“Hastalıklar ve Durumlar: Depremler, Kanser Taramaları ve Sağlık Uyarıları”

Ege Denizi”nde peş peşe deprem

Ülkemizde meydana gelen büyük küçük tüm depremler Kandilli Rasathanesi ve AFAD tarafından kayıt altına alınmaya devam ediyor. Yaşanan depremlerin büyüklüğü, merkez üssü, derinliği ve enlem ve boylam bilgileri bu siteler aracılığıyla öğreniliyor. AFAD ın açıklamasına göre, Ege Denizi nde 28 Ocak tan itibaren en büyüğü 4,8 olan 400 ün üzerinde sarsıntı kayıtlara geçti. Bölge, son iki gün içinde büyüklüğü 3,5 ve 4,5 arasında değişen çok sayıda deprem ile sallanıyor. Sarsıntılar devam ederken 3 Şubat 2025 Kandilli Rasathanesi ve AFAD son depremler listesi bölge halkı tarafından araştırılıyor.EGE DENİZİ BEŞİK GİBİ SALLANIYOR Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) verilerinden derlenen bilgiye göre, Ege Denizi nde son 48 saatte 100 ün üzerinde deprem meydana geldi. Ege Denizi nde 1 Şubat saat 00.00 dan 3 Şubat saat 00.00 a kadar en küçüğü 1,3 ila en büyüğü 4,8 olan 100 ün üzerinde sarsıntı kayıtlara geçti.UZMANLARIN YORUMU Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, son iki günde meydana gelen peş peşe depremlerin Santorini Yanardağı ile ilişkili olduğunu belirterek, Bunun sonucunda, taş ve toprakların fırlatıldığı patlama gerçekleşebilir. Bu patlama etkin olur. Deprem üretimi de olabilir. Bu üretim de 5 ile 7 arasında sarsıntıya da neden olabilir. Depremle birlikte süpürtü dalgaları oluşabilir. Bu dalgalar bütün Ege deki adaları, Girit i, Yunanistan kıyılarını ve Türkiye kıyılarını da etkileyebilir dedi. Prof. Dr. Naci Görür, ise Afrika Levhası nın Anadolu Levhası nın altına daldığı, Kıbrıs Yayı ndaki tektonik hareketlilik nedeniyle bölgedeki gerilimin devam ettiğini belirtti. 28 OCAK TARİHİNDEN İTİBAREN 400 ÜN ÜZERİNE ÇIKTI AFAD tarafından, Ege Denizi nde, 28 Ocak tarihinden itibaren yoğunlaşmaya başlayan depremlerin sayısı an itibarıyla 400 ün üzerine çıkmıştır. Deprem fırtınası şeklinde gelişen bu aktivite sonucunda şu ana kadar kaydedilen en büyük deprem 4.8 Mw büyüklüğündedir denildi. AFAD ın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, Ege Denizi nde, 28 Ocak tarihinden itibaren yoğunlaşmaya başlayan depremlerin sayısı an itibarıyla 400 ün üzerine çıkmıştır. Deprem fırtınası şeklinde gelişen bu aktivite sonucunda şu ana kadar kaydedilen en büyük deprem 4.8 Mw büyüklüğündedir. Depremler, Santorini Adası nın yaklaşık 25 km kuzeydoğusunda artış göstermekte olup derinlikleri 5 – 25 km arasında değişmektedir. Ülkemiz kıyılarına en yakın deprem 140 km mesafede gerçekleşmiştir. 2011-2012 yıllarında da aynı bölgede benzer bir yoğun sismik aktivite yaşanmış, 14 ay boyunca süren bu aktivite herhangi bir volkanik hareketliliğe yol açmamıştır ifadelerine yer verildi.Türkiye deki bilim insanları ve araştırmacıların sismik hareketliliği AFAD ile koordineli şekilde değerlendirdikleri söylenen paylaşımda, Ülkemizdeki bilim insanları ve araştırmacılar söz konusu sismik hareketliliği AFAD ile koordineli şekilde ve farklı açılardan deprem, volkanik aktivite, tsunami vb. değerlendirmektedir. Vatandaşlarımızın sosyal medyada oluşabilecek dezenformasyon içerikli paylaşımlara itibar etmemeleri, doğru bilgi için resmî kaynakları takip etmeleri rica olunur. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz açıklamasında bulunuldu.DEPREM Mİ OLDU, NEREDE, KAÇ BÜYÜKLÜĞÜNDE? Kandilli Rasathanesi ve AFAD tarafından son depremler anlık olarak paylaşılıyor. Son depremler listesi küçük ve büyük ölçüde gerçekleşen tüm depremleri barındırıyor ve bu liste aracılığıyla depremin büyüklüğü ve derinliği gibi bilgiler öğrenilebiliyor.KANDİLLİ SON DEPREMLER LİSTESİ İÇİN TIKLAYINIZ AFAD SON DEPREMLER LİSTESİ İÇİN TIKLAYINIZ

Source: Habertürk


Tehdit altındaki şehirleri tek tek açıkladı! Türkiye”yi depremler nasıl etkileyecek?

Ege Denizi”nde art arda meydana gelen depremler, bölgedeki sismik hareketliliğin giderek arttığını gösteriyor. Son iki gün içinde 250″den fazla sarsıntı yaşanırken, bunların 26″sının 3.5 büyüklüğünün üzerinde olduğu belirtildi. Uzmanlar, bu sürecin bir “deprem fırtınası” olduğunu ve haftalarca hatta yıllarca sürebileceğini ifade ediyor. “TAKİP EDİLMELİ” Jeolog Prof. Dr. Okan Tüysüz, bölgede daha önce benzer sismik hareketliliklerin yaşandığını hatırlatarak, 2011-2012 yıllarında 14 ay süren bir deprem fırtınası yaşandığını belirtti. Tüysüz, “Bu tür sismik aktiviteler fay hatlarının kesişmesi ve volkanik hareketlilikle bağlantılıdır. Depremler 6 büyüklüğüne kadar ulaşabilir, ancak 7 ve üzeri büyük yıkıcı depremler üretmesi beklenmez.” dedi. TÜRKİYE”Yİ ETKİLER Mİ? DEPREM RİSKİ ALTINDAKİ ŞEHİRLER Deprem hareketliliğinin Türkiye kıyılarına doğrudan büyük bir etkisinin olmayacağını belirten Tüysüz, yine de Ege Bölgesi’nin aktif fay hatları açısından dikkatle incelenmesi gerektiğini vurguladı. “Denizli, Salihli, Alaşehir ve Aydın gibi şehirler doğrudan fay hatları üzerinde yer alıyor. Buraların deprem potansiyeli detaylı bir şekilde araştırılmalı. İzmir gibi diri fay hattı bulunan şehirler ise özellikle risk taşıyor.” ifadelerini kullandı. İZMİR”DE DEPREM RİSKİ SÜRÜYOR 2020 yılında İzmir’de büyük yıkıma yol açan Samos Adası merkezli depremi hatırlatan Tüysüz, “Deprem İzmir’e 70 kilometre mesafedeydi, ancak 115 bina yıkıldı ve ciddi can kayıpları yaşandı. Bu durum, kötü zemin yapısı ve yapılaşma sorunlarını gözler önüne seriyor. İzmir”in içinden diri fay hattı geçiyor ve bu da zamanla bir depremin kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.” dedi. SANTORİNİ”DEKİ HAREKETLİLİK NE ANLAMA GELİYOR? Ege Denizi’ndeki Santorini Adası”nda 2012 yılında benzer bir sismik hareketlilik yaşanmış ve bu süreç 14 ay boyunca devam etmişti. Ancak o dönemde herhangi bir volkanik patlama meydana gelmemişti. Volkanik bir ada olan Santorini’de en büyük patlamanın MÖ 1600 yılında gerçekleştiği ve adanın 73 kilometrekarelik bir bölümünün sular altında kaldığı biliniyor.

Source: Internet Haber


Bakanlıktan dizi repliğine yanıt: Köpeklerden insanlara geçen hastalıkları sıraladı

Sağlık Bakanlığı, Kızılcık Şerbeti”ndeki köpeklerle ilgili repliğe sosyal medya hesabından yanıt verdi. Köpeklerden insanlara geçen hastalıkları sıraladı. Bakanlık tarafından yapılan paylaşım şöyle: “Bir televizyon kanalında yayınlanan dizide “Köpekten insana hiç hastalık bulaşmaz.” şeklinde ifade edilen bilgi doğru değildir! Kuduz, köpeklerden insanlara bulaşan en önemli hastalıktır. Kuduz bir köpeğin ısırığı, tırmalaması ya da salyasının açık yaraya teması sonrası kuduz insanlara bulaşabilir. Köpeklerin ısırık ve tırmalamaları çeşitli enfeksiyonlara sebep olabilir; köpek salyası, dışkısı ve idrarı, bazı diğer hastalık etkenlerini insanlara bulaştırabilir. Köpekler, insanlarda kala-azar hastalığına sebep olan parazitin rezervuarı olabilir. Hasta hayvanlardan beslenirken paraziti alan tatarcık sinekleri hastalığı insanlara bulaştırır. Köpeklerin dışkısı ile insanlara kist hidatik hastalığı bulaşabilir.”

Source: Internet Haber


Türkiye”de geçen yıl 9,5 milyon kanser taraması yapıldı

Sağlık Bakanlığınca yürütülen Türkiye genelindeki toplum tabanlı kanser taramaları kapsamında, geçen yıl 9 milyon 500 bin tarama yapıldı.

Dünyada ölüm nedenleri arasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer alan kanser, halk sağlığı açısından da psikolojik, sosyoekonomik, maddi ve manevi kayıp ve zorluklara yol açıyor.

Sağlık Bakanlığının güncel verilerine göre, erkeklerde en sık akciğer, kadınlarda ise meme kanseri görülüyor.

Koruyucu ve önleyici faaliyetler içerisinde yer alan kanser taramaları, Toplum Sağlığı Merkezlerine (TSM) bağlı hizmet veren Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinde (KETEM), Sağlıklı Hayat Merkezlerinde (SHM), Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM) ve Mobil Tarama Araçlarında ücretsiz olarak yapılıyor.

Türkiye”de yürütülen Ulusal Kanser Tarama Programları

Türkiye”de kurulan KETEM bünyesinde, Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) taranmasını önerdiği meme, rahim ağzı ve kalın bağırsak kanserlerinde, kanser vakalarının erken evrelerde yakalanmasına yönelik toplum tabanlı tarama programları yürütülüyor.

Toplum tabanlı taramalar kapsamında 40-69 yaş kadınlara yılda bir kez klinik meme muayenesi yapılıyor, 2 yılda bir mamografi çekiliyor.

Rahim ağzı (serviks) kanseri taramaları da 30-65 yaş kadınlara 5 yılda bir HPV-DNA testi ile yapılıyor.

Kalın bağırsak kanseri taramaları ise 50-70 yaş kadın ve erkeklerde 2 yılda bir gaitada gizli kan testiyle (GGK) yapılıyor ve 10 yılda bir de kolonoskopi öneriliyor.

Bir yılda 223 bin kişiye kanser tanısı konuldu

Türkiye Kanser İstatistikleri Raporu”na göre, bir yıl içerisinde 223 bin kişiye kanser tanısı konuldu.

Erkeklerde en sık görülen kanserler arasında akciğer, prostat, kalınbağırsak, mesane ve mide yer aldı. Kadınlarda ise meme, tiroit, kalınbağırsak, rahim ve akciğer kanserleri en sık görülen kanserler olarak sıralandı.

Türkiye genelinde geçen yıl Sağlık Bakanlığına bağlı tarama yapılan merkezlerde yaklaşık 3 milyon 300 bin meme kanseri, 3 milyon 500 bin rahim ağzı kanseri, 2 milyon 700 bin kişiye kolon kanseri taraması yapıldı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Source: