“Yerel Gündem – Skandallar, Zamlar ve Deprem Konutları”

Tutuklanan belediye başkanları ve hukuk – Prof. Dr. Hikmet Sami Türk

31 Mart 2024 yerel seçimlerinde CHP adayı olarak seçilen belediye başkanlarından bir bölümünün kısa bir süre sonra görevleriyle ilgili veya başka bazı suçlamalarla tutuklanması ve görevlerinden uzaklaştırılması, seçim sonrasının önceki dönemlerden farklı özelliğidir. Önce İstanbul’un en büyük ilçesi Esenyurt’ta belediye başkanı seçilen Ahmet Özer, yedi ay sonra PKK/KCK silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasıyla Nöbetçi İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliği kararıyla tutuklandı. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde üçüncü kez İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu, belediyeye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında 23 Mart’ta nöbetçi İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimliği kararıyla tutuklandı. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde İstanbul ilçelerinde CHP adayı olarak seçilen belediye başkanları Mehmet Murat Çalık (Beylikdüzü), Resul Emrah Şahan (Şişli), Rıza Akpolat (Beşiktaş), Alaattin Köseler (Beykoz), Hakan Bahçetepe (Gaziosmanpaşa), Caner Çaykara (Avcılar), Hasan Akgün (Büyükçekmece); Adana ilçelerinde CHP adayı olarak belediye başkanı seçilen Kadir Aydar (Ceyhan) ve Oya Tekin (Seyhan) tutuklandı. Böylece 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde CHP adayı olarak seçilen bir büyükşehir belediye başkanı ve 10 belediye başkanı tutuklandı. Tutuklamaların yalnız CHP’li belediye başkanlarını hedef alması, operasyonun siyasî nitelikte olduğunu göstermektedir. HALKIN İRADESİYLE ÇELİŞEBİLİR Tutuklanan belediye başkanları, anayasanın 127. maddesi ve Belediye Kanunu’nun 47. maddesine göre İçişleri Bakanlığı’nca görevlerinden uzaklaştırıldı. Uzaklaştırma, belediye başkanları hakkında açılan soruşturma veya kovuşturmada kesin hükme kadar devam edecek geçici bir önlem niteliğindedir. 47. maddenin 2. fıkrasına göre “Görevden uzaklaştırma kararı iki ayda bir gözden geçirilir. Devamında kamu yararı bulunmayan görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır.” Belediye Kanunu’nun 45. maddesine göre; “Belediye başkanlığının herhangi bir nedenle boşalması durumunda” vali tarafından on gün içinde toplanması sağlanacak belediye meclisi, “a) Belediye başkanlığının boşalması veya seçim dönemini aşacak biçimde kamu hizmetinden yasaklanması cezasının verilmesi durumunda bir başkan, b) Başkanın görevden uzaklaştırılması, tutuklanması veya seçim dönemini aşmayacak biçimde kamu hizmetinden yasaklanması cezası alması durumunda bir başkan vekili seçer.” Başkanlık makamında bir boşluk olmaması için konulan bu hükümler uyarınca belediye meclislerindeki siyasi çoğunluklara göre belediye başkanlığı, halkın iradesiyle çelişecek biçimde el değiştirebilir. TUTUKLAMA KARARI Halkın oylarıyla seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanması ve görevden uzaklaştırılması, her şeyden önce halkın bu başkanlar üzerinde birleşen iradesinin çiğnenmesi ve başkanların seçimle kazandığı statünün yargı kararıyla kaldırılması niteliğindedir. Şüphesiz, bir suç işlendiği zaman görevli ve yetkili cumhuriyet savcıları soruşturma yapacaktır. Ama bunun için seçimle gelinen bir kamu görevini yerine getiren belediye başkanlarını tutuklatmakla işe başlamak gerekmez. Anayasamız, insanları özgürlüklerinden yoksun bırakan bir önlem olması nedeniyle tutuklamayı sıkı koşullara bağlamıştır. 19. maddenin 3. fıkrasına göre “Suçluluğu hakkında kuvvetli belirti bulunan kişiler, ancak kaçmalarını, delillerin yok edilmesini veya değiştirilmesini önlemek maksadıyla veya bunlar gibi tutuklamayı zorunlu kılan ve kanunda gösterilen diğer hallerde hâkim kararıyla tutuklanabilir.” Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100. maddesinin 1. fıkrası şöyledir: “Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez.” GÖREVDEN ALIKOYAN “İSTİSNA” Anayasa ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nda aranan koşullar olmadıkça tutuklama kararı verilmesi, bu hükümlere aykırıdır. İşlenen suçun özelliği, şüpheli veya sanığın durumu gerektirmedikçe tutuksuz yargılama kural, tutuklama istisnadır. Dolayısıyla halkın oylarıyla seçilmiş belediye başkanları hakkında mutlaka bir soruşturma açmak gerekiyorsa bunu kurala uygun yapmak gerekir; onları görevlerini yapmaktan alıkoyan istisnayı uygulamak yanlıştır. Kaldı ki Ceza Muhakemesi Kanunu, tutuklamaya bir seçenek de getirmiştir: Adli kontrol. 103. maddeye göre; “(1) cumhuriyet savcısı, şüphelinin adli kontrol altına alınarak serbest bırakılmasını sulh ceza hâkiminden isteyebilir. Hakkında tutuklama kararı verilmiş şüpheli ve müdafi de aynı istemde bulunabilirler. (2) Soruşturma evresinde cumhuriyet savcısı adli kontrol veya tutuklamanın artık gereksiz olduğu kanısına varacak olursa şüpheliyi resen serbest bırakır” 109. maddeye göre; “(1) Bir suç sebebiyle yürütülen soruşturmada 100’üncü maddede belirtilen tutuklama sebeplerinin varlığı halinde şüphelinin tutuklanması yerine adli kontrol altına alınmasına karar verilebilir.” 110. maddeye göre; “(1) Şüpheli, cumhuriyet savcısının istemi ve sulh ceza hâkiminin kararı ile soruşturma evresinin her aşamasında adli kontrol altına alınabilir.” DEVLETİN TEMELİ Anayasanın 38. maddesinin 4. fıkrasına göre “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz”. Dolayısıyla halen tutuklu büyükşehir belediye ve belediye başkanlarının Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 103, 109 ve 110. maddelerine göre adli kontrol hükümleri çerçevesinde, hatta adlî kontrol olmaksızın cumhuriyet savcısının resen vereceği kararla serbest bırakılması, İçişleri Bakanlığı’nın belediye başkanlarını görevden uzaklaştırma kararını kaldırması, görevlerine dönmelerine olanak sağlayacaktır. Görüldüğü gibi, aslında siyasi nedenlerle tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı ve 10 belediye başkanının kaderi, yargının vereceği karara bağlıdır. Anayasamızın 9. maddesine göre; “Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır”. Mahkemelerin bağımsızlık ve tarafsızlığı, adaletin ve toplumsal barışın güvencesidir. Mahkeme salonlarında hâkimlerin arkasındaki levhada yazılı özdeyiş evrensel bir gerçeği ifade eder: Adalet devletin temelidir. Hâkimler, bu bilinçle –138. maddede belirtildiği gibi– “Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler”.

Source: Olaylar Ve Görüşler


Musluktan su değil zam akıyor

Ankara Büyükşehir Belediyesi”nin Haziran ayı Meclis toplantısında alınan kararla, şehirde suya rekor düzeyde zam yapıldı. ASKİ Genel Müdürlüğü”nün sunduğu yeni kademe su tarifesi teklifi, AK Parti ve MHP”li meclis üyelerinin ret oylarına rağmen CHP”li üyelerin oy çokluğuyla kabul edildi. Yeni düzenlemeyle konutlarda kullanılan suyun metreküp fiyatı 58.06 TL”den 156.19 TL”ye çıkarıldı. Bu artış yüzde 169 oranında olurken, 2019 yılında 5 TL olan su fiyatı baz alındığında toplam artış yüzde 3024″e ulaştı. Yapılan zam, başta AK Parti Ankara milletvekilleri olmak üzere birçok kesimin tepkisini çekti. Vekiller, seçim öncesi “Sudan para kazanılmaz” diyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş”ı sözlerini hatırlatarak eleştirdi. Leyla Şahin Usta: (AK Parti Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili): Sosyal belediyecilik söylemini dilinden düşürmeyen yönetim anlayışı, bugün vatandaşın en temel hakkı olan suya erişimi neredeyse imkânsız hâle getirmiştir. İddia ettikleri sosyal adalet, 6 yılda su fiyatlarına yapılan toplam yüzde 3024″lük zamda boğulmuştur. Ahmet Fethan Baykoç (AK Parti Ankara Milletvekili): Son 10 yılda metreküp fiyatını 3.5 TL”den 156 TL”ye çıkartan, Ankaralıya trafikten sonra bir de su zulmünü layık gören, hizmetsizlik anlayışının ve Türkiye”nin en pahalı suyunun Ankara”da olmasının adıdır Mansur Yavaş. Lütfiye Selva Çam (AK Parti Ankara Milletvekili): Ankara”da musluktan su değil, zam akıyor! 2019″da 5 TL olan suyun metreküpü, 2025″te tam 156 TL! “Sosyal belediyecilik” söylemini son damlasına kadar kullanan belediyecilik anlayışı suya % 3024 oranında zam yaptı. En temel ihtiyaç olan suya erişim artık lüks! Zehranur Aydemir (AK Parti Ankara Milletvekili): Mansur Yavaş göreve gelmeden önce “Su Allah”ın nimeti, sudan para kazanılmaz” demişti. Bunu dedikten sonra defalarca kez suya zam yaptı. Son zammın oranı yüzde 169! 2019″da 5 TL olan su fiyatı bugün yüzde 3024 artışla 156 liraya ulaştı. Sayın Yavaş”ın yaptığı sosyal belediyecilik değil, sömürge belediyeciliğidir! Nihat Yalçın (Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili): Ankara”da su içmek artık lüks oldu. Sözde “halkçı” yönetim, halkın en temel ihtiyacını bile ulaşılamaz hâle getirdi. Her sabah zamla uyanan bu şehirde, susuzluğun bedelini artık Ankaralılar ödüyor!

