“Wellness Insights – Health Tips & Updates for a Better Life”

Tansiyon ilaçları: Herkes aynı ilacı kullanamaz

Tansiyon ilacına ne zaman başlanmalı?

140/90 eşiği genellikle ilaç başlama sınırı olarak kabul edilir. Ancak hastanın böbrek hastalığı, şeker hastalığı, kalp-damar hastalığı varsa hedef değer daha düşüktür: 130/80. Bazen tansiyon 135/85 iken bile tedaviye başlanabilir. Çünkü hedef sadece rakamı düşürmek değil, organ hasarını önlemektir. (Kaynak: European Society of Hypertension – Treatment Thresholds in 2023 Guidelines)

Yan etkiler neden farklıdır?

Aynı ilacı kullanan iki hastanın etkileri çok farklı olabilir. Çünkü:

– Genetik yapı.- Yaş.- Karaciğer ve böbrek metabolizması.- Başka hastalıklar.

İlacın vücutta nasıl işlendiğini değiştirir. Bu yüzden biri için “çok iyi gelen” ilaç, başka birinde ciddi sorun yaratabilir.(Kaynak: Harvard Health – Variability in Medication Response)

İlaçlar cinselliği etkiler mi?

Bazı tansiyon ilaçları cinsel isteksizlik ya da sertleşme sorununa yol açabilir. Özellikle eski tip beta blokerler bu açıdan kötü şöhretlidir. Yeni nesil ilaçlar bu etkiyi azaltmıştır. Ancak şikayet varsa doktorla paylaşılmalı. Çözüm, ilacı bırakmak değil, değiştirmek olmalı. (Kaynak: Journal of Sexual Medicine – Antihypertensives and Sexual Side Effects)

İlaçlar kime göre seçilir?

Her hastanın tansiyon profili farklıdır. Bazı kişiler gece tansiyonu yüksek yaşar, bazılarında nabız da yüksektir.

– Yaş- Kilo- Eşlik eden hastalıklar- Başka ilaç kullanımı- Böbrek fonksiyonu gibi birçok etken hangi ilacın verileceğini belirler. (Kaynak: American Heart Association – Patient-Centered Therapy in Hypertension)

İlacın dozu sabit midir?

Hayır. Tansiyon ilaçları genellikle düşük dozla başlanır. Etki yetersizse doz artırılır ya da başka bir grup eklenir. Birçok hasta kombine tedavi kullanır: örneğin beta bloker + diüretik. Ancak fazla ilaç kullanmak, fazla etki anlamına gelmez. Her ilacın kendi riski vardır. (Kaynak: Cleveland Clinic – Titration Strategy in Hypertension Therapy)

Tansiyon düşürücü ilaçlar yaşam boyu mu kullanılır?

Çoğu hastada evet. Çünkü hipertansiyon kronik bir hastalıktır. Ancak bazı kişilerde yaşam tarzı değişiklikleriyle ilaç dozu azaltılabilir. Hatta bazı hafif vakalarda tamamen kesmek bile mümkündür.

Tabii bu karar mutlaka hekim kontrolünde alınmalıdır. Rastgele ilaç kesmek krize yol açabilir.(Kaynak: ESC Position Paper – Withdrawal of Antihypertensive Therapy)

Sonuç: İlacın adı değil, hastanın durumu önemlidir

Tansiyon tedavisinde standart reçete yoktur. Aynı ilacı herkes kullanamaz. Doğru ilaç, doğru hasta ve doğru zaman birlikte değerlendirilmeli. Hekimle açık iletişim, yan etkileri bildirme ve sabırlı takip başarıyı getirir.

‘İlaç kullanıyorum ama tansiyonum düşmüyor’

Tansiyonun düşmemesinin 3 ana nedeni olabilir:1. Uyumsuzluk: Hasta ilacı düzenli kullanmıyordur.2. İkincil hipertansiyon: Altta başka bir hastalık vardır. (örnek: böbrek damar tıkanıklığı)3. Dirençli hipertansiyon: 3 ilaç kullanılsa bile kontrol sağlanamıyordur.

