Yerel Gelişmeler – Kuraklık Tehdidi, İstifa Dalgası ve İzmir’deki Eğitim Sevinci

Susuz tarım umutsuz gelecek

Türkiye, son yıllarda etkisini giderek artıran kuraklıkla mücadele ederken, uzmanlardan peş peşe uyarılar geliyor. Tarımda hem verim hem kalite düşerken barajlardaki su seviyeleri kritik sınırlara geriledi. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez ve Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, kuraklığın artık dönemsel değil, kalıcı bir sorun haline geldiğini belirterek sürdürülebilir su politikalarının yaşama geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Baki Remzi Suiçmez, Türkiye’nin uzun süredir farklı dönemlerde kuraklık yaşadığını ancak 2020’den bu yana neredeyse kesintisiz bir kuraklık periyodunda olduğunu belirterek “Kuraklık tarımsal üretimi hem miktar hem kalite açısından ciddi biçimde etkiliyor” dedi. ‘TARIMDA TASARRUF OLMAZ’ Ege Bölgesi’nde pamuk üretimi yapılan alanlarda geçmiş yıllarda gereken suyun yeterince sağlanamadığını hatırlatan Suiçmez, “Geçen yıl üç kez verilmesi gereken su neredeyse bir kez verildi, bu yıl da durum farklı değil. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin resmi raporlarına göre, İzmir ve Denizli’de sulu tarım sorunları nedeniyle mısırdan buğdaya yönelişte yüzde 15-30’luk bir kayış yaşandığı tahmin ediliyor” dedi. Suiçmez, “Tarımsal Kuraklıkla Mücadele Eylem Planı’nın kâğıt üzerinde kaldı. Sulama yatırımları hızla tamamlanmalı, basınçlı sistemlere geçilmeli. Ancak çiftçinin bunu tek başına yapması mümkün değil. Devlet güçlü bir destek sunmalı. Tarımda tasarruf olmaz. Stratejik ürünlerde üretim desteklenmeli. Kuraklık çiftçinin kaderi haline getirilmemeli” dedi. ‘YILLARDIR UYARIYORUZ’ Prof. Dr. Doğan Yaşar da Türkiye’nin su yönetiminde ciddi eksiklikleri bulunduğunu belirtti. Yaşar, “Yıllardır uyarıyoruz ama önlem alınmıyor. Nüfus artışı ve yazlık bölgelerdeki yoğunluk su kaynaklarını tüketiyor. Örneğin Çeşme’nin nüfusu yazın 1 milyona çıkıyor. Araba yıkamak ve bahçe sulamak yasaklandı. Bu çok yerinde bir karar. Su milli güvenlik meselesidir. Billboardlarda uyarılar olmalı, hobi bahçelerine su verilmemeli. Gerekirse kapatılmalı” dedi. Dünyada alınan önlemlerden örnekler veren Yaşar, “Fransa’da plastik çocuk havuzu satışı yasaklandı, havuz suları boşaltıldı. İspanya’da kaçak kuyu açana hapis cezası veriliyor. Biz ise hâlâ bilinçsiz su kullanımıyla devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. BODRUM’UN SUYU BİR HAFTADA DÜŞTÜ Dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından biri olan Bodrum’da Kurban Bayramı tatili kapsamında 50 binden fazla araç giriş yaptı. Otellerdeki doluluk oranı yüzde 85’i aşarken plajlar ile birçok işletmede yoğunluk oluştu. İlçedeki su tüketimi de yoğunluğa bağlı olarak arttı. Buna bağlı Bodrum’u besleyen barajlardaki doluluk oranlarında düşüş yaşandı. Bodrum’a içme suyu sağlayan ve 3 Haziran’da itibarıyla yüzde 50 doluluğa sahip Geyik Barajı’nda su seviyesi yüzde 48’e; yüzde 32 doluluğa sahip Mumcular Barajı’nda yüzde 31’e geriledi.

Source: Ece İçmez


Gaziosmanpaşa”da istifa dalgası: Kulüp Başkanı”ndan tepki istifası

İstanbul Gaziosmanpaşa’da CHP’li Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe’nin tutuklanarak görevden alınmasına ve belediyenin CHP’den AKP’ye geçmesine tepkiler sürüyor. Belediyede başkan yardımcısı olarak görev yapan Bülent Kıdık, Altan Aygün ve Murat Topaloğlu’nun istifa ettiği öğrenildi. Gaziosmanpaşa Belediyesi Spor Kulübü Başkanı Selim Köroğlu da istifasını duyurdu. İstifa kararını Cumhuriyet’e değerlendiren Köroğlu, 2009’da Gaziosmanpaşa’dan AKP meclis üyesi olarak seçildiğini aktarırken “Gaziosmanpaşa’nın oyları bizim namusumuzdu” dedi.

Source: Engin Deniz İpek


İSKİ’nin İstanbul’u koruma mücadelesi

Sazlıdere Barajı, İstanbul’un önemli içme suyu kaynaklarından biridir ve Kanal İstanbul projesinin güzergâhında yer alır. Bu bölgedeki kaçak TOKİ yapılaşmasının sorunları şu şekilde özetlenebilir: 1) Su Kaynaklarına Tehdit Sazlıdere Barajı havzası, İstanbul’un içme suyu ihtiyacını karşılayan kritik bir bölgedir. TOKİ’nin yaptığı inşaatlar, Su Havzaları Koruma Yönetmeliği’ne aykırı bulunmuş ve İSKİ tarafından “kaçak yapı” statüsüne alınmıştır. Bu yapılaşma, Avrupa Yakası’ndaki dört ilçenin su arzını tehdit edeceğinden, bu inşaatların kaldırılması için 25 Mayıs 2025’e kadar süre tanımış ve aksi halde yıkım işlemi başlatılacağını bildirmiştir. Bu konudaki İSKİ’nin girişimlerini 6. maddede özetledim.) 2) Kanal İstanbul Projesiyle Bağlantı ve Rant Bölgedeki açak yapılaşma, Kanal İstanbul projesinin bir parçasıdır. Proje kapsamında 24 bin konutluk 28 ihale yapılmış ve bu inşaatlar “sosyal konut” projesi olarak tanıtılmasa da yüksek fiyatları nedeniyle asgari ücretle çalışanlar için erişilemez olduğu belirtilmiştir. 3) Yasalara Aykırılık ve Siyasal Çatışma İSKİ’nin yıkım kararı, TOKİ inşaatlarının “Su Havzaları Koruma Yönetmeliği” ne aykırı olduğunu ortaya koymuş ve bu kararın ardından İSKİ yöneticilerinin gözaltına alınması, operasyonun siyasi bir misilleme olduğu iddialarını gündeme getirmiştir. Kamuoyunda bu operasyonların Kanal İstanbul projesine karşı çıkanları susturmak amacı taşıdığı iddia edilmektedir. 4) Tarıma ve Baraja Darbe Bölgedeki inşaatlar, tarım arazileri ve köylülerin geçim kaynakları üzerinde olumsuz etkiler yaratmıştır. Sazlıdere köylüleri, iş makinelerinin ekili arazilere zarar verdiğini ve hayvancılık ile tarımın yok olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca, İBB’nin her yıl Sazlıdere Barajı için Hazine ve Maliye Bakanlığı’na 1.5 milyon dolar ödediği, ancak barajın suyunun kullanılamaz hale getirilmeye çalışıldığı belirtilmiştir. 5) İktidarın İBB’ye Saldırısı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ’nun ve İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Baş a’nın tutuklanması ve İSKİ yöneticilerine yönelik operasyonlar, bu suçlamaların İBB’ye karşı uygulanan baskılarla bağlantılı olduğu biçiminde yorumlanmış ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel ’in “İktidarın 19 Mart Darbesi dediği” olayla da ilgili olduğu iddia edilmiştir. 6) İSKİ’nin bölgedeki kaçak yapılaşmayı önleme girişimlerinin önemli adımları şunlardır i) 4.03.2025 tarihinde, Arnavutköy İlçesi, Hacımaşlı Mahallesi, 131 ada, 13 parselde tesviye çalışmalarına başlandığı tespit edilmiştir. ii) 18.03.2025 tarihinde, faaliyetin durdurulması, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İl Müdürlüğü, TOKİ, Arnavutköy Belediyesi, İBB İmar ve Şehircilik Dairesi’ne bildirilmiştir. iii) 16.04.2025 tarihinde, alandaki çalışmaların ivedilikle durdurulması, İstanbul Valiliği’nden, Arnavutköy Belediyesi’nden, TOKİ’den istenmiştir iv) 22.04.2025 tarihinde, Sazlıbosna Mahallesi Muhtarlığı’na ve ilgilisine verilmek üzere Yıkım Tebligatı yapılmıştır. v) 25.04.2025 tarihinde, yıkım tarihi 27.05.2025 yıkım saati: 09.00 olarak belirlenmiştir. vi) 08.05.2025 tarihinde, yıkım ile ilgili güvenlik tedbirlerinin alınması İstanbul Valiliği ve Arnavutköy Kaymakamlığı’ndan talep edilmiştir. *** Bütün bu inşaat işleri olup biterken İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Başa, “Ekrem İmamoğlu’na Darbe” bağlamında tutuklanmış, kalp ameliyatı olduktan sonra, evinde hapsine devam edilmiştir. Bu arada Sazlıdere’deki kaçak TOKİ yapılaşması bütün hızıyla devam etmekte, İstanbul’un su kaynakları tehlikeye girmekte, Kanal İstanbul projesi bağlamındaki çevre tahribatı ve yağma sorunu derinleşmektedir.

Source: Emre Kongar


Başkan Tugay’dan Yuvamız İzmir müjdesi

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirilen İZELMAN AŞ Yuvamız İzmir Çocuk Etkinlik Merkezleri’nin 2024-2025 mezuniyet törenine katıldı. Geçen yıl 14 şubeden 151 öğrenci mezun olurken, bu yıl 20 şubeden 291 öğrenci mezuniyet sevinci yaşadı. Başkan Tugay, önümüzdeki bir yıl içinde 30 şubeye ulaşmayı hedeflediklerini kaydetti. Aylık 10 bin liralık ücreti 5 bin liraya düşürdüklerini hatırlatan Başkan Tugay, “Önümüzdeki yıl merkez sayımızı artırdıkça, aylık ücreti 4 bin liraya düşürmeyi hedefliyoruz. Bizim için onurdur. Ülkemizdeki her çocuğun bu olanaklardan tamamen ücretsiz faydalanmasını isteriz. Bu yıl bin 300 civarında çocuğa ev sahipliği yaptık, önümüzdeki yıl 2 bin olacaktır, ondan sonraki yıllarda bu daha da artacaktır ama şunu biliyoruz; hala erişemediğimiz çokça çocuğumuz var. Hala böyle bir merkezde mutlu olmayı, sosyalleşmeyi, hayatı tanımayı hak eden on binlerce çocuğumuz var. Onlar için de çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu. “HEPİMİZ SORGULAMALIYIZ” Konuşmasında, Yuvamız İzmir öğretmenleri ve çalışanlarına çocuklara verdikleri hizmetten ötürü teşekkür eden Başkan Tugay, “Ülkenin geleceğini kuracak olanlar çocuklardır, çocukları doğru şeyler yapma konusunda ikna edecek şey, eğitimdir. Atatürk onun için ‘eğitim’ dedi. Onun için eğitim reformunu yaptı. Ülkede en çok değer verdiği şey eğitimdi. Çocukların, gençlerin eğitimini her şeyin önüne koydu. O günden bugüne baktığımız zaman okullarımızda maalesef eğitimin kalitesinden çok şey kaybettik. Ülkemiz, insanlarımız, anne babalar bununla yüzleşmek ve şu soruyu sormak durumunda: Neden ülkemizde bir sürü konfor alanında bir sürü zenginlik yaşanırken, bir sürü konuya yatırım yapılırken eğitime hak ettiği yatırımı yapmıyoruz? Eğitim hakkında ülkemizin çocukları eşit haklara sahip mi, eşit şans tanınıyor mu? Biz bu devleti niye kurmuştuk? Biz bu devleti çocuklarımıza eşit eğitim olanakları sağlasın diye kurmadık mı? Bence hepimizin bunu sorgulama zamanı” ifadelerini kullandı. “OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ” Okul öncesi eğitimin önemine vurgu yapan Başkan Tugay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir insanın olgunlaşması, donanımlı ve bilgili hale gelmesi, hayattaki zorluklarla başa çıkabilmesi, kendine güvenebilmesi, mutlu ve sosyal bir insan olabilmesi, başka insanlarla hayatı olması gerektiği şekilde paylaşarak yaşayabilmesi için ihtiyacı olan şey, okul öncesi eğitim. Biz işte Yuvamız İzmir merkezlerinde çocuklarımıza bunları öğretiyoruz. Kendini tanımayı, arkadaşlığı bilmeyi, başka çocuklarla beraber onların haklarını gözeterek bir şeyler yapmayı, çevresini ve şehrini tanımayı öğretiyoruz ve onlara sahip çıkmaları gereken değerleri öğretiyoruz. Öyle ki, zamanında üzerinde bulunduğumuz topraklar dâhil birileri tarafınca zalimce işgal edilmişken, onlara karşı o iradeyle direnebilmeyi sağlayan değerler. Herhangi bir yerde komşusu açken onun açlığına razı olmayan, evinde pişirdiği yemeği onunla paylaşan değerler. Büyüğüne saygı, küçüğüne sevgi göstermeyi sağlayan değerler. Bu ülke, bu vatan ihtiyaç duyduğu zaman gözünü kırpmadan her türlü mücadeleye giren değerler. Altına bir koltuk verildi diye büyüklenmeyen, eline fırsat geçtiğinde devleti ve milleti soymaya çalışmayan değerler. İşte böyle insanlar yetiştirmeyi amaçlayarak, bu değerleri öğreterek arkadaşlarımız o çocuklara kucak açtı.” BAŞKAN TUGAY’A DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASI Başkan Tugay, konuşmasının ardından Yuvamız İzmir öğrencilerine diplomalarını takdim etti. Başkan Tugay’ın doğum gününü hatırlayan bir öğrenci ise sahnede onun doğum gününü kutladı. Başkan Tugay’a ayrıca çocuklar tarafından çiçek verildi. Başkan Tugay, çocuklarla ve velilerle hatıra fotoğrafı da çektirdi. GÖSTERİLER ALKIŞ TOPLADI Törende, 20 Yuvamız İzmir merkezinden birer öğrenci sahneye çıkarak “Birlikte Güçlüyüz” isimli flama gösterisi gerçekleştirdi. Gösteride, her çocuk Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili sözler söyleyerek büyük alkış topladı. Ayrıca 5 yaşındaki mezun öğrenciler, 4 yaşındaki öğrencilere Türk bayrağı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZELMAN AŞ flaması teslim etti. Programda öğrencilerin zeybek, vals gibi dansları ve müzik gösterileri de yer aldı. Törenin en fazla alkış toplayan bölümü ise öğrencilerin İstiklal Marşı kıtalarını ve Öğrenci Andı’nı okuduğu bölüm oldu. Mezuniyet törenine İZELMAN Yönetim Kurulu Başkanı Aybala Yentürk, İZELMAN AŞ Genel Müdürü Yılmaz Mede ve Genel Müdür Yardımcıları Merve Doğan Gürsel ile İlknur Tanrıverdi de katıldı. 36-66 ay arasındaki çocuklara okul öncesi eğitim veren Yuvamız İzmir Çocuk Etkinlik Merkezleri, kısa zamanda Tire’de ve Urla’da ikişer şube daha açmaya hazırlanıyor. Ayrıca Cengizhan’da, Tınaztepe’de ve Toros’ta da şubeler faaliyete geçecek.

Source: İzmi̇r / Cumhuriyet