Source: Tolga Özlü


Okul arkadaşını zabıta müdürü yaptı

Son dönemde tazminatsız kovulan işçiler, eş-dost atamaları, mali çöküş ve çöp dağları ile gündemden düşmeyen CHP”li İzmir Çiğli Belediyesi”nde bir skandal daha patlak verdi. Edinilen bilgilere göre Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız”ın, yerel seçimlerin hemen ardından zabıta müdürü olarak atadığı okul arkadaşı ve hemşerisi Uğur Çimen hakkında şikâyet üstüne şikâyet yağıyor. Müdürlükte yaşanan kriz sebebiyle, memurların bağlı olduğu sendika tarafından da kapsamlı bir rapor hazırlandı. Rapora göre Uğur Çimen, müdürlük için aranan şartları taşımamasına ve yeterli tahsili olmamasına rağmen bu göreve getirildi. Şikâyetlerin yer aldığı bölümdeki iddialara göre Çimen, müdürlük bünyesindeki bir kadın personeli, belediye başkanı ile olan kendi yakınlığını hatırlatıp işten attırmakla tehdit etti. Bir başka zabıta komiserine ise hakaretler ve tehditler savurduktan sonra “Üstünü çıkar, in aşağıda görüşelim” diyerek kavgaya çağırdı. Akşam saatlerindeki bir göreve ise sarhoş olarak gidip, alanda görev yapan personelle sert bir tartışma yaşadığı aktarıldı. Yine rapordaki iddialara göre Çimen, izin ve nöbet çizelgelerini de sevmediği kişileri mağdur edecek şekilde keyfi olarak iptal etti. Öte yandan müdürlükte artan huzursuzluk sebebiyle birçok personelin depresyona girdiği ve başka birime geçiş yapabilmek için adeta birbirleriyle yarıştığı iddia edildi.

