Verilen sözler, tutulan sözler

Verilen sözler, tutulan sözler

Şu mübarek günde evlatlar, anası tarafından sıcacık yatağından kaldırılıp sahura uyandırılamıyor.O evlatlar, İsrail tarafından elektriğin kesildiği Gazze’de buz gibi bir sabaha daha uyanmayı beklerken, kulakları sağır eden İsrail jetlerinin bıraktığı binlerce kiloluk bombaların dehşetiyle kendilerini bir can pazarında buluyorlar.Gazze’ye belki 10 bin kilometre uzaktayım… Fakat Gazzelilere “cehennemi yaşatalım” diyen karar merciine sadece 10 dakika mesafedeyim.Trump “Benim başarım” diye hava attığı Gazze’deki ateşkes için ne demişti geçen ay? “Ateşkes iptal edilmeli, Gazze cehennemi yaşamalı.” Ondan bu yana İsrail’e 12 milyar dolarlık yardımı onaylamıştı. Bunların içinde 10 binlerce bomba vardı.Netanyahu kendisine verilen açık çeki kullandı. Önümüzdeki hafta Ramazan Bayramı’nı karşılayacak Müslüman alemine adeta hakâret edercesine Gazze’de cehennemin kapılarını yeniden açtı.Birçok Müslüman, Trump’ın “savaşları bitireceğim” propagandasını olduğu gibi afiyetle yemişti.İsrail’in katliamına ortak olan, “Soykırım Joe” lakabına layık görülen Biden’ı yerden yere vuran, İsrail’e ihanet etmekle suçlayan, “İsrail’in en büyük dostu ve koruyucusu olacağım” diyen Trump’ın gerçek emellerinin farkına sahiden varamadık mı?Gazze’deki 2 milyon insanı süreceğini söyleyen, yapay zekâ videosu paylaşıp Netanyahu ile Gazze sahillerinde içkisini yudumlamayı hayal eden Trump gerçekten bizleri şaşırttı mı?Trump ekibi bir slogan üretmişti “Verilen Sözler, Tutulan Sözler” diye. Seçim döneminde vaat ettiklerini teker teker icraata döktüklerini belirten…Şu an Gazze’de yaşananlar sürpriz değil, şok değil, kandırılma hiç değil.Ne dediyse onu yapıyor ne vaat ettiyse onu yaşatıyor.Asıl mesele… Biz Gazze için Trump’dan medet umacak noktaya nasıl geldik? Buradan nasıl çıkarız?BU GİDİŞ NEREYEAmerika’da anayasal düzenin çatırdaması ile ilgili bir süredir yazıyorum. Trump mahkemeye rağmen Venezuela çetesiyle bağlantılı olduğu iddiasıyla 250’den fazla göçmeni El Salvador’a sınırdışı etti.Yaşananlar gerçekten de tarihe tanıklık ettiğimizi gösteriyor. Peki neler oluyor? Trump göreve geldiğinden beri ülkeyi Başkanlık Kararnameleri ile yönetiyor. Güçler ayrılığına göre sadece Kongre’nin yetkisi dahilindeki kararları tek bir imza ile hayata geçirmeye çalışıyor. Sevmediği, istemediği Anayasa maddelerini kafasına göre tanımadığını duyuruyor.Mahkemeler, hukukun üstünlüğü yok sayılarak insanlar evlerinden alınıyor, sokaklardan toplanıyor… Tek bir hâkim görmeden, aleyhlerinde tek bir kanıt toplanmadan apar topar sınır dışı ediliyor. Trump geçenlerde Yabancı Düşmanlar Yasası’nı kullandı. Sadece savaş zamanlarında kullanılan bu yasa ile Trump istediği kişileri sorgusuz sualsiz, tek bir mahkeme kararı olmadan sınır dışı ediyor. Uygulamayı durduran mahkemeye ne dendi peki? “Sen işine bak hâkim efendi.”Size Washington’dan kulis vereyim… Trump’ın sıradaki hamlesi, İsyan Yasası’nı uygulamak. Böylelikle askerleri ülke içinde sivillere karşı kullanabilmek, özgürlükleri kısıtlayabilmek ve tam kontrol sağlayabilmek amaç…Amerika’da artık Anayasa tanınmıyor, Kongre bypass ediliyor, mahkemelerin yetkisi kabul edilmiyor ve olağanüstü zamanlar için saklanan yasalar kullanılarak yeni bir rejim şekillendiriliyor. Bu gidiş nereye? Bir tahminim var ama şimdilik birlikte izleyelim.

Source: Yunus Paksoy