Eğil Devlet Hastanesi’nde sağlıkçılara psikolojik işkence iddiası: Çalışanlar intiharın eşiğinde
Diyarbak ır Eğil İl çesi Devlet Hastanesi’nde ya şandığı iddia edilen olaylar, sağlık çal ışanlarının nasıl bir psikolojik baskı ve mobbing (yıldırma) ortamında g örev yapt ığını g özler önüne serdi. Çal ışanların sessiz ç ığlığı g ün geçtikçe büyürken, intihar ın eşiğine gelmelerini belirtmeleri ise olayın ciddiyetini ortaya koydu. ÇOCU ĞUYLA N ÖBET TUTTU İddiaya g öre a ğır hasta çocu ğu nedeniyle n öbet de ğişikliği isteyen bir hemşirenin talebi reddedildi. Kadın sağlık çal ışanı bu kez rapor almak istedi ancak bu talebi de reddedildi. Hemşire, çocu ğunu da yanına alarak n öbetini tutmak zorunda kald ı. Bu durum hem hasta g üvenli ğini hem de personelin psikolojik sağlığını tehlikeye attı. KAMERA SİSTEMİYLE DENETİM Personelin iddiasına g öre hastanede bulunan kameralar yaln ızca g örüntü de ğil, ses kaydı da alıyor. Bu sistemin; ilgili m üdürün cep telefonuna ba ğlı olarak kurum dışından dahi izlenebildiği, çal ışanların özel konu şmalarının dinlendiği ve bu kayıtların y öneticilerce tehdit unsuru olarak kullan ıldığı öne sürüldü. YILLIK İZNE SENDİKA AYARI Sağlık emek çilerinin bir di ğer şikayetleri ise yıllık izin konusunda oldu. Emek çiler; hastanede bir sendikaya yak ın olan personele 1-2 hafta izin verildiğini, bağımsız olan ya da y öneticilerle ters dü şen sağlık ç ılara yalnızca iki g ün izin verildi ğini, bazı taleplerin ise sistem üzerinden keyfi olarak reddedildi ğini ifade etti. KEYFİYET VE BASKI Yine hastane personelinin ifadelerine g öre E ğil Devlet Hastanesi’nde tek bir m üdür aktif ve bu ki şi hastanenin her alanında mutlak kontrol kurmuş durumda… Özellikle hastanede görev yapan müdür ve acil sorumlusunun hiçbir yasa, yönetmelik ya da etik kurala uymad ığı; kendi anlayışları doğrultusunda t üm çal ışanları baskı altına aldığı öne sürülüyor. İNTİHARIN EŞİĞİNDE ÇALI ŞIYORLAR Yaşanan mobbing ve hukuksuz uygulamalar nedeniyle bazı çal ışanların intiharın eşiğine gelmiş durumda olduğu belirtiliyor. Kimi personel sosyal medyada adının ge çmesinden bile korktu ğunu, “Bir şey s öylersek daha beter yap ıyorlar” diyerek baskıya boyun eğmek zorunda bırakıldığını s öylüyor.
Source: Taylan Gülkanat