Source: Murathan Yildirim


TOKİ deprem konut kura sonuçları

6 Şubat depremlerinin etkilediği illerde inşa edilen deprem konutları, hak sahiplerine teslim edilmeye devam ediyor. 13 ilde yapımı tamamlanan 44.367 konut ve 4.689 iş yeri, 19 Haziran Perşembe günü yapılan Deprem Konutları Kura ve Anahtar Teslim Töreni ile hak sahiplerini buldu. Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Kilis, Adana, Osmaniye, Elazığ, Sivas ve Kayseri illerinde yapılan konutların kurası TOKİ kura çekimi canlı izle ekranı üzerinden takip edildi. TOKİ kura sonuçları ise e-Devlet AFAD sayfası üzerinden sorgulanabilecek. İşte, 19 Haziran 2025 TOKİ deprem konutları kura çekimi sonuçları ile isim listesi sorgulama ekranı… ASRIN İNŞASI NDA 250 BİNİNCİ KONUT TESLİM EDİLDİ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev in katılımıyla 19 Haziran Perşembe günü Kahramanmaraş taki Azerbaycan Mahallesi nde 250 Bininci Afet Konutu Anahtar Teslimi ve Kura Çekim Töreni düzenlendi. 6 Şubat 2023 te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından başlatılan asrın inşa seferberliği kapsamında tamamlanan 250 bininci konut, törenle hak sahibine teslim edildi. EN ÇOK TESLİMAT 22 BİN 239 İLE HATAY DA Törende, yapımı tamamlanan toplam 49 bin 56 bağımsız bölümün hak sahipleri kura çekimiyle belirlendi. Buna göre, Hatay da 22 bin 239, Malatya da 9 bin 161, Adıyaman da 5 bin 277, Kahramanmaraş ta 4 bin 311, Diyarbakır da 2 bin 636, Elazığ da 1429, Osmaniye de 1336, Şanlıurfa da 1263, Gaziantep te 675, Adana da 490, Kilis te 105, Sivas ta 85 ve Kayseri de 49 bağımsız bölüm hak sahiplerine teslim edildi. Öte yandan yeni konutların teslimatıyla deprem bölgesi genelinde teslim sayıları 206 bin 97 si konut, 4 bin 838 i iş yeri ve 39 bin 701 i köy evi olmak üzere toplam 250 bin 636 ya yükseldi. Yıl sonuna kadar teslim edilmesi planlanan toplam bağımsız bölüm sayısı 452 bin 983 e ulaşacak. En fazla teslimat, 153 bin 248 bağımsız bölümle Hatay da gerçekleşecek. Bunu sırasıyla 79 bin 420 ile Malatya, 74 bin 187 ile Kahramanmaraş ve 43 bin 573 ile Adıyaman izleyecek.TOKİ HATAY DEPREM KONUTLARI KURA ÇEKİMİ NASIL İZLENİR? Hatay deprem konutları kura çekimi, 19 Haziran 2025 Perşembe günü gerçekleşti. Kura ile birlikte Hatay da yapımı tamamlanan 21.114 konut ve 1.125 iş yeri hak sahiplerine teslim edildi. Kura çekimi sonrası kesinleşen sonuçlar, e-Devlet Kapısı üzerinde yer alan AFAD sayfasından sorgulanabilecek. TOKİ HATAY KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ HATAY KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZTOKİ MALATYA DEPREM KONUTLARI KURA ÇEKİMİ SONUÇLARI NASIL ÖĞRENİLİR? TOKİ Malatya deprem konutları kura çekimi, 19 Haziran 2025 Perşembe günü AFAD ın YouTube hesabı üzerinden canlı yayın ile takip edildi. Kura ile birlikte Malatya da yapımı tamamlanan 8.064 konut ve 1.097 iş yeri hak sahiplerine teslim edildi. Kura çekimi sonrası kesinleşen sonuçlar, e-Devlet Kapısı üzerinde yer alan AFAD sayfasından sorgulanabilecek. TOKİ MALATYA KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ MALATYA KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZTOKİ ADIYAMAN DEPREM KONUTLARI KURA ÇEKİMİ SONUÇLARI NASIL ÖĞRENİLİR? TOKİ Adıyaman deprem konutları kura çekimi ile 3.554 konut ve 1.723 iş yeri hak sahiplerine teslim edildi. TOKİ Adıyaman kura sonuçları, e-Devlet Kapısı üzerinde yer alan AFAD sayfasından sorgulanabilecek. TOKİ ADIYAMAN KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ ADIYAMAN KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZTOKİ KAHRAMANMARAŞ DEPREM KONUTLARI KURA ÇEKİMİ SONUÇLARI NASIL ÖĞRENİLİR? TOKİ Kahramanmaraş deprem konutları kura çekimi, 19 Haziran 2025 Perşembe AFAD ın YouTube hesabı üzerinden canlı yayınlandı. Kura ile birlikte Kahramanmaraş ta yapımı tamamlanan 3.567 konut ve 744 iş yeri hak sahiplerine teslim edildi. Kura çekimi sonrası kesinleşen sonuçlar, e-Devlet Kapısı üzerinde yer alan AFAD sayfasından sorgulanabilecek. TOKİ KAHRAMANMARAŞ KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ KAHRAMANMARAŞ KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZTOKİ DİYARBAKIR KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ DİYARBAKIR KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZTOKİ ELAZIĞ KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ ELAZIĞ KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZTOKİ OSMANİYE KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ OSMANİYE KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ ŞANLIURFA KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ ŞANLIURFA KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ GAZİANTEP KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ GAZİANTEP KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ ADANA KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ ADANA KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ KİLİS KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ KİLİS KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZTOKİ SİVAS KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ SİVAS KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ KAYSERİ KURA ÇEKİMİ CANLI İZLE EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ TOKİ KAYSERİ KURA SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ

Source: Habertürk


Yakup Köse yazdı: Asrın felaketinden asrın inşa seferberliğine

2023 senesinde art arda yaşadığımız depremlerle büyük bir yıkım yaşadık. Kahramanmaraş”ta yaşanan depremler Mısır”da bile hissedilmişti.Deprem sonrası devlet millet elbirliğiyle ve dost ülkelerin destekleriyle yıkılan şehirlerimizi ayağa kaldırmayı başardık.Dün Kahramanmaraş”ta depremzedelere evleri teslim töreni vardı. Dost ve kardeş Azerbaycan”ın yaptırdığı 49 bin 56 bağımsız bölümün hak sahipleri kurayla belirlendi. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de iştirak etti.Azerbaycan Mahallesi”nde 36 bin 926 konut, 4 bin 689 iş yeri, 7 bin 441 köy evi olmak üzere toplam 49 bin 56 bağımsız bölüm daha teslim edildi.Yeni konutların teslimatıyla birlikte deprem bölgesi genelinde teslim sayıları 206 bin 97″si”i konut, 4 bin 838″i iş yeri ve 39 bin 701″i köy evi olmak üzere toplam 250 bin 636″ya yükseldi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı”nın yıl sonu hedefi ise 358 bin 859″u konut, 31 bin 307″si iş yeri, 62 bin 817″si köy evi olmak üzere toplam 452 bin 983 bağımsız bölümün teslim edilmesi.Muazzam rakamlar. Adeta bir ülke yeniden kuruluyor.Dünkü törende konuşan Başkan Erdoğan, deprem bölgesini ayağa kaldırma hamlesini Milli Mücadele sürecine benzetti: “Dünyada ve bölgemizdeki şartlar ne olursa olsun önceliğimiz bellidir. Biz hükümet olarak en kısa sürede asrın felaketinin şehirlerimizde açtığı yaraları sarmanın derdindeyiz. Teslim ettiğimiz konut sayısı 250 bine yükseldi. Seçim meydanlarında verdiğimiz sözleri inşallah burada da tutacağız. Deprem bölgesini devasa bir şantiye alanına çevirdik. İnanın, hiçbir ülke böyle büyük bir afetin altından bu denli hızlı kalkamaz. Yıl sonunda tüm şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmayı, geride yarım kalan tek bir hikaye bırakmamayı hedefliyoruz. Muhalefet anlamasa da yaşadığımız süreç Milli Mücadele süreciyle eşdeğer bir süreçtir ve biz Allah”ın izniyle bu mücadeleyi alnımızın akıyla veriyoruz. Muhalefet tamamen kendi iç kavgasıyla meşgulken, biz altyapısı, üstyapısıyla tamamladığımız konutları hak sahipleriyle buluşturuyoruz. Onlar “Yapamazsınız” diyecek, bir şehirlerimizi daha güçlü biçimde ayağa kaldıracağız. Onlar didişir ve kavga ederken, boş beleş işlerle günlerini geçirirken biz tüm Türkiye”ye aşk ile hizmet edeceğiz.”Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de konuşmasında, Tayyip Erdoğan”ın güçlü liderliğinde deprem yaralarının sarıldığını söyledi ve ekledi: “Azerbaycan”da sizin 10 milyon kardeşiniz var. Azerbaycanlılar da biliyor ki 80 milyondan fazla Türk kardeşimiz var. Yaşasın Türkiye-Azerbaycan birliği ve kardeşliği!”Bu noktada Murat Kurum”un idaresindeki Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı”nın hakkın teslim etmek gerekiyor. Bakan Kurum 2 yılı aşkın süredir bölgede ve çalışmaları tek tek takip ediyor. İşin başında olunca da ortaya böyle muazzam işler çıkıyor.

Source: Yakup Köse


Kalp krizi geçiren Erdoğan Beypınar hayatını kaybetti

Edirne Vali Yardımcısı Erdoğan Beypınar, birkaç gündür süren sağlık şikayetleri nedeniyle akşam saatlerinde Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi’ne başvurdu. Yapılan kontrollerde kalp krizi geçirdiği tespit edilen Beypınar, acilen anjiyoya alındı. Vali Sezer”den taziye Hastanedeki yoğun müdahalelere rağmen Beypınar kurtarılamadı. Vefat haberinin ardından Edirne Valisi Yunus Sezer ve birçok kamu görevlisi hastaneye giderek aileye taziye ziyaretinde bulundu. Beypınar’ın ani vefatı, Edirne protokolü ve il bürokrasisinde büyük üzüntüye neden oldu. Görev süresi boyunca gösterdiği özveri ve çalışkanlığıyla tanınan Beypınar’ın kaybı, sosyal medyada da geniş yankı buldu. Beypınar’ın cenaze töreniyle ilgili resmi açıklama henüz yapılmadı. Erdoğan Beypınar kimdir? 1966 yılında Bursa’nın Yenişehir ilçesinde doğan Erdoğan Beypınar, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuydu. Kariyeri boyunca Ağaçören, Çukurca, Karacasu, Üzümlü, Gördes ve Pınarhisar’da kaymakamlık yaptı. Ayrıca Karaman ve Kırklareli illerinde vali yardımcılığı görevlerinde bulundu. Son olarak 2022 yılında Edirne Vali Yardımcılığı görevine atanan Beypınar, aynı zamanda Kapıkule Sınır Kapısı Mülki İdare Amirliği görevini de yürütüyordu. Beypınar, evli ve bir çocuk babasıydı.

Source: Internet Haber


Kocaeli Üniversitesi”nde skandallar bitmiyor! Asansör yok, vicdan da…

Kocaeli Üniversitesi, son dönemlerde art arda yaşanan skandallar ve altyapı sorunlarıyla gündemden düşmüyor. Üniversite Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk’ün engelli bir öğrenciden tuvalet yapımı için bağış istemesiyle başlayan tartışmalar henüz soğumamışken, bu kez de Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ndeki asansör arızaları kamuoyunun tepkisini çekti. Yaklaşık altı gündür çalışmayan asansör nedeniyle özellikle yaşlı ve engelli hastalar büyük mağduriyet yaşıyor. Üniversite yönetimi ise yaşananlara ilişkin sessizliğini koruyor.

6 GÜNDÜR ÇALIŞMIYOR: YAŞLI VE ENGELLİ HASTALAR PERİŞAN

Şimdi de Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ndeki asansör arızaları gündeme geldi. Edinilen bilgilere göre hastane binasında bulunan bir asansör yaklaşık 6 gündür çalışmıyor. Bu durum özellikle yaşlı ve hareket kabiliyeti kısıtlı hastalar için büyük bir mağduriyete neden oldu. Asansöre erişemeyen hastalar, merdiven kullanmak zorunda kalınca tepkiler çığ gibi büyüdü. Bu, üniversite hastanesinde yaşanan ilk asansör krizi değil. Daha önce de servis bölümündeki asansörlerin yaklaşık bir buçuk ay boyunca çalışmadığı belirtilmişti. Vatandaşlar üst katlara merdivenle çıkmak zorunda kalmış, bu durum hem hasta hem de hasta yakınları için ciddi bir mağduriyet oluşturmuştu. O dönemde hastane yönetimi arızayı “teknik nedenlere ve malzeme tedarik sürecine” bağlamıştı. Ancak uzun süreli çözüm üretilmemesi kamuoyunda büyük tepkiye neden olmuştu.

Üst üste yaşanan bu gelişmeler, Kocaeli Üniversitesi yönetimine yönelik eleştirileri artırdı. Kamuoyunda “ihmalkârlık” ve “sorumsuzluk” suçlamaları dile getirilirken, vatandaşlar yetkilileri göreve çağırıyor.

Source: Evren Demi̇rdaş


Havalar ısınınca ortaya çıktı: İstanbul”da 7 ilçede yılan paniği!

