“Yükseköğretim Güncesi – YKS Sonuçları, Tercihler ve Açık Öğretim İpuçları”

İkinci ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ vakası çıktı

Kara Harp Okulunda geçen yıl 30 Ağustos’ta teğmenlerin kılıç çatıp, “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sloganı ile yemin etmeleri krizinin ardından, Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde de ikinci vaka yaşandı. Aynı slogan ile yürüyen ve rektörün odasına giren öğrenciler için “Düzeni ve huzuru bozmak, işgal ve benzeri fiillerle hürriyeti ve hizmeti engelleyici eylemde bulunmak’’ iddiasıyla disiplin soruşturması açıldı.

21 Mart 2025’te gerçekleşen yürüyüşle ilgili soruşturmanın 3 ay sonra, açılması dikkat çekti. Soruşturma sonrası öğrencilerin de aynı teğmenler gibi okuldan tamamen ya da geçici süreyle “ihracı’’ gündeme gelebilecek. Öğrencilerin iddialarla ilgili savunma vermesi istenerek şu suçlamalar yöneltildi: “Düzeni bozmak, öğrenme ve öğretme hürriyetini engelleyici veya yüksek öğretim kurumlarının işleyiş ve huzurunu bozucu, işgal benzeri filler ile hizmeti engelleyici eylemler ile hakkınızda 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu uyarınca disiplin soruşturması açılmıştır.”

TEĞMENLER GİBİ İHRAÇ KARARI ÇIKABİLİR

Öğrenciler de TSK’dan ihraç edilen teğmenler gibi üniversiteden tamamen veya geçici süreyle ihraç edilebilir.

Source: Başak Kaya


Türkiye’de YKS maratonu sona erdi

Öğrenciler, veliler ve eğitimciler için bu dönem, yüz binlerce gencin geleceğini şekillendirecek zorlu bir yarışın sonunu simgeliyor. Üç oturumdan oluşan sınav, Türk eğitim sisteminin temel taşlarından biri. Bu yıl YKS’ye 3.1 milyondan fazla aday başvurdu. Bu rakam, yükseköğretimin Türkiye’de hâlâ ne kadar değerli görüldüğünün bir göstergesi. YKS, aslında tek bir sınav değil, iki güne yayılan üç aşamalı bir sistem. İlk gün yapılan Temel Yeterlilik Testi (TYT), Türkçe, matematik, fen ve sosyal bilimler gibi temel alanlardaki yeterliliği ölçerken, ikinci gün uygulanan Alan Yeterlilik Testleri (AYT) ve Yabancı Dil Testi (YDT), öğrencilerin seçtiği alanlara yönelik bilgi düzeyini değerlendiriyor. Elde edilen puanlar, öğrencilerin hangi üniversitelere, hangi fakültelere ve hangi koşullarda (burslu, ücretli vb.) yerleşebileceğini belirliyor.BASKININ TAM ORTASINDAYKS’nin yarattığı baskıyı abartmak zor. Öğrencilerin çoğu, bu sınava bir yıldan uzun bir süre boyunca hazırlanıyor. Destek genellikle özel dershaneler ve etüt merkezlerinden alınıyor. Lise son sınıf öğrencilerinin büyük bölümü adeta sınava odaklı yaşıyor. Bu sınav, pek çok öğrenci için sadece bir eğitim adımı değil, hayatı belirleyecek bir eşik. Bu yıl da tablo değişmedi. Türkiye genelinde kütüphaneler dolup taşarken, sosyal medya YKS taktikleri, geri sayım videoları ve motivasyon içerikleriyle dolup taştı. Uzmanlar, özellikle artan rekabetin öğrenciler üzerindeki psikolojik baskıyı daha da artırdığını belirtiyor. Ancak tüm bu baskıya rağmen, sınavın sona ermesi adeta ulusal bir nefes alma anına dönüştü. Okul önlerinde kâğıt yırtan, arkadaşlarına sarılan, hatta dans eden öğrencilerin videoları sosyal medyada viral oldu. Pek çok öğrenci için, aylardır ilk kez gerçekten “özgür” hissettikleri bir an yaşandı.SIRADA NE VAR?Sınavlar bitti ama şimdi de bekleme süreci başladı. Sonuçlar temmuz ortasında açıklanacak. Ardından tercih dönemi başlayacak. Öğrenciler puanlarına göre üniversite ve bölüm tercihlerini sıralayacak, sistem ise bu tercihlere göre yerleştirme yapacak. Bazı öğrenciler kariyer hedeflerini net bir şekilde belirlemiş durumda; hukuk, tıp, mühendislik, öğretmenlik… Ancak pek çok genç, özellikle de iş piyasasının hızla değiştiği günümüzde, daha belirsiz bir gelecekle karşı karşıya. Geleneksel üniversite diplomalarının artık istihdam garantisi sağlamadığı bir döneme giriliyor. Üniversiteler açısından da durum karışık. Türkiye’de hem devlet hem vakıf üniversitelerinin sayısı artmış olsa da, mezuniyet sonrası istihdam, akademik özgürlük ve eğitim kalitesi gibi konular ailelerin ve öğrencilerin tercihlerini etkileyen önemli faktörler arasında.SINAVDAN ÖTESİYKS’ye duyulan bu yoğun odaklanma, aynı zamanda eğitimdeki eşitsizlik tartışmalarını yeniden gündeme taşıyor. Büyük şehirlerde yaşayan, maddi durumu iyi olan öğrenciler özel okullara, kaliteli dershanelere ve özel öğretmenlere erişebilirken, kırsal bölgelerdeki ya da düşük gelirli ailelerden gelen öğrenciler dezavantajlı konumda. Bu yılki sınav bir kez daha gösterdi ki, başarı sadece zekâ ya da çalışkanlıkla değil, aynı zamanda sosyal ve coğrafi koşullarla da yakından ilişkili. Yine de eğitim sisteminde bazı olumlu değişim çabaları da var. Alternatif üniversiteye giriş modelleri, daha bütüncül değerlendirme sistemleri ve mesleki eğitimin güçlendirilmesi gibi konular üzerine çalışılıyor. Devlet, dezavantajlı bölgelerdeki öğrencilere yönelik bazı yeni programlar başlatsa da, eleştirmenler yapısal reformların hâlâ yetersiz olduğunu savunuyor.BİR GELECEK ARAYIŞIYKS, yalnızca bir sınav değil; aynı zamanda bir kuşağın umutlarını, kaygılarını ve hayallerini yansıtan bir süreç. Bu öğrenciler, hızlı bir dönüşüm içindeki bir Türkiye’de büyüyorlar. Ekonomik krizler, teknolojik gelişmeler, küresel belirsizlikler ve sosyal değişimlerle şekillenen bir dünyaya hazırlanıyorlar. Üniversite onlar için sadece bir eğitim kapısı değil, aynı zamanda daha iyi bir yaşam umudu. Ama sınav sonuçlarından, sıralamalardan ve başarı etiketlerinden öte bir gerçek var: Türkiye gençliğinin direnci. Her yıl milyonlarca genç, dünyanın en zorlu sınav sistemlerinden birine göğüs geriyor, hem de kararlılıkla, sabırla ve çoğu zaman esprili bir şekilde. Sınav maratonu sona erdiğine göre, şimdi biraz nefes alma zamanı. Kitaplar bir süre daha rafa kaldırılabilir. Bu yaz onların olsun. Günün Sözü: “Belki bütün eğitimin en değerli sonucu, yapmaya mecbur olduğumuz şeyi, yapılması gereken zamanda ve onu, ister sevelim, ister sevmeyelim yapmaktadır. Öğrenilmesi gereken ilk şey budur. Belki bu insanın öğreneceği son derstir.” (Thomas Henry Huxley) EĞİTİMDEN, BİLİMDEN, BAŞÖĞRETMENİN İZİNDEN AYRILMADIĞINIZ AYDINLIK GÜNLERİNİZ OLSUN.

Source: Ebru Doğdu


MSÜ tercih sonuçları açıklandı mı? MSB ve MSÜ”den duyuru geldi mi?

MSÜ tercih sonuçları haftalardır bekleniyor. Adaylar her gün konu hakkında bilgi almak adında ajansları, MSÜ ve MSB”nin resmi sitesini kontrol ediyor. İki taraftan da resmi bir açıklama gelmezken “MSÜ tercih sonuçları ne zaman açıklanacak” sorusu yine sıklaşmış durumda… MSÜ tercih sonuç duyurusu geldi mi?24 Haziran 2025 Salı günü, MSÜ tercih sonuç tarihi hakkında Milli Savunma Bakanlığı ve Milli Savunma Üniversitesinden açıklama gelmedi. Cuma gününe kadar sonuçların ilan edilmesi bekleniyor.2. İkinci Aşama: Seçim Aşaması Faaliyetleri (Fiziki Yeterlilik ve Mülakatlar)MSÜ sınav puanı ve tercihlere göre çağrılan adaylar aşağıdaki aşamalardan geçer:a. Evrak TeslimiNüfus cüzdanı, mezuniyet belgesi, TYT/AYT sonuç belgesi, sağlık beyan formu gibi belgeler istenir.Belgeler tam değilse elenme ihtimali vardır.b. Fiziki Yeterlilik Testi (FYT)Parkurda koşu, şınav, mekik gibi temel kondisyon testleri yapılır.Kadın ve erkek adaylar için baraj puanları farklıdır.c. MülakatAskeri disiplin, iletişim becerileri, kendini ifade yeteneği, liderlik gibi özellikler değerlendirilir.

Source: Dünya Gazetesi


YKS”ye giren öğrenciler dikkat: ÖSYM”den bilgi güncelleme uyarısı

2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2025-YKS) değerlendirme işlemlerinde adayların ortaöğretim seviyesindeki eğitim bilgileri kullanıldığını hatırlatan ÖSYM, adaylara değerlendirme ve yerleştirme işlemlerinde kullanılmasını istedikleri eğitim bilgilerini kontrol etmeleri ve bu eğitim bilgilerini seçerek 1 Temmuz 2025 tarihi saat 16.00’ya kadar onaylamaları uyarısında bulundu. Eğitim bilgilerinde eksiklik/hata olduğunu düşünen adayların, mezun oldukları/olacakları ortaöğretim kurumları ile görüşerek eğitim bilgilerini Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) e-okul sistemi üzerinden düzelttirmeleri ve bu düzeltme işlemi sonrasında 24 Haziran-1 Temmuz 2025 tarihleri arasında https://ais.osym.gov.tr/ÖSS/2025/1/BasvuruEgitimGuncelle adresinden düzelttirdikleri eğitim bilgilerini seçerek 1 Temmuz 2025 tarihi saat 16.00’ya kadar onaylamaları gerekecek. Eğitim bilgisi e-okul’a eklenemeyecek durumda olan adayların ise eğitim bilgilerini ve varsa okul birinciliği durumlarını Kamu Kurumları İşlemleri Sistemi (KKİS) üzerinden okullarına işlettirmeleri ve sonrasında https://ais.osym.gov.tr/ÖSS/2025/1/BasvuruEgitimGuncelle adresinden bu eğitim bilgilerini seçerek 1 Temmuz 2025 tarihi saat 16.00’ya kadar onaylayacak.

Source: Anka


Açık öğretime nasıl kayıt olunur?

