüğünü ve ülkeye sürekli insani yardımların gelmesi gerektiğini vurgulayan Watson, bağışçılara BMMYK gibi insani yardım kuruluşlarını finanse etmeyi sürdürmeleri çağrısında bulundu.
Watson, insanların geri döndüklerinde hayatlarını sürdürebilmeleri için ihtiyaç duydukları desteğe sahip bulunduklarından emin olmalarının ilk zamanlar için çok önem taşıdığına dikkati çekti.
Suriye”deki insanlar için barınak, battaniye, yiyecek ve suya erişim gibi ihtiyaçların karşılanmasının oldukça önemli olduğunu vurgulayan Watson, bunların tedarikinin ve sürdürülebilir olmasının önemine işaret etti.
Watson, Suriye”nin daha uzun vadeli iyileşmesi ile temel ihtiyaçların karşılanmasının eşit derecede önemli olduğunu belirterek, bunun geri dönüşlerin sürdürülebilir olmasına katkı sağlayacağını dile getirdi.
“Suriye için çok şey yapılması gerekiyor”
Suriye ziyareti sırasındaki gözlemlerini aktaran Watson, şunları söyledi:
“Sınırda 3 yaşındaki çocuğunu kucağında taşıyan bir babayla tanıştım ve o adamın gözlerinde çok fazla umut vardı. Bize daha önce Suriye”de önceki rejimin baskısının bir parçası olarak hapishanede yattığını söyledi. Şimdi tamamen yeni bir ülkeye geri dönüyor ve inanılmaz bir yeniden inşa etme isteği var. O baba ve geri dönen diğer birçok kişide enerji, kararlılık, dayanıklılık ve Suriye için, yeni bir sayfa için yeniden başlama isteği var. Bu umudun sahada gerçeklikle karşılaşması gerekiyor çünkü umut, Suriye”nin yeniden inşa etmek için ihtiyaç duyduğu yardımı almadığı ve somut olduğu duygusunun bulunmadığı takdirde sonsuza kadar sürmez. Bu durum, yeni iş imkanlarının oluşturulması ve muhtemelen yaptırımların kaldırılması anlamına geliyor ki daha fazla insan geri dönmeye teşvik edilsin çünkü koşullar onlar için uygun olacak.
Çok şey yapılması gerekiyor. Bağışçıların şimdi bu fırsatı görmesi ve desteğini artırması önemli.”
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
Source:
Cumhurbaşkanı Erdoğan”dan yeni küresel düzen mesajı
Resmi temaslarda bulunmak üzere Malezya”nın başkenti Kuala Lumpur”da bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan”a, Perak Sultanı Nazrin Şah tarafından fahri doktora beratı verildi. Erdoğan, doktora takdiminden sonra kamu çalışanları ve üniversite öğrencilerine hitap etti.
Konuşmasında Filistinlileri binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan sürgün etmeye yönelik tekliflerin ciddiye alınır bir tarafı olmadığını belirten Erdoğan, “Filistin halkına ikinci bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez” diye konuştu.
Erdoğan”ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“1960”larda başlayan bağımsızlık hareketlerinin önünün bir süre sonra askeri darbelerle kesilmesi tesadüf müdür? Soğuk savaşın iki ana aktörü arasındaki bilek güreşinin kurbanlarının mazlum milletler olması sadece rastlantı mıdır?
Büyük güçlerle ticari ilişkilerini daha dengeli, daha adil bir noktaya çekmek isteyen liderlerin alaşağı edilmesini masum görebilir miyiz? Bugün dünya nüfusunun toplam gelirden aldığı pay yalnızca yüzde 1,3 ise bunda sistemden kaynaklanan bir sorun yok mudur?
Kuzey Amerika”da doğan bir çocuğun Afrika”da yaşayan 70 çocuktan daha fazla imkana sahip olmasını normal karşılayabilir miyiz?
Karşılaştırmaları ve örnekleri çoğaltabilriz, haklıyı, mazlumu, zayıfı değil, güçlüyü, zorbayı, seçkini, zengini koruyan bu yapının aynı şekilde devam etmesi doğru da mümkün de değildir. Çünkü adaletin olmadığı, adaletin vahşi çıkarlar uğruna rafa kaldırıldığı bir yerde insanlık adına barış, huzur ve kalkınma olmaz.
İmtiyazını kaybetmek istemeyenlerin çırpınışları
Son dönemde giderek artan dayatmaları, imtiyazını kaybetmek istemeyenlerin çırpınışları olarak değerlendiriyoruz. Gücü elinde bulunduranın her zaman haklı çıktığı bu adaletsiz düzene itirazımızı her zeminde açıkça dile getiriyoruz.
Türkiye olarak biz her şeyden önce nüfusu 2 milyarı aşan İslam aleminin temsil edilmediği bir yapının kendisi adil olmadığı için adalet de dağıtamaz.
Yeni bir küresel düzene ihtiyacımız var
Dünya nüfusun dörtte birinin dışlandığı bir yapının güvenlik dağıtması, kürese istikrar ve barışa hizmet etmesi beklenemez. Aynı durum küresel yönetim sisteminde temsil imkanı bulamayan diğer gruplar için de geçerlidir. Herkesi kucaklayan, adil, paylaşımcı, farklılıkları zenginlik olarak gören ve güven esasına dayalı bir sistemin inşası, tercihten öte zorunluluktur. Dolayısıyla sorunların çözümü için ekonomiden diplomasiye, ticaretten güvenliğe sorunların çözümü için yeni bir anlayışa, yeni bir küresel düzene ihtiyacımız var.
Filistin”in haykıran sesi olduk
İsrail”in soykırım uyguladığı Gazze”de katliamların başladığı ilk günden itibaren çok yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu dahil tüm platformlarda, İsrail terörüne dikkat çektik, zulmü lanetledik, Filistin”in haykıran sesi olduk.
Gazze”ye gönderdiğimiz 100 bin tonu aşan insani yardımın yanı sıra İsrail”le ticari ilişkileri tamamen durdurarak tepkimizi çok net ortaya koyduk.
BMGK katliamlara dur diyemedi
Saldırıların sona ermesi ve sorumluların uluslararası hukuk önünde hesap vermesi için de her türlü gayreti gösterdik. Bu çabalarımızdan dolayı çok baskı gördük, tehdit edildik, siyonist lobinin itibar suikastlerine maruz kaldık. Hiçbir zaman zulme ve zalime boyun eğmedik.
Gazzeli ve Filistinli mazlumları bir an olsun sahipsiz bırakmadık. Bu süreç bizlere uluslararası sistemin acizliğini de gösterdi. İsrail”in Gazze”de çoğu çocuk ve kadın 61″i aşkın Filistinlinin hayatına mal olan katliamlarına BMGK dur diyemedi. Batı dünyası 471 gün süresinde çok kötü bir imtihan verdi.
Büyük bir çöküşe şahit olduk. 2 milyon insan son asrın en barbar soykırımını yaşadı. Buna rağmen Gazzeli kardeşlerimiz zalimler karşısında diz çökmedi, vatanlarını terk etmedi.
Filistin halkına 2. bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez
Direniş güçlerinin kahramanca mücadelesi sayesinde İsrail stratejik hedeflerine ulaşamadı.19 Ocak”ta Filistin direniş hareketi Hamas ve İsrail arasında ateşkes anlaşmasına varıldı. Ancak İsrail”in hukuk tanımaz ve şımarık tavrını sürdürdüğünü görüyoruz.
Filistinlileri binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan sürgün etmeye yönelik tekliflerin ciddiye alınır bir tarafı yoktur. Filistin halkına 2. bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez, yetmeyecektir.”
Source: Dünya Gazetesi
Erdoğan: İkinci bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistinlilerin sürgün teklifi ciddiye alınamazCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi temaslarda bulunmak üzere Malezya”nın başkenti Kuala Lumpur”a gitti. Burada Cumhurbaşkanı Erdoğan”a, Putrajaya Uluslararası Kongre Merkezi”nde Perak Sultanı Nazrin Şah tarafından fahri doktora beratı verildi. Fahri doktoranın takdiminden sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu çalışanları ve üniversite öğrencilerine hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filistin halkına ikinci bir Nekbe yaşatmaya kimsenin gücü yetmez” ifadelerini kullandı. Erdoğan”ı, Kuala Lumpur Uluslararası Havalimanı”nda, Malezya Başbakanı Enver İbrahim ve eşi Dr. Wan Azizah İsmail, Türkiye”nin Kuala Lumpur Büyükelçisi Emir Salim Yüksel, Malezya Savunma Bakanı Mohamed Khaled Nordin ile büyükelçilik personeli ve diğer yetkililer karşıladı. FAHRİ DOKTORA BERATI VERİLDİ Erdoğan”a, Putrajaya Uluslararası Kongre Merkezi”nde Perak Sultanı Nazrin Şah tarafından fahri doktora beratı takdim edildi. “Yeni Yüzyılda Türkiye-Malezya Stratejik İşbirliği” toplantısı kapsamında kamu çalışanları ve üniversite öğrencilerine hitap etti. “DÜNYAMIZ YENİ BİR PAYLAŞIM KAVGASINA SÜRÜKLENİYOR” Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya liderine teşekkür ederek başladığı ikinci konuşmasında, “Geçtiğimiz yıl diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 60. yıldönümünü hep birlikte idrak ettik. Ülkelerimiz arasındaki bu yakın ve dostane ilişkilerin gelecekte de sürmesini temenni ediyorum. Malezya ziyaretimizi bölgesel ve küresel gelişmeler bağlamında önemli değişimlerin yaşandığı bir dönemde gerçekleştiriyoruz. Üretim, tüketim, dağıtım alışkanlıkları kökten değişirken eş zamanlı olarak dünyamız yeni bir paylaşım kavgasına doğru sürükleniyor. Bu değişim fırtınası küresel ölçekte siyasi, sosyal ve ekonomik vir takım kırılmaları da beraberinde getiriyor. Ülkeler arası rekabetin daha yıkıcı hale geldiğini, kutuplaşmanın daha da arttığınıi korumacı ve tek taraflı yaklaşımların rutinleştiğini müşahade ediyoruz.” diye konuştu. Erdoğan öncelikle bir hususun önemli olduğunu vurgulayarak, “Ekonomi, finans ve ticarete kadar birçok alanda oyunun kurallarını belirleyenler aynı ülkelerdir. Son seksen yıldır doğudan batıya aktarılan yeraltı ve yer üstü kaynaklarının önemli bir kısmı yine bu ülkelerin ekonomik, siyasi ve askeri gücünü desteklemek için kullanılmıştır.” ifadelerini kullandı. “ADALETİN RAFA KALDIRILDIĞI YERDE BARIŞ OLMAZ” Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalablıktan ellerini vicdanlarına koyarak düşünmelerini isteyip şu sorulara yanıt verilmesini istedi: “1960”larda başlayan bağımsızlık hareketlerinin önünün bir süre sonra askeri darbelerle kesilmesi tesadüf müdür? Soğuk savaşın iki ana aktörü arasındaki bilek güreşinin kurbanlarının mazlum milletler olması sadece rastlantı mıdır? Büyük güçlerle ticari ilişkilerini daha dengeli, daha adil bir noktaya çekmek isteyen liderlerin alaşağı edilmesini masum görebilir miyiz? Bugün dünya nüfusunun toplam gelirden aldığı pay yalnızca yüzde 1,3 ise bunda sistemden kaynaklanan bir sorun yok mudur? Kuzey Amerika”da doğan bir çocuğun Afrika”da yaşayan 70 çocuktan daha fazla imkana sahip olmasını normal karşılayabilir miyiz? Karşılaştırmaları ve örnekleri çoğaltabilriz, haklıyı, mazlumu, zayıfı değil, güçlüyü, zorbayı, seçkini, zengini koruyan bu yapının aynı şekilde devam etmesi doğru da mümkün de değildir. Çünkü adaletin olmadığı, adaletin vahşi çıkarlar uğruna rafa kaldırıldığı bir yerde insanlık adına barış, huzur ve kalkınma olmaz.” “SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN YENİ BİR KÜRESEL DÜZENE İHTİYACIMIZ VAR” Cumhurbaşkanı Erdoğan insanlığa biçilen bu elbisenin dünyaya çok dar geldiğini belirterek, “Son dönemde giderek artan dayatmaları, imtiyazını kaybetmek istemeyenlerin çırpınışları olarak değerlendiriyoruz. Gücü elinde bulunduranın her zaman haklı çıktığı bu adaletsiz düzene itirazımızı her zeminde açıkça dile getiriyoruz. Türkiye olarak biz her şeyden önce nüfusu 2 milyarı aşan İslam aleminin temsil edilmediği bir yapının kendisi adil olmadığı için adalet de dağıtamaz. Dünya nüfusun dörtte birinin dışlandığı bir yapının güvenlik dağıtması, kürese istikrar ve barışa hizmet etmesi beklenemez. Aynı durum küresel yönetim sisteminde temsil imkanı bulamayan diğer gruplar için de geçerlidir. Dolayısıyla sorunların çözümü için yeni bir anlayışa yeni bir küresel düzene ihtiyacımız var.” “FİLİSTİN”İN HAYKIRAN SESİ OLDUK” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendi hakkımızı savunurken, başkalarının yaşadığı haksızlık ve acılara da gönlümüzü açma cesareti gösterebilmeliyiz. Altta kalanın canının çıktığı bir yerde yalnızca keder, gözyaşı ve acı olur. Biz Türkiye olarak böyle bir bakış açısıyla hareket ediyoruz. İsrail”in soykırım uyguladığı Gazze”de katliamların başladığı ilk günden itibaren çok yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. BMGK dahil tüm platformlarda, İsrail terörüne dikkat çektik, zulmü lanetledik, Filistin”in haykıran sesi olduk. Gazze”ye gönderdiğimiz 100 bin tonu aşan insani yardımın yanı sıra İsrail”le ticari ilişkileri tamamen durdurarak tepkimizi çok net ortaya koyduk. Saldırıların sona ermesi ve sorumluların uluslararası hukuk önünde hesap vermesi için de her türlü gayreti gösterdik. Bu çabalarımızdan dolayı çok baskı gördük, tehdit edildik, siyonist lobinin itibar suikastlerine maruz kaldık.” diye konuştu. Malezya ziyaretinin ardından Erdoğan, Endonezya ve Pakistan”a gidecek. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantılarına başkanlık edecek.
Source: Internet Haber