İstanbul”da yapılaşmanın artmasıyla yaşam alanları daralan yılanlar, havalarında ısınmasıyla yerleşim yerlerinde görülmeye başlandı. Küçükçekmece, Büyükçekmece, Başakşehir, Avcılar, Sultangazi, Arnavutköy ve Eyüpsultan başta olmak üzere kırsal alanlara yakın olan ilçelerde görülen yılanlar için itfaiye ekiplerine gelen ihbarlar arttı. Boş arazilerde, yol kenarlarında görülen yılanlar, ev ve iş yerlerinin bahçelerinde de görülmeye başlandı. İhbarlar üzerine olay yerine giden ekipler, koruyucu elbise ve ekipmanlarıyla muhafaza altına aldıkları yılanları doğaya bırakıyor. Bazı kişiler ise zehirli olup olmadığını bilmedikleri yılanları ellerindeki kürek, fırça, sopalarla öldürmek zorunda kaldı. Şu ana kadar 7 ilçede görülen yılanlar cep telefonu kameralarıyla kaydedildi. YILAN İŞ YERİNE GİRDİ Avcılar Firuzköy Mahallesi”nde görülen yılan, iş yerine girdi. Tedirgin olan iş yeri çalışanları itfaiye ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri, çevredekileri uzaklaştırarak yılanı çıkardı. Muhafaza altına alınan yılan, daha sonra doğaya salındı. TEDİRGİN OLANLAR YILANLARI ÖLDÜRDÜ Arnavutköy Sazlıbosna baraj gölünde çevredekiler tarafından fark edilen yılan, sopayla gölete atılırken Sultangazi”de mezarlıkta görülen yılan zehirli olduğunu düşünenler tarafından öldürüldü. Başakşehir Şahintepe Mahallesi”nde çocukların oynadığı sokakta görülen bir başka yılan ise fırça ve sopalarla öldürüldü. Büyükçekmece”de sokakta görülen yılan ise kedinin dikkatini çekti. “ZEHİRLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNEREK ÖLDÜRÜYORLAR” Avcılar Firuzköy Mahallesi”nde ailesiyle birlikte yaşayan Doğan Sağlam, Maalesef, şimdi yerleşim yerinin etrafı otluklarla dolu. Geçen de bir yılan aniden aracıyla seyir halindeki arkadaşımızın önüne atlamış. Neredeyse kaza yapacağını söylüyordu. Yılan var tabii ki de, yok değil. Yetkili kişilerin ilgilenmesi ve buna bir önlem almalarında fayda var. Evlerin yakınlarında oluyor, denk geliyoruz. Bazen de komşularımızdan duyuyoruz; evinin önünde yılan görüldüğünü ve çocukların korktuğunu söylüyorlar. Hatta yakınımızda bulunan arka sokakta binaya girmişti yılan. İtfaiye ekipleri çağrılmıştı. Gelen itfaiye ekipleri yılanı kurtardıktan sonra doğaya saldı. Zehirli mi zararlı mı tabii ki de bilemiyoruz ama yılan olduğu için tedbirimizi almak zorunda kalıyoruz. Hatta zaman zaman bazı arkadaşlar yılan gördüğünde tedirgin oluyor. Zehirli olduğunu düşünerek yılanı öldürüyorlar. Böyle bir sıkıntılıydı sıkıntıyla da karşı karşıyayız dedi. “30 TANE YAVRU YILAN ÖLDÜRDÜLER” Yılanlardan çok korktuğunu söyleyen Süleyman Doğan Yılmaz, Yılandan korktuğum kadar silahtan korkmam. Çok korkuyorum yılandan. Hanım korkmuyor; eliyle tutup çekiyor. Yılan sıcağı çok sever. Geldi demire dolanmış, 3-4 sene önce oturduğum yerin üstündeki yerdeydi. Görünce bu ne dedim. Hanımı çağırdım, kuyruğundan tuttu çekti. Öldürmeyelim dedi otluk alana bıraktı. Mesela şu bitişiğimizdeki bina boştu. Kiraya verildiğinde otlukları temizlendi. En az 30 tane yavru yılan öldürdüler. Özellikle boşalan çok geliyorlar. Hayvanlar aç. Bir de buraya İçki içmek için gelenler öldürüyorlar dedi. ‘TEMMUZ-AĞUSTOS AYLARINDA BİRAZ DAHA AZALACAKLAR’ İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Ormancılık Meslek Yüksek Okulu’ndan Öğretim Görevlisi Dr. Ergün Bacak, “Yılanlar soğukkanlı hayvanlar. Kışın soğuktan korunabilmek için kış uykusuna yatıyorlar. Bizler gibi vücut ısıları sabit değil, çevreye göre ayarlayabiliyorlar. Bu nedenle sıcaklıklar arttıkça aktiviteleride artıyor. İlkbaharın sonlarından itibaren hava sıcaklığı belli bir sıcaklığa ulaştıktan sonra yılanlar görülmeye başlıyor. Özellikle kırsal alanların, insanlar tarafından şehirleşmesiyle beraber, doğal alanların şehir baskısı altında kalmasıyla beraber, insanlarla karşılaşma durumları artmaya başladı. Sıcakları artıkça Temmuz-Ağustos aylarında biraz daha azalacaklar. Çünkü yılanlarda o kadar sıcaktan kaçmaya başlayacaklar. Şu an Mayıs ayı ve Haziran ayı yılanlarla en çok denk gelebileceğimiz aylar, en çok karşılaşabileceğimiz aylar. O nedenle de gayet normal. Bu kadar fazla insanın 20 milyon insanın bulunduğu bir şehirde haftada 3-5 yılan görmek böyle vakalarla karşılaşmak oldukça normal, sıradan ifadelerini kullandı. ‘İSTANBUL”DA SADECE BİR TÜR ZEHİRLİ YILAN VAR’ Öğretim Görevlisi Dr. Ergün Bacak, “Nedense kültür olarak yılanlardan çok fazla korkuyoruz. Aslında korkmamız gereken pek çok canlı cansız faktör. Kimse sivrisinekten korkmuyor. Sivrisinek dünyada en fazla insan öldüren hayvan. Öyle baktığımız zaman kimse mantardan korkmuyor. Mantar yiyorlar. Her yıl onlarca kişi mantardan hayatını kaybediyor. Ama yılanlardan korkuyorlar. Aslında bir bilinçsizlik söz konusu. Tanımamak söz konusu. Tanırsanız korkmazsınız. Bulunduğumuz coğrafyada, İstanbul’da sadece bir tür zehirli yılan var. Burunlu engerek. Boyu da yarım metreyi biraz geçiyor. 1 metreye çoğunlukla ulaşmıyor ve çok yavaş hareket eden bir tür. Çok nadir bulunan bir tür. Ben şimdiye kadar İstanbul”da 3 defa denk geldim. O kadar nadir görülüyor. Biz devamlı araziyiz. Devamlı doğadayız. Fakat çok az denk geliyoruz. En çok karşılaşılan yılanlar; çoğunlukla zararsız olan, Hazer yılanı gibi. Sarı yılan gibi. Eskülap yılanı gibi. Ev yılanı gibi. Çukurbaşlı yılan gibi yılanlar. Bunların hepsi zehirsiz yılanlar. Zehirsiz oldukları için çok hızlı hareket ediyorlar. Bakın yılanlar şuna dikkat etmen lazım. Zehirsiz olan yılan hızlı hareket eder. Zehirli olan yılan, zehirli olduğu için kolay kolay kaçmaz. Avını zehirleyerek, zerk ederek öldürdüğü için de çok yavaş hareket eder dedi. “YILANLAR ÖLDÜKÇE FARELERİN SAYISI ARTACAK” Yılanların bio çeşitliliğe çok faydalı olduklarını söyleyen Ergün Bacak, Bir yılan bir mevsim boyunca, onlarca fareyi yiyerek yok ediyor. Kurbağaları yiyorlar. Kertenkeleleri yiyorlar. Bu şekilde bio çeşitliliğe katkıda bulunuyorlar. Bu yüzden de yılanları öldürmek yerine karşılaşma durumlarında, itfaiye haber vermek, Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne haber vermek, belediyelere haber vermek en iyi yöntemlerden birisi olabilir. Mümkünse öldürmeyelim. Çünkü onlar doğanın bir parçası. Uzman bir kişi gelsin alsın. Başka bir alanda taşısın. Başka bir alanda yaşamına devam etsin. Çünkü sayıları çok azalıyor. Zaten şehirleşme baskısı onun üzerinde. Yollarda her yıl yüzlerce, binlerce yılan ezilerek hayatını kaybediyor. Bir de üzerine bu tip karşılaşmalarda ölürlerse etrafta yılanlar öldükçe farelerin sayısı artacak. Farelerin sayısı arttıkça hastalıklar artacak. Tarım ürünlerine gelen zarar artacak. Bu nedenle de aslında önce tanımak sonra korumak gerekiyor dedi