Böyle durumlarda ilaç dozu değil, hastalık değerlendirmesi gözden geçirilmelidir.(Kaynak: NIH – Resistant Hypertension Clinical Review)

En sık kullanılan 5 tansiyon ilacı

1. ACE inhibitörleri (örnek: ramipril, enalapril): Damarları gevşetir. Kalp ve böbrek hastalarında tercih edilir. En sık yan etkisi kuru öksürüktür.

2. Beta blokerler (örnek: metoprolol, bisoprolol): Kalp hızını yavaşlatır. Kalp krizi geçirenlerde ve çarpıntı yaşayanlarda verilir. Yorgunluk ve cinsel isteksizlik yapabilir.

3. Diüretikler (örnek: hidroklorotiyazid): Vücuttaki fazla tuzu ve sıvıyı atar. Yaşlılarda ve tuz hassasiyetinde etkilidir. Elektrolit kaybı ve gece sık idrara çıkma olabilir.

4. Kalsiyum kanal blokerleri (örnek: amlodipin): Damar düz kaslarını gevşetir. En yaygın kullanılan gruptur. Ayakta ödem ve baş ağrısı yapabilir.

5. ARB’ler (örnek: valsartan, losartan): ACE grubuna benzer ama öksürük yapmaz. Genç hastalarda sık tercih edilir.

(Kaynak: Mayo Clinic – Antihypertensive Drug Classes and Effects)

– Tansiyon krizi nedir?- Hangi değerler acil risk taşır?- Evde müdahale ne zaman yapılmalı, ne zaman acile gidilmeli?- Kriz anında yapılan yaygın 7 hata nedir?

Source: Haber Merkezi


Sosyal yardım ödemeleri artırıldı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, temmuz ayı memur maaş katsayısında gerçekleştirilen yeni düzenlemeyle sosyal yardım programlarının aylık ödemelerinde artışa gidildiğini duyurdu. Sosyal hizmet ile yardımların erişilebilirliğini ve etkinliğini artırmak için çalıştıklarını vurgulayan Göktaş, Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde hiçbir vatandaşı geride bırakmama hedefiyle hareket ettiklerini bildirdi. Göktaş, değişen ihtiyaçlara cevap verecek yeni hizmet modelleri oluşturmaya ve gelecekte ortaya çıkabilecek risklere karşı proaktif çözümler üretmeye devam edeceklerinin altını çizdi. YAŞLI AYLIĞI 5.390 TL Sosyal hizmet modelleri kapsamındaki engelli ve yaşlı aylıkları, Evde Bakım Yardımı ve çocuklar için yapılan Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) ödemelerindeki artışın detaylarını paylaşan Göktaş, şu ifadeleri kullandı: “Sosyal yardım ödemelerinde yapılan artışlarla birlikte yaşlı aylığı 4 bin 664 liradan 5 bin 390 liraya, yüzde 40-69 engel oranına sahip vatandaşlarımızın aylığı 3 bin 723 liradan 4 bin 302 liraya, yüzde 70 ve üzeri engelli raporu bulunan vatandaşlarımızın aylıkları da 5 bin 584 liradan 6 bin 454 liraya yükseldi. Diğer yandan 18 yaş altı engelli yakını olan vatandaşlara ödenen engelli yakını aylığı 3 bin 723 liradan 4 bin 302 liraya, ağır silikozis hastalarının aylığı ise 10 bin 245 liradan 11 bin 840 liraya çıktı.” EVDE BAKIMA 37.4 MİLYAR Göktaş, evlerinde bakılan tam bağımlı vatandaşlar ve ailelerine yönelik 2006″da başlatılan, aile odaklı bakım hizmet modellerinden Evde Bakım Yardımı ile aylık ortalama 536 bin 877 engelli bireyin desteklendiğine işaret ederek, “2025 Temmuz-Aralık dönemi için Evde Bakım Yardımı 10 bin 125 liradan 11 bin 702 liraya yükseldi. 2025 yılı içerisinde bugüne kadar toplam 37.4 milyar lira Evde Bakım Yardımı”nda bulunduk” bilgisini verdi. ÇOCUK BAŞINA 8.198 TL Çocukların öncelikle aile yanında desteklenmesi ilkesi çerçevesinde, ihtiyaç sahibi ailelere çocukları için Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) hizmeti sunulduğunu hatırlatan Göktaş, şunları kaydetti: “SED hizmetinde çocuk başına yapılan ekonomik destek tutarı ise ortalama 7 bin 94 liradan 8 bin 198 liraya yükseldi. Ayrıca koruyucu ailelere çocuk başına yapılan ödemelerin aylık ortalaması 11 bin 332 liradan 13 bin 96 liraya çıkarıldı. Yapılan yeni düzenleme sonrasında ağustostan itibaren sosyal yardım programlarımızın aylık ödemelerini artışlı şekilde hak sahiplerinin hesaplarına yatıracağız. Ödemelerin tüm vatandaşlarımıza hayırlı olmasını dilerim.

Source: Sabah


Meclis'i hastanelik eden salgın Türkiye geneline yayıldı

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi”nde (TBMM) ortaya çıkan vakalar endişeye neden oldu. Milletvekilleri ve Meclis personelinden 100″ü aşkın kişi; ishal, kusma ve yoğun halsizlik şikayetleriyle Meclis Hastanesi”ne başvurdu. SALGINLA İLGİLİ KORKULAN OLDU Meclis”i karıştıran ve Ankara”da da görülen salgınla ilgili korkulan oldu. Türkiye genelinde de görülmeye başlayan salgın kişiden kişiye hızla bulaşırken, hastalıktan etkilenen isimlerden biri olan Aile Hekimleri Federasyonu Genel Başkanı Dr. Türkü Yağmur Nehir”den dikkat çeken açıklamalar geldi. “NET BİR LABORATUVAR SONUCU MAALESEF HENÜZ YOK” Salgının Türkiye genelinde de seyrettiğini açıklayan Dr. Nehir, şunları ifade etti: “Pek çok vekilimiz de salgından etkilendi. O gün ben de etkilenenler arasındaydım. Sağlık komisyonunda bulunduğumuzdan dolayı. Ankara geneli salgını açıklayacak net bir laboratuvar sonucu maalesef henüz yok. Ve şebeke suyu analizleri şeffaf bir şekilde vatandaşlarımız ile paylaşılması lazım. “SICAK HAVAYLA BERABER RİSK UNSURLARI DA GÜNDEME GELDİ” Şu an için Ankara”da yoğun bir salgın bulunmasına rağmen tüm Türkiye”de de bir salgın vakaları duyuyoruz. Çünkü sıcak havayla beraber risk unsurları da gündeme gelmekte. O nedenle bir an önce bu tetkiklerin yapılarak bizlerle paylaşılmasını talep ediyoruz. Bu tür salgınlar genellikle şebeke suyuna karışan mikroplardan, hijyen eksikliği olan ortamlardan ya da toplu kullanım alanlarından bulaşabilmekte.” “ŞEBEKE SUYUNU DOĞRUDAN İÇMEMELİYİZ” Nehir, salgından korunmak için vatandaşlara da şu uyarıları yaptı. Sıcak hava ve yaz sebzelerinin pişirilmeden tüketilmesinin riskli olduğunu aktaran Dr. Nehir “Parklar, havuzlar, açıkta satılan yiyecekler, toplu yemek verilen yerler bu süreçte özellikle risk grubunu temsil ediyor. Ellerimizi sık sık sabunla yıkamalıyız. Şebeke suyunu doğrudan içmemeliyiz. Mümkünse kaynatarak tüketmeliyiz. Sebze ve meyveleri bol suyla yıkayıp tüketmeliyiz. Dışarıda açıkta satılan gıdalardan uzak durmalıyız.”

Source: Haberler


Bir şehirde salgın alarmı: Vaka sayısı giderek artıyor! Uzman isim uyardı: “Acil müdahale gerekiyor”

Ankara’da il genelinde görülen ishal salgını iddiaları yurttaşları ve sağlık çalışanlarını alarma geçirdi. Sağlık kuruluşlarına ishal şikayetiyle gelen hasta sayısındaki artış dikkat çekti.

ÇOK SAYIDA HASTA VAR

Aile Hekimleri Federasyonu (AHEF) Genel Başkanı Doktor Türkü Yağmur Nehir, bu tür bir salgın durumunda nelere dikkat edilmesi gerektiğini Cumhuriyet’e anlattı.

Ankara’da hem hastanelere hem de aile hekimlerine ishal şikayetiyle gelen çok sayıda hastanın olduğunu söyleyen Nehir, “Yalnızca ishal şikayetiyle değil, üst solunum yoluyla birlikte (öksürük, hapşırık gibi) şikayetler de seyrediyor” dedi.

“ACİL MÜDAHALE GEREKİYOR”

Bu tür durumlarda hastaların durumunu toparlayabilmek için acil müdahalede bulunulması gerektiğini söyleyen Nehir, hastalığın sudan kaynaklanmış olabileceğini belirtti.

Yüksek sıcaklıkların da bu vakaları artırdığına dikkat çeken Nehir “Bu tip vakalar her zaman havanın sıcak olduğu dönemlerde yani yaz aylarında daha yoğun görülür. Temizlik ve hijyen zorlaşıyor, sularda sıkıntılar yaşanabiliyor. Hava sıcaklıklarının yüksek seyretmesi bu süreci olumsuz bir şekilde etkileyecek taraflardan biri” ifadelerini kullandı.

Nehir, “Yaz dönemlerinde meyve ve sebzeleri pişirmeden yalnızca yıkayarak yiyoruz. Yıkama işlemi esnasında eğer mikrobik bir durum varsa ve yüksek ısıya maruz kalınmadığı için bu durumda bizi etkiliyor” dedi.

HASTALIĞA KARŞI ALINABİLECEK ÖNLEMLER

Hastalığa karşı alınabilecek önlemleri de sıralayan Nehir, şu ifadeleri kullandı:

“Mutlaka yiyeceklerin hazır suda yıkanması, tam tersi bir durumda ise evdeki suyun kaynatılıp oda sıcaklığına gelecek şekilde bekletilip öyle yıkama yapılmalı. Musluk sularından kesinlikle su içilmemeli.

Toplu alanlarda özellikle çok ihtiyaç kalınmadığı halinde tuvalet kullanımına dikkat edilmeli. Salgınlar tuvaletten de bulaşabiliyor. Aynı şekilde evde de tuvalette hijyen kurallarına dikkat edilmeli.

Hem yaşlılar hem gebeler hem de çocuklar bu süreçlerden daha çok etkilenir. O yüzden toplu alanlarda bu yaş grubunun daha çok dikkat etmesi gerekiyor.

Bir de ishalin en büyük nedeni su/sıvı kaybı olmasından kaynaklanıyor. Yoğun hava sıcaklığının olduğu durumlarda günlük hayatta tükettiğimiz su miktarının üzerinde bir sıvı tüketimi olmalı.”

Source:


Yürüme güçlüğü olan çocuklara umut

Hareket ve kas kontrolü bozukluklarıyla seyreden serebral palsi (beyin felci), genellikle doğum öncesi, sırası veya sonrası komplikasyonlarla ilişkilidir. Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Yavuz Samancı, serebral palsili çocukların tedavisindeki çığır açan cerrahi yöntemleri anlattı. Özellikle yürüme güçlüğü çeken veya yatağa bağımlı çocuklara yönelik bu özel cerrahi teknik, fizik tedaviyle birleştiğinde hastaların yaşam kalitesinde dönüştürücü bir etki oluşturuyor. VÜCUTTAKİ AŞIRI KASILMALARIN NEDENİ SEREBRAL PALSİ OLABİLİR Serebral palsi hastalığında en çok karşılaşılan sorunlardan birinin, çocukların bacaklarında meydana gelen aşırı kasılmalar (spastisite) olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Samancı, “Bu hastalıkta beyin ve sinir sistemi kaynaklı olarak hareket kabiliyeti bozuluyor. Hafif yürüme bozukluklarından, tamamen yatağa bağımlı yaşamaya kadar farklı klinik tablolarla karşımıza çıkabiliyor” dedi. KASILMALARI AZALTAN ÖZEL CERRAHİ YÖNTEM Fizik tedavi ve botulinum toksin enjeksiyonlarının çoğu zaman etkili olduğunu belirten Doç. Dr. Samancı, “Beyindeki ve omurilikteki kas hareketlerini kontrol eden mekanizmalarda oluşan bozulmayı düzeltmek amacıyla, selektif dorsal rizotomi adını verdiğimiz cerrahi yöntemde bacaklardan gelen duyusal sinir liflerinde belirli oranlarda mikrokesiler yapıyoruz. Bu sayede çocuğun aşırı kasılmalarını azaltarak hareket kabiliyetini arttırmayı hedefliyoruz” diye konuştu. GENEL ANESTEZİ ALTINDA GERÇEKLEŞİYOR Cerrahinin genel anestezi altında yapıldığını belirten Doç. Dr. Samancı, “Bel bölgesinde yaklaşık 2-3 cm’lik küçük bir kesi yapıyoruz. EMG (elektromiyografi) yöntemiyle sorumlu sinir liflerini tespit ediyor, bunların yaklaşık yüzde 50’sine mikro düzeyde seçici kesiler yapıyoruz” dedi Ameliyat sonrası hastanede kalış süresinin genellikle 5-6 gün olduğunu belirten Doç. Dr. Samancı, bu sürecin ardından fizik tedaviye hızlıca başlandığını aktardı. “Cerrahiden sonra kas hafızası zamanla yeniden yapılandığı için uzun süreli ve yoğun fizik tedavi süreci şart” ifadesini kullandı. HASTALIĞIN NEDENİ: GENETİK DEĞİL, DOĞUM ÖNCESİ FAKTÖRLER Serebral palsinin çoğunlukla genetik geçişli olmadığını vurgulayan Doç. Dr. Samancı, “Anne adayının gebelik sırasında enfeksiyon geçirmesi, erken doğum, düşük doğum ağırlığı veya doğum sırasında yaşanan oksijen yetersizliği gibi faktörler risk oluşturuyor. Ancak her çocuk bu durumdan aynı şiddette etkilenmez. Bu nedenle serebral palsi, geniş bir klinik yelpazeye sahiptir” şeklinde konuştu.

Source: Internet Haber


Samsung Galaxy Watch8 Serisi uykudan egzersize ultra konfor sunuyor

Samsung Electronics, Galaxy Watch serisinin tamamına yeni bir ikonik tasarım kimliği kazandıran Galaxy Watch8 ve Galaxy Watch8 Classic ürünlerini tanıttı. Galaxy Watch Ultra”nın dairesel tasarımını sürdüren seri, 7/24 kesintisiz sağlık yolculuğunun takibi için şimdiye kadarki en ince ve en rahat Galaxy Watch ürünlerini sunuyor. Farklı yaşam tarzlarına uyum gösteren Galaxy Watch8 serisi, gelişmiş özellikleriyle stilde ve kişiselleştirilmiş sağlık deneyimlerinde yeni standartlar belirliyor.Samsung Electronics CEO’su ve Cihaz Deneyimi (DX) Bölümü Başkan Yardımcısı TM Roh, “Yenilikçi teknolojilerimizle milyarlarca insanın daha sağlıklı bir yaşam sürmesini destekliyoruz. Hedef odaklı tasarım ile gelişmiş sensör teknolojilerini yapay zekâ destekli sezgisel deneyimlerle birleştiren Galaxy Watch8 serisi, daha sağlıklı ve daha bağlantılı bir yaşamı başlatmaya ilham veriyor ve kullanıcıların günlük sağlığı konusunda anlamlı adımlar atmayı her zamankinden daha kolay hale getiriyor” dediİÇİ VE DIŞI YENİDEN TASARLANDIHem şekli hem de işlevleri yeniden tasarlanan Galaxy Watch8 Serisi, sektör lideri performans sunmanın yanı sıra benzersiz bir konfor yaşatarak günlük zindelik konusunda kullanıcıların en iyi yol arkadaşı haline geliyor. İlk kez Galaxy Watch Ultra’da kullanılan ayırt edici dairesel tasarım, artık tüm Galaxy Watch8 serisinde yer alıyor. Şimdiye kadarki en ince tasarımı elde etmek için, Galaxy Watch8 serisinin tüm iç yapısı yeniden tasarlandı. Montajlı bileşen kapasitesi %30 oranında geliştirilerek tüm tasarım %11 oranında inceldi. Kullanılan Dynamic Lug sistemi sayesinde bu yeni tasarım, bilekle birlikte doğal bir şekilde hareket ediyor; daha iyi uyum sağlamak ve gelişmiş sağlık takibini daha doğru yapmak için daha fazla konfor ve daha gelişmiş stabilite sağlıyor.Galaxy Watch8″in şık görünümü, sıradışı performansla tamamlanıyor. Önceki nesle göre %50 daha parlak olan ekran, dışarıda güneş ışığı altında bile kolay görünürlük sunmak için 3.000 nit”e varan bir tepe parlaklığı sunuyor ve geliştirilmiş pil ömrü, saatin aktif yaşam tarzlarına ayak uydurabilmesini sağlıyor. Ayrıca, çift GPS, yine önceki nesle göre daha ayrıntılı ve hassas konum sonuçları sunarken, Samsung’un en güçlü 3nm işlemcisi, daha hızlı performans ve daha fazla güç verimliliği sağlıyor. Daha detaylı ve daha tutarlı sağlık içgörüleri konusunda çığır açan BioActive Sensör ile Galaxy Watch8 Serisi, bütünsel bir sağlık görünümü sunmaya yardımcı oluyor.SAĞLIKLA İLGİLİ DEĞİŞİMLERİN KALICI OLMASI İÇİN MOTIVASYONSağlıklı bir yaşama açılan yol uykudan geçer. Dinlendirici bir uykuyla geçen her gece, vücudun ve zihnin sonra daha iyi bir güne hazır olmasını sağlıyor. Bu nedenle uyku deneyimini sürekli olarak geliştiren Samsung, kişiye özel uyku koçluğu sunuyor, optimum uyku ortamını oluşturmaya yardımcı oluyor. Bunların da ötesine geçen Galaxy Watch8 serisi, Samsung Health uygulamasında uykudan beslenme ve egzersize kadar anlık ve motive edici içgörüler sunarak daha sağlıklı alışkanlıklar oluşturmayı destekleyen yeni ve benzersiz özellikleriyle geliyor. Uyku Koçluğu kullanıcıların sirkadiyen ritmini ölçerek yatmak için en uygun zamanı önerebiliyor, böylece ertesi sabah tazelenmiş olarak uyanmayı destekliyor. Uyku, stres ve aktiviteler gibi çeşitli yaşam tarzı faktörleri hakkında içgörüler sağlayarak sağlık yönetiminde daha kapsamlı bir yaklaşım benimsenmesini destekliyor.Yeni başlayan ya da deneyimli koşucular için, Galaxy Watch8 serisi en çok ihtiyaç duyulan anda kullanıcıyı motive eden kişiselleştirilmiş fitness bilgileri sunuyor. Koşu Koçu kullanıcının fitness seviyesini 1″den 10″a kadar hesaplıyor, gerçek zamanlı sunduğu rehberlik ve motive edici içgörülerle kullanıcıya özel bir antrenman planı geliştiriyor. Artık, koşmayı da kapsayarak güncellenen Together özelliğiyle, arkadaşlara ve aile üyelerine meydan okuyarak fitness aktiviteleri daha çekişmeli hale geliyor.Yüksek stres seviyesinin devam ettiği durumlarda, Yüksek Stres Uyarısı özelliği hemen sinyal vermeye başlıyor. Böylece, stres seviyesini gerçek zamanlı yönetmek için kullanıcı, bir mola verebiliyor. Ayrıca kullanıcı Zindelik Takibi ile ruh halinin kaydını tutmak, stresi azaltmak için nefes egzersizleri konusunda rehberlik almak gibi özellikler aynı anda bilekten kontrol edilebiliyor.Yapay zekâ destekli Enerji Skoru ise her gün daha sağlıklı bir gün geçirmek için fiziksel ve zihinsel enerji ölçümlerini birleştirerek enerji düzeyinin anlık görüntüsünü sunuyor.WEAR OS 6 VE GEMİNİ İLE SAAT ETKİLEŞİMLERİ KOLAYLAŞIYOR Google ile yakın iş birliği içinde geliştirilen Galaxy Watch8 serisi, hareket halindeyken kolay kullanım için Wear OS 6 ve saatte yerleşik sunulan Google Gemini ile donatılmış ilk akıllı saat serisi olma özelliğini taşıyor. Kullanıcı, çeşitli görevleri gerçekleştirmek için eller serbest olarak doğal sesli komutlar kullanabiliyor. Örneğin, antrenmana başlamak veya bir sonraki fitness hedefini planlamak için, tıpkı bir insanla iletişime geçer gibi “300 kalorilik bir devre antrenmanı başlat” veya “20 dakikalık bir koşu ayarla” demek yeterli oluyor. Saat, hemen ardından Samsung Health uygulamasında talep edilen antrenmanı sorunsuz bir şekilde başlatıyor.Ayrıca, yeni One UI 8 Watch sayesine, kullanıcı arayüzü, saat kadranının boyutuna ve şekline göre optimize ediliyor. Yeni Multi-Info Tiles özelliği, sağlık ölçümlerine, hava durumuna, etkinliklere ve daha fazlasına hızlı bir bakış için kolay erişim sağlıyor. Yeni Now Bar ve özet bildirimler, önemli etkinliklerin ön planda ve merkezde tutulmasına imkan tanıyor. HER YAŞAM TARZINA UYUM SAĞLAMAK İÇİN TASARLANDIBugünden itibaren belirli pazarlarda ön siparişe sunulacak olan Galaxy Watch8, Galaxy Watch8 Classic ve yeni Galaxy Watch Ultra, 1 Ağustos’tan itibaren genel satışta olacak.Şık ve minimalist tasarımıyla Galaxy Watch8, günlük zindelik için tasarlandı. 44 mm veya 40 mm boyutlarında ve Koyu Gri veya Gümüş renklerinde sunulacak olan saat, günlük aktivitelere konfor ve stil kazandırıyor. Daha rahat kullanım için dönen çerçeveye sahip Galaxy Watch8 Classic, Hızlı Düğme gibi modern özelliklerle zamansız ve sofistike bir tarza sahip. Classic model ise 46 mm boyutta Siyah ve Beyaz renk seçeneklerine sahip. Her iki model de farklı yaşam tarzlarına uyacak şekilde tasarlanmış şık kayışlarla eşleştirilebiliyor.Outdoor tutkunları için Galaxy Watch Ultra, şimdiye kadarki en gelişmiş ve dayanıklı Galaxy Watch modeli olarak öne çıkıyor. Yeni Mavi Titanyum da dahil olmak üzere üç farklı titanyum kaplama seçeneğine sahip olan model, serideki en uzun pil ömrünü ve en sağlam performansı sunuyor.Sürekli sağlıklı yaşam takibi yapan daha küçük giyilebilir cihaz arayanlar için Galaxy Ring ise üstün kullanım konforuna ve yedi güne uzanan pil ömrüne sahip. Siyah Titanyum, Gümüş Titanyum ve Altın Titanyum renk seçenekleriyle Galaxy Ring, 5-15 bedenlerinde satılıyor.

Source: Ekrem Öztürk