Açık öğretim sistemi, üniversite eğitimine zaman ve mekân engeline takılmadan devam etmek isteyenler için önemli bir kapı aralıyor. Özellikle son yıllarda hem lisans hem de ön lisans programlarına gösterilen ilgiyle birlikte, Açık öğretime nasıl kayıt olunur? ve Kimler açık öğretime başvurabilir? gibi sorular da sıkça soruluyor. Peki, açıköğretime nasıl kayıt olunur? AÇIK ÖĞRETİME NASIL KAYIT OLUNUR? Açık öğretime kayıt olmak isteyen öğrenciler için süreç oldukça pratik ve dijitalleşmenin etkisiyle her geçen yıl daha kolay hale geliyor. Öncelikle adayların, kayıt dönemi içerisinde Anadolu Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi veya İstanbul Üniversitesi gibi açık öğretim imkanı sunan üniversitelerin resmi web sitelerini takip etmesi gerekiyor. E-devlet üzerinden ya da üniversitenin öğrenci işleri sisteminden başvuru yapılabiliyor. Kayıt sırasında kimlik bilgileri, mezuniyet belgeleri ve varsa sınav sonuç belgeleri sisteme yükleniyor. Ardından harç ücretlerinin yatırılmasıyla birlikte kayıt işlemi tamamlanıyor. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, her üniversitenin kayıt tarihleri ve sisteminin farklılık gösterebilmesi. AÇIK ÖĞRETİME KAYIT OLMA ŞARTLARI NELERDİR? Açık öğretim, çoğu zaman yaş, ikamet yeri ya da çalışma durumu fark etmeksizin geniş bir kesime hitap eder. Ancak yine de kayıt için bazı temel şartlar aranmaktadır. Lise mezunu olmak, açık öğretime kayıt olmanın en temel gerekliliğidir. Türkiye’de yapılan Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) girerek yeterli puanı almak, bazı lisans programları için zorunlu olabilirken, ön lisans programlarında sınavsız geçiş seçenekleri de mevcuttur. Ayrıca yurtdışında öğrenim görenlerin denklik belgesi alması gerekir. Açık öğretimde ikinci üniversite imkânı da sunulduğundan, halihazırda üniversite mezunu olan bireyler sınavsız bir şekilde ikinci bir bölüme kayıt yaptırabilirler. AÇIK ÖĞRETİMİN ÖRGÜN ÖĞRETİMDEN FARKLARI NELERDİR? Açık öğretim ile örgün öğretim arasındaki en temel fark, öğrenme modelidir. Açık öğretimde dersler fiziksel sınıflarda değil, çoğunlukla dijital platformlar üzerinden yürütülür. Öğrenciler, ders notlarını internetten indirip kendi hızlarında çalışabilirken; örgün öğretimde ise yüz yüze eğitim zorunludur ve ders takvimi daha katıdır. Ayrıca açık öğretimde devam zorunluluğu yoktur, sınavlar genellikle belirli merkezlerde yılda birkaç kez yapılır. Sosyal etkileşim ve kampüs hayatı açısından açık öğretim daha izole bir deneyim sunarken, zaman yönetimi ve bireysel disiplin gerektirir. Örgün eğitimde ise akademik danışmanlık, laboratuvar imkanları ve öğrenci kulüpleri gibi sosyal ve fiziksel avantajlar öne çıkar. AÇIK ÖĞRETİM MEZUNLARININ İŞ BULMA İMKANLARI YÜKSEK MİDİR? Açık öğretim mezunlarının iş bulma şansı, sanılanın aksine, sadece diploma türüne değil; bireyin sahip olduğu yetkinliklere, deneyime ve iş ağına da bağlıdır. Birçok kamu kurumu ve özel sektör kuruluşu, açık öğretim mezunlarına da eşit fırsatlar sunmaktadır. Özellikle kamu sektöründe KPSS ile yerleştirilen pozisyonlarda açık öğretim diploması geçerlidir. Öte yandan, açık öğretim mezunları genellikle çalışırken okuyan bireylerden oluştuğu için, mezuniyet sonrası iş deneyimiyle birleşen eğitim geçmişleri onları rekabette avantajlı kılabilir. Bu yüzden iş bulma süreçlerinde örgün öğretime oranla belirli bölümlerin öne çıktığı da söylenebilir.

Source: Habertürk