Source:


Tekirdağ”da korkutan manzara: “Sinek hortumları” ortaya çıktı! İstila ettiler..

Tekirdağ”ın Süleymanpaşa ilçesinde yaşanan sinek istilası kameraya yansıdı. İstika sonrası hayat adeta felç oldu.

Kent merkezine bağlı Süleymanpaşa ilçesinde bir arada görülen binlerce sinek kameralara bulut ve hortum gibi yansırken, özellikle 100. Yıl Sanayi Sitesi bölgesinde sineklerin tamirhane ve araçları istila ettiği görüntülendi.

BÖCEK İSTİLASI NEDENİYLE KARANLIKTA OTURUYORLAR

Esnafın, akşam saatlerinde yoğunlaşan sinek istilası nedeniyle ışıklarını kapatmak zorunda kaldığı öğrenildi.

Ustalar, sineklerin çalışmayı neredeyse imkânsız hale getirdiğini ifade etti.

GÖRÜNTÜLER ŞOKE ETTİ

Sanayi sitesinde kaydedilen görüntülerde, milyonlarca sineğin oluşturduğu siyah kümelerin havada döndüğü ve araçların, işyerlerinin üzerini tamamen kapladığı görülüyor.

Vatandaşlar, “Sinekle mücadele değil, adeta sinekle yaşam savaşı veriyoruz” diyerek yetkilileri göreve çağırıyor.

“SANKİ TERK EDİLMİŞ BİR ŞEHİRDE ÇALIŞIYORUZ”

Sanayi esnafından Sergen Perçin, bir an önce önlem alınması gerektiğini vurgulayarak, “İş yapamaz duruma geldik, zaten aracın üzerinde neyin ne olduğu belli. Özellikle akşam saatlerinde sinekler yoğunlaşıyor. Burada bir dere var ve zamanında ilaçlanmaması bu duruma sebep oldu. Süleymanpaşa Belediyesi”ne bildirdik, sadece bir iki kez ilaçlama yapıldı. Ondan sonra sinekler daha da arttı. Herkes ışıkları kapatıp çalışmaya çalışıyor ama bu da çare değil. Burası terk edilmiş bir şehir gibi oldu, artık önlem alınmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.

“SİNEKLER ETİMİZİ YİYOR”

Esnaf Sezer Adıyaman ise, “Akşam saat 7-8″den sonra sinekler dükkanları basıyor. Çalışamaz hale geldik, etlerimizi yiyorlar desek yeridir. Belediyeye şikayet ettik, her hafta ilaçlama yapılacağı söylendi ama sadece bir kere yapıldı. Çevre yolu kenarındaki dere yatağından geldiklerini tespit ettik. Ancak kimse müdahale etmiyor.” diyerek sitem etti.

Source: