Su elementi vurgusuna dikkat!
Merkür’ün Balık burcuna geçişinin ardından Güneş de 18 Şubat itibariyle Balık burcuna geçiyor. Böylelikle su elementinde gezegen yerleşimi vurgu kazanıyor. Zira Mars da Yengeç burcundaki seyrine devam ediyor.
18-20 ŞUBAT ARASINI DEĞERLENDİRİN!
Ay’ın da su elementi burçlardan biri olan Akrep burcunda seyredeceği 18 Şubat- 20 Şubat arasındaki zaman diliminde manevi açıdan çok verimli bir süreçte olacağız. Ruhsal çalışmalar, şifa çalışmaları, imgeleme çalışmaları, meditasyon, tefekkür için çok uygun olan bu günleri değerlendirebiliriz. Ayın 20’li tarihlerinde de fırsatlar devam ediyor olacak, ama bahsettiğimiz günler özellikle değerlendirilebilir. Sezgisel yeteneklerimizin de daha aktif olacağı bu süreçte kalbimiz bize en doğru olanı gösterecektir.
AŞIRI YAĞIŞ OLABİLİR
18 Şubat’ta Güneş’in de Balık burcuna geçiş yapmasıyla birlikte su elementinde vurgunun dikkat çekici hale gelmesi, yağışların artabileceğini düşündürüyor. Umarım verimli ve dozunda yağışlar alır, istifade edebiliriz. Ama aşırı yağış olursa zarar verici hale dönüşebilir.
SU BASKINLARINA DİKKAT!
Aşırı yağışların su baskınlarına, sellere sebep olması da önemli risk olarak bir kenarda duruyor. Evlerimizde ve işyerlerimizde bu türde riskler olası ise, daha da dikkatli ve temkinli olmalıyız.
DEPREM FIRTINASI
Ege’deki deprem fırtınası sürüyor. 12 Şubat dolunayı coğrafi haritasında Ege dikkat çekiyordu. İçinde bulunduğumuz günlerde İtalya başta olmak üzere Yunanistan ve Ege kıyıları yine dikkat çekecek. Elektromanyetik sinyallerin anormalleşmesi, bölgede büyük deprem riskini de arttırıyor. Dolunay derecesiyle Uranüs’ün 90 derecelik açıyla bağlandığı önemli bir dolunay deneyimledik ki istatistik olarak büyük depremlerle bağlantılıdır. İçinde bulunduğumuz dönemde etkili olan Jüpiter-Satürn arasındaki dik açı, ilkbahar aylarında çok daha etkili olacak. Ayrıca dikkat çekici bir gezegen toplaşmasına doğru ilerliyoruz. 24-25 Şubat’tan itibaren iyice belirginleşmeye başlayacak dizilim 28 Şubat’ta gerçekleşecek. O gün Balık burcunda bir yeniay da var. Yeniayda Ay görünür durumda olmadığından, gökyüzü daha karanlık olacak ve günbatımından sonra dizilimde yer alacak 7 gezegenden 5 tanesini çıplak gözle görebiliyor olacağız. Merkür, Satürn, Venüs, Jüpiter ve Mars çıplak gözle görülebilirken, Neptün ve Uranüs sadece teleskopla izlenebilecek.
SİNYALLERDE ANORMALLİK
Astro fizikçi Stephan Burns bir müddettir elektromanyetik sinyallerde anormallik gözlemlediğini belirtiyor. Burns, İtalya’da dört günde 4 kez son derece anormal elektromanyetik sinyaller gözlemlendi ve Santorini’den sonra Etna yanardağı da aktifleşti.
Kuzeybatı İtalya’da yer alan ve çok düşük frekans ölçen Cumiana VLF İzleme İstasyonu’ndan aldığı verilere göre 13 Şubat’ta en güçlü sinyaller alındı. Dikey elektrik alanda bu türde sinyallerin ve bozulmaların pek alışıldık olmadığını, bunların ancak büyük depremlerden önce görüldüğünü belirten Burns, bu ani iyonosferik bozulmalara ve güçlü elektrik dalgalanmalara dayanarak Akdeniz’de büyük bir şey olabileceğini (deprem, volkan patlaması, tsunami) düşünüyor.
GEZEGEN GEOMETRİSİNİN ETKİSİ
Dünya’nın elektromanyetik alanının iyonizasyonu, bazı araştırmacılar tarafından sismik aktiviteyle de alakalı olarak görülmektedir. Dünya da dahil olmak üzere tüm gezegenler büyük elektrik akımları taşırlar ve elektromanyetik yapıları nedeniyle yaydıkları manyetik enerji dalgaları elektriksel bir rüzgâr şeklinde Dünya’nın manyetik alanına ve biyosfere girer. Dünya’nın manyetosferi bu güçlere aşırı derecede hassastır. Her bir gezegenin Dünya manyetosferi üzerinde farklı bir etkisi vardır. Her ne kadar gezegenlerin direkt elektromanyetik ışınımları olduğu bilinse de şu anda sahip olduğumuz teknolojiyle bunun ne derece etkili olduğu bilinmemektedir.
GEZEGENLER HİZALANDIĞINDA
Deprem ve volkan aktivitesi gibi bazı doğa olaylarını tetikleyici olabileceği teorisi, gezegenlerin bir çeşit elektromanyetik ışınımları olduğu ve dolaylı çekim güçlerinin tetikleyici işlev gördükleri ilkesine dayanır. Gezegenlerin esas etkileri hizalanmalar (gezegenlerin birbirlerine göre pozisyonları) yoluyla oluşur. İki ya da daha fazla gezegenin 0-90-180 derece açı yapar pozisyonda bulunması yeryüzü aktivitelerini etkiler. Bunlar depremler, volkan aktiviteleri şeklinde ortaya çıkabileceği gibi, önemli toplumsal olaylar, ekonomik ve politik çalkantılar şeklinde de kendini gösterebilir. Özetle, önümüzdeki günler gerçekten de büyük gelişmelere gebe olabilir. Tüm bu konuları detaylı bir şekilde işlediğim videoyu linkten izleyebilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=NdhHakGFnws&t=657s
BİLGİ BOMBARDIMANI
Merkür ve Jüpiter arasındaki dik açının etkili olacağı haftanın özellikle de ilk yarısında adeta bilgi bombardımanına maruz kalabiliriz. Yepyeni şeyler öğrenebiliriz. Bilgimizi genişletme şansı bulabiliriz. Uluslararası işlerde yoğunluk kazanabiliriz. Tabii aradaki dik açı olunca, abartılı bilgiler ve haberler de etrafımızda dönecektir. Hukuki konularda bazı stresler olabilir. Ticari işlerde boyumuzdan büyük işlere kalkışmasak isabet ederiz.
CESARET İSTEYEN KONUŞMALAR İÇİN
Merkür ve Mars arasındaki olumlu üçgen açının etkili olacağı önümüzdeki hafta sonunda cesaret gerektiren konuşmaları yapmak için güzel bir fırsat yakalıyor olacağız. Konuşarak veya yazarak içimizi dökebilir, kapalı gibi gözüken kapıları çalabiliriz.
12 ŞUBAT DOLUNAYI TETİKLEDİ
Önceki yazımızda bahsettiğimiz gibi, 24 derece Aslan burcunda gerçekleşen dolunay Donald Trump’ın, Binyamin Netanyahu’nun, İsrail’in astroloji haritalarındaki Mars derecelerini tetikliyordu. Dolayısıyla sert ve agresif kararlar alınabileceğini gösteriyordu. Bu yönde gelişmeler başladı. Ve gözler tekrar Ortadoğu’ya çevrildi. Hep söylediğimiz bir şey var: Trump-Netanyahu bileşik haritası çok güçlü ve birlikte hareket ettiklerinde, bölge açısından risk oluşturabilecek hamleler yapabileceklerini gösteriyor. Aşağıda Trump- Netanyahu bileşik haritası üzerine yansıtılmış Aslan dolunayı haritasını görmektesiniz. Güneş ve Mars dereceleri üzerine iz düşen dolunay derecesi sarı daire ile işaretlenmiştir. Aksiyon gezegeni Mars’ın 24 Şubat’ta direkt harekete dönmesini takiben askeri alanda hareketlenmeler tekrar başlayacak muhtemelen. Mars’ın Aslan burcuna geçişi bu aksiyonu daha da tetikleyecek. Buna henüz zaman var. Bu geçiş 18 Nisan’da başlayacak ve 17 Haziran’a kadar sürecek. Aradaki zaman dilimi muhtemelen çok agresif ve acımasız olacak. Bu bağlamda Haziran ayı başlarına şimdiden dikkat çekmek isterim. Dünyanın yüreğini ağzına getirecek stresli gelişmelere doğru ilerliyor olabiliriz…
İSRAİL BASKIN BİR DÖNEME GİRİYOR
Aslan dolunayını İsrail astroloji haritası üzerine iz düşürdüğümüzde, tekrar aktif bir süreci tetiklediğini görüyoruz. Dönemsel gezegen geçişlerine bakılırsa, İsrail, Ortadoğu’da, özellikle Suriye’de giderek daha fazla etkili ve kalıcı olma yönünde hareketlenecek gibi gözüküyor. Bunun işaretlerini ilerletilmiş haritalarında da görüyoruz. Nisan-Haziran arasındaki dönemde çok daha bariz hareketler görebiliriz.
ORTADOĞU’DA HAREKETLER
29 Mart’ta gerçekleşecek güneş tutulması beraberinde askeri hareketlenmeleri getirebilir. Zira kadim astrologlara göre Koç burcunun ilk dekanında güneş tutulması “Orduların hareket haline geçmesine, savaş söylentilerinin çıkmasına, seferlerin sıklaşmasına, saldırılara, darplara, savaşlara, isyana ve ihtilaflara işaret eder.” (William Lilly). Dediğimiz gibi, ilkbahar aylarında Ortadoğu’da büyük hareketlenmeler göreceğiz.
GÜNEŞMERKEZLİ GEZEGEN GEOMETRİSİ
Önümüzdeki haftanın güneşmerkezli gezegen açılarına baktığımızda, en dikkat çeken tarihler 17 Şubat ve 19 Şubat olarak gözüküyor. Bu tarihlerde güneş daha aktif, yer manyetik alanı daha hareketli olabilir.
Haftanın günlere göre değerlendirmesi
Pazartesi sabah saatlerinde aceleden kaçınmalı. Zira sakarlıklara ve kazalara açık olabiliriz. Günün ikinci yarısı önemli ve etkili pozisyondaki kişilerle bir araya gelmek, talep ve başvuruda bulunmak, özel ve sosyal ilişkiler geliştirmek için adımlar atmak, alışverişler ve girişimler açısından çok uygun gözüküyor. Değerlendirebiliriz.
Salı sabah saatleri duygusal açıdan çalkantılı olabilir. Önemli konuşma ve yazışmalarımızı günün ikinci yarısına alabiliriz. Saat 12:06’da Güneş Balık burcuna geçiyor. Manevi konulara yönelmek açısından verimli bir zaman dilimine giriyoruz.
Çarşamba gününün ilk yarısını güç ve efor gerektiren işlere girişmek için kullanabiliriz. Günün ikinci yarısını sağlamlık ve kalıcılık isteyen projelere başlamak açısından değerlendirebiliriz. Maneviyat, bilgelik ve olgunluk enerjilerinin aktif olduğu bir gündeyiz. Kendini bilme çalışmaları, ruhsal çalışmalar ve tüm manevi temalar açısından değerlendirebiliriz. Öte yandan beklenmedik gelişmelere de açık bir zaman dilimindeyiz.
Perşembe gününün ilk yarısında manevi açıdan destekleyici bir enerji atmosferi devrede olacak. Ruhsal çalışmalar açısında değerlendirebiliriz. Akşam saatlerinde abartılı duygusal çıkışlar yapmaya açık olabiliriz, farkında olalım! Merkür-Jüpiter karesinin abartıya meyil veren etkileri de devrede olacak. Bilgi bombardımanına maruz kalabilir, sindirmekte ve oturtmakta zorlanabiliriz.
Cuma sabah saatleri özel ilişkiler, alışverişler, kişisel bakım işleri açısından gayet uygun, değerlendirebiliriz. Öğle saatleri ve sonrası abartılı ve gereksiz harcamalara meyil veriyor, müsriflikten kaçınalım. Bazı şeylerin fiyatları yükselebilir, piyasalara hafif bir çalkantı olabilir. Ticari konular, alışverişler açısından türbülanslı bu zaman dilimi, önemli konuşmalar, açıklamalar hareketli saatleri beraberinde getirebilir.
Cumartesi sabah saatleri engellenmelere ve gecikmelere açık gözüküyor. Yardımlaşma ve başkalarına motivasyon verme açısından ise destekleyici bir atmosferde olacağız. Akşam saatlerinde yanıltılara ve yanlış yönlendirilmelere açık olabiliriz. Farkında olalım!
Pazar sabah saatleri ilişkiler açısından çok verimli, değerlendirebiliriz. Merkür ve Mars arasındaki olumlu üçgen açının etkili olduğu bir gündeyiz. Cesaret gerektiren konuşmaları yapmak için güzel bir fırsat yakalayabiliriz. Konuşarak veya yazarak içimizi dökebilir, kapalı gibi gözüken kapıları çalabiliriz. Akşam saatlerinde ise ilişkilerde dengesizlikler olasıdır, bilincinde olalım.
Source: Öner Döşer
“Türkiye’de keyfi tutuklama var twit bile atmayın”
Almanya, Türkiye’ye gidecek vatandaşları için 14 Şubat tarihinde “Türkiye ile ilgili seyahat uyarıları” başlıklı bir açıklama yaptı.
‘HAYATINIZ BİTER’
Alman vatandaşları, Türk vatandaşları ve çifte vatandaşlar için ağır ve suçlayıcı ifadelerin yer aldığı uyarıda, “İnsanların keyfi tutuklandığı, Türkiye’den çıkışların yasaklandığı ve girişlerin bile engellendiği vakalar yaşanıyor. Sosyal medya paylaşımları, yorumları veya beğeniler Türkiye’de cezai kovuşturma için yeterli” denildi.
Bir çok kişinin terör örgütleri ile ilişkilendirildiği, ayrıca sosyal medyada hükümetin eleştirilmesi nedeniyle artan tutuklamalar ve çıkış yasakları yaşandığına değinildi. Türkiye’de gözaltına alınan ya da tutuklananların, Almanya’da yaşayanların hayatının zora girdiği, işinin, yatırımlarının tehdit altında olduğu belirtildi ve şöyle denildi:
“Bu özellikle Türkiye ile bağları olan Alman ve Türk vatandaşlarını etkiliyor. Alman hukukuna göre ifade özgürlüğü sayılan ifadeler, Türkiye’de mesleki kısıtlama ve cezai işlemlere yol açabiliyor.”
Source: Ali Gülen
ABD”li yetkililer, Rusya-Ukrayna görüşmeleri için Suudi Arabistan”a gitme hazırlığı yapıyor
ABD Başkanı Donald Trump”ın önceki gün duyurduğu ve Rusya-Ukrayna Savaşı”nı sona erdirmek amacıyla Suudi Arabistan”da yapılacağını söylediği görüşmeler için detaylar Amerikan medyasına yansımaya başladı.Amerikan CNN kanalına açıklama yapan adı açıklanmayan iki ABD”li yetkili, Rus yetkililerle görüşmek üzere ABD Dışişleri Bakanı Rubio, Ulusal Güvenlik Danışmanı Waltz ve Orta Doğu Özel Temsilcisi Witkoff”un hazırlandığını belirtti.Aynı yetkililer, ilk görüşmenin önümüzdeki günlerde yapılacağını ifade etti ancak net bir tarih belirtmekten kaçındı.Görüşmelere hangi Rus yetkililerin katılacağına ilişkin henüz bir detay bulunmazken, CNN daha önceki bir haberinde, Kremlin”den üst düzey isimlerin yanı sıra yakın zamanda ABD”nin mahkumları serbest bırakma anlaşmasında perde arkasında önemli rol oynayan Rus yetkili Kirill Dmitriev”in de aralarında bulunduğu üst düzey bir müzakere ekibi kurulduğunu bildirmişti.Trump, cuma günü yaptığı açıklamada, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın bitirilmesine yönelik süreçle ilgili olarak ABD”li, Rus ve Ukraynalı yetkililerin gelecek hafta Suudi Arabistan”da bir görüşme gerçekleştireceklerini söylemişti.
Source: Www.star.com.tr
ABD, Japonya ve Güney Kore üçlü ittifakı güçlendirme sözü verdi
ABD, Japonya ve Güney Kore, üç ülkenin üst düzey diplomatlarının Münih”te bir araya gelmesiyle üçlü ortaklıklarını ve bölgesel güvenliğe olan bağlılıklarını yeniden teyit ettiler. Ortak açıklamaya göre, üst düzey görüşmelerde savunma iş birliğinin güçlendirilmesi, Kuzey Kore”den kaynaklanan güvenlik tehditlerinin giderilmesi ve Çin”in Asya-Pasifik”teki eylemlerine ilişkin endişelerin giderilmesi ele alındı. SARSILMAZ İTTİFAK VURGUSU Açıklamada, üç ülke arasındaki “sarsılmaz” ittifak vurgulanarak, bölgede istikrarın sağlanması konusundaki ortak kararlılıklarının altı çizildi. ABD”DEN “DEMİR GİBİ” SAVUNMA TAAHHÜTLERİ ABD, nükleer yeteneklerle desteklenen genişletilmiş caydırıcılık da dahil olmak üzere Japonya ve Güney Kore”ye yönelik “demir gibi” savunma taahhütlerini yineledi. Üç ülke, ortak tatbikatlar ve silahlı kuvvetlerinin yeteneklerini güçlendirme yoluyla askeri iş birliğini artırmayı kabul etti.Toplantıda ayrıca Kuzey Kore”nin nükleer programıyla ilgili endişeler ele alındı ??ve yetkililer, BM Güvenlik Konseyi kararlarında belirtildiği gibi ülkenin “tam” nükleer silahsızlandırılmasına olan bağlılıklarını yeniden teyit ettiler. Açıklamada, Kuzey Kore”den gelen herhangi bir “provokasyona” müsamaha gösterilmeyeceği konusunda uyarıda bulunuldu. TAYVAN”I “AYRILIKÇI BİR EYALET” OLARAK GÖRÜYORLAR Yetkililer, Asya-Pasifik”te, özellikle Güney Çin Denizi”nde statükoyu değiştirmeye yönelik “tek taraflı” girişimlere karşı çıktılar ve Tayvan Boğazı”nın iki yakasında barış ve istikrarın önemini vurguladılar. Boğazlar arası sorunların barışçıl bir şekilde çözülmesini talep ettiler ve Tayvan”ın uluslararası örgütlere katılımını desteklediler. Çin, Taipei”nin 1949″dan beri kendini yönetmesine rağmen Tayvan”ı “ayrılıkçı bir eyalet” olarak görüyor. Pekin, gerekirse zorla da olsa adayı yeniden birleştirmeye yemin etti.Enerji güvenliği de bir diğer önemli konuydu. Üç ülke, uygun fiyatlı ve güvenilir enerji tedarikini sağlamak için sıvılaştırılmış doğal gaz ve diğer kaynaklar konusunda iş birliğini güçlendirme sözü verdi. Açıklamada ayrıca ekonomik zorlamalara ve “adil olmayan” ticaret uygulamalarına karşı çıkılarak “özgür ve adil” bir küresel ekonomik düzene olan bağlılık vurgulandı.
Source: Erdem Aksoy
Davut yıldızlı tek tip kıyafet! İsrail, Filistinli esirleri giymeye zorladı
Esir takasının altıncı turunda İsrail, hapishanelerden serbest bırakılan Filistinli esirlere, üzerinde Davut yıldızı olan tek tip kıyafet giydirdi.Esirler Cemiyeti konuyla ilgili yayımladığı yazılı açıklamada, Filistinli esirlere, üzerinde Davut yıldızı olan tek tip kıyafet giydirilmesinin, İsrail”in Filistinli esirlere ve ailelerine yönelik “organize terör” tehdidi kapsamına girdiği belirtildi. İsrail güçlerinin, sadece Filistinli esirlere yönelik suç işlemekle kalmadığı, ailelerine yönelik de tehdit, tutuklama ve öldürme gibi ağır suçlar işlediği kaydedilen açıklamada, esir yakınlarının evlerine baskınlar düzenlenerek sabotaj eylemleri gerçekleştirdiği ifade edildi.Açıklamada, esirlerin sağlık durumuna ilişkin “Esirlerin çoğu, sağlık sorunlarından muzdarip. Karşılaştıkları ağır ihlaller nedeniyle birçoğu hastanelere naklediliyor. Filistinliler işkencenin yanı sıra açlık ve tıbbi ihmalle karşı karşıya. Sistematik bir şekilde aşağılanıyorlar. Ölmeleri veya yaralanmaları hedeflenerek ağır darbediliyorlar.” ifadelerine yer verildi.İsrail”in, esir takasının altıncı turunda tek tip kıyafetler giydirerek serbest bıraktığı Filistinli esirler, Gazze”ye ulaştıklarında zorla giydirilen bu kıyafetleri ateşe vermişti.Esir takasının altıncı turunda Hamas”ın Gazze”deki biri ABD-İsrail, biri Rusya-İsrail çifte vatandaşı olmak üzere 3 İsrailli erkek esiri serbest bırakması karşılığında toplam 369 Filistinli esir serbest kaldı.Söz konusu Filistinli esirlerin 36″sı müebbet hapse çarptırılan, 333″ü de 7 Ekim 2023″ten sonra Gazze Şeridi”nden alıkonulan kişilerden oluşuyor.
Source: Www.star.com.tr
ABD”den Ukrayna”ya “nadir toprak elementi” ısrarı! Zelenski: Anlaşmanın imzalanmasına izin vermedim
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, katıldığı Münih Güvenlik Konferansı (MSC 2025) kapsamında basın toplantısı düzenledi.Zelenski, konuşmasında Rusya-Ukrayna savaşını sona erdirmek için yapılacak olası müzakerelere değindi.Savaşın kendi ülkesinde sürdüğünü vurgulayan Zelenski, savaşın sonlandırılmasına yönelik kurulacak olası masaya oturacak tarafların, Ukrayna tarafından belirlenmesi gerektiğini kaydetti.Zelenski konuşmasında, “Bakın, savaş ABD”de veya Avrupa Birliği”nde değil, Tanrı”ya şükür ama maalesef savaş Ukrayna”da. Bu nedenle, müzakere masasına kimin oturacağına, Ukrayna”nın karar vermesi gerekiyor.” dedi.Ülkesinin güvenlik garantileri için yabancı askerlerin Ukrayna”da konuşlandırılması gerektiğini ifade eden Zelenski, ABD”yi de burada yer almaya çağırdı. Zelenski, ABD”nin Ukrayna ve Rusya Özel Temsilcisi Keith Kellogg”un haftaya Ukrayna”yı ziyaret edeceğini hatırlatarak Kellogg”u cephede incelemelerde bulunmaya davet etti.- “NADİR TOPRAK ELEMENTLERİ KONUSUNDA ANLAŞMANIN İMZALANMASINA İZİN VERMEDİM”Kendisinin, ABD”nin ısrarlarına rağmen askeri destek karşılığında Ukrayna”nın nadir toprak elementinin yarısını ABD”li şirketlere devretmeyi öngören anlaşma taslağını imzalamayı reddettiğine yönelik basında çıkan iddialara da değinen Zelenski, söz konusu belge üzerinde çalışmaların sürdüğünü aktardı.Anlaşma taslağının, Ukrayna”nın çıkarları doğrultusunda henüz hazır olmadığını kaydeden Zelenski, belgenin ülkesi için güvenlik garantileri de öngörmesi gerektiğini belirterek “Anlaşmayı imzalamayı kabul etmedim çünkü henüz hazır değil.” dedi.- “GERÇEK BARIŞ MÜMKÜN”Öte yandan Zelenski, gece paylaştığı görüntülü mesajında, Ukrayna halkına seslenerek Almanya”daki temaslarını değerlendirdi.Geçen günlerde önce (ABD Başkanı Donald) Trump ile telefonda görüştüğünü, daha sonda Münih”te ABD”li üst düzey yetkililerle bir araya geldiğini belirten Zelenski, “Başkan Trump”ın ekibiyle çalışmaya başladık ve başarının mümkün olacağını düşünüyoruz.” ifadesini kullandı.ABD ve Avrupa”nın katkılarıyla barışın sağlanmasının mümkün olacağını kaydeden Zelenski, “Gerçek barış mümkün.” değerlendirmesinde bulundu.
Source: Www.star.com.tr
Trump”ın “Gazze”ye el koyuyorum” sözü, İsrail”in hezimetinin ilanıdır
Tarihte dar kapsamlı, küçük çaplı olmalarına rağmen, çığır açıcı, istikamet tayin edici, etkileri asırlar boyu süren olaylar vaki olmuştur. Mesela Bedir savaşı böyle bir hadisedir.Kur”an-ı Kerim, Bedir savaşını “ayrışma günü, iki topluluğun karşı karşıya geldiği gün” (Enfal, 41) şeklinde nitelendirir, öncesini tarihten sildiği, sonrasını ise tarihin öznesi, belirleyicisi kıldığı için. Ayetin orijinalinde geçen “Furkan” (hak ile batılın, eğri ile doğrunun ayrışması) ifadesi, o günün öncesi ile sonrasının tamamen bambaşka niteliklerde olduklarını, o günden sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını, İslam ile cahiliye arasında tam bir ayrışmanın gerçekleştiğini anlatıyor. Mekke döneminde ve Medine döneminin ilk yıllarında, Bedir savaşının yaşandığı güne kadar itilip kakılan, mallarına, evlerine el konulan, yurtlarından çıkarılıp sürgün edilen ilk Müslümanlar, artık tarih sahnesinde ezilen, horlanan, kuvvetler dengesinde bir ağırlığı olmayan, esamesi okunmayan kimseler olmaktan çıkmış, sonunda mutlak hakimiyete ulaşacak esaslı bir taraf olarak tescillenmişlerdi. Normalde herhangi bir savaş bağlamında süreç, iki tarafın karşı karşıya gelmesi, savaşa tutuşması, ardından yenen, yenilen tarafların belirginleşip ayrışması şeklinde gelişir. Ama ayette önce sonuç niteliğinde “ayrışma” (Furkan)dan, sonra da aslında sürecin başı niteliğindeki “karşı karşıya gelme”den söz ediliyor. Ezilen, horlanan, sürülen, evine barkına el konan, yurdundan çıkarılan bir hareket, ordu niteliğini kazanıp savaş meydanında düşmanının karşısına çıkıyorsa bu bir sonuçtur ve algı, vakıa, tarafların etkinliği ve kararlılığı bakımından tam bir ayrışmadır da ondan. Nitekim Uhud”da yenilen Müslümanlar, Bedir öncesindeki ezik konumlarına geri dönmediler. Bilakis tarihin öznesi olmaya, savaşlarıyla, barışlarıyla, yengileriyle, yenilgileriyle, fetihleriyle tarihin akışına damga vurmaya devam ettiler. O yüzden ayetteki bu takdim ve tehir, Müslümanların bu savaşın sonucunda kazandıkları “taraf” olma, “iki topluluktan biri” olma niteliğinin önemini vurgulamaya yöneliktir. Bedir savaşı, Müslümanları bir ağırlık merkezi haline getirmekle, tarihin akışı içinde tanık olduğumuz muhteşem gelişmelere de ayna tutmuştur ayrıca. Artık Müslümanlar kıyamete kadar güç dengelerinin hesaba katılması kaçınılmaz olan asıl taraflarından biridirler. Bakmayın siz, son iki asrın parantezine. Kaldı ki o parantez de Gazze savaşında kapandı gördüğünüz gibi.Çünkü Gazze savaşı istikamet tayin ediciliği açısından Bedir savaşına benziyor. O da hem günümüze hem de geleceğe ışık tuttu. Özellikle sahnedeki güçlerin endamının endazesini ortaya koydu.İsrail”in tek başına ayakta kalamayacağı, güçler dengesinde bir ağırlık merkezi olmadığı hiç bu kadar ayan beyan ortaya çıkmamıştı. ABD ve batılı güçler olmasa, Hamas gibi küçük bir topluluk karşısında aldığı manevî hezimetin yanında maddî anlamda da ağır bir hezimet alması an meselesiydi. Maddî olarak etrafı yakıp yıkmasına, çocukları, kadınları, sivilleri acımasızca öldürmesine rağmen İsrail, moral olarak artık saf dışıdır, bu hezimetin altından kalkamaz. Trump”ın, kazandığı zaferin (!) coşkusunu paylaşmak üzere yanına koşup gelen Netanyahu”nun gözünün içine bakarak “Gazze”ye el koyuyorum” demesi de bu hezimetin tescil edilmesi demektir.Başta ABD olmak üzere batılı güçler, ahlak nosyonundan yoksun Siyonistlerin yanında durmakla, katliamlarını onaylamakla, insanlık değerlerini çiğnemesine ses çıkarmamakla, birkaç yüzyıldır işgal ettikleri dünyaya önderlik etme misyonunu hak etmediklerini herkese gösterdiler. Gazze, Batı medeniyetinin insanlığa önderlik etme kalibresinde olmadığını göstererek çağdaş, demokrat, özgürlükçü medeniyeti dürüp tarihin çöplüğüne atmış, saf dışı bırakmıştır.İnsanlığa önderlik misyonunu üstlenecek medeniyeti Gazze belirleyecektir.
Source: Vahdettin İnce
MİT, Atatürk hakkında 90 yıldır saklanan gizli belgeyi açıkladı
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Osmanlı dönemi ve Cumhuriyet”in ilk yıllarına ilişkin yeni belgeler yayınlamayı sürdürüyor. Yapılan son paylaşımda, 31 Mayıs 1935 tarihinde hazırlanan bir istihbarat raporuna yer verilirken, söz konusu raporda Mustafa Kemal Atatürk ile görüşmek isteyen bir İngiliz gazeteciye ilişkin edinilen bilgilere yer verildi. “ATATÜRK CASUS OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOR”MİT”in internet sitesinde yer alan “özel koleksiyon” sekmesinde yapılan paylaşımda , Atatürk”ten gazeteci olduğunu belirterek mülakat talep eden İngiliz kadına ilişkin araştırmanın neticesinin bildirilmesi ile ilgili İstanbul Büro Amirliğince hazırlanan istihbarat raporu yer alıyor.
31 Mayıs 1935 Tarihli Raporun Detayları
“Emrinizden 4 saat sonra Bay Kılıç Ali ile görüşebildim. Aşağıdaki emri aldım. İngiliz gazetecisi olduğunu söyleyen ve Perapalas”ta katibi ile oturan bir kadın Atatürk”ten mülakat istedi. Atatürk, bunun bir casus olduğuna kanidirler. Kabul edip etmemek kararını vermeden evvel bu kadın hakkında etraflı tafsilat verilmesini, muhaberesinin gözden geçirilmesini, evrakının yoklanılmasını, sefaretle münasebetinin bulunup bulunmadığının tespitini istiyorlar. Polise de haber verilmediğini ilave ettiler. 3 saat sonra netice elde ettim fakat bu neticeyi ancak saat 22.00″de verebildim. Bay Kılıç Ali”nin cevabı şöyle oldu, “Atatürk yazınızı okudu, enteresan buldu, çok memnun oldu, teşekkür ediyor. Muhabere ve evrakı hakkında görüştüğümüz gibi hareket edilmesini istiyorlar” dediler.
Bay Kılıç Ali”ye verdiğim ve bağlı olarak takdim eylediğim tafsilat, kadınların vaziyetlerini kafi derecede aydınlatmaktadır. Kadının ayrılmasına da 2 gün kalmıştır. Bununla beraber gelecek ve gidecek mektuplarını elde etmeyi temin ettim. Fırsat hasıl olursa odasına da girmeye çalışacağım. Kadınların birer fotoğraflarını sunuyorum, bilgi olarak arz eylerim.”
Source: Derleyen: Mustafa Balcı
G7’de Rusya tartışması! Kanada’dan Trump”ın teklifine sert tepki
Kanada Dışişleri Bakanı Melanie Joly, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’nın G7’ye yeniden katılması yönündeki önerisine karşı çıktı. “Bu kesinlikle olmayacak” Kanada basınında yer alan haberlere göre, Joly, Münih Güvenlik Konferansı (MSC 2025) kapsamında düzenlenen G7 toplantısının ardından yaptığı açıklamada, grubun Rusya karşısındaki tutumunun değişmeyeceğini belirtti. Joly, “Kanada”nın duruşunu belirtiyorum. Bu, kesinlikle olmayacak” diyerek, Moskova yönetimine yönelik yaptırımların devam edeceğini vurguladı.
Rusya’nın savaşı sürdürmek için Çin, Kuzey Kore ve İran ile giderek daha fazla iş birliği yaptığını ifade eden Joly, bu ülkelerin Moskova’ya verdiği desteği kınadı. Ayrıca, G7’nin Ukrayna’ya desteğini sürdüreceğini ve “Yaptırımları Rusya üzerinde daha fazla baskı kurma yolu olarak kullanmanın esas olduğuna inanıyoruz. Nihayetinde Ukraynalıların kapsamlı ve uzun süreli barışa kavuşmasını sağlamamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. Bakan Joly, G7 liderlerinin 12-14 Mart tarihlerinde Kanada”nın Quebec eyaletindeki Charlevoix kentinde bir zirve düzenleyeceğini de duyurdu. Öte yandan Trump, geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada, Rusya’nın G7’ye yeniden dahil edilmesi gerektiğini savunmuştu.
Source: Dünya Gazetesi
Almanya: En büyük düşmanımız Putin”in Rusya”sıdır
Baerbock, 61. Münih Güvenlik Konferansı nda (MSC 2025) katıldığı bir panelde, Avrupa daki ülkelerin farklılıklara rağmen birlikte durduğunu belirterek, Başkaları önce benim ülkem dediğinde, biz Avrupa birlikte duruyor şeklinde yanıt veriyoruz. dedi. Rusya-Ukrayna Savaşı na ilişkin müzakerelerde Avrupa nın masada oturmayacağının hatırlatılması üzerine Baerbock, Kıtamıza sırtımızı dönmeyeceğiz. Avrupa düzeyinde barış olmazsa bu, uzun vadeli barış olamaz. ifadesini kullandı. Baerbock, ülkelerin, özgür dünyanın yanında mı yoksa özgür dünyaya karşı savaşanların yanında mı yer alacağına karar vermesi gerektiğini belirterek, Biz burada duruyoruz, özgür dünya adına konuşuyoruz ve ben kendi ülkem için konuşuyorum. dedi. ABD Başkan Yardımcısı JD Vance in dün Münih Konferansı nda yaptığı değerlendirmelere katılmadığını vurgulayan Baerbock, Şu anda en büyük düşmanımız (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin in Rusya sıdır. Çünkü Avrupa daki barışa ve demokrasilere savaş açtı. diye konuştu. Baerbock, bir siyasetçi olarak demokrasiyi hem içerden hem de dışardan savunmak için yemin ettiğini söyledi. Dışişleri Bakanı Baerbock, Ukrayna da barışa giden en kolay yolun Putin in büyük hata yaptığının farkına varması ve askerlerini geri çekmesi olacağını belirtti. Putin in sadece Ukrayna ya karşı değil, NATO ya, Avrupalılara, Amerikalılara ve özgür dünyaya karşı savaştığını savunan Baerbock, Barış, NATO nun parçalanmaması anlamına gelmelidir. dedi. Baerbock, Ukrayna nın gelecekte NATO ya katılmasının Avrupa ve NATO için en ekonomik yol olacağını iddia ederek, Çünkü binlerce Avrupalı askeri Ukrayna ya göndermek çok pahalı olur. değerlendirmesinde bulundu. Orta Doğu daki ülkelerle de işbirliğinin Avrupa için önemli olduğunu vurgulayan Baerbock, Putin, Suriye den çekildi. Rusya da olanlar Arap devletlerini de etkiliyor. Bu nedenle gücümüzü birleştirmeliyiz. diye konuştu. Baerbock, Almanya nın Ukrayna ya Taurus seyir füzeleri sağlayıp sağlamayacağına ilişkin soru üzerine, bu konuda Avrupa da ortak bir tutum sergilenmesine ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, Ukrayna da bunu hepimiz gördük. Harkiv de kendi gözlerimle gördüm. Oradaki insanlar bana, 50 ye kadar sayıldıktan sonra hala hayattaysanız, her şeyin yolunda olduğunu söylediler. Bir füzenin çocuk hastanesini vurmasını beklemek yerine, füzenin önceden düşürülmesi daha iyi olur. dedi. Bakan Baerbock, konferansta Ukrayna nın daha fazla desteklenmesi gerektiğini ifade ettiklerini söyledi.
Source: Habertürk
Son dakika… Biden engellemişti, Trump onay verdi: 1 tonluk “MK-84” bombaları İsrail”e ulaştı
HABERLERDünya Haberleri
Son dakika… Biden engellemişti, Trump onay verdi: 1 tonluk “MK-84” bombaları İsrail”e ulaştı
Güncelleme Tarihi: Şubat 16, 2025 10:16
#İsrail#Gazze#Hamas
TwitterLinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
HABER MERKEZİ
Oluşturulma Tarihi: Şubat 16, 2025 10:16
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, resmi temaslarda bulunmak üzere İsrail”e giderken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu mobil evlerin ve iş makinelerinin Gazze Şeridi”ne girmesine onay vermeyi reddetti. ABD Başkanı Donald Trump”ın transferinin önündeki engeli kaldırdığı yaklaşık bir tonluk MK-84 bombalarının ise İsrail”e ulaştığı öğrenildi.
MK-84 bombaları İsrail”e ulaştı
ABD Başkanı Donald Trump, Biden yönetimi tarafından transferi bekletilen yaklaşık bir ton ağırlığındaki MK-84 bombalarının İsrail”e gönderilmesi yönündeki engeli kaldırmıştı.
Bugün İsrail basınında yer alan haberlere göre Tel Aviv”in uzun süredir beklediği bombalar İsrail”e ulaştı. Çok sayıda askeri mühimmat taşıyan ABD gemisi dün gece Aşdod Limanı”na geldi. Askeri mühimmatlar burada kamyonlara yüklenerek İsrail Hava üslerine götürüldü.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz bombaların gelişinin İsrail ile ABD arasındaki güçlü ittifakın bir başka kanıtı olduğunu öne sürdü ve “Bu gece İsrail”e ulaşan mühimmat sevkiyatı Hava Kuvvetleri ve IDF için çok değerli bir anlam taşıyor.” dedi.
General Dynamics Ordnance and Tactical Systems şirketi tarafından ABD Savunma Bakanlığı için üretilen serbest düşümlü MK-84 bombası, yaklaşık 1 ton ağırlığında ve 3,83 metre uzunluğunda. Vietnam Savaşı sırasında geliştirilen, büyük boyutu ve içerdiği patlayıcıyla bina bloklarını yıkabilecek, çok büyük hasar verebilecek güçteki MK-84 bombası, yüzlerce metre ötedeki hedefi yok etme kapasitesine sahip olmasıyla biliniyor.
Eski ABD Başkanı Biden, Mayıs 2024″te CNN kanalına verdiği röportajda, hem Gazze”deki duruma hem İsrail”in Refah”a kapsamlı bir kara saldırısı başlatması durumunda ABD”nin tavrına ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş, “Eğer Refah”a girerlerse, henüz (kapsamlı bir saldırıyla) girmediler, eğer girerlerse o zaman Refah”ta ve diğer şehirlerde kullanılan silahları göndermeyeceğimi açıkça belirttim.” demişti.
Netanyahu”dan mobil evler ve iş makinelerinin Gazze”ye girmesine ret
Geçtiğimiz hafta Mısır”dan Refah Sınır Kapısı”nda bekleyen mobil evler ve ağır iş makineleri görülmüştü. İsrail basınına göre Başbakan Binyamin Netanyahu dün akşam düzenlenen güvenlik zirvesinde bunların Gazze Şeridi”ne girmesine onay vermeyi reddetti. İsrailli bir kaynak bu konunun önümüzdeki günlerde görüşüleceğini belirtti.Kanal 13″ün haberine göre, Netanyahu, önümüzdeki iki cumartesi günü serbest bırakılması planlanan rehinelerin serbest bırakılmasını hızlandırmak istiyor. ABD başkanı Donald Trump geçtiğimiz hafta Hamas”ın tüm rehineleri serbest bırakmaması durumunda ateşkesin bozulacağını ve savaşın yeniden başlayacağını söylemişti. Times of Israel gazetesi Trump”ın tehdidinin zamanının geçmesi ve dün rehine takasının yapılması ile İsrail”in artık daha temkinli davrandığını yazdı.
ABD Dışişleri Bakanı Rubio İsrail”e gitti
İsrail devlet televizyonu KAN”ın haberinde, Rubio”nun 15 Şubat Cumartesi akşamı Tel Aviv”e ulaştığı ve burada İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar tarafından karşılandığı bildirildi.
Haberde, Rubio”nun Tel Aviv ziyaretinin, ABD, Katar ve Mısır öncülüğündeki uluslararası arabulucuların esir takası ve ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması için görüşmelere başlanması çağrılarıyla aynı zamana denk geldiği belirtildi.
ABD Dışişleri Bakanı Rubio”nun bu ziyareti, 21 Ocak”ta göreve gelmesinden bu yana İsrail ve Orta Doğu”ya yaptığı ilk ziyaret olma özelliğine sahip.
İspanya Başbakanı Sanchez: Trump”ın Gazze planına izin vermeyeceğiz
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, genel sekreteri olduğu Sosyalist İşçi Partisi’nin (PSOE) San Sebastian kentindeki etkinliğinde yaptığı konuşmada, Trump”ın Gazze planına İspanya”nın izin vermeyeceğini söyledi. Sanchez, Gazze”de de uluslararası hukuka, özellikle de insani hukuka saygı gösterilmesi çağrısında bulunarak, “Hiçbir emlak operasyonu, Gazze”de bu son yıllarda yaşanan alçaklığı, insanlığa karşı işlenen suçları, utancı örtemez. Buna izin vermemeliyiz, İspanya”dan buna izin vermeyeceğiz” dedi.
İsrail kabinesi, Gazze”de ateşkes ve esir takası anlaşmasının geleceğini görüşmek için toplanacak
İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamada, Başbakan Binyamin Netanyahu”nun siyasi ve güvenlik kabinesini, Gazze”de ateşkes ve esir takası anlaşmasıyla ilgili atılacak adımları belirlemek için en kısa sürede toplayacağı belirtildi.Açıklamada, Netanyahu”nun ABD Başkanı Donald Trump”ın liderliğine ve ABD ile İsrail arasındaki koordinasyona önem verdiği ifade edildi.
Öte yandan Yedioth Ahronoth gazetesi, Netanyahu”nun, İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ve müzakere heyeti temsilcilerinin de katıldığı bir güvenlik istişare toplantısı düzenlediğini aktardı.
İsrail Başbakanı Netanyahu, anlaşmanın yürürlüğe girmesinin 16″ncı gününde başlaması gereken ikinci aşama müzakerelerini sabote etmekle suçlanıyor.
Bu konuda hükümeti protesto eden binlerce İsrailli, Gazze”de ateşkes ve esir takası anlaşmasının devam etmesi ve tüm İsrailli esirlerin geri dönmesi talebiyle açıklamanın yapıldığı saatlerde Tel Aviv”de toplandı.
Ateşkes müzakereleri devam ediyor
Hamas yetkilisi Tahir el-Nunu, ateşkes müzakerelerinin ikinci aşamasının hafta başında başlayacağını, arabulucuların bu konudaki görüşmeleri sürdürdüğünü duyurdu. 19 Ocak’ta başlayan 42 günlük ilk aşama boyunca 33 İsrailli rehinenin serbest bırakılacağı duyurulmuştu. Dün itibarıyla Hamas’ın 7 Ekim’de kaçırdığı 251 rehineden 70’i Gazze’de bulunuyor.
Canlı Anlatım Özeti
MK-84 bombaları İsrail”e ulaştı
Netanyahu”dan mobil evler ve iş makinelerinin Gazze”ye girmesine ret
ABD Dışişleri Bakanı Rubio İsrail”e gitti
İspanya Başbakanı Sanchez: Trump”ın Gazze planına izin vermeyeceğiz
İsrail kabinesi, Gazze”de ateşkes ve esir takası anlaşmasının geleceğini görüşmek için toplanacak
Ateşkes müzakereleri devam ediyor
Haberle ilgili daha fazlası:
#İsrail#Gazze#Hamas
BAKMADAN GEÇME!
Source: Hurriyet